Kanada istihbaratı: Hint diplomatlar hükümetin Sih lider suikastındakı rolünü inkar etmedi

"Beş Göz" konuyla ilgili istihbarat desteği sağlamış

Haziranda düzenlenen suikastın ardından Kanada'daki Sih topluluğu, Vancouver'daki Hindistan Büyükelçiliği önünde protesto düzenlemişti (AP)
Haziranda düzenlenen suikastın ardından Kanada'daki Sih topluluğu, Vancouver'daki Hindistan Büyükelçiliği önünde protesto düzenlemişti (AP)
TT

Kanada istihbaratı: Hint diplomatlar hükümetin Sih lider suikastındakı rolünü inkar etmedi

Haziranda düzenlenen suikastın ardından Kanada'daki Sih topluluğu, Vancouver'daki Hindistan Büyükelçiliği önünde protesto düzenlemişti (AP)
Haziranda düzenlenen suikastın ardından Kanada'daki Sih topluluğu, Vancouver'daki Hindistan Büyükelçiliği önünde protesto düzenlemişti (AP)

Kanada'nın kamu yayımcısı CBC, ülkenin Britanya Kolumbiyası bölgesinde öldürülen ayrılıkçı Sih lider Hardeep Singh Nijjar'a yönelik suikastta Hindistan'ın parmağı olduğuna dair istihbaratın nasıl toplandığını yazdı.

Haberde, ülkenin ulusal istihbarat kuruluşu Kanada Güvenlik İstihbarat Servisi'nin (CSIS), 18 Haziran'da Surrey kentindeki bir Sih tapınağının önünde vurulan Nijjar'ı suikasttan önce defalarca uyardığı savunuldu. 

Ayrıca kimliği açıklanmayan Kanadalı üst düzey güvenlik yetkilileri, kapalı kapılar ardında gerçekleştirilen görüşmelerde, Hint diplomatların Narendra Modi hükümetinin suikastta parmağı olabileceği ihtimalini inkar etmediğini ileri sürdü. 

Söz konusu görüşmelerin ne zaman gerçekleştiğine veya Hint diplomatların kimliğine dair bilgi paylaşılmadı. Öte yandan Kanada Ulusal Güvenlik ve İstihbarat Danışmanı Jody Thomas'ın ağustosta ve bu ay Hindistan'a ziyaretler düzenlediği ve konuşmaların bu dönemlerde gerçekleşmiş olabileceği savunuldu.

CBC, CSIS'in araştırmasına "Beş Göz" olarak da bilinen, ABD, Birleşik Krallık, Avustralya Kanada ve Yeni Zelanda'nın oluşturduğu istihbarat ittifakının bir üyesinin de katkı sağladığını belirtti. Bunun hangi ülke olduğuysa paylaşılmadı.

Kanada Başbakan Yardımcısı Chrystia Freeland, suikasta ilişkin soruşturmayı riske atabileceği gerekçesiyle yorum yapmayı reddetti. 

Beyaz Saray'dan kimliğini açıklamayan bir üst düzey yetkiliyse iddiaların "endişelendirici" olduğunu belirtirken, konuyla ilgili Hindistan hükümetiyle irtibat kurduklarını söyledi. 

Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun Nijjar'ın öldürülmesinden Yeni Delhi hükümetini sorumlu tutması, iki ülke arasında krize yol açtı. 

Açıklamalara tepki gösteren ve iddiaları reddeden Modi yönetimi, dün aldığı kararla Kanadalılara vize işlemlerinin durdurulduğunu duyurmuştu. 

Hindistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Arindham Bagçi de vize işlemlerinin askıya alınmasının ardından yaptığı açıklamada Kanada'yı "terör yuvası" diye nitelemişti.

CBC'nin haberinde, Ottava yönetiminin vize kararına misilleme yapabileceği de savunuldu.  

Hindistan'ın terör örgütü kabul ettiği Halistan Kurtuluş Gücü'nün (KLF) lideri Nijjar hakkında 2022'de Pencap'ın Jalandhar şehrinde Hindu bir din adamını öldürdüğü gerekçesiyle arama kararı çıkarılmıştı. 

Sih lider, Hint devletine karşı KLF üyelerini eğitmek, komplo kurmak, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek gibi suçlamalarla da karşı karşıyaydı.

"Sih ülkesi" anlamına gelen bağımsız Halistan fikrini savunan örgüt, 1987'den bu yana Hindistan'da askeri ve diplomatik hedeflere saldırılar düzenlemesiyle gündem olmuştu. 

Independent Türkçe



İran: Guterres'in Gazze çağrısına kayıtsız kalınması küresel güvenliğin çökmesine yol açar

Hüseyin Emir Abdullahiyan (AA)
Hüseyin Emir Abdullahiyan (AA)
TT

İran: Guterres'in Gazze çağrısına kayıtsız kalınması küresel güvenliğin çökmesine yol açar

Hüseyin Emir Abdullahiyan (AA)
Hüseyin Emir Abdullahiyan (AA)

Abdullahiyan, X sosyal medya platformundan paylaştığı mesajında, İsrail'in Filistinlilere karşı soykırım, yasaklı silahların kullanılması ve çocukların öldürülmesi gibi suçlarının terör örgütü DEAŞ'ın suçlarının ötesine geçtiğini vurguladı.

BM Genel Sekreteri Guterres'in Gazze’deki insani felaketin önlenmesi için BM Güvenlik Konseyine (BMGK) gönderdiği mektuba işaret eden Abdullahiyan, mesajında şu ifadelere yer verdi:

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin uyarısına acilen dikkate alınmaması ve Beyaz Saray'ın İsrail rejiminin savaş suçlarına desteğini sürdürmesi uluslararası kurumların yapısının ve küresel barış ile güvenliğin çökmesine ve nihayetinde de insanlık onurunun zedelenmesine yol açacaktır.

Abdullahiyan, "ABD ve İsrail'in Filistinliler aleyhindeki savaş ve soykırım siyasetinin başarısızlığa uğrayacağını" da kaydetti.

Gazze'de çoğunluğu kadın ve çocuk büyük sivil kayıplara ve İsrail'in BM yetkilileri tarafından da teyit edildiği üzere defalarca işlediği savaş suçlarına rağmen BMGK'da veto yetkisi olan ABD, ateşkes çağrılarını veto ederek BMGK'yi işlevsiz hale getirmişti.

BM Genel Sekreteri Guterres, görevde olduğu 1 Ocak 2017'den bu yana 6 Aralık'ta ilk defa BM Şartı'nın 99. maddesini kullanma kararı almıştı. Guterres, BMGK'ye gönderdiği mektupta, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını durdurmak için BMGK üyelerine ve uluslararası topluma insani bir ateşkesin yürürlüğe koyulması için harekete geçme çağrısında bulunmuştu.


Nijerya ordusuna 85 sivilin yanlışlıkla öldürülmesiyle ilgili eleştiriler artıyor

Nijerya’daki terör kurbanlarının yakınları (Arşiv)
Nijerya’daki terör kurbanlarının yakınları (Arşiv)
TT

Nijerya ordusuna 85 sivilin yanlışlıkla öldürülmesiyle ilgili eleştiriler artıyor

Nijerya’daki terör kurbanlarının yakınları (Arşiv)
Nijerya’daki terör kurbanlarının yakınları (Arşiv)

Nijerya ordusu, yanlışlıkla en az 85 sivilin ölümüne yol açan bir silahlı insansız hava aracı (SİHA) saldırısıyla ilgili olarak artan eleştirilerle karşı karşıya kaldı. Sivil toplum grupları, olay hakkında soruşturma yürütülmesi yönünde çağrıda bulundu.

Ordu, askerlerin pazar günü hava devriyeleri yürüttüğünü, kuzeybatıdaki Kaduna Eyaleti’nde bir grup insanı gözlemlediklerini ve ‘faaliyet şekillerini silahlı milislerinkine benzer şekilde yanlış yorumladıklarını’ bildirdi.

Tudun Biri köyü sakinleri bir mevlit programını için toplanmışken, yanlışlıkla bir SİHA’nın hedefi oldu.

Resmi kaynaklar, olayda en az 85 kişinin öldüğünü, 66 kişinin de yaralandığını bildirdi.

Nijerya Devlet Başkanı Bola Ahmed Tinubu, olayla ilgili soruşturma yürütülmesi yönünde talimat verdi.

Nijerya’da faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Nijerya Müslüman Gençliği (Nijerya Fityanul İslam) tarafından bugün yapılan açıklamada, “Ordunun ‘yanlış kimlik’ konusunda ileri sürdüğü tüm argümanlar son derece yetersiz, adaletsiz ve duyarsız görünüyor. Bu nedenle askeri yetkililerin olayla ilgili daha şeffaf bilgiler vermesi gerekiyor” denildi.

FOTO: Nijerya ordu kuvvetleri (Reuters-Arşiv)
Nijerya ordu kuvvetleri (Reuters-Arşiv)

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty) ise pazar günkü olayda 120’den fazla sivilin öldüğünü öne sürdü.

Amnesty’nin bugün yapılan açıklamasında, Tinubu yönetiminin ‘derhal’ bağımsız bir soruşturma başlatması talep edildi. Soruşturmalar sonucunda sorumlu olduğundan şüphelenilenlerin adil yargılamalarla adalet önüne çıkarılmasının sağlaması gerektiği ifade edildi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Christopher Gwabin Musa, aynı gün ulusal televizyonda ordunun bütçesinde artış çağrısında bulunmadan önce ‘bazı hataların olabileceğini’ söyledi.

Afrika’nın en kalabalık ülkesinde yabancı yatırımı teşvik etmeye çalışan Tinubu, mayıs ayında göreve geldiğinden beri terörle mücadeleyi öncelik haline getirdi.

Nijerya silahlı kuvvetleri, radikal grupların on yılı aşkın süredir savaştığı ülkenin kuzeybatı ve kuzeydoğusundaki milislere karşı verdiği mücadelede genellikle hava saldırılarına güveniyor.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından şubat ayında yayınlanan raporda, Nijerya da dahil olmak üzere Sahraaltı Afrika’nın, dünyada şiddet içeren radikalizmin yeni merkez üssü haline geldiği belirtildi. Ayrıca, 2021 yılında dünyada terör nedeniyle kaydedilen ölümlerin neredeyse yarısının bu bölgede yaşandığı ifade edildi.

Afrika’nın en yoğun nüfuslu ülkesi ve Batı Afrika’nın en büyük ekonomik gücü olan Nijerya, 10 yılı aşkın süredir artan güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya.

Ülkenin kuzeydoğusunda DEAŞ’a bağlı silahlı terör grupları, batıdaki organize suç çeteleri ve güneyde ise bölücü hareketlerin yaygınlaşması, ordunun ülke genelinde güvenlik sağlama çabalarını sekteye uğratıyor


Putin, gelecek yıl yapılacak başkanlık seçimlerinde yeniden aday olduğunu açıkladı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)
TT

Putin, gelecek yıl yapılacak başkanlık seçimlerinde yeniden aday olduğunu açıkladı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2024 yılında yapılacak başkanlık seçimlerinde yeniden aday olacağını duyurdu.

Rusya, 2024 başkanlık seçimlerinin 17 Mart tarihinden yapılacağını duyurdu. 20 yılı aşkın bir süredir iktidarda kalan ve tüm muhalif sesleri bastıran Putin’in seçimleri kazanması bekleniyor.

Duma'nın üst meclisi olan Federasyon Konseyi, Rus televizyonunda canlı yayınlanan toplantıda oybirliğiyle seçim tarihini onayladı. Federasyon Konseyi Sözcüsü Valentina Matviyenko, “Aslında bu karar seçim kampanyasının başlangıcını işaret ediyor” dedi. 2020 yılında onaylanan anayasa reformu, Putin'in 2036'ya kadar başkan olarak iktidarda kalmasına izin veriyor.

Matviyenko, “Putin'in otoritesi etrafında vatandaşlarımız ve toplumumuz her zamankinden daha fazla birleşti” diyerek, ‘devletin misyonunun bu güveni yaşatmak ve en ufak bir provokasyonu önlemek olduğunu’ vurguladı. Birleşik Rusya Genel Konseyi Sekreteri Andrei Turchak ise “Bugün ilk görev, liderimiz Vladimir Putin'e maksimum desteği sağlamak” dedi.

Seçimler, Batı'nın Moskova'ya ağır yaptırımlar uygulamasına yol açan Rusya'nın Şubat 2022’de Ukrayna'ya yönelik saldırısının başlamasının ikinci yıldönümünden üç hafta sonra yapılacak. Aynı zamanda Ukrayna'nın Kırım'ı ilhakının 10. yıldönümünün arifesinde de gerçekleşecek. Ukrayna'yı işgal etmesinden bu yana Batılı liderler arasında dışlanan Putin, Batı'nın Ukrayna'ya verdiği desteğin azalması ve Kiev'in başlattığı karşı saldırının cephede herhangi bir değişiklik yaratmaması nedeniyle son haftalarda kendinden daha emin görünüyor. Rusya ekonomisi de yaptırımlar karşısında dayanıklılığını kanıtladı ve Rusya'nın enerji ihracatını Asya'ya yönlendirmesiyle yeniden büyüme kaydetti.

Putin, ilk iki başkanlık döneminin ardından 2008-2012 yılları arasında başbakan olarak görev yaptı.


İngiltere'de ana muhalefet lideri Starmer'ı protesto eden iki Filistin destekçisi gözaltına alındı

(AA)
(AA)
TT

İngiltere'de ana muhalefet lideri Starmer'ı protesto eden iki Filistin destekçisi gözaltına alındı

(AA)
(AA)

Ana muhalefet lideri Starmer, dün İskoçya İşçi Partisinin gala yemeğine katılmak üzere Glasgow'a yaptığı tren yolculuğunda ve seyahat sonrası tren istasyonunda bir grubun tepkisiyle karşılaştı.

İngiltere ana muhalefet lideri Starmer'a Gazze tepkisi: "Ateşkes çağrısı için daha kaç çocuk ölmeli?"

Yolculuk esnasında yanına yaklaşan kişi, "Keir, ateşkes çağrısı yapmadan önce Filistin'de daha kaç çocuğun ölmesi gerekiyor? 7 binden fazla çocuk öldü. 7 binden fazla çocuk İsrail tarafından katledildi. Bu, kabul edilemez. Peki insan hakları nerede? Demokrasi nerede?" sorularını yöneltti.

Keir Starmer'ın sessiz kaldığı anlarda güvenlik çalışanları, ana muhalefet liderine tepki gösteren kişiyi yanından uzaklaştırmaya çalıştı.

İskoçya Polis Teşkilatı Sözcüsü, olayın ardından yaptığı açıklamada, protestodan haberdar olduklarını, iki kişinin polise saldırdığı gerekçesiyle gözaltına alındığını ve soruşturmanın sürdüğünü belirtti.

Ana muhalefet lideri Starmer, hem partisinden çok sayıda milletvekilinin hem de kendi seçmenlerinin Gazze'de ateşkes çağrılarını reddediyor.

İşçi Partisinin, 7 Ekim'den bu yana İsrail'e destek veren açıklamaları ve Starmer'ın, "İsrail'in Gazze'ye yönelik su, gıda ve yakıt girişini engelleme hakkının bulunduğunu" iddia etmesi, partide tartışmalara sebep olmuştu.

Starmer, daha sonra yaptığı açıklamada sözlerinin yanlış anlaşıldığını savunmuştu.


Arap-İslam Bakanlar Komitesi, ABD Kongre üyeleri ile Gazze’deki gelişmeleri değerlendirdi

Arap İslam Bakanlar Komitesi, Filistin halkını işgal kuvvetlerinin ihlallerinden koruma çağrısında bulundu (SPA).
Arap İslam Bakanlar Komitesi, Filistin halkını işgal kuvvetlerinin ihlallerinden koruma çağrısında bulundu (SPA).
TT

Arap-İslam Bakanlar Komitesi, ABD Kongre üyeleri ile Gazze’deki gelişmeleri değerlendirdi

Arap İslam Bakanlar Komitesi, Filistin halkını işgal kuvvetlerinin ihlallerinden koruma çağrısında bulundu (SPA).
Arap İslam Bakanlar Komitesi, Filistin halkını işgal kuvvetlerinin ihlallerinden koruma çağrısında bulundu (SPA).

Ortak Arap - İslam Zirvesi Özel Bakanlar Komitesi, Perşembe günü (dün), Washington'da ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi ile bir araya gelerek Gazze’deki gelişmeleri ele aldı. Toplantıya Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ile Demokrat Temsilcilerin lideri Greg Meeks başkanlık etti.

İslam Arap Komitesi üyeleri arasında Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el-Sâni, Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Ayman Safadi ve Türkiye’nin Washington büyükelçisi Hasan Mercan Türkiye Dışişleri Bakanı adına katıldı.

Toplantıda, Gazze'de ateşkese son verme çabaları, sivil insanların korunması, uluslararası hukuk ve insan hakları normlarının uygulanması gibi konular ele alındı.

Bakanlık Komitesi üyeleri, uluslararası toplumun Gazze'ye acil insani, gıda ve tıbbi yardımları iletmek için etkili önlemler almasının önemini vurguladı ve uluslararası hukuki ve ahlaki normlara uygun olarak hareket etmeye ve Filistin halkını işgal güçlerinin saldırılarından korumak için sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdılar.

Üyeler adil, kalıcı ve kapsamlı bir barış sürecine geri dönülmesini ve iki devletli çözüme dayalı olarak uluslararası kararların uygulanmasını talep ettiler. Ayrıca Filistin halkı için başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasına imkân tanınmasını istediler.


İngiltere: Suriyeli bazı siyasetçilerin mal varlıkları donduruldu

Londra şehrinin genel bir fotoğrafı (arşivler - Reuters)
Londra şehrinin genel bir fotoğrafı (arşivler - Reuters)
TT

İngiltere: Suriyeli bazı siyasetçilerin mal varlıkları donduruldu

Londra şehrinin genel bir fotoğrafı (arşivler - Reuters)
Londra şehrinin genel bir fotoğrafı (arşivler - Reuters)

İngiltere'den Cuma günü yapılan açıklamada, Belarus'tan 17, Suriye'den 8 ve İran'dan 5 ismin yaptırım listesine alındığı belirtildi.

Yaptırımlar kapsamında Suriyeli siyasetçiler Butras Al-Hallak ve Muhsin Abdulkerim Ali'nin mal varlıklarının dondurulduğu ifade edildi.


Kremlin: ABD’nin asıl kaygısı Ukraynalılar değil Amerikalıların kendisidir

Dmitriy Peskov (AA)
Dmitriy Peskov (AA)
TT

Kremlin: ABD’nin asıl kaygısı Ukraynalılar değil Amerikalıların kendisidir

Dmitriy Peskov (AA)
Dmitriy Peskov (AA)

Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD’nin Ukrayna’ya yönelik yardımları ve yardım çağrılarıyla ilgili değerlendirmede bulundu.

ABD'lilerin çok pragmatik ve amaçlarının kendi refahları olduğunu belirten Peskov, “Ukrayna, aslında ABD’nin asıl kaygısının onlar olmadığını anlamak zorunda. ABD’nin asıl kaygısı, Ukraynalıların canı pahasına da olsa her zaman Amerikalıların kendisi olmuştur." diye konuştu.

Peskov, ABD'nin pahalı enerji kaynaklarından, Avrupa'ya sağlanan gazdan ve petrolden milyarlarca dolar kazandığına dikkati çekerek, "Ancak ne yazık ki Ukrayna örneğinde bu Ukraynalıların hayatına mal oluyor." ifadesini kullandı.

İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron’ın Rusya’nın Ukrayna’da durdurulamaması halinde Devlet Başkanı Vladimir Putin’in daha fazlası için geri geleceğini ve bunun ABD ve Avrupa’nın güvenliği konusunda tehdit oluşturacağı yönündeki açıklamalarına ilişkin Peskov, “Milletvekillerini sırf daha fazla para tahsisine oy vermeye ikna etmek için her türlü hileye başvuruyorlar." değerlendirmesinde bulundu.


Rusya: NATO ile 3. Dünya Savaşı'na dönüşebilecek doğrudan çatışma tehdidi var

(AA)
(AA)
TT

Rusya: NATO ile 3. Dünya Savaşı'na dönüşebilecek doğrudan çatışma tehdidi var

(AA)
(AA)

Medvedev, Telegram kanalından yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Joe Biden'ın Ukrayna'ya yardımları da içeren 105 milyar dolarlık bütçe talebinin Senatoda reddedilmesini değerlendirdi.

Biden yönetiminin Kongreye "şantaj" uyguladığını ve bunun ABD tarihinde yeni bir şey olmadığını savunan Medvedev, şunları kaydetti:

"Dağılma aşamasında olan küçük bir devlet için bu kadar para daha önce istenmemişti. ABD Başkanı ve aile üyelerini yozlaştıran bir ülke için bu kadar agresif şekilde ve küstahça para istenmemişti. Küba Füze Krizi'nden bu yana Rusya ile NATO arasında 3. Dünya Savaşı'na dönüşebilecek doğrudan çatışma tehdidi hiç bu kadar gerçek olmamıştı."

ABD yönetiminin Ukrayna'daki savaşta "para kazandığını" ileri süren Medvedev, Biden'ın 2024'te yapılacak Devlet Başkanlığı seçimlerini kaybetme ihtimalinin olduğu görüşünü paylaştı.

ABD Kongresinde "Ukrayna'ya yardım" krizi

ABD Kongresinde Ukrayna'ya yardımlar konusunda sert tartışmalar sürerken Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, buna ilişkin 5 Aralık'ta Senato üyelerine vereceği brifingi son dakika iptal etmiş, kararın nedenine ilişkin net açıklama yapmamıştı.

ABD Başkanı Biden, 14 milyar doları İsrail, 61 milyar doları Ukrayna'ya yapılacak yardımları da kapsayan 105 milyar dolarlık bütçe talebinde bulunmuş fakat Senatoda talep reddedilmişti.

Beyaz Saray ve Ukraynalı bazı yetkililer ise ABD'nin Ukrayna'ya yardımları olmadan Rusya ile savaşın kaybedilebileceği uyarısında bulunuyor.


ABD Savunma Bakanı, İsrailli mevkidaşına Gazze'deki sivilleri koruma çabalarını artırma çağrısında bulundu

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant arasında 9 Mart 2023'te İsrail'deki Ben Gurion Havaalanında yapılan bir önceki toplantıdan ( Reuters)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant arasında 9 Mart 2023'te İsrail'deki Ben Gurion Havaalanında yapılan bir önceki toplantıdan ( Reuters)
TT

ABD Savunma Bakanı, İsrailli mevkidaşına Gazze'deki sivilleri koruma çabalarını artırma çağrısında bulundu

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant arasında 9 Mart 2023'te İsrail'deki Ben Gurion Havaalanında yapılan bir önceki toplantıdan ( Reuters)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant arasında 9 Mart 2023'te İsrail'deki Ben Gurion Havaalanında yapılan bir önceki toplantıdan ( Reuters)

ABD Savunma Bakanlığı bugün, Bakan Lloyd Austin'in İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant'ı Gazze Şeridi'ndeki sivilleri koruma, yardım sağlama ve Batı Şeria'daki yerleşimci şiddetini azaltma çabalarını artırmaya çağırdığını açıkladı.

Bakanlık, Austin’in Gallant'la yaptığı görüşmede, İsrail ordusu ile Lübnan Hizbullahı arasında bu hafta yaşanan ve Lübnan Silahlı Kuvvetleri'nden bir asker ile İsrailli bir sivilin ölümüne yol açan sınır çatışmalarıyla ilgili endişelerini de dile getirdiğini bildirdi.

Açıklamada, görüşme sırasında Austin'in Kızıldeniz'de seyrüsefer özgürlüğünü ve ticari gemi trafiği akışını tehdit eden Husi saldırganlığını kınadığı kaydedildi.


İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki çatışmalarda iki başçavuşun öldüğünü duyurdu

Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda iki İsrail askeri (Reuters)
Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda iki İsrail askeri (Reuters)
TT

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki çatışmalarda iki başçavuşun öldüğünü duyurdu

Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda iki İsrail askeri (Reuters)
Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda iki İsrail askeri (Reuters)

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki çatışmalarda iki başçavuşun öldürüldüğünü duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın İsrail medyasından aktardığı habere göre, dün yaşanan çatışmada ölen Başçavuş Kobi Dvash (41), 271. Mühendislik Taburu’nda görevliydi.

Başçavuş Eyal Meir Berkowitz (28) ise, 699. Tabur’da görev yapıyordu.