NATO'dan Rusya'yla savaş hazırlığı: Kritik boru hattı uzatılıyorhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5115331-natodan-rusyayla-sava%C5%9F-haz%C4%B1rl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-kritik-boru-hatt%C4%B1-uzat%C4%B1l%C4%B1yor
NATO'dan Rusya'yla savaş hazırlığı: Kritik boru hattı uzatılıyor
Son iki yıl içinde birliğe katılan Finlandiya ve İsveç, NATO'nun en yeni üyeleri oldu (Finlandiya Hava Kuvvetleri)
Almanya'nın önde gelen haftalık haber dergilerinden Der Spiegel, NATO'nun Almanya'dan Polonya ve Çek Cumhuriyeti'ne uzanan bir boru hattı inşa etmeyi planladığını duyurdu.
Askeri ittifakın halihazırda Almanya'nın batısına kadar uzanan ve Sovyetler Birliği'yle çatışma durumunda savaş uçakları için jet yakıtı sağlamayı hedefleyen bir boru hattı var.
Der Spiegel'in Alman ordusunun bir iç yazışmasına dayandırdığı haberine göre, Soğuk Savaş döneminden kalma bu hattın Rusya'yla savaş ihtimaline karşı uzatılması hedefleniyor.
Yazışmada şu ifadelerin kullanıldığı bildiriliyor:
Acil durumlarda doğu sınırına sevk edilebilecek güçlere sürdürülebilir yakıt tedariki konusunda kayda değer sorunlar var.
Der Spiegel, Almanya Savunma Bakanlığı'ndaki üst düzey yetkililer arasındaki bir başka yazışmada da NATO müttefiklerinin, bu boru hatları için "NATO'nun yakıt tedariki için belkemiği niteliğinde" dediğini aktardı.
Boru hattının Weser ve Elbe gibi nehirlerin altından geçmesi gerekeceği ve bunların muhtemel kazalardan korunması gerekeceği de haberde belirtildi.
2035'te büyük ölçüde tamamlanması hedeflenen projenin maliyetinin 21 milyar doları bulması bekleniyor.
Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, yeni projeye 3,5 milyar euroyu aşkın katkı yapmaya hazır olduklarını söylerken "Askerlerimiz için güvenilir yakıt tedariki, operasyonel hazırlık için gerekli kalemlerden biridir" ifadesini kullandı.
Ad ve görevini anmadan üst düzey bir NATO yetkilisinin görüşlerini de aktaran Der Spiegel, savaş durumunda yakıt talebi devasa miktarlarda olacağı için bu boru hattının gerekli görüldüğünü işaret etti.
Rus devletine bağlı RT, Der Spiegel'in haberini okuyucularına aktarırken Alman dergisinin "Moskova'nın Avrupa'nın doğusundaki ülkelere saldırması ihtimaline karşı operasyonel planlar yapıldı" ifadesine özellikle dikkat çekti.
NATO'nun 1950'lerin sonunda inşa ettiği Orta Avrupa Boru Hattı Sistemi; Almanya, Fransa, Belçika ve Hollanda'dan geçiyor. ABD'nin de bu sistemden faydalandığı biliniyor.
Rusya Savunma Bakanı Andrey Belousov, Aralık 2024'te yaptığı açıklamada 10 yıl içinde Avrupa topraklarında NATO'yla çatışma senaryosuna da hazırlıklı olmaları gerektiğini vurgulamıştı.
Rusya'nın Ukrayna'ya savaş açmasının en önemli nedenlerinden biri, Kiev yönetiminin NATO'ya katılma hedefiydi.
Filistinli mahkumların serbest bırakılmasının ertelenmesinin ardından Gazze ateşkesinin kaderi tehdit altındahttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5115443-filistinli-mahkumlar%C4%B1n-serbest-b%C4%B1rak%C4%B1lmas%C4%B1n%C4%B1n-ertelenmesinin-ard%C4%B1ndan-gazze
Filistinli mahkumların serbest bırakılmasının ertelenmesinin ardından Gazze ateşkesinin kaderi tehdit altında
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yerlerinden edilmiş insanların kaldığı bir kampta çöplerin duran Filistinli bir çocuk (AFP)
Ateşkes ve gerilim arasında gidip gelen bir ortamda, Hamas'ın esirleri teslim etmesine rağmen İsrail'in ani bir kararla Filistinli tutsakları serbest bırakılmasını ertelemesinin ardından “Gazze ateşkes” anlaşması tehlikeye girdi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun teslim işlemini “aşağılayıcı” olarak nitelendirdiği açıklamaları korkuları arttırırken, anlaşmanın kaderi siyasi manevralar, sahadaki gelişmeler ve arabulucuların ateşkesin tamamlanması yönündeki baskıları arasında askıda kaldı.
Bu gelişmeler ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu temsilcisi Steve Witkoff'u, tehdit altında olan anlaşmanın tamamlanmasını görüşmek üzere Çarşamba günü bölgeye gitme olasılığından söz etmeye sevk etti. Ancak Şarku'l Avsat'a konuşan uzmanlar, müzakereleri 3 Şubat'ta başlaması gereken anlaşmanın ikinci aşamasına geçmekten “kaçmaya” çalışan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bahanelerini engellemek için arabulucuların önemli bir rol oynayacağını ancak İsrail'in engelleri nedeniyle anlaşmanın tamamlanmasının akıbetinin devamlı olarak muallakta kalacağını düşünüyor.
Pazar günü Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada Filistinli mahkûmların serbest bırakılmasının Hamas'ın İsrailli rehineleri teslim ettiği “aşağılayıcı tören sona erene kadar” erteleneceği duyuruldu ki bu muhtemelen Hamas tarafından yayınlanan ve henüz serbest bırakılmamış iki rehinenin Cumartesi günü Gazze'de bir teslim törenini izlediğini ve rehinelerden birinin teslim platformunda bir Hamas yetkilisinin başını öptüğünü gösteren videoya bir göndermeydi.
Hamas'ın siyasi büro üyesi Basim Naim Pazar günü AFP'ye verdiği demeçte şunları söyledi “İsrail hükümetinin yaptıkları tüm anlaşmayı ciddi bir risk altına sokuyor. Anlaşmayı garanti eden arabulucuların, özellikle de Amerikalıların, anlaşmanın olduğu gibi uygulanması ve Filistinli mahkumların derhal serbest bırakılması için düşmana baskı yapmaları gerekiyor."
10 Şubat'ta Hamas, İsrail'in ateşkes anlaşmasını ihlal etmeye devam etmesi nedeniyle İsrailli esirlerin serbest bırakılmasının ikinci bir emre kadar askıya alındığını duyurdu. 19 Ocak'ta imzalanan ve her aşaması 42 gün süren üç aşamalı ateşkes anlaşması devam ederken, arabulucular araya girerek Gazze'ye yardımların arttırılması konusunda mutabakata varıldığını duyurdu.
Hamas yetkilileri ateşkes anlaşması kapsamında serbest bırakılan İsrailli esirlere geçit töreni düzenliyor (AFP)
İsrail konularında uzman Mısırlı akademisyen ve Dış İlişkiler Konseyi üyesi Dr. Ahmed Fuad Enver, Netanyahu'nun rehine teslim mesajlarından çok etkilendiğini ve İsrail kamuoyunu kendisine yönelik eleştirileri azaltacak başka başlıklara yönlendirmek istediğini düşünüyor.
Mısır'ın önümüzdeki saatlerde Netanyahu'nun bahanelerinden kaçınmak için Filistin tarafına daha fazla esneklik ve kararlılık için baskı yaparak bunun üstesinden gelmeye çalışacağını düşünen Enver, anlaşmanın kendi seyrine döneceğini ve İsrail başbakanının anlaşmayı olduğu gibi uygulayacağını, Filistinli mahkumları serbest bırakacağını ve anlaşmayı bozmak için başka bir bahane arayacağını belirtti.
Filistinli siyasi analist Dr. Ayman Al-Raqab'a göre İsrail'in bu ertelemesi Netanyahu'nun anlaşmanın kaderini sürekli tehdit etme girişimlerinin bir parçası ve bunun onun için ilk ve son bahane olmayacağını, ancak 3 Şubat'ta başlaması gereken ikinci aşama müzakerelerine geçmeyi ertelemek için yeni gerekçeler aramaya çalışacağını vurguladı.
Arabulucuların ateşkesi kurtarmak ve ikinci aşamayı tamamlamak için çaba göstermesini ve Hamas'ın daha önce kabul ettiği gibi İsrail'in mahkumların teslimini planlandığı gibi gerçekleştirmesini bekleyen Raqab, hareketin Netanyahu'ya yardım ve barınma ekipmanlarını engellememesi için baskı yapmakta haklı olduğunu, ancak İsrail'in yeni ertelemesinin anlaşmayı tehdit etme arzusundan ibaret olduğunu vurguladı.
Filistinliler İsrail'in Gazze Şeridi'nde bir eve düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerde toplanıyor (Reuters)
Cumartesi günü altı İsrailli rehinenin serbest bırakılmasının ardından İsrail'in 620 Filistinli mahkûmu serbest bırakması bekleniyordu. Ateşkesin ilk aşamasının son ayağı olan bu adımın üzerinden bir haftadan fazla bir süre geçti ve henüz ikinci aşamaya ilişkin görüşmeler yapılmadı.
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz Pazar günü yaptığı açıklamada orduya işgal altındaki Batı Şeria'nın bazı bölgelerinde “uzun süreli kalış” için hazırlık yapma emri verildiğini söylerken, Witkoff CNN'e verdiği bir mülakatta İsrail'in Filistinli tutuklu ve mahkumların serbest bırakılmasını erteleme kararı sorulduğunda ABD'nin ateşkesin ikinci aşamasının devam etmesini beklediğini belirtti.
Witkoff: “İlk aşama uzatılmalı... Çarşamba günü bunu müzakere etmek için bölgeye gidebilirim" dedi.
Netanyahu'nun ateşkese giden her yolu engellemek için özellikle Batı Şeria'daki cepheleri tahrik etmeye devam edeceğine inanan Enver, ABD'nin baskısının anlaşmanın geleceğini belirlemede çok önemli olacağını, bu nedenle Witkoff'un ziyaretinin sonuçlarının beklenmesi gerektiğini belirtti.
Raqab, Witkoff'un birinci aşamanın uzatılması ve İsrail'in tüm rehineleri almasını sağlayan ikinci aşamanın tamamlanması için baskı yapmasını beklerken, anlaşmanın yeniden inşanın başlatılmasıyla ilgili üçüncü aşamasının tehdit altında olduğunu ve Netanyahu tarafından Batı Şeria ve Gazze'de geniş çaplı bir savaşın başlatılmasına yakın olduğunu vurguladı. Raqab, Hamas'ın aksine arabulucular Mısır ve Katar'ın bunun farkında olduğunu ve bunun gerçekleşmemesi için ABD'nin garantörlüğü için çaba gösterilebileceğini belirtti.