ABD'de Trump'ın "dolandırıcılık" davasının masrafları için bağış kampanyası başlatıldı

ABD'de bir kişi, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın "dolandırıcılık" davasının yasal masraflarının karşılanması için bağış toplamaya başladı

Eski ABD Başkanı Donald Trump (AA)
Eski ABD Başkanı Donald Trump (AA)
TT

ABD'de Trump'ın "dolandırıcılık" davasının masrafları için bağış kampanyası başlatıldı

Eski ABD Başkanı Donald Trump (AA)
Eski ABD Başkanı Donald Trump (AA)

The Hill'in haberine göre, girişimci ve yatırımcı Grant Cardone'un eşi Elena Cardone, Trump'ın dava masraflarını karşılayabilmek için "GoFundMe.com" adlı platformda bağış kampanyası başlattı.

Bağış kampanyasının sayfasında eski Başkan Trump'ın "haksız yargılandığını" ifade eden Cardone, "Son zamanlarda (Trump'ın) karşı karşıya olduğu yasal mücadeleler, yalnızca ona karşı değil her ABD'linin hak ettiği ideal adalet ve yasal sürece bir saldırıdır." ifadelerini kullandı.

Cardone'un 355 milyon dolar toplama hedefiyle 3 gün önce başlattığı bağış kampanyasında, şimdiye kadar yaklaşık 415 bin dolar toplandı.

Trump hakkındaki dolandırıcılık davası

Trump, kendisi, çocukları ve şirketleri hakkında "emlak sektöründe yıllarca çok sayıda kişi ve kurumu dolandırdıkları" gerekçesiyle açılan davada 354,9 milyon dolar para cezasına çarptırılmıştı.

New York Başsavcısı Letitia James, Trump'ın, üç çocuğu ve şirketinin servetini 3,6 milyar dolar fazla gösterdiğini öne sürdüğü iddianamede, yargıçtan Trump ve çocuklarının New York'ta şirket kurmalarını ve 5 yıl boyunca ticari gayrimenkul satın almalarını yasaklamasını, aynı zamanda 370 milyon dolar para cezasına çarptırılmalarını talep ediyordu.

Yargıç Arthur Engoron, "emlak sektöründe yıllarca çok sayıda kişi ve kurumu dolandırdığı" suçlamasıyla açılan davada eski Başkan Trump ve "Trump Organization" adlı şirketinin anlaşmalar ve finansman sağlama evrakında varlıklarına aşırı değer biçerek ve net servetini abartarak bankaları, sigortacıları ve iş dünyasından kişileri dolandırdığına ilişkin iddiaların mahkemede değerlendirilmesine hükmetmişti.

Engoron, 35 sayfalık kararında Trump ile şirketi ve yöneticilerinin, yıllık finansal durumları hakkında sürekli yalan söyleyerek uygun şartlarda kredi ve düşük sigorta primi elde ettiklerini belirtmişti.

2 Ekim 2023'te başlayan duruşmalar, 11 Ocak'ta sona ermişti.



ABD'de Florida ve Texas eyaletlerinin sosyal medya yasaları Yüksek Mahkemede tartışılıyor

(AA)
(AA)
TT

ABD'de Florida ve Texas eyaletlerinin sosyal medya yasaları Yüksek Mahkemede tartışılıyor

(AA)
(AA)

Florida eyaleti, 6 Ocak Kongre baskını sonrası Facebook, Twitter ve YouTube'un, dönemin ABD Başkanı Donald Trump'ın hesaplarını kapatmasının ardından 2021'de, teknoloji şirketlerinin devlet görevlisini yasaklayamayacaklarına ilişkin kanun çıkardı.

Texas eyaleti de Florida'dan kısa süre sonra sosyal medya platformlarını sitelerindeki "siyasi içeriği" kaldırmaktan men eden kanunları kabul etti.

Bu şirketleri temsilen "NetChoice" ve "The Computer&Communications Industry Association" dernekleri, ABD Anayasası Birinci Değişikliği bağlamında gazeteler nasıl kendi içeriğine karar veriyorsa şirketlerin de platformlarına dair kararları verme hakları bulunduğunu savunarak, yasaları temyize taşıdı.

Dernekler, Anayasa'nın Birinci Değişikliği'nin şirketlere istedikleri içeriği platformlarından kaldırma hakkı verdiğini çünkü ürünlerini ve içeriklerini korumaları için editoryal seçimler yapabilme haklarını koruduğunu belirtti.

Davanın dün 4 saatten uzun sözlü duruşmalarında tarafları dinleyen Yüksek Mahkeme yargıçları, Florida ve Texas eyaletlerinin 2021'de geçirdikleri yasaların sakıncalı görülebileceğine, diğer yandan tamamının da bloke edilemeyeceğine dair düşüncelerini ifade etti.

Yargıçlar, söz konusu yasaların, şirketlerin ifade özgürlüğüne yönelik ihlallerdeki editoryal takdir yetkisini sarsabileceği endişesini dile getirdi.

Eyaletlerin yasalarını eleştirenler, yasalarla sosyal medya platformlarında Neonazi gibi aşırıcı içeriklerin daha fazla yayılabileceğini, yasaları savunanlar ise tartışmalı tüm meselelerin sosyal medya platformlarında kaldırılabileceğini belirtiyor.

Bazı uzmanlar, Anayasa'nın Birinci Değişikliği'nin basın özgürlüğünün yanı sıra ifade özgürlüğünü korumayı amaçladığını vurgulayarak, sosyal medya şirketlerine bu madde kapsamında sınırsız güç verilmesinin sonuçlarından da endişeli olduklarını kaydediyor.