Taylor Swift ve BTS hayranları, Arjantin seçimlerinde ortak cephe kurdu

İkinci tura kalan cumhurbaşkanı adayı Milei'ye "Hayatının en büyük hatasını yaparak Taylor Swift hayranlarına bulaştın" dendi

Taylor Swift'in Eras turnesi kapsamında Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te 9-10-11 Kasım'da düzenleyeceği konserlerin biletleri temmuzda tükenmişti (Reuters)
Taylor Swift'in Eras turnesi kapsamında Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te 9-10-11 Kasım'da düzenleyeceği konserlerin biletleri temmuzda tükenmişti (Reuters)
TT

Taylor Swift ve BTS hayranları, Arjantin seçimlerinde ortak cephe kurdu

Taylor Swift'in Eras turnesi kapsamında Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te 9-10-11 Kasım'da düzenleyeceği konserlerin biletleri temmuzda tükenmişti (Reuters)
Taylor Swift'in Eras turnesi kapsamında Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te 9-10-11 Kasım'da düzenleyeceği konserlerin biletleri temmuzda tükenmişti (Reuters)

Arjantin'de Taylor Swift ve K-pop'un önde gelen gruplarından BTS'in hayranları, radikal sağcı cumhurbaşkanı adayı Javier Milei'yi hedef alınca sosyal medya karıştı.

Swift hayranları, paylaşımlarında Özgürlük Gelişimi'nin (La Libertad Avanza -LLA) adayı Milei ve yanında cumhurbaşkanı yardımcılığı için yarışan Victoria Villarruel'in yürüttüğü seçim kampanyasını eleştirdi.  

Swifties Contra LLA adlı hesaptan yapılan paylaşımda, "Milei zor kazanılmış tüm haklarımızı elimizden almaya gelen anti-demokratik sağ kanadı temsil ediyor. Milei=Trump" ifadeleri kullanıldı. 

Gönderide, Milei ve Villarruel'in "feminizme karşı çıktığı ve toplumsal cinsiyete dayalı ücret eşitsizliğinin gerçek olmadığını savunduğu" eleştirisi yapıldı. 

Grubun gönderisinde, "Taylor'ın da dediği gibi, tarihin doğru tarafında olmalıyız" ifadeleri de kullanıldı. 

Arjantin'in ünlü televizyon sunucularından Jorge Rial de paylaşıma destek vererek, C5N kanalında 26 Ekim'deki yayınında Milei'ye şöyle seslendi: 

Hayatının en büyük hatasını yaptın, Taylor Swift hayranlarına bulaştın. Geri çekil, aptal, bu işin içinden çıkamazsın.

Öte yandan tartışmaya BTS hayranları da katıldı. BTS En Argentina adlı hesaptan yapılan paylaşımda, Villarruel'in grubun adını "cinsel yolla bulaşan hastalık ismi gibi" diye nitelediği 2020'deki tweeti hedef alındı. K-pop hayranları, "Villarruel'in BTS'in imajına yönelik nefret ve yabancı düşmanlığı içeren ifadelerini reddediyoruz" dendi. 

BTS hayranlarına, merkez sol kanattaki Vatan için Birlik (Union por la Patria -UP) ittifakından Ekonomi Bakanı Sergio Massa'ya karşı aday adaylığı mücadelesini kaybeden siyasetçi Juan Grabois'den de destek geldi. 

Grabois, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Villarruel'i hedef alarak, "Şeytani kadın, BTS'e laf söyleyen bana laf söylemiş sayılır. K-pop'a bulaşamazsın" ifadelerini kullandı.

Milei ve Villarruel'den eleştirilere yanıt gelmedi.  

Arjantin'de seçimler ikinci tura kaldı

22 Ekim'deki genel seçimlerde, UP ittifakının adayı Massa yüzde 36,68 oy alırken, 13 Ağustos'taki önseçimlerde en yüksek oyu kazanan LLA'dan Milei ise yüzde 29,98'de kalmıştı.

Ana muhalefetteki Değişim İçin Beraber (Juntos por El Cambio -Juntos) koalisyonunun adayı Patricia Bullrich de yüzde 23,83'le üçüncü sırada yer almıştı. 

Hiçbir adayın yeterli oy oranına ulaşamaması nedeniyle cumhurbaşkanı, 19 Kasım'da Milei ve Massa'nın yarışacağı ikinci turda belirlenecek.

Arjantin'de yıllık enflasyon, ağustosta yüzde 124,4'le son 32 yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştı. Milei ise Arjantin Merkez Bankası'nı kapatma ve ülkenin para birimini ABD dolarına çevirme vaatleriyle gündem olmuştu.

Independent Türkçe



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.