İsrail basınına göre "insani ara" birkaç gün daha uzatılabilir

İsrail basını, Hamas ile Tel Aviv arasında arabulucular aracılığıyla devam eden müzakereler sonucunda İsrail ordusunun bir kısmını işgal ettiği Gazze Şeridi'nde çatışmalara verilen "insani aranın" birkaç gün daha uzatılabileceğini bildirdi

(AA)
(AA)
TT

İsrail basınına göre "insani ara" birkaç gün daha uzatılabilir

(AA)
(AA)

İsrail devlet televizyonu KAN'da yayınlanan haberde, taraflar arasında devam eden müzakerelerde, Gazze Şeridi'ndeki çatışmalara verilen "insani aranın" birkaç gün daha uzatılabilmesi ve "asker ve sivil esirlerin takasını" içeren bir mutabakatın ele alındığı aktarıldı.

İsrail dış istihbarat teşkilatı Mossad Direktörü David Barnea, ABD dış istihbarat teşkilatı CIA Direktörü William Burns, Mısır İstihbarat Başkanı Abbas Kamil ve Katarlı yetkililerin Doha'da gerçekleştirdikleri zirvede müzakerelerin devam ettiği kaydedildi.

Doha'daki zirvede taraflar arasında "Gazze Şeridi'ndeki askerler, zorunlu askerlik görevini yapanlar ve sivil erkek esirlerin takas edileceği bir anlaşma üzerinde çalışıldığı" aktarılırken Hamas'ın kalıcı bir ateşkes talep ettiği İsrail'in ise buna karşı çıktığı bilgisi paylaşıldı.

İsrail hükümetinden "olumlu" mesaj, koalisyon ortağından "itiraz"

İsrail Hükümet Sözcüsü Eylon Levy, pazar günü basın mensuplarına yaptığı açıklamada, taraflar arasında gerçekleştirilen müzakerelerde çatışmalara verilen "insani aranın" beş gün daha uzatılabileceğini ifade etmişti.

Buna karşın, İsrail'de koalisyon ortağı aşırı sağcı isimden, varılacak mutabakata itiraz gelmişti.

Aşırı sağcı görüşleriyle öne çıkan İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, abluka altındaki Gazze'ye yönelik saldırıların durdurulmasını, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki koalisyon hükümetinin "dağılması" olarak nitelemişti.

Ben-Gvir, X sosyal medya platformunda yaptığı paylaşımında, "Savaşın (Gazze'ye saldırıların) durdurulması = hükümetin dağılması." ifadesini kullanmıştı.



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.