İran'ın salı günkü saldırısında 23 füze İsrail askeri üslerini vurdu

Hizbullah ve Hamas liderlerinin öldürülmesine karşılık olarak Tahran tarafından 200 füze atıldı.

 İsrail hava savunması 1 Ekim 2024'te Tel Aviv üzerindeki füzeleri engelledi (AFP)
İsrail hava savunması 1 Ekim 2024'te Tel Aviv üzerindeki füzeleri engelledi (AFP)
TT

İran'ın salı günkü saldırısında 23 füze İsrail askeri üslerini vurdu

 İsrail hava savunması 1 Ekim 2024'te Tel Aviv üzerindeki füzeleri engelledi (AFP)
İsrail hava savunması 1 Ekim 2024'te Tel Aviv üzerindeki füzeleri engelledi (AFP)

Washington Post'un haberine göre İran'ın salı günü İsrail'e fırlattığı yaklaşık 200 balistik füzeden en az 20'si İsrail hava savunma sistemlerini aşmayı başardı ve en az üç askeri tesisi vurdu ya da yakınlarına düştü.

İran'ın saldırısı, İsrail'in Beyrut ve Tahran'da Hizbullah ve Hamas liderlerini öldürdüğü saldırılara yanıt olarak geldi.

ABD gazetesi, İsrail'in güneyindeki Nevatim Hava Üssü’ne 20, İsrail'in merkezindeki Tel Nof Hava Üssü’ne ise üç füzenin isabet ettiğini gösteren videoları doğruladığını bildirdi. Diğer videolarda ise en az iki roketin Tel Aviv'in eteklerindeki Glilot'ta bulunan İsrail dış istihbarat servisi Mossad merkezinin yakınına düştüğü görülüyor.

Hasarın tam boyutu

Washington Post'a göre bulgular İsrail askeri üslerine verilen zararın tam boyutuna ilişkin soru işaretleri yarattı. Ancak İran'ın İsrail hava savunma sistemlerinden kaçma konusunda, sadece iki füzenin hava savunma sistemlerinden kaçarak İsrail'e isabet ettiği geçen nisan ayındaki saldırıya kıyasla daha başarılı olduğu görüldü.

Tahran'ın nisan ayındaki saldırısı, İsrail'in İran'ın Şam'daki konsolosluğuna düzenlediği ve İranlı askeri personelin öldüğü saldırıya bir yanıt niteliğindeydi.

Monterey, California'daki Middlebury Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü Doğu Asya Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Programı Direktörü Jeffrey Lewis, “Füze ne kadar uzağa fırlatılırsa hata payı o kadar artar” dedi. Lewis, İran'ın daha önce nisan ayında Nevatim Hava Üssü’ne attığı füzelerin üssün çok uzağına düştüğünü de belirtti.

Uydu görüntüleri

İsrail ordusu çarşamba günü yaptığı açıklamada, İran'ın önceki gece ülkeye düzenlediği büyük füze saldırısında bazı hava üslerinin vurulduğunu kabul etti, ancak saldırının İsrail Hava Kuvvetleri'nin operasyonlarına herhangi bir zarar vermediğini vurguladı.

İsrail ordusu, saldırının etkinliğini inen füzelerin sayısına göre değil, altyapı ve hayati varlıklara verilen zararın miktarına ve yaşanan kayıpların sayısına göre ölçtüğünü bildirdi. Ordu tarafından yapılan açıklamada, hava savunma sistemlerinin ‘bu tür bir hasarı önlemede başarılı olduğu’ ve ‘önemli kayıpları önlediği’ ifade edildi.

Planet Plus uydu görüntüleri saldırı sonucunda Nevatim Hava Üssü’nde büyük hasar meydana geldiğini gösterirken, üssün hangarlarından birinin füzelerin ateşlenmesinden sonra çekilen fotoğraflarında hangarın çatısında büyük bir delik olduğu görülüyor.

İsrail'in güneyindeki Nevatim Hava Üssü’nde meydana gelen hasarı gösteren uydu görüntüleri (AFP)

İsrail'in güneyindeki Nevatim Hava Üssü’nde meydana gelen hasarı gösteren uydu görüntüleri (AFP)

Çarşamba günü hava üssünden çekilen görüntülerde, ana pistin yakınındaki bir dizi binanın çatısında hasar olduğu ve büyük enkaz parçalarının binanın etrafına dağıldığı görülüyor. Üs, ABD yapımı F-35 hayalet savaş uçakları da dahil olmak üzere İsrail Hava Kuvvetleri'nin en gelişmiş uçaklarına ev sahipliği yapıyor.

ABD Savunma Bakanlığı, Washington Post'un bulguları hakkında yorum yapmayı reddetti ve İsrail ordusu da yorum talebine yanıt vermedi.



Feministler "cadı anıtı" için harekete geçti: "Aynı zihniyetle uğraşıyoruz"

Ortaçağ ve erken modern dönemde kurulan cadı avı mahkemeleri, Avrupa'da terör estirmişti (Unsplash)
Ortaçağ ve erken modern dönemde kurulan cadı avı mahkemeleri, Avrupa'da terör estirmişti (Unsplash)
TT

Feministler "cadı anıtı" için harekete geçti: "Aynı zihniyetle uğraşıyoruz"

Ortaçağ ve erken modern dönemde kurulan cadı avı mahkemeleri, Avrupa'da terör estirmişti (Unsplash)
Ortaçağ ve erken modern dönemde kurulan cadı avı mahkemeleri, Avrupa'da terör estirmişti (Unsplash)

Hollandalı feministler, "cadılar" için anıt yapılması adına kampanya başlattı.

Ulusal Cadılar Anıtı vakfının başındaki Susan Smit, Bregje Hofstede ve Manja Bedner, 1450-1750'de Avrupa ve kolonyal Amerika'da gerçekleştirilen cadı avlarında öldürülenler için resmi bir anma yeri inşa edilmesini istiyor.

Bunun için 35 bin euro bağış toplayan vakıftan Hofstede, amaçlarının "kadın cinayetlerinin tarihsel boyutu hakkında daha fazla farkındalık yaratmak" olduğunu belirtiyor. 

Hofstede, toplumsal olarak o dönemlerdeki zihniyetin farklı biçimlerde sürdüğüne dikkat çekerek şunları söylüyor: 

Kültürel açıdan fikirler ve yaklaşımlar birkaç yüzyıl içinde o kadar da hızlı değişmedi. O zamanlar kök salmış bazı düşüncelerle halen uğraşıyoruz.

Roermond, Montferland ve Oudewater belediyelerinin anma yeri inşasına sıcak baktığı bildiriliyor. Vakıf, anma yerinin inşa edileceği bölgenin seçilmesi için halktan geribildirim alıyor.

Avrupa'daki cadı avı mahkemeleri üzerine çalışan Hollandalı tarihçi Steije Hofhuis, o dönemdeki toplumsal algıyı şöyle anlatıyor: 

Halk cadılarla ilgili gerçekten paniğe kapılmıştı. Dünyanın sonunun yaklaştığı ve korkunç cadıların çok tehlikeli olduğu yaygın bir düşünceydi. Bunun, şeytanın Hıristiyan toplulukları mahvetmek için insanlarla işbirliği yaptığına dair büyük bir komplo teorisi olduğunu ve kültürel bir virüs gibi yayıldığını söyleyebiliriz.

Oudewater'daki Cadı Müzesi'nin (Museum de Heksenwaag) direktörü Isa van der Wee, bu karanlık tarihle ilgili halkın bilinçlendirilmesinin önemli olduğunu belirtirken, modern cadı avının sosyal medyada sürdüğünü söylüyor: 

Başkalarıyla aynı fikirde olmayabilirsiniz ama onları yargılamamalısınız. Bu her zaman için geçerli bir mesajdır.

Roermond Belediyesi, cadı mahkemelerinin kurbanlarına yapılan adaletsizliği "şehrin tarihindeki karanlık bir sayfa olarak" 2022'de resmen tanımıştı. Şehirde, 1613-1614'te çoğu kadın 75 kişi cadılıktan suçlu bulunarak öldürülmüştü. Belediye Başkanı Yolanda Hoogtanders, vakfın inşa ettirmek istediği anma yerinin kadına şiddet gibi sorunlarla ilgili de farkındalık yaratacağını belirtiyor.

Independent Türkçe, Guardian, Algemeen Dagblad