İran, 2022'den beri tutuklu bulunan Fransız Olivier Grondeau'yu serbest bıraktı

 Paris'teki gösteride bir kadın Olivier Grondeau'nun fotoğrafını taşıyor (AFP)
 Paris'teki gösteride bir kadın Olivier Grondeau'nun fotoğrafını taşıyor (AFP)
TT

İran, 2022'den beri tutuklu bulunan Fransız Olivier Grondeau'yu serbest bıraktı

 Paris'teki gösteride bir kadın Olivier Grondeau'nun fotoğrafını taşıyor (AFP)
 Paris'teki gösteride bir kadın Olivier Grondeau'nun fotoğrafını taşıyor (AFP)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bugün İranlı yetkililerin Ekim 2022'den bu yana "casusluk" suçlamasıyla tuttukları Fransız vatandaşı Olivier Grondeau'yu serbest bırakarak Fransa'ya döndüğünü duyurdu.

Macron, "X" platformunda Grondeau'nun (34 yaşında) "özgür ve sevdiklerinin arasında olduğunu" yazarak, İran'da halen tutuklu bulunan diğer iki Fransız vatandaşının serbest bırakılmasına yönelik çabaların "zayıflamayacağını" belirtti.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Reuters)Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Reuters)

Macron, yaklaşık 900 gün hapiste kaldıktan sonra serbest bırakılmasının koşulları hakkında herhangi bir ayrıntı vermedi.

Diğer iki Fransız vatandaşı ise Mayıs 2022'de kendilerini tutuklayan İranlı yetkililer tarafından işçi protestolarını kışkırtmakla suçlanan öğretmen Cécile Kohler ve Jacques Barry. Aileleri tutuklulara yöneltilen suçlamaları şiddetle reddediyor.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Grondeau'nun ülkesine dönüşü sırasında uçakta çekilmiş bir fotoğrafını "X" platformunda, "887 gündür İran'da rehin tutuluyor" başlığıyla paylaştı. Ailesine, sevdiklerine ve ülkesine kavuştu. "Çok uygun."



Dünyanın gözü İmamoğlu davasında: Cezaevinden daha da güçlü çıkabilir

"Gaz maskeli semazen", İBB protestolarının ikonik karelerinden biri oldu (Reuters)
"Gaz maskeli semazen", İBB protestolarının ikonik karelerinden biri oldu (Reuters)
TT

Dünyanın gözü İmamoğlu davasında: Cezaevinden daha da güçlü çıkabilir

"Gaz maskeli semazen", İBB protestolarının ikonik karelerinden biri oldu (Reuters)
"Gaz maskeli semazen", İBB protestolarının ikonik karelerinden biri oldu (Reuters)

Dünya basını, tutuklanıp görevinden uzaklaştırılan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’yla ilgili gelişmeleri yakından takip etmeyi sürdürüyor.

Britanya gazetesi Guardian’ın yayımladığı analizde, İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sandıkta meydan okuyabilecek tek siyasetçi haline geldiği ve cezaevinden daha da güçlenerek çıkabileceği yorumu yapılıyor.

İmamoğlu’nun tutuklanmasının, memleketi Trabzon’da da tepki çektiğine ve birçok kişinin Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) düzenlediği “Adalet Nöbeti” eylemine katıldığına dikkat çekiliyor.

Cumhurbaşkanı’nın ailesinin de Rizeli olduğuna ve seçmen tabanın Karadeniz’de güçlü olduğuna işaret edilen analizde, İmamoğlu’nun bu bölgeden aldığı destekle “Erdoğan’a rakip bir siyasetçiye dönüştüğü” ifade ediliyor.

Yazıda, 1994-1998’de İBB Başkanı olarak görev yapan Erdoğan’ı 1999’da cezaevine götüren süreç de anımsatılıyor ve İmamoğlu’nun tutuklanmasının “uzun vadede iktidar için geri tepebileceği” değerlendirmesi yapılıyor.

Londra Üniversitesi Oryantal ve Afrika Çalışmaları Okulu’ndan (SOAS) Ziya Meral’in şu yorumları da paylaşılıyor:

Erdoğan sık sık ‘İstanbul'u kazanan ülkeyi kazanır’ ifadesini kullanıyor ve bu, kendi siyasi kariyerinin gelişimini de yansıtıyor. Bu, İstanbul Belediye Başkanı olarak iyi bir iş çıkarabilir, insanların güvenini kazanabilir ve onlara hizmet edebilirseniz, ülke çapında bir zaferin çok daha mümkün olacağı anlamına geliyor. İmamoğlu da böyle bir özelliğe sahip.

Akademisyen, İmamoğlu'nun artık "siyasi bir kampanyanın kurbanı" olarak görülmesinin, muhalefete yakın durmayan kesimler arasından bile CHP’li siyasetçiye desteği artırabileceği değerlendirmesini yapıyor.

Amerikan gazetecilik kuruluşu Politico’nun analizinde de İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla Türkiye’nin “tam otokrasiye doğru keskin bir dönüş yaptığı” savunuluyor.

Yazıda, Erdoğan'ın “yargı ve kolluk kuvvetlerini kullanarak ana muhalefete ve destekçilerine karşı eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlattığı” yorumu paylaşılıyor.

İmamoğlu, çarşamba günü gözaltına alındığından beri Türkiye’nin birçok kentinde “yasaklara” rağmen kapsamlı protestolar düzenlendiği, bu desteğin 2028’de yapılması planlanan seçimlerde siyasetçinin elini güçlendirebileceği ifade ediliyor.

Yazıda, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla ilgili sözleri de anımsatılıyor. Gül, açıklamasında şu ifadeleri kullanmıştı:

Vaktiyle Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve şahsıma yapılan haksızlıkları kamu vicdanının nasıl kabul etmediğini hatırlayalım. Benzer yanlışlıklar halkın iradesiyle belediye başkanı seçilmiş olan Ekrem İmamoğlu’na da yapılmamalı.

İBB soruşturmaları

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlarıyla ilgili soruşturma sürüyor.

Ayrıca İmamoğlu’nun yanı sıra İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın da aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında "PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek" suçundan başlatılan soruşturma da devam ediyor.

İmamoğlu, “terör” soruşturmasından serbest bırakılırken, “yolsuzluk” soruşturması kapsamında pazar günü tutuklanmıştı.

Buna ek olarak  Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan ve Beylikdüzü Murat Çalık da tutuklanmış, Şişli Belediyesi’ne kayyım atanmıştı.

CHP gözaltıların yapıldığı 19 Mart’tan bu yana İBB binasının bulunduğu Saraçhane’de eylem düzenliyor. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın dünkü paylaşımında 1133 kişinin protestolarda gözaltına alındığı belirtilmişti.  

Independent Türkçe, Guardian, Politico