Dışişleri Bakanı Fidan: Vahim olan Batılı ülkelerin Gazze'deki vahşet karşısında tam bir sessizliğe bürünmesidir

Bakan Fidan, Gazze'deki "insanlık dışı saldırıların halen sürmesinin utanç verici" olduğunu belirterek, "Daha da vahim olan İsrail üzerinde nüfuz sahibi Batılı ülkelerin Gazze'deki vahşet karşısında tam bir sessizliğe bürünmeleridir" dedi

Hakan Fidan (AA)
Hakan Fidan (AA)
TT

Dışişleri Bakanı Fidan: Vahim olan Batılı ülkelerin Gazze'deki vahşet karşısında tam bir sessizliğe bürünmesidir

Hakan Fidan (AA)
Hakan Fidan (AA)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Elmedin Konakoviç ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

Mevkidaşıyla "Gazze'deki İsrail vahşetini de ele aldıklarını" kaydeden Fidan, "Gazze'deki yasa dışı kuşatmanın, insanlık dışı saldırıların halen devam etmesi utanç vericidir." değerlendirmesinde bulundu.

Fidan, "Daha da vahim olan İsrail üzerinde nüfuz sahibi Batılı ülkelerin Gazze'deki vahşet karşısında tam bir sessizliğe bürünmeleridir." ifadesini kullandı.

Batı dünyasını "moral değerlere sahip çıkmaya, Gazze'de alenen işlenen insanlık suçuna ortak olmamaya" çağıran Fidan, "İsrail'in Gazze'deki hukuk tanımazlığı, sivilleri topyekün hedef alması karşısında sessiz kalmak dünyanın başka yerlerinde de hukukun ihlaline yeşil ışık yakmakla eş anlamlıdır." diye konuştu.

Fidan, Türkiye'nin "bu katliamın durması ve bu vahşetin son bulması için yoğun çaba harcadığını" vurguladı. 

"Bosna Hersek'le ticaret hacmimiz 1 milyar dolar seviyesine ulaşmış durumda"

Türkiye'nin Bosna Hersek'le ilişkilerinin giderek geliştiğini söyleyen Fidan, mevkidaşıyla iki ülke ilişkilerinin tüm boyutlarını ele aldıkları görüşme yaptıklarını belirtti.

Fidan, iki ülke arasındaki işbirliğini her alanda derinleştirmek istediklerini yeniden teyit ettiklerini, müzakereleri süren anlaşmaları bir an önce sonuçlandırma hususunda kararlı olduklarını vurguladı.

Bakan Fidan, "Ticaret hacmimiz 1 milyar dolar seviyesine ulaşmış durumda. Tabii ki bunu yeterli görmemekteyiz. Bu rakamı gerçek potansiyelimizi yansıtacak şekilde yükseltmemiz gerekmekte." diye konuştu.

Görüşmede iş çevreleri arasındaki bağları güçlendirmek ve karşılıklı yatırımları artırmak için neler yapabileceklerini konuştuklarını kaydeden Fidan, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadelede Bosna Hersek'ten daha güçlü işbirliği ve somut adımlar beklediklerini hatırlattıklarını dile getirdi.

Fidan, mevkidaşının bu konuda "çok sıcak ve verimli" bir cevap verdiğini söyledi.

"Bosna Hersek, Balkanlar'da kilit bir ülkedir"

"Bosna Hersek, Balkanlar'da kilit bir ülkedir. Bosna Hersek'in huzur ve istikrarı tüm bölge ülkeleri açısından önemlidir." ifadesini kullanan Fidan, Türkiye'nin, Bosna Hersek'te barışın korunmasından sorumlu uluslararası askeri misyonda en fazla asker görevlendiren ülkelerden olduğunu dile getirdi.

Fidan, savunma alanında Türkiye'nin sağladığı katkıların gelecek dönemde de devam edeceğini söyledi.

Türkiye'nin Bosna Hersek'teki meselelere "tüm kesimleri kucaklayan tarafsız bakış açısıyla samimi ve yapıcı bir tutumla" yaklaştığını anlatan Fidan, Bosna Hersek'in toprak bütünlüğüne, birliğine ve egemenliğine desteğini yineledi.

Fidan, mevkidaşıyla görüşmesinde ayrılıkçı söylem ve faaliyetlerin hiçbir tarafın çıkarına olmadığına, bundan en çok Bosna Hersek vatandaşlarının zarar gördüğüne dikkat çektiğini belirtti.

Bakan Fidan, "Ülke içi meseleler, dış müdahaleler olmaksızın yerel siyasetçiler tarafından müzakere ve diyalog yoluyla çözülmesi gerekmekte. Bosna Hersek'in huzuru, istikrarı ve kalkınması için verdiğimiz kararlı desteği bundan sonra da artırarak sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.

(AA)
(AA)

"Gazze'nin topyekun hedef alınması karşısında sessiz kalamayız"

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ndeki saldırılarına değinen Fidan, "Direnişi yok etme adına Gazze'nin topyekun hedef alınması, hastanelerin, okulların, camilerin bombalanması karşısında sessiz kalamayız." ifadesini kullandı.

Fidan, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi'nin olağanüstü zirvesinde verilen mesajların son derece net olduğunu belirterek, "İsrail saldırılarının hemen durdurulması, iki devletli çözümün bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Orada alınan kararların takipçisi olma, kalıcı barış için hep birlikte çalışma konusunda son derece kararlıyız." dedi.

Bakan Fidan, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın ev sahipliğinde Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde düzenlenen "Filistin İçin Tek Yürek" temalı zirvede yapılan barış çağrısının "küresel vicdanın sesi" olduğunu vurguladı.

"Gazze'den çıkışlarını sağladığımız 27 hasta ve 12 refakatçi Ankara'ya getirildi"

Gazze'ye insani yardım sevkiyatının tüm hızıyla sürdüğünü belirten Fidan, Dışişleri Bakanlığının ilgili tüm kurumlarla eş güdümün sağlanması, yardımların yerlerine ulaşması için azami gayret gösterdiğini söyledi.

Fidan, şöyle devam etti:

Gazze-Türk Filistin Hastanesi'ndeki hastalar başta olmak üzere, yaralıların tedavisine yönelik yoğun temaslarımız var. Gazze'den çıkışlarını sağladığımız 27 hasta ve 12 refakatçi, Ankara'ya getirilmiş durumdadır. Gazze'de bir sahra hastanesinin faaliyete geçmesine yönelik çalışmalarımız da devam etmekte. Türkiye olarak bizler, Gazzeli kardeşlerimize el uzatmaya, mazlumların sesi olmaya, haklı davalarında Filistinli kardeşlerimizin yanında yer almaya devam edeceğiz.

Kalıcı barışın yolunun "iki devletli çözümü uygulamaktan" geçtiğini vurgulayan Fidan, Gazze'de bir an önce tam ateşkes sağlanması çağrısını yineledi.



İsrail'in Batı Şeria'da tırmandırdığı gerilimi reddetme konusunda Mısır-Türkiye mutabakatı

Mısır ve Türkiye, Gazze Şeridi'nde ateşkes ihtiyacını vurguluyor. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır ve Türkiye, Gazze Şeridi'nde ateşkes ihtiyacını vurguluyor. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

İsrail'in Batı Şeria'da tırmandırdığı gerilimi reddetme konusunda Mısır-Türkiye mutabakatı

Mısır ve Türkiye, Gazze Şeridi'nde ateşkes ihtiyacını vurguluyor. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır ve Türkiye, Gazze Şeridi'nde ateşkes ihtiyacını vurguluyor. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır ve Türkiye, ‘Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes sağlanması ve İsrail'in Batı Şeria'daki mevcut tırmanışının reddedilmesi’ gerektiği konusunda mutabık kaldı.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan dün (Çarşamba) Ankara'da yaptıkları görüşmede, ‘Somali'nin tehditlere karşı birliğinin korunması, paralı askerlerin Libya'dan çıkması ve Sudan'da siyasi çözümün önceliği’ konularında mutabık kaldılar. Görüşmede ayrıca Suriye krizi de ele alındı.

asdvbfrty
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'yi Ankara Esenboğa Havalimanı'nda karşıladı. (DPA)

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şubat ayında Kahire'ye gerçekleştirdiği ziyaret sırasında yaptığı davete icabetle Türkiye'ye ilk ziyaretini gerçekleştiren Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Türkiye'ye gerçekleştirdiği ziyaretten ve Erdoğan ile görüşmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Sisi dün resmi Facebook sayfasında yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Türkiye Cumhuriyeti'ne ilk ziyaretimden ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmemden büyük memnuniyet duyuyorum. Zira iki kadim ülke, kurucu lider Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasından bu yana köklü tarihi bağlara ve güçlü siyasi ilişkilere sahiptir. Belki de benim bugünkü ziyaretim ve ondan önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kahire ziyareti, Mısır ve Türkiye arasında, bölgesel ve uluslararası çevrelerdeki önemli rollerine dayalı olarak ve iki kardeş halkın arzu ve isteklerini karşılayacak şekilde yeni bir dostluk ve iş birliği dönemi başlatma yönündeki ortak iradeyi yansıtmaktadır.”

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi tarafından yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Sisi'nin Türkiye'ye gerçekleştirdiği tarihi ziyaret, “Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz şubat ayında Mısır'a gerçekleştirdiği tarihi ziyaretin üzerine inşa edilen ve iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi sürecinde yeni bir kilometre taşını temsil etmekte, hem ikili hem de bölgesel düzeyde yeni bir dostluk ve ortak iş birliği aşamasını oluşturmaktadır.”

Mısır Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda resmî törenle karşılandı. Erdoğan, Sisi'yi Ankara Esenboğa Havalimanı'nda karşıladı ve beraberindeki heyetle birlikte Beştepe Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne geçti.

Mısır-Türkiye ilişkileri, Ankara'nın 2013 sonundan bu yana Mısır'da yasaklı olan Müslüman Kardeşler’e (İhvan-ı Müslimin) verdiği destek nedeniyle on yıl süren kesinti ve gerginliğin ardından normalleşme yönünde artan bir eğilim gösterdi. Normalleşme süreci, Erdoğan ve Sisi'nin Katar'da düzenlenen 2022 Dünya Kupası'nın açılışında el sıkışmalarından bu yana hız kazandı. İki ülke geçen yıl Temmuz ayında diplomatik ilişkilerin büyükelçilik seviyesine yükseltildiğini duyurdu ve yakınlaşma Erdoğan'ın Kahire ziyaretiyle zirveye ulaştı.

Sisi, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ben başta ticaret, yatırım, turizm, ulaştırma ve tarım olmak üzere tüm alanlarda niteliksel bir sıçrama yapmayı amaçlayan Mısır ve Türkiye arasındaki Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin ilk toplantısına başkanlık etmekten memnuniyet duyduk. Bugün iki ülke arasında iş birliği için yeni bir kurumsal çerçeve oluşturmayı amaçlayan bir dizi mutabakat zaptının imzalanmasına tanık olduk” dedi.

Sisi, Erdoğan ile birlikte düzenlediği basın toplantısında yaptığı konuşmada, “Görüşmelerimizde ikili ticaretin kolaylaştırılması ve Mısır ile Türkiye arasındaki serbest ticaret anlaşmasının kapsamının genişletilmesinin önemi ele alındı. Önümüzdeki yıllarda ticaret hacminin 15 milyar dolara çıkarılmasının yanı sıra, iki ülke arasında ortak yatırımların teşvik edilmesi ve Mısır'daki seçkin yatırım ortamı ışığında Türk iş adamlarına mümkün olan kolaylıkların sağlanması hedeflendi” ifadelerini kullandı.

Sisi sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün bölgemizin ve dünyanın karşı karşıya olduğu krizler, Mısır ve Türkiye arasındaki yakın koordinasyon ve iş birliğinin önemini ortaya koymaktadır. Bu bağlamda, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bölgesel krizlerin, özellikle de Gazze'deki Filistinli kardeşlerimizin neredeyse bir yıldır eşi benzeri görülmemiş bir felaketle karşı karşıya olduğu insani trajedinin ele alınmasına katkıda bulunmak üzere, koordinasyon ve birlikte çalışma yollarını görüştük. Bu bağlamda, Mısır ve Türkiye'nin acil ateşkes talebi, İsrail'in Batı Şeria'daki mevcut tırmanışını reddetme ve Filistin halkının 4 Haziran 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız devletini uluslararası meşruiyetin ilgili kararlarına uygun olarak kurma özlemlerini gerçekleştirecek bir yol çağrısında bulunma konusundaki tutum birliğinin altını çizmek isterim. Ayrıca krizin başlangıcından bu yana, İsrail'in sürekli engellemelerine rağmen Gazze'ye insani yardım ulaştırılması için sürekli iş birliği içindeyiz.”

Sisi, Libya'daki krizle ilgili olarak ise şunları söyledi: “Libya krizi hakkında görüş alışverişinde bulunduk. Libya'da güvenlik ve siyasi istikrarın sağlanması için kurumlarımız arasında istişarelerde bulunma konusunda mutabık kaldık. Kardeş Libya'nın bölünmüşlük belirtilerini sona erdirmesi, güvenlik ve istikrara kavuşması için eşzamanlı başkanlık ve yasama seçimlerinin yapılması, yasadışı yabancı güçlerin ve paralı askerlerin ülkeden çekilmesi, silahlı milis olgusunun sona erdirilmesi suretiyle bu uzun süreli krizde yeni bir sayfa açılmasının önemini vurguladık.”

Sisi sözlerine şöyle devam etti: “Suriye'deki durumu da ele aldık. Suriye halkını eşi benzeri görülmemiş bir şekilde etkileyen bu krize çözüm bulunması yönündeki arzumuzu vurguladık. Suriye devletinin birliğini, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü koruyarak ve terörizmi ortadan kaldırarak, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin bu konudaki kararı uyarınca siyasi bir çözüme ulaşmayı ve Suriye halkının acılarına son vermeyi amaçladığımız için Türkiye ve Suriye'yi birbirine yakınlaştırma çabalarını memnuniyetle karşılıyorum. Ayrıca Sudan'daki krizi ve Mısır'ın çeşitli taraflarla iş birliği içerisinde ateşkesi durdurmak ve siyasi çözümü teşvik etmek için sarf ettiği çabaları ele aldık. Afrika Boynuzu'ndaki, özellikle de Somali'deki durumu enine boyuna görüştük. Somali'nin karşı karşıya olduğu tehditlere karşı birliğini, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü koruma ihtiyacı konusunda mutabık kaldık.”

xzascdvb
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Türk mevkidaşı Recep Tayyip Erdoğan, iki ülke arasında bir dizi anlaşmaya imza attı. (EPA)

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısırlı mevkidaşı Abdulfettah Sisi ile Ankara'da gerçekleştirdiği görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Mısır ile doğalgaz ve nükleer enerji sektörlerindeki bağlarını güçlendirmek istediğini söyledi. Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre Erdoğan, Sisi ile düzenlediği ortak basın toplantısında, iki ülkenin ticaret, savunma, sağlık, enerji ve çevre dahil olmak üzere çeşitli alanlarda ilişkileri geliştirme arzusunu yinelediklerini belirtti.

Sisi ve Erdoğan dün bir dizi iş birliği anlaşması ve mutabakat zaptının imzalanmasına tanıklık etti. Mısır resmi haber ajansı MENA’ya göre iş birliği anlaşmaları ve mutabakat zabıtları arasında, yeni idari başkentte bir sanayi bölgesi geliştirmek üzere Türkiye'nin Polaris Parks şirketiyle bir mutabakat zaptı imzalanması da vardı.

Mutabakat zaptı Türkiye tarafında Polaris Parks Genel Müdürü Osman Evren Arıkan, Mısır tarafında ise Endüstriyel kalkınmadan sorumlu Başbakan Yardımcısı ve Sanayi ve Ulaştırma Bakanı Kâmil el-Vezir tarafından imzalandı.