Biden'ın 230 milyon dolara mal olan Gazze iskelesinin inşasında 62 ABD askeri yaralandı

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı, Gazze açıklarında inşa ettiği iskelenin fotoğraflarını yayınladı. (CENTCOM)
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı, Gazze açıklarında inşa ettiği iskelenin fotoğraflarını yayınladı. (CENTCOM)
TT

Biden'ın 230 milyon dolara mal olan Gazze iskelesinin inşasında 62 ABD askeri yaralandı

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı, Gazze açıklarında inşa ettiği iskelenin fotoğraflarını yayınladı. (CENTCOM)
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı, Gazze açıklarında inşa ettiği iskelenin fotoğraflarını yayınladı. (CENTCOM)

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Genel Müfettişlik Ofisi tarafından dün yayınlanan bir rapora göre, eski Başkan Joe Biden döneminde Gazze Şeridi'ndeki yüzer iskelenin inşası sırasında 60'tan fazla asker yaralandı. Bu sayı daha önce açıklanandan çok daha yüksek.

Biden tarafından Mart 2024'te Kongre'ye hitaben yapılan bir konuşma sırasında duyurulan iskele, gerçekleştirilmesi için yaklaşık bin ABD askerine ihtiyaç duyulan devasa bir projeydi. Ancak kötü hava koşulları ve Gazze Şeridi içindeki dağıtım zorlukları, ABD ordusunun Ortadoğu'daki en büyük yardım dağıtım çabası olarak tanımladığı projenin etkinliğini sınırladı. İskele sadece 20 gün faaliyette kaldı ve yaklaşık 230 milyon dolara mal oldu.

İskelede bilinen herhangi bir ölüm ya da doğrudan saldırı olmamakla birlikte, ABD Savunma Bakanlığı mayıs ayında üç askerin iskelede çalışırken savaşla ilgili olmayan yaralanmalara maruz kaldığını ve birinin durumunun kritik olması nedeniyle bölgeden tahliye edildiğini açıkladı.

Ancak Pentagon'un başmüfettişi tarafından hazırlanan yeni raporda gerçek sayının 62 olduğu belirtildi. Raporda, “Sağlanan bilgilere dayanarak, bu 62 yaralanmadan hangilerinin görev sırasında, görev dışında ya da önceden var olan rahatsızlıkların bir sonucu olarak meydana geldiğini belirleyemedik” denildi.

İskele Kongre'de hassas bir konu haline geldi. Cumhuriyetçiler bunu, İsrail'in Hamas’a karşı yürüttüğü cezalandırıcı savaşa aylardır verdiği güçlü desteğin ardından Filistinlilere yardım etmek için daha fazlasını yapması konusunda Demokrat arkadaşlarının baskısı altında olan Biden'ın siyasi bir manevrası olarak nitelendirdi.

370 metre uzunluğundaki yüzer iskele, ihtiyaç duyulan yardımların Gazze kıyısındaki bir depolama alanına taşınmasına yardımcı olsa da, kötü hava koşulları nedeniyle birkaç kez kaldırılmak zorunda kaldı. Raporda, ordunun ‘kuvvetlerini ortak standartlara uygun olarak organize etmediği, eğitmediği ya da donatmadığı’ belirtildi.

Gazze Şeridi'ne yardım ulaştırma konusundaki zorluklar şuan da devam ediyor. Birleşmiş Milletler (BM) ve Uluslararası Adalet Divanı'ndaki (UAD) Filistin temsilcileri, İsrail'in 2 Mart'tan bu yana Filistin yerleşim bölgesindeki 2,3 milyon insana herhangi bir malzemenin girişini engellemesinin ardından, İsrail'i Gazze Şeridi'ne insani yardım girişine izin vermeyerek uluslararası hukuku ihlal etmekle suçluyor.

İsrail Gazze Şeridi'ne yönelik yardım ablukasını savunurken Hamas'ın sivil halka yönelik malzemeleri çalıp savaşçılarına dağıttığını iddia ediyor. Hamas ise bunu reddediyor.



ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
TT

ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)

Reuters'ın haberine göre Trump yönetimi, göçmenleri askeri uçakla Libya'daki gözaltı merkezlerine göndermeyi planlıyor.

The New York Times'a konuşan yetkililer, uçağın çarşamba günü kadar erken kalkabileceğini söyledi. Uçuşta yer alacak kişilerin uyrukları henüz belli değil.

Libya'da şiddetli çatışmalar var ve insan hakları grupları, ülkedeki göçmen gözaltı merkezlerini "korkunç" ve "içler acısı" diye niteliyor.

Bu girişim, Trump yönetiminin göçmenleri ABD'ye girmekten caydırmaya ve ülkede yasadışı olarak bulunanlara, zor koşullara sahip ülkelere gönderilebilecekleri mesajını vermeye çalıştığı dönemde geldi.

Yine de uçuş, yasal, lojistik ya da diplomatik kısıtlamalar nedeniyle gerçekleşmeyebilir. Yönetim daha önce de bir grup Venezuelalıyı El Salvador'a gönderdiği için sert tepkiyle karşılaşmıştı. Bu kişiler teröristlere ayrılmış bir hapishanede tutuluyor.

Dışişleri Bakanlığı, "suç, terörizm, patlamamış kara mayınları, iç karışıklık, insan kaçırma ve silahlı çatışmalar" nedeniyle Amerikan halkına Libya'ya gitmemeyi tavsiye ediyor.

Ülke, uzun yıllar diktatörlük yapan Muammer Kaddafi'nin 2011'de devrilmesinden bu yana yıllardır süren iç savaşla karşı karşıya ve hâlâ bölünmüş durumda. Birleşmiş Milletler'in tanıdığı hükümet Libya'nın batısını Trablus'tan yönetiyor. Aynı zamanda doğu, ülkenin petrol sahalarının çoğunu kontrol eden savaş lordu Halife Hafter liderliğindeki hükümet tarafından yönetiliyor.

ABD'nin Trablus'taki hükümetle sadece resmi ilişkisi var ama bu Hafter'in oğlu Saddam'ın geçen hafta Washington'ı ziyaret etmesini ve birkaç Trump yetkilisiyle görüşmesini engellemedi. Trump'ın Beyaz Saray'daki ilk döneminde Hafter'le dostane bir ilişkisi vardı.

Libya, Avrupa'ya gitmeye çalışan göçmenler için merkez niteliğinde. Ülkede mülteciler ve göçmenler için çok sayıda gözaltı tesisi var. Uluslararası Af Örgütü, 2021 tarihli raporunda bu tesislerin "erkeklere, kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel şiddet" kanıtlarıyla "korkunç" bir "cehennem manzarası" oluşturduğunu belirtmişti.

Öte yandan Küresel Gözaltı Projesi, Libya'da tutulan göçmenlerin "fiziksel kötü muamele ve işkencenin" yanı sıra zorla çalıştırma ve köleliğe maruz kalabileceğini açıklamıştı.

Dışişleri Bakanlığı geçen sene yıllık raporunda ülkedeki gözaltı merkezlerindeki "sert ve hayati tehlike oluşturan" koşullara işaret etmişti. Raporda göçmenlerin "göçmenlik mahkemelerine ya da yasal süreçlere erişimlerinin olmadığı" belirtilmişti.

Carnegie Endowment for International Peace'de Libya uzmanı olan Frederic Wehrey, The Times'a şunları söyledi:

Bu göçmen hapishanelerinde bulundum ve burası göçmenler için uygun bir yer değil. Savunmasız birini atmak için korkunç bir yer.

Independent Türkçe