Yemen’in iklim programları finansmanının dışına çıkarılmasına yönelik uyarı yapıldı

Söz konusu kararın sonuçlarına dikkat çekildi.

Yemen’de geniş bir alan iklim değişikliğinin etkisi altında. (Reuters)
Yemen’de geniş bir alan iklim değişikliğinin etkisi altında. (Reuters)
TT

Yemen’in iklim programları finansmanının dışına çıkarılmasına yönelik uyarı yapıldı

Yemen’de geniş bir alan iklim değişikliğinin etkisi altında. (Reuters)
Yemen’de geniş bir alan iklim değişikliğinin etkisi altında. (Reuters)

Yemen’de İran destekli Husi darbesi ve savaşa ek olarak ekonomi, gıda güvenliği ve nüfusu doğrudan tehdit eden iklim değişikliği sorunları hızlanarak devam ediyor. Uluslararası bir raporda hükümet uluslararası toplumu tüm gelişmeler konusunda bilgilendirilmeye çalışılırken, ülkenin iklim projeleri ve programlarının finansmanından dışlanması halinde bunun korkunç sonuçlara yol açacağı konusunda uyarıda bulunuldu.

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) ve Norveç Kızılhaçı tarafından yeni yayınlanan raporda, iklim değişikliği ve silahlı çatışmaların ortak etkileri göz önüne alınarak Yemen ve Ortadoğu'da çatışma yaşanan ülkelere yardımın artırılması çağrısında bulunuldu.

ICRC raporda, Yemen'de insanların çatışmadan korunmak için evlerini terk etmesi ile kuraklık ve su kıtlığı nedeniyle tarım yapamamalarının alışılmadık bir durum olduğunu bildirdi.

SA

Kızılhaç Ortadoğu Direktörü Fabrizio Carboni, silahlı çatışmalar, ölümler ve yıkımların devam etmesinin yanı sıra iklim değişikliğinin ve çevresel bozulmanın eşzamanlı korkunç etkileri nedeniyle, insanların katlanmak ve üstesinden gelmek zorunda olduğu zorlukların göz ardı edildiğini ifade etti.

Norveç Kızılhaçı Genel Sekreteri Anne Berg de Yemen, Suriye ve Irak'taki durumla ilgilenilmesi çağrısında bulunarak, en kırılgan ve istikrarsız yerlerde iklimle ilgili finansmanın tamamen dışlanmasından duyduğu endişeyi dile getirdi.

Geri dönüş

27 fondan bilgi toplayan İklim Fonları veri tabanı, geçtiğimiz yıl sadece 19 proje listeledi. Irak, Suriye ve Yemen'de fon onayının verilmesinin ardından bahsi geçen bu üç ülkede bugüne kadar sadece 20,6 milyon dolar harcandı. Rapora göre bu miktar, dünyada iklim değişikliğiyle mücadele ile ilgili projelere harcanan paranın yüzde 0,5'inden az.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre bu yılın sonunda Dubai'de düzenlenmesi planlanan Birleşmiş Milletler İklim Tarafları Konferansı'nda (COP 28) İklim değişikliği ile mücadeleye yönelik projelerin finansmanı konusu en önemli gündem maddesi olacak.

Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nda (UNEP) uluslararası çevre uzmanı olan Dr. Abdulkadir el Haraz, savaş ve çatışma yaşayan ülkelerin genellikle iklim değişikliği ve çevre koruma projeleri finansmanından dışlandığını belirtti. Bu projelerin ağırlıklı olarak kalkınmacı nitelikte olduğunu, bu sebeple  güvenlik ve ekonomik istikrarın yanı sıra bunları uygulayacak yetkinliğe sahip bir devlet, aygıt ve kişilerin varlığına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.

Haraz, Yemen'in 2015 yılında savaş nedeniyle dışlandığına ve mevcut projelerin tamamlanana kadar yetinildiğine işaret ederek, 2018 yılında Küresel Çevre Fonu'nun (GEF) bir toplantısında Yemen'e yönelik özel projelerin finansmanının iklim değişikliği ve çevre koruma, Suriye için özel projelerin yeniden finanse edilmesini reddetmesine rağmen dokuz milyon dolar olarak onaylandığını aktardı.

Açıklamasında, iklim projelerinin finansmanı için en zor ve karmaşık fonlardan biri olarak kabul edilen Yeşil İklim Fonu'nun toplantısına katılan heyet arasında yer aldığına işaret eden Haraz, fondan sorumlu olanları Yemen’in tüm gereksinimleri karşılama yeteneğine ve uygulama taahhüdüne ikna ettikten  yarım milyon dolarlık bir projeyi finanse etmeye ikna etmede başarılı olduklarını dile getirdi.

Son yıllarda ülkenin güney kesimlerini ve Hint Okyanusu'ndaki Sokotra Adası’nı kasırgalar vurdu. Ekvator bölgesindeki bu kasırgalar ve iklimsel sorunlar, Yemen'de yağışların normalden daha yüksek oranda yağması, sel felaketi, ülkenin bazı bölgelerinde tarım arazilerinin süpürülmesine ve konutların tahrip olmasına neden olurken, kuraklık ve çölleşme gibi önemli etkilere neden oluyor.

Yemenli bir yetkiliye göre hükümet, iklim değişikliğinin nüfusun geçim kaynakları, altyapı, gıda güvenliği ve tarım üzerindeki etkilerini ve risklerini sürekli olarak uluslararası topluma sunarak yardımların gecikmeksizin sağlanmasının önemini vurguluyor.

SDDVZCSAC

Yetkili, Yemen hükümetin iklim değişikliğinin etkileriyle başa çıkmak, hava olaylarını izlemek, tahminler yapmak ve risklerini değerlendirmek için birçok düzenleme ve plana sahip olduğunu söyledi.

Darbe, çevre için tehlikeli

Yemenli bir çevre uzmanı, İran destekli Husi darbesi ve savaşın Yemen'deki iklim ve çevre üzerindeki etkisi olduğunu ifade ederek  Husi milislerin tarım arazilerini ve evlerini terk eden çiftçiler de dahil olmak üzere milyonlarca sivili kaçmaya zorladığını söyledi.  Uzman, bu durumun toprakların çölleşmesine veya tarıma uygun hale gelmemesine yol açtığını bildirdi.

Husi milislerin çevreye dayattığı etkiler arasında, deniz mayınlarının çevre çeşitliliğini tehdit etmesinin yanı sıra bakımı yapılmayan Safer adlı tankerden petrol sızıntısı tehlikesi de bulunuyor.



Yemen’de BM’ye ait bir tesisin hedef alındığı iddiaları yalanlandı

Yemen’de BM’ye ait bir tesisin hedef alındığı iddiaları yalanlandı
TT

Yemen’de BM’ye ait bir tesisin hedef alındığı iddiaları yalanlandı

Yemen’de BM’ye ait bir tesisin hedef alındığı iddiaları yalanlandı

Yemen’deki Ortak Olayları Değerlendirme Ekibi (JIAT), ülkede meşru yönetimi destekleyen koalisyon güçlerinin, Birleşmiş Milletler Koruma Gücü’nün tesislerini hedef aldığı yönündeki iddiaları yalanladı. Mart 2022’de Sana’nın batısında gerçekleştirilen baskının meşru bir askeri hedefi hedef aldığını ve koalisyonun siviller arasında olası kayıpları veya zararları önlemek için tüm önlemleri aldığını bildirdi.

Ekibin Sözcüsü Mansur el-Mansur, insansız hava aracı (İHA) üretimine yönelik atölye ve depoların varlığına dair istihbarat bilgilerinin alınması ve buna bağlı olarak uluslararası kurallara uygun şekilde kesin bir görev icra edilmesinin ardından koalisyon güçlerinin Mart 2022’de hedefi vuran bir güdümlü bomba kullanarak iki meşru askeri hedefe hava operasyonu düzenlediğini belirtti. Ayrıca gerçekleştirilen hava saldırısı sonucunda barınaklara verilen hasar ve sakinlerinin güvenliğine yönelik tehdit hakkında bir BM raporunda belirtilenleri yalanladı.

Ekip içerisindeki uzmanlar, görev sonrası raporları, iddia edilen alanın uydu görüntülerini ve gerçekleştirilen hava görevinin video kayıtlarını inceledikten sonra, Birleşmiş Milletler Koruma Gücü’ne bağlı konut kompleksi içindeki herhangi bir binaya yapılan hava saldırıları sonucunda doğrudan etkilerin veya hasarların olduğunu yalanladı.

Ortak ekip, sığınağın cam binalarının bazı cephelerinde gözlemlenen küçük hasar izlerinin, meşru askeri bölgeleri vuran fırtınalardan kaynaklandığına dikkat çekti. Ayrıca koalisyon güçlerine, koalisyon liderliğinin taahhüt ettiği insani ilkeler ve uluslararası normlar doğrultusunda kısmi hasarı onarmaya yardımcı olmaya çağırdı.

Mansur, pazartesi günü Riyad’da düzenlediği basın toplantısında, uluslararası kuruluşlardan alınan bazı vakaları ve ortak ekibin bu olaylara ilişkin değerlendirmesinin sonuçlarını inceledi. Ayrıca koalisyon güçlerinin Yemen’deki askeri operasyonları sırasında yaptıkları hatalar çerçevesinde bazı taraflarca ileri sürülen dört iddiayı da yalanladı.

251 sayılı olay çerçevesinde ise Eylül 2021’de Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin yıllık raporunda, koalisyon güçlerinin Amran vilayetindeki iki kümes hayvanı çiftliğine füze saldırısı düzenlediği iddiasıyla ilgili olarak Mansur şunları söyledi:

“Yemen’deki Ortak Olayları Değerlendirme Ekibi, bu iddiayı araştırıp delilleri değerlendirdikten ve uydu görüntülerini inceledikten sonra iddianın olduğu yerde bir kümes hayvanı çiftliği olmadığını tespit ederken, koalisyon güçlerinin olay boyunca herhangi bir hava operasyonu gerçekleştirmediğinden emin. İddia tarihi öncesindeki ve sonrasındaki günlerde de çiftlikte aynı durum söz konusuydu.”

252 sayılı vakada ekibe bildirilenlere göre ise 26.11.2018 tarihinde akşam saatlerinde Haccah vilayetindeki el-Hayca bölgesinde bir evin üzerinden uçmaya başlayan ve daha sonra bir eve çarpan bir İHA’ya ilişkin olarak ise Mansur, ekibin doğrulama, araştırma ve bilgi toplama prosedürlerini tamamladıktan sonra ekip uzmanlarının, iddianın olduğu gün koalisyon güçlerinin el-Hayca köyünde herhangi bir hava operasyonu gerçekleştirmediği bilgisine ulaştığını dile getirdi Ayrıca ekibin, konferans sırasında iddia bölgesinin koordinatlarının uydu görüntülerini gösterdiğine ve iddia edilen bölgede herhangi bir hava saldırısı izinin bulunup bulunmadığının net olmadığına da dikkat çekti. İddialara göre saldırı, evin tamamen yıkılmasına ve çok sayıda ölüm ve yaralanmaya yol açtı.

Mansur, olaylarla ilgili incelemesini, Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü’nün, 2021’de Yemen hava sahasının kapanmasına neden olan Sana Uluslararası Havalimanı çevresinde bir hava saldırısı hakkında bildirdiği bilgilerle noktaladı. Yetkili ayrıca, koalisyon güçlerinin herhangi bir hava operasyonu gerçekleştirmediğini göstermek için ortak ekibin bilgi toplama çalışmalarını yürüttüğünü ve iddia tarihinde gerçekleştirilen hava operasyonlarını incelediğini söyledi. Ayrıca Yemen hava sahasını askıya alma kararı alınmadığına dikkat çekti.