Los Angeles'taki yangında ölü sayısı 24'e yükseldi

En fazla sayıda kurbanın olduğu Los Angeles'taki Pacific Palisades bölgesinde yıkıntılardan geriye kalanlar (AFP)
En fazla sayıda kurbanın olduğu Los Angeles'taki Pacific Palisades bölgesinde yıkıntılardan geriye kalanlar (AFP)
TT

Los Angeles'taki yangında ölü sayısı 24'e yükseldi

En fazla sayıda kurbanın olduğu Los Angeles'taki Pacific Palisades bölgesinde yıkıntılardan geriye kalanlar (AFP)
En fazla sayıda kurbanın olduğu Los Angeles'taki Pacific Palisades bölgesinde yıkıntılardan geriye kalanlar (AFP)

İtfaiyeciler, önümüzdeki saatlerde beklenen şiddetli rüzgarlar yangını yeniden alevlendirmeden önce olumsuz hava koşullarındaki hafif iyileşmeden faydalanarak, Los Angeles'ta art arda altıncı gündür yanan iki orman yangınını kontrol altına almak için zamana karşı yarışıyor.

Kaliforniya Valisi Gavin Newsom'un ABD tarihinin muhtemelen en yıkıcı felaketi olarak nitelendirdiği, binlerce evi yok eden ve 100 bin kişiyi tahliyeye zorlayan yangınlarda en az 24 kişi hayatını kaybetti. 16 kişinin ise kayıp olduğuna inanılıyor. Ulusal Hava Durumu Servisi saatte 110 kilometreye varan şiddetli rüzgarların önümüzdeki günlerde geri dönebileceği uyarısında bulundu. Yangın tüm mahalleleri için için yanan moloz yığınlarına çevirdi ve zenginlerin, ünlülerin ve sıradan insanların evlerini kül haline getirerek felakete yol açtı. Yetkililer 12 bin kadar binanın hasar gördüğünü ya da yıkıldığını açıkladı. Los Angeles County Denetim Kurulu üyesi Lindsay Horvath, “İlçe hayal edilemez bir dehşet ve kalp kırıklığı gecesi daha yaşadı” dedi.

Uçaklar su ve yangın geciktirici atarken, yerdeki itfaiyeciler de lüks Brentwood mahallesine ve Los Angeles'ın diğer nüfuslu bölgelerine yayılan Pacific Palisades yangınını kontrol altına almak için çaba gösterdi. Şehrin batı yakasındaki yangın, 23 bin 713 dönüm (9 bin 596 hektar) veya 96 kilometre kareye eşdeğer bir alanı yok etti ve bunun yalnızca yüzde 11'i kontrol altına alındı; bu sayı, itfaiyecilerin yangının çevresini kontrol ettiği yüzdeyi gösteriyor.

Los Angeles'ın doğusundaki dağ eteklerinde yer alan Eaton mahallesindeki diğer yangın ise 14 bin117 dönüm (5 bin 713 hektar) ya da 57 kilometrekare, yani yaklaşık Manhattan büyüklüğünde bir alanı kül etti. İtfaiyeciler bir gün önce yüzde 15 olan kontrol altına alma oranını yüzde 27'ye yükseltti. Kaliforniya Ormancılık ve Yangından Korunma Departmanına göre şehrin kuzeyindeki Hearst Yangını yüzde 89 oranında kontrol altına alındı ve ilçenin bazı bölgelerini tahrip eden diğer üç yangın yüzde 100 oranında kontrol altında, ancak kontrol altındaki bölge içinde hala yanıyor olabilecek alanlar var.



ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
TT

ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)

Reuters'ın haberine göre Trump yönetimi, göçmenleri askeri uçakla Libya'daki gözaltı merkezlerine göndermeyi planlıyor.

The New York Times'a konuşan yetkililer, uçağın çarşamba günü kadar erken kalkabileceğini söyledi. Uçuşta yer alacak kişilerin uyrukları henüz belli değil.

Libya'da şiddetli çatışmalar var ve insan hakları grupları, ülkedeki göçmen gözaltı merkezlerini "korkunç" ve "içler acısı" diye niteliyor.

Bu girişim, Trump yönetiminin göçmenleri ABD'ye girmekten caydırmaya ve ülkede yasadışı olarak bulunanlara, zor koşullara sahip ülkelere gönderilebilecekleri mesajını vermeye çalıştığı dönemde geldi.

Yine de uçuş, yasal, lojistik ya da diplomatik kısıtlamalar nedeniyle gerçekleşmeyebilir. Yönetim daha önce de bir grup Venezuelalıyı El Salvador'a gönderdiği için sert tepkiyle karşılaşmıştı. Bu kişiler teröristlere ayrılmış bir hapishanede tutuluyor.

Dışişleri Bakanlığı, "suç, terörizm, patlamamış kara mayınları, iç karışıklık, insan kaçırma ve silahlı çatışmalar" nedeniyle Amerikan halkına Libya'ya gitmemeyi tavsiye ediyor.

Ülke, uzun yıllar diktatörlük yapan Muammer Kaddafi'nin 2011'de devrilmesinden bu yana yıllardır süren iç savaşla karşı karşıya ve hâlâ bölünmüş durumda. Birleşmiş Milletler'in tanıdığı hükümet Libya'nın batısını Trablus'tan yönetiyor. Aynı zamanda doğu, ülkenin petrol sahalarının çoğunu kontrol eden savaş lordu Halife Hafter liderliğindeki hükümet tarafından yönetiliyor.

ABD'nin Trablus'taki hükümetle sadece resmi ilişkisi var ama bu Hafter'in oğlu Saddam'ın geçen hafta Washington'ı ziyaret etmesini ve birkaç Trump yetkilisiyle görüşmesini engellemedi. Trump'ın Beyaz Saray'daki ilk döneminde Hafter'le dostane bir ilişkisi vardı.

Libya, Avrupa'ya gitmeye çalışan göçmenler için merkez niteliğinde. Ülkede mülteciler ve göçmenler için çok sayıda gözaltı tesisi var. Uluslararası Af Örgütü, 2021 tarihli raporunda bu tesislerin "erkeklere, kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel şiddet" kanıtlarıyla "korkunç" bir "cehennem manzarası" oluşturduğunu belirtmişti.

Öte yandan Küresel Gözaltı Projesi, Libya'da tutulan göçmenlerin "fiziksel kötü muamele ve işkencenin" yanı sıra zorla çalıştırma ve köleliğe maruz kalabileceğini açıklamıştı.

Dışişleri Bakanlığı geçen sene yıllık raporunda ülkedeki gözaltı merkezlerindeki "sert ve hayati tehlike oluşturan" koşullara işaret etmişti. Raporda göçmenlerin "göçmenlik mahkemelerine ya da yasal süreçlere erişimlerinin olmadığı" belirtilmişti.

Carnegie Endowment for International Peace'de Libya uzmanı olan Frederic Wehrey, The Times'a şunları söyledi:

Bu göçmen hapishanelerinde bulundum ve burası göçmenler için uygun bir yer değil. Savunmasız birini atmak için korkunç bir yer.

Independent Türkçe