Trump rüzgarı bahisçilerin de yüzünü güldürdü

Cumhuriyetçi lidere 30 milyon dolar oynayan yatırımcı 50 milyon dolar kazandı.

Cumhuriyetçi Parti, Trump'ın zaferiyle başkanlığı kazanırken, Kongre'yi de ele geçirdi (Reuters)
Cumhuriyetçi Parti, Trump'ın zaferiyle başkanlığı kazanırken, Kongre'yi de ele geçirdi (Reuters)
TT

Trump rüzgarı bahisçilerin de yüzünü güldürdü

Cumhuriyetçi Parti, Trump'ın zaferiyle başkanlığı kazanırken, Kongre'yi de ele geçirdi (Reuters)
Cumhuriyetçi Parti, Trump'ın zaferiyle başkanlığı kazanırken, Kongre'yi de ele geçirdi (Reuters)

ABD'de 5 Kasım'da yapılan başkanlık seçimlerinde, Cumhuriyetçi lider Donald Trump'ın kazanma ihtimaline bahis oynayan yatırımcıların yüzü güldü. 

Manhattan merkezli tahmin platformu Kalshi'nin verilerine göre yaklaşık 28 bin kişi Harris'e, 40 bin kişi de Trump'a bahis oynadı. Bu platform üzerinden sadece ABD yurttaşları bahis oynayabiliyor.

Yabancı ülke vatandaşlarının bahis oynamasını sağlayan Manhattan merkezli Polymarket ise kişi sayılarına dair bilgi paylaşmadı. İki firmanın açıkladığı verilere göre Trump'a oynayan bahisçiler toplamda 450 milyon dolara yakın para kazandı.  

Kimliğinin gizli tutulmasını isteyen ve kendisini "Theo" olarak tanıtan Fransız yatırımcı, Manhattan merkezli tahmin piyasası platformu Polymarket üzerinden Trump'a 30 milyon dolar bahis oynamıştı. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal'ın (WSJ) aktardığına göre yatırımcı, bahsinden yaklaşık 50 milyon dolar kazandı.

Yatırımcı, Trump'ın ülke geneli oy oranında rakibi Kamala Harris'i geçeceğine bahis oynadı. Birçok siyasi analist, böyle bir sonucu çok düşük ihtimal olarak görüyordu. 

Henüz oy sayımları tamamlanmadı fakat son verilere göre Trump ülke genelinde 72,5 milyon oy alırken, ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris 68 milyon oyda kaldı. Böylelikle Cumhuriyetçi Parti, 20 yılın ardından ilk kez ülke geneli oy oranı bakımından yarışı önde bitirdi. Diğer yandan Harris, ABD Başkanı Joe Biden'ın 2020'deki seçimlerde kazandığı 81 milyon oyun çok altında kaldı.

Gizemli yatırımcı "Theo", Trump'ın Pensilvanya, Michigan ve Wisconsin gibi kritik "salıncak" eyaletleri de kazanacağına bahis oynadı. Bir önceki seçimlerde Demokratların kalesi olarak görüldüğünden bu eyaletlere "mavi duvar" adı da veriliyor. 

Fransız yatırımcı, seçim sonuçları açıklanırken heyecandan uyuyamadığını belirterek şunları söyledi: 

Böyle bir bahis oynadığımı için çok mutluyum, bahsimin sonuna kadar arkasındayım!

WSJ'nin seçim öncesinde iletişime geçtiği yatırımcı, Polymarket'taki 4 hesap üzerinden girdiği bahislerin finansmanını kendi cebinden karşıladığını belirtmişti. Ancak WSJ, bunun bağımsız olarak doğrulanamadığını ve Trump'a bağlı siyasi kuruluşlarla Theo arasında herhangi bir bağ olup olmadığının tespit edilemediğini aktarmıştı.

Theo, Amerikan ana akım medyasında anketlerin çoğunun Demokrat Harris lehine çarpıtıldığını savunmuştu. Yatırımcı ayrıca "utangaç Trump seçmeni etkisi" adını verdiği bir durumun anketleri etkilediğini de ileri sürmüş ve "Trump'a oy verecek ama bunu çevresindekilere söylemeyecek birçok Amerikalı tanıyorum" demişti.

Fransız yatırımcı, 2016 ve 2020'deki seçimler öncesinde yapılan anketlerde Trump'ın gerçek oy potansiyelinin doğru yansıtılmadığını düşündüğünü, bu yüzden Cumhuriyetçi liderin kazanma ihtimaline bahis oynadığını söylemiş ve eklemişti: 

Hiçbir siyasi amacım yok. Hedefim sadece para kazanmak.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Reuters



Tayvan'da sabotaj şüphesi: Gözler Çin'e çevrildi

Tayvanlı yetkililer, kötü hava koşulları yüzünden gemiye çıkılamadığını aktardı (AFP)
Tayvanlı yetkililer, kötü hava koşulları yüzünden gemiye çıkılamadığını aktardı (AFP)
TT

Tayvan'da sabotaj şüphesi: Gözler Çin'e çevrildi

Tayvanlı yetkililer, kötü hava koşulları yüzünden gemiye çıkılamadığını aktardı (AFP)
Tayvanlı yetkililer, kötü hava koşulları yüzünden gemiye çıkılamadığını aktardı (AFP)

Tayvan'da denizaltı telekomünikasyon kablolarının kesilmesi üzerine yetkililer, bölgeden geçen Çin'e ait bir gemi hakkında inceleme başlattı. 

Tayvan merkezli Chungwha Telecom şirketinden pazar günü yapılan açıklamada, adanın kuzeydoğusundaki fiber optik kabloların koptuğu bildirildi. 

Şirket, bazı noktalarda internet bağlantısında geçici sorunlar yaşandığını, daha sonra veri akışının başka hatlar üzerinden sağlanmasıyla arızanın giderildiğini duyurdu. Hasar alan kabloların 3 Şubat'a kadar tamir edileceği belirtildi.

Tayvan Sahil Güvenlik Komutanlığı'ndan pazartesi günü yapılan açıklamada, geminin Çin'le bağlantısı bulunan Hong Kong merkezli bir firmaya ait olduğu belirtildi. Shun Xing 39 adlı geminin Orta Afrika ülkesi Kamerun'da kayıtlı olduğu bilgisi paylaşıldı. New York Times'ın aktardığına göre sözkonusu şirketin adı Jie Yang Trading Limited.

Tayvanlı yetkililer, kötü hava şartları yüzünden gemiye yaklaşılamadığını bildirdi. Shunxing 39, daha sonra Güney Kore'nin liman kenti Busan'a doğru gitti. Tayvan, soruşturma için Güney Kore Sahil Güvenlik Komutanlığı'ndan da destek istedi.

Gemide Çin yurttaşı 7 kişinin görev yaptığı belirtiliyor. 

Sahil güvenlik ekipleri, bölgede inceleme yaptıktan sonra bulguları Tayvan Savcılığı'na iletecek. Guardian'ın aktardığına göre yetkililer, sabotaj ihtimali üzerine duruyor.

Küresel denziclikte gemiler, sefer ve istasyon bilgilerini Otomatik Tanımlama Sistemi (OTS) adı verilen bir ağ üzerinden paylaşıyor. New York Times'ın aktardığına göre şüpheli gemi, bilgi paylaşırken iki farklı ad kullandı. Geminin ilk önce Xing Shun 39, daha sonra da Shun Xing 39 adıyla bilgi paylaştığı aktarılıyor.

Hasar gören kablolar Çin, Güney Kore, Tayvan, Japonya ve ABD'yi birbirine bağlayan Trans-Pasifik Ekspres hattının parçası. Hat, 6 uluslararası firma tarafından işletiliyor.

2023'te de Tayvan'ın kontrolündeki Matsu adalarını bağlayan iki denizaltı kablosu hasar görmüştü. Toplamda 14 bin kişinin internet bağlantısı kesilmişti. Taipei yönetimi, Çin'e ait iki geminin geçişi sırasında kabloların hasar gördüğünü öne sürmüştü. Diğer yandan Pekin'in sabotaj yaptığını gösteren herhangi bir delil bulunmamıştı.

Çin - Tayvan gerginliği

II. Dünya Savaşı sonrasında Çin'de Milliyetçi Parti ve Komünist Parti arasındaki iç savaş Komünist Parti'nin zaferiyle sonuçlanmıştı. Mağlubiyetin ardından Milliyetçi Parti liderleri Tayvan'a sığınmıştı.

Soğuk Savaş nedeniyle Batı'yla ilişkilerini koparan Çin'i 1970'lerin başına kadar Birleşmiş Milletler'de (BM) Tayvan ya da resmi adıyla Çin Cumhuriyeti temsil ediyordu.

BM'nin 1971'de aldığı Çin Halk Cumhuriyeti'ni tanıma kararı gerginliği yeni bir boyuta taşımıştı. Kararın ardından Tayvan, BM'den çıkarılmıştı.

Pekin yönetimi, "tek Çin" ilkesini benimseyerek Tayvan'ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Buna göre Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan'ın ülkelerle diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.

Tayvan ise o günden bu yana bağımsızlık arayışını farklı biçimlerde sürdürüyor.

Independent Türkçe, New York Times, Guardian, RT, Reuters