Mısır İsrail'in Refah’a kara saldırısı planı karşısında ne yapacak?

Netanyahu'nun askeri operasyon planlarını onaylamasının ardından Mısır’ın, İsrail'in Refah’a kara saldırısı planı karşısında ne yapacağı merak ediliyor.

Gazze’nin güneyindeki Refah'ta yerinden edilenler için kurulan bir kamp ve arka planda görülen ​​Han Yunus şehrinde yükselen dumanlar (Reuters)
Gazze’nin güneyindeki Refah'ta yerinden edilenler için kurulan bir kamp ve arka planda görülen ​​Han Yunus şehrinde yükselen dumanlar (Reuters)
TT

Mısır İsrail'in Refah’a kara saldırısı planı karşısında ne yapacak?

Gazze’nin güneyindeki Refah'ta yerinden edilenler için kurulan bir kamp ve arka planda görülen ​​Han Yunus şehrinde yükselen dumanlar (Reuters)
Gazze’nin güneyindeki Refah'ta yerinden edilenler için kurulan bir kamp ve arka planda görülen ​​Han Yunus şehrinde yükselen dumanlar (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Refah şehrine askeri operasyon planını onaylaması, Tel Aviv ile Kahire arasındaki gerilimin artacağına ilişkin korkuları artırdı. Mısır, Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinden yerinden edilen yaklaşık 1,5 milyon Filistinlinin son sığınağı haline gelen sınırına bitişik Refah’taki durumun ciddiyetine ilişkin uyarılarda bulunmaya devam ediyor.

Şarku'l Avsat'a konuşan uzman ve gözlemciler, Kahire'nin, İsrail’in tek taraflı olarak bir güvenlik ve stratejik oldubitti dayatmasından korktuğunu, bunun da ‘güvenli olmayan seçeneklerin’ masaya yatırılmasına yol açacağını söylediler. Mısır-İsrail ilişkilerinin son yılların en kötü döneminden geçtiğini belirten yetkililer, ateşkes anlaşmasına ulaşmanın artık zamana karşı yarıştığını vurguladı. Kahire’nin bu hedefe ulaşmak için diğer arabulucularla temas halinde olduğunu, bunun da İsrail'in Refah'taki herhangi büyük ölçekli bir operasyonunun yol açacağı riskleri yavaşlatacağını ifade ettiler.

vdfev
Dün Gazze şehri yakınlarındaki er-Rimal Mahallesi’nde İsrail saldırıları sonucu ortaya çıkan yıkım (AFP)

İsrail basınında cuma günü yer alan haberlerde Başbakan Netanyahu'nun, sivillerin tahliyesinin de öngörüldüğü bir plan çerçevesinde Gazze Şeridi'nin güneyinde bulunan Refah şehrine kara saldırısı için ordu tarafından hazırlanan ‘eylem planlarını’ onayladığı bildirildi. Söz konusu eylem planlarının detaylarıyla ilgili herhangi bir bilgi verilmedi.

Gerilimin tırmanabileceği uyarıları

Mısır, son zamanlarda İsrail'in Refah’a kara saldırısı başlatması tehlikesi karşısında uyarılarını artırdı. Refah şehri, İsrail'in yerleşim bölgelerini hedef almaya devam etmesi sonucunda Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinden gelen yerinden edilmiş Gazzelilerin son sığınma yeri haline gelirken, Mısır sınırındaki bu küçük şehirde şu an yaklaşık 1,5 Filistinli yaşıyor.

İsrail'in Gazze Şeridi'nin Refah şehrine askerî harekât başlatması halinde bunun yansımaları konusunda defalarca kez uyaran Mısır, bunun sonuçlarının ‘korkunç’ olacağını vurguladı. Mısır, ayrıca İsrail’in Refah’a kara saldırısı düzenlemesini önlemek için tüm uluslararası ve bölgesel çabaların birleştirilmesi gereğinin de altını çizdi.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, cuma günü başkent Kahire'deki Polis Akademisi'nde yaptığı konuşmada, “Mısır, Refah'a kara saldırısı düzenlenmesi tehlikesine karşı güçlü bir şekilde uyarıda bulunurken, Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinden ve güneyinden yerinden edilenlerin evlerine dönebilmesini sağlamaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.

df bfdefde
Mısır’ın Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah ile sınırının yakınlarında yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı çadırlar (DPA)

Kahire daha önce Filistinlilerin, Gazze Şeridi'nden Mısır topraklarına doğru itilmelerine yönelik her türlü çabaya karşı olduğunu kararlı bir şekilde ifade etmişti. Mısır Enformasyon Kurumu Başkanı Ziya Raşvan’ın geçtiğimiz aylarda birçok defa dile getirdiği gibi Mısırlı yetkililer, İsrail'in bu amaç doğrultusundaki hamlelerini ‘iki ülke arasındaki barış anlaşmasına karşı ciddi ve tehlikeli bir tehdit’ olarak değerlendirdiler.

Durumun ciddiyeti

Mısır’ın eski Dışişleri Bakanı Muhammed el-Urabi, Mısır’ın ve aralarında ABD'nin de bulunduğu birçok ülkenin, Refah’a kara saldırısı düzenlenmesinin tehlikesi konusunda açıkça uyarılarda bulunduklarını hatırlattı.

Urabi, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, İsrail’in Refah'a kapsamlı bir kara harekâtı başlatmayacağına, bunun yerine belirli hedefleri olan bir operasyona başvuracağına inandığını ifade etti.

İsrail'in durumun ciddiyetinin farkında olduğunu ve özellikle siviller ile silahlı kişiler arasında ayrım yapılmasının güç olduğu bir ortamda kapsamlı bir kara harekâtı başlatması durumunda, Mısır'ın bunun ‘gerçek bir insani felaket’ olacağı yönündeki endişelerini ve uyarılarını dikkate aldığını söyledi.

Eski Mısır Dışişleri Bakanı, İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında sürdürdüğü uygulamalardan dolayı Mısır-İsrail ilişkilerinin, ‘son yılların en kötü döneminden geçtiğini’ belirtti. El-Urabi; Mısır, Katar ve ABD'nin katıldığı, Katar’ın başkenti Doha’da yakında başlaması beklenen müzakere turunun, özellikle durumu sakinleştirme ve ateşkese ulaşma çabalarında şu anda “zamana karşı bir yarış” yaşandığına dikkat çekiyor. Refah'ta operasyon düzenlemek üzere olan işgal güçleri, iki operasyondan hangisinin; ateşkese mi varılacağı, yoksa kara saldırısının mı başlayacağı kararının önümüzdeki günlerde ‘netleşeceğine’ dikkati çekti.

devfrg
Cumartesi günü Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde yer alan Nuseyrat Mülteci Kampı’nda yıkılan binaların enkazı arasında sevdiklerini arayan Filistinliler (AFP)

Gazze Şeridi'nde ateşkes için arabuluculuk yapan taraflar, Ramazan ayından önce yeni bir ateşkese varılmasını umuyordu. Ancak altıncı ayına giren savaşta Paris ve Kahire'de çok sayıda müzakere turu gerçekleştirilmesine rağmen ateşkese varılamadı. Önümüzdeki müzakerelere Katar’ın başkenti Doha’nın ev sahipliği yapması planlanıyor.

Güvenli olmayan alanlar

Öte yandan Mısır Amerikan Üniversitesi (AUC) ve Kahire Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler öğretim görevlisi olan Filistin-İsrail konusunda uzman Dr. Tarık Fehmi, Mısır-İsrail ilişkilerinin sadece Gazze Şeridi'ndeki ve dışındaki diplomatik ve güvenlik alanlarındaki çekişmelerle sınırlı olmadığını belirtiyor. Fehmi, ikili görüşmeler şeklinde diplomatik çerçevede sürdürülen temaslarla ateşkes, durumu sakinleştirici bir yaklaşım geliştirme ve İsrailli rehinelerin serbest kalmasını sağlayacak girişimlerle ABD, Katar ve Fransa'nın da dahil olduğu çok taraflı müzakerelerle, iki taraf arasında nihai bir çatışma olmadan kabul edilen sınırlar içerisinde ilerlediğini belirtiyor.

dever
Gazze Şeridi'ndeki kara harekâtına katılan İsrail askerleri (Reuters)

Dr. Fehmi, yayınlanan bir analizinde, özellikle İsrail tarafının, gerek bazı aşırı sağcı bakanları tarafından gerek İsrailli eski yetkililer tarafından sorumsuzca yapılan açıklamaların ve İsrailli askeri yetkililer tarafından Mısır'ın tüneller aracılığıyla silah kaçakçılığına katkıda bulunmakla ve Filistin direnişine dolaylı destek vermekle suçlanmaya devam edilmesinin ilişkileri olumsuz etkilediğini belirtti. Bu nedenle Mısır'dan, iki ülke arasında 1979 yılında imzalanan barış anlaşmasının dondurulması ya da iki ülke arasındaki ilişkiler için bir çerçeve oluşturan ve bu ilişkileri düzenleyen güvenlik protokolünün durdurulmasıyla ilgili doğrudan mesajlar verildiğine dikkati çekti.

Tek taraflı düzenlemeler

Mısır ile İsrail arasında büyük anlaşmazlıkların yaşandığı alanların olduğunu ifade eden Dr. Fehmi, bunların başında İsrail'in Gazze Şeridi'nde Mısır-İsrail sınırı yönünde ve Philadelphia (Selahaddin) Koridoru bölgesinde tek taraflı olarak güvenlik ve stratejik düzenlemeler dayatma çabasının ve stratejik öneme sahip bu bölgeye konuşlanma ve işgal etme kararlılığının geldiğini söyledi. Dr. Fehmi’ye göre İsrail, Filistin'in Refah şehrine geniş kapsamlı bir kara saldırısı başlatırsa bu, ‘son derece tehlikeli’ bir hamle olacak ve Mısır ile arasındaki anlaşmazlık daha da büyüyecek.

Mısır’ın, İsrail'in yakın gelecekte alabileceği ani kararlara uyum sağlamak için bir lojistik bölge kurmaya başladığını belirten Dr. Fehmi, Kahire'nin Tel Aviv’in herhangi bir öneride bulunup bulunmayacağını ya da herhangi bir önlem alıp almayacağını kestiremediğini, bu durumun da olup bitenler hakkında ABD tarafını bilgilendirse bile, Mısır'ın tek taraflı bir yaklaşımla çalıştığını teyit ettiğini söyledi. Ancak Dr. Fehmi’ye göre bu, Kahire'nin ilişkileri bozacak ve ‘güvenli olmayan seçenek alanlarının’ masaya yatırılmasına yol açacak herhangi tek taraflı bir adımın atılmasından duyduğu endişeyi azaltmıyor.



Rusya'nın Batı'yı korkutan yeni füzesi: Soğuk Savaş doktrini sonlandı

Rusya'nın Dnipro'ya saldırısının ardından bazı bölgelerde yangın çıktı (AP)
Rusya'nın Dnipro'ya saldırısının ardından bazı bölgelerde yangın çıktı (AP)
TT

Rusya'nın Batı'yı korkutan yeni füzesi: Soğuk Savaş doktrini sonlandı

Rusya'nın Dnipro'ya saldırısının ardından bazı bölgelerde yangın çıktı (AP)
Rusya'nın Dnipro'ya saldırısının ardından bazı bölgelerde yangın çıktı (AP)

Rusya'nın Ukrayna'ya kıtalararası balistik füze kullanarak saldırı düzenlemesinin yankıları sürüyor. 

Ukrayna Hava Kuvvetleri'nden perşembe günü yapılan açıklamada, Rusya'nın nükleer başlık taşıma kapasitesine sahip yeni bir kıtalararası balistik füze kullanarak Dnipro şehrine saldırı düzenlediği duyurulmuştu. 

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Yardımcısı Sabrina Singh, Rusya'nın hipersonik RS-26 Rubezh füzesiyle saldırı gerçekleştirdiğini doğrulamıştı. Singh, saldırıdan önce "Nükleer Risk Azaltma" kanalları aracılığıyla ABD'nin bilgilendirildiğini belirmişti. 

Rusya'nın hamlesi, ABD ve Birleşik Krallık'ın Rus topraklarına saldırı için Ukrayna'ya uzun menzilli füze kullanma izni vermesinin ardından geldi. 

Dünkü ulusa sesleniş konuşmasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 19 Kasım'da ABD yapımı 6 adet Ordu Taktik Füze Sistemi (ATACMS) füzesiyle Bryansk şehrine saldırı düzenlendiğini duyurmuştu. 21 Kasım'da da Ukrayna'nın Britanya menşeli Storm Shadow füzeleriyle Rus toprağı Kursk'a saldırı gerçekleştirdiğini bildirmişti. 

Putin, bunlara yanıt olarak Ukrayna'ya ateşlenen "Oreşnik" adlı balistik füzenin "durdurulması imkansız" olduğunu söylemişti. Ukrayna lideri Volodimir Zelenski ise saldırının, Putin'in barışla ilgilenmediğini gösterdiğini savunmuştu.

"Soğuk Savaş doktrininden kopuldu"

Amerikan medya kuruluşu CNN'in analizinde, RS-26 Rubezh'in, farklı hedefleri vurabilecek birden fazla nükleer başlık taşıyabilen MIRV özellikli balistik füzelerden olduğuna dikkat çekiliyor. 

MIRV'lerin Sovyetler Birliği ve ABD arasındaki karşılıklı nükleer caydırıcılık politikası kapsamında Soğuk Savaş döneminde geliştirildiğine işaret edilirken, Rusya'nın saldırısıyla "Soğuk Savaş doktrininden kopulduğu" yorumu yapılıyor.

Amerikan Bilim İnsanları Derneği'nden Hans Kristensen, "Bildiğim kadarıyla, ilk kez savaşta bir MIRV kullanılıyor" diyor.

"Batı'ya tehditkar mesaj"

Amerikan gazetesi New York Times (NYT) ise Rusya'nın balistik füze saldırısıyla "Batı'ya tehditkar bir mesaj gönderdiğini" yazıyor. Berlin merkezli düşünce kuruluşu Carnegie Rusya Avrasya Merkezi'nden Tatyana Stanovaya şu yorumları paylaşıyor: 

Bu gerilimi tırmandıran bir hamle. Durumun gerçekten çok tehlikeli olduğuna inanıyorum.

"NATO savunma politikalarını etkileyebilir"

Birleşik Krallık'ın önde gelen gazetelerinden Guardian, Rusya'nın saldırısının NATO ülkelerindeki savunma politikalarını etkileyebileceğine işaret ediyor. Londra merkezli Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nden Timothy Wright, Rusya'nın yeni füzeler geliştirmesinin, NATO ülkelerinde hangi hava savunma sistemlerinin satın alınacağına dair kararlarda önemli rol oynayacağına işaret ediyor.

"Kuzey Koreli general, Ukrayna'da yaralandı"

Diğer yandan Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), Ukrayna cephesinde savaşan Kuzey Koreli bir generalin yaralandığını öne sürüyor. Kimliğinin açıklanmamasını isteyen Batılı yetkililere dayandırılan haberde, generalin Ukrayna'nın perşembe günü Rus toprağı Kursk'a düzenlediği saldırıda yaralandığı savunuluyor. 

Pyongyang'ın, Ruslarla koordinasyon çabalarını denetlemek üzere Albay General Kim Yong Bok'u Ukrayna'ya gönderdiği ileri sürülüyor. Başta ABD olmak üzere birçok Batılı ülke, Kuzey Kore'nin Ukrayna cephesine en az 10 bin asker gönderdiğini iddia etmişti. 

Independent Türkçe, Guardian, CNN, New York Times, Wall Street Journal, RT