Antarktika ozon deliğinin iyileştiği doğrulandı: 10 yıl içinde tamamen kaybolabilir

Antarktika'daki ozon deliğinin küçülmesi, toplumsal çabalarının meyve verdiğini gösteriyor (AP)
Antarktika'daki ozon deliğinin küçülmesi, toplumsal çabalarının meyve verdiğini gösteriyor (AP)
TT

Antarktika ozon deliğinin iyileştiği doğrulandı: 10 yıl içinde tamamen kaybolabilir

Antarktika'daki ozon deliğinin küçülmesi, toplumsal çabalarının meyve verdiğini gösteriyor (AP)
Antarktika'daki ozon deliğinin küçülmesi, toplumsal çabalarının meyve verdiğini gösteriyor (AP)

Bilim insanları, Antarktika'nın üstündeki ozon deliğinin, insanların çabaları sayesinde iyileştiğini doğruladı. 

Stratosferde doğal yolla oluşan ozon, Dünya'yı Güneş'in zararlı ultraviyole (UV) ışınlarından koruyan bir tür güneş kremi görevi görüyor.

1985'te Antarktika üzerindeki ozon tabakasında, Güney Yarımküre'nin ilkbahar dönemine denk gelen eylülle aralık arasında açılan bir "delik" keşfedilmişti. Bu mevsimsel ozon incelmesi, UV ışınlarının aniden yüzeye süzülmesine izin vererek cilt kanseri gibi sağlık sorunlarına yol açıyor.

Bu dönemde ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi'nde çalışan bilim insanı Susan Solomon ve ekip arkadaşları Antarktika'da yaptıkları incelemeler sonucu, ozon deliğine kloroflorokarbonların (CFC) neden olduğunu tespit etmişti. 

Daha sonra 197 ülke tarafından imzalanan Montreal Protokolü kapsamında, ozon tabakasını incelten malzemelerin kademeli olarak yasaklanmasına karar verilmişti. CFC'ler soğutma sistemleri, klima, ve aerosol spreyleri gibi alanlarda kullanılıyordu.

Son yıllarda yapılan çalışmalar, özellikle eylül aylarında ozon deliğinin küçüldüğünü gösterse de bilim insanları bunlara temkinli yaklaşıyordu. 

Solomon, daralmaya CFC'lerin azalmasının mı yoksa hava durumundaki El Niño ve kutup girdabı gibi doğal süreçlerin mi neden olduğunu belirlemenin zorluğundan bahsediyor. Bu nedenle bazı bilim insanları, iyileşmenin sanıldığı kadar iyi gitmediğini düşünüyordu.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) doktora öğrencisi Peidong Wang "Ozonda istatistiksel olarak anlamlı bir artış tespit etmek nispeten kolay olsa da, bu değişiklikleri belirli etkenlere bağlamak daha zor" diyor.

Wang, Solomon ve ekip arkadaşları hakemli dergi Nature'da dün (5 Mart) yayımlanan çalışmada, bu küçülmenin gerçekten de ozon tabakasını incelten malzemelerin devre dışı bırakılmasından kaynaklandığını saptadı.

Bilim insanları Dünya atmosferinin simülasyonlarını oluşturarak farklı senaryoları test etti. Bu sayede incelmenin hava durumundaki doğal değişimlerden kaynaklanıp kaynaklanmadığını anlamaya çalıştılar.

Örneğin sera gazı veya ozon tabakasını incelten maddelerin artmadığı senaryoları incelediler. Ayrıca sadece bu maddelerin azaldığı veya sera gazlarının arttığı simülasyonlar da yürüttüler. 

Ekip daha sonra bunları, Antarktika ozon deliğinin 2005'ten bugüne kadarki gerçek uydu gözlemleriyle karşılaştırdı.

Bulgular, Antarktika ozon deliğinin toplumların çabası sayesinde iyileştiğini doğruladı.

Solomon "Yüzde 95 kesinlikle söyleyebiliriz ki sonuçlar, deliğin iyileştiğini gösteriyor. Bu harika bir şey. Bu da çevre sorunlarını gerçekten çözebileceğimizi gösteriyor" diyor.

Araştırmacılar süreç bu şekilde ilerlerse 10 yıl içinde deliğin tamamen ortadan kalkabileceğini düşünüyor. 

Solomon "2035 gibi bir tarihte, Antarktika'da ozon deliğinin hiç incelmediği bir yıl görebiliriz. Ve bu benim için çok heyecan verici olacak" diyerek ekliyor: 

Bazılarınız yaşam süreniz içinde ozon deliğinin tamamen ortadan kalktığını göreceksiniz. Ve bunu insanlar başardı.

Independent Türkçe, IFLScience, Phys.org, Nature



Moskova ve Şam arasında Rus askeri üslerinin korunması için müzakereler yapılıyor

Bir Rus askeri, Rusya'nın Suriye'deki  Hmeymim Askeri Üssünde bulunan karadan havaya füze sistemlerinin yanında duruyor (AFP)
Bir Rus askeri, Rusya'nın Suriye'deki  Hmeymim Askeri Üssünde bulunan karadan havaya füze sistemlerinin yanında duruyor (AFP)
TT

Moskova ve Şam arasında Rus askeri üslerinin korunması için müzakereler yapılıyor

Bir Rus askeri, Rusya'nın Suriye'deki  Hmeymim Askeri Üssünde bulunan karadan havaya füze sistemlerinin yanında duruyor (AFP)
Bir Rus askeri, Rusya'nın Suriye'deki  Hmeymim Askeri Üssünde bulunan karadan havaya füze sistemlerinin yanında duruyor (AFP)

İnci Mecdi

Wall Street Journal gazetesi, Rusya'nın Suriye'deki askeri üslerini korumak ve ülke içindeki ekonomik varlığını genişletmek için geçici Suriye hükümetiyle bir anlaşma yapmayı hedeflediğini açıkladı.

 

Amerikan gazetesine konuşan kaynaklar, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 14 yıllık iç savaş boyunca Esed rejimini desteklemesine rağmen, Moskova ile Şam'daki yeni yönetim arasında bir yakınlaşma yaşandığından bahsettiler. Rusya, Suriye kıyılarındaki askeri üslerini, Suriye'nin yeni yöneticilerinin elindeki mevziler de dahil olmak üzere muhalif hedefleri vurmak için kullanmıştı. Beşşar Esed ve ailesine de ülkeden kaçtıktan sonra Moskova'da insani gerekçelerle sığınma hakkı tanındı.

İki taraf arasındaki özel müzakereler, milyarlarca dolar nakit ve gaz sahaları ile limanlara yatırımlar da dahil olmak üzere bir dizi konuyu kapsıyor. Moskova'nın sivillerin bombalanmasındaki rolü nedeniyle özür dilemesi, hatta yeni Suriye yönetiminin Esed'i teslim etmesini talep etmesi bile olası. Ancak görüşmeler hakkında bilgi sahibi Avrupalı ​​ve Suriyeli yetkililer, Rus tarafının eski cumhurbaşkanının iadesi talebini görüşmeyi reddettiğini belirtti.

Görüşmeler, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev’in ocak ayında ülkeye gelmesiyle başladı. Görüşmeler hakkında bilgili kişiler, Rus yetkililerin niyetinin Hmeymim Hava Üssü ile Tartus'taki Rus Deniz Üssünün geleceğini müzakere etmek olduğunu ancak görüşmelerin kısa sürede daha geniş ekonomik bağları da kapsayacak şekilde genişlediğini söyledi.

İki taraf arasındaki ilişkilerin düzeldiğine dair ilk somut işaretlerden biri olarak, Rusya geçen ay Şam'daki Merkez Bankası’na resmi kur üzerinden 23 milyon dolar değerinde Suriye para birimi gönderdi. Suriyeli ve Avrupalı ​​yetkililer gazeteye, Moskova'nın, nakit sıkıntısı çeken Suriye ekonomisi için diğer ülkelerin yaptırımlardan korktukları için basmayı reddettiklerinde banknotları bastığını söyledi. Kaynaklar, Katar'ın, Washington'dan Suriye'de iktidarda olan eski cihatçılara yönelik ABD yaptırımlarının kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin açıklama gelene kadar, daha önce yeni rejimle görüştüğü mali yardımı sunmaktan kaçındığını belirtti.

Gözlemciler, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin Suriye konusundaki belirsiz tutumunun, Rusya'ya sadece varlığını sürdürmesi için değil, aynı zamanda onu güçlendirmesi için de beklenmedik bir fırsat sunduğunu düşünüyor. Ukrayna'daki savaş nedeniyle kendisi de ABD ve Avrupa'nın yaptırımlarına maruz kaldığından Moskova, Suriye'deki yeni rejimi destekleyen diğer ülkelerle aynı kaygılara sahip değil. Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü'nden meslektaşımız Anna Borshchevskaya, “Rusya'nın Suriye ile müzakerelerdeki avantajı, onunla çalışmakta herhangi bir ahlaki kaygının kendisini engellememesidir. Uzlaşmaya gerek kalmadan kararları uygulamaya koyabilir. Asıl soru, Batı'nın Rusya'ya bağımlılık nedenlerini azaltmak için Suriye'ye karşı nasıl bir tavır takınacağıdır” dedi.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal gazetesinden aktardığı analize göre Rusya ile Suriye arasında varılan kapsamlı anlaşmanın, iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendiren birçok bağı yeniden tesis edeceğini belirtiyor. Esed döneminde Suriye, Rusya'ya en sadık ülkelerinden biriydi, Rusya da Suriye'nin en büyük ticaret ortaklarından biriydi. O dönemde Rus şirketlerinin Suriye'deki yataklardan petrol çıkarma ve doğalgazı işleyerek ihraç etme gibi milyarlarca dolarlık yatırımları vardı.

Rusya ile Suriye'nin yeni liderleri arasındaki geçici ilişki, Putin ile Ahmed eş-Şara'nın siyasi, ticari ve ekonomik ilişkileri ele aldıkları, buna ek olarak Rusya'nın “Suriye'deki sosyal ve ekonomik durumu iyileştirmeye” hazır olduğunu ilettiği ilk telefon görüşmesini gerçekleştirmelerinin ardından ivme kazandı. Kremlin'den yapılan açıklamada, Moskova'nın telefon görüşmesinden birkaç gün sonra banknotlarla dolu uçağı gönderdiği belirtildi.

Putin'in Şara ile yaptığı telefon görüşmesinin ardından Suriye Devlet Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, Putin'in Dışişleri Bakanı'nı Moskova'ya davet ettiği belirtildi. Şam açıklamasında ayrıca, Rusya Devlet Başkanı'nın, Rusya ile Esed Suriyesi arasında imzalanan anlaşmaların şartlarını görüşmeye hazır olduğunu belirttiği ifade edildi. Görüşmeler hakkında bilgili kaynaklar, bunun yeni Suriye hükümetinin temel taleplerinden biri olduğunu söylüyor.

Söz konusu sözleşmeler, askıya alınan Tartus Limanı’nın inşasında yeni bir fazın başlatılmasını ve denizdeki doğalgaz yataklarının, Palmira bölgesindeki fosfat madenlerinin ve hidrokarbon sahalarının geliştirilmesini, ayrıca Suriye'nin merkezindeki Humus şehrinde bir gübre fabrikasının inşa edilmesini kapsıyor.

Wall Street Journal gazetesi, Suriye'nin Rusya'ya yönelme motivasyonlarının bir kısmının, Heyet Tahrir eş-Şam'a destek vermede aktif rol oynayan Türkiye’nin dışında müttefiklerini çeşitlendirme isteğinden kaynaklandığını aktarıyor. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esed'in devrilmesinden birkaç gün sonra Türk yetkilileri Şam'a göndermiş ve ordusunu ülkenin kuzeyindeki bazı bölgelere konuşlandırmıştı.