Ermenistan, Türkiye sınırındaki sınır geçiş noktasının hazır hale getirildiğini duyurdu

Ermenistan, Türkiye sınırındaki Alican Sınır Kapısı'nın Ermenistan tarafının (Margara Sınır Kapısı) tamamen yenilenerek hizmete hazır hale getirildiğini açıkladı

(AA)
(AA)
TT

Ermenistan, Türkiye sınırındaki sınır geçiş noktasının hazır hale getirildiğini duyurdu

(AA)
(AA)

Ermenistan'ın resmi haber ajansı Armenpress'in haberine göre, Ermenistan Devlet Gelirler Komitesi Başkan Yardımcısı Karen Tamazyan, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Margara Sınır Kapısı'nın yenilenerek gerekli teknik altyapıya kavuşturulduğunu ve hizmete açılmak üzere hazır olduğunu belirtti.

Tamazyan, "Gümrükle ilgili teknik vasıtalar, pasaport kontrolü ve sınır görevlileri kapsamında yolcu hizmetlerinin sağlıklı şekilde yürütülebilmesi için tüm altyapılar hazır." ifadelerini kullandı.

1 Temmuz 2022'de sınırın üçüncü ülke vatandaşlarına açılması kararı alındı

Türkiye ve Ermenistan normalleşme süreci özel temsilcileri Büyükelçi Serdar Kılıç ve Ermenistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Ruben Rubinyan, 1 Temmuz 2022'de bir araya gelmişti.

Görüşme sonrası yapılan açıklamada, "Taraflar, Türkiye ile Ermenistan arasındaki kara sınırının iki ülkeyi ziyaret eden üçüncü ülke vatandaşlarının geçişine mümkün olan en yakın zamanda açılması üzerinde mutabakata varmışlar ve bu konudaki gerekli sürecin başlatılmasına karar vermişlerdir." ifadeleri kullanılmıştı.

Türkiye-Ermenistan sınırı, 1993'te Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarının bir kısmını işgal etmesi nedeniyle kapatılmıştı.

Bu dönemde sınır sadece, 6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından ilk kez Şubat 2023'te açılmıştı.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.