Bakan Uraloğlu: Hızlı tren hizmeti alan il sayımızı 52'ye ulaştıracağız

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, "2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı ve Yol Haritası ile hızlı tren hizmeti alan il sayımızı 52'ye ulaştırmış olacağız" dedi

Abdulkadir Uraloğlu (AA)
Abdulkadir Uraloğlu (AA)
TT

Bakan Uraloğlu: Hızlı tren hizmeti alan il sayımızı 52'ye ulaştıracağız

Abdulkadir Uraloğlu (AA)
Abdulkadir Uraloğlu (AA)

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul Küçükçekmece'de AK Parti'nin seçim çalışması sırasında düzenlenen silahlı saldırıya ilişkin, "Tam bir demokratik yaklaşımla seçim sürecini yürütüyoruz. Maalesef bunu zehirlemeye, sabote etmeye çalışanlar var. Bunların sonuç alamayacağını, emellerine ulaşamayacaklarını hepimiz biliyoruz." dedi.

Bakan Uraloğlu, ÖZBİR Vagon Sanayi AŞ tarafından Sakarya'nın Arifiye ilçesindeki tesislerinde İsviçre Devlet Demiryolları için üretilen yeni nesil akıllı demir yolu bakım araçlarının teslim törenine katıldı.

Konuşmasının başında ülke için önemli olan mahalli seçimlere yaklaşıldığına işaret eden Uraloğlu, AK Parti Küçükçekmece Belediye Başkan adayı Aziz Yeniay'ın seçim çalışması sırasında düzenlenen silahlı saldırıya da değindi.

Uraloğlu, tam demokratik yaklaşımla seçim sürecinin yürütüldüğünü vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Maalesef bunu zehirlemeye, sabote etmeye çalışanlar var. Dün akşam saatlerinde maalesef Küçükçekmece'deki seçim çalışmaları sırasında düzenlenen saldırıyla süreç sabote edilmeye çalışılmıştır. Bunların sonuç alamayacağını, emellerine ulaşamayacaklarını hepimiz biliyoruz; böyle inanıyoruz, yolumuza da böyle devam ediyoruz. Allah'ın izniyle başarılı olamayacaklar. Saldırıyı şiddetle kınıyorum ve yaralanan vatandaşımıza acil şifalar diliyorum."

"Demir yollarımızın tamamını elden geçirdik ve yeniledik"

Vatan bilinci ve millete hizmet aşkıyla Türkiye'nin dört bir yanında yatırım ve projeleri hayata geçirdiklerini anlatan Uraloğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, demir yollarını 2002'den itibaren başlatılan gelişim hamleleriyle öncelikli sektör belirlediklerini vurguladı.

Uraloğlu, demir yolu hatlarını, limanlara, havaalanlarına, lojistik merkezlere bağlayıp kombine taşımacılığa uygun yeni anlayışla ele aldıklarına dikkati çekerek, "Projelerimizle sadece doğu-batı hattında değil, kuzey-güney kıyılarımız arasında da demir yolu ulaşımını ekonomiye katkı sağlar hale getirmeyi planladık. Bu kapsamda son 22 yılda demir yollarına 22,1 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdik. Demiryollarımızın tamamını elden geçirdik ve yeniledik." şeklinde konuştu.

Tarihi İpek Yolu'nun canlandırılmasını amaçlayan "Tek Yol Tek Kuşak" girişiminin en önemli halkasını oluşturan Bakü-Tiflis-Kars demir yolu hattını inşa ettiklerini anımsatan Uraloğlu, bu proje kapsamında Asya-Avrupa kıtaları arasında kesintisiz demir yolu ulaşımını mümkün hale getiren MARMARAY ile Londra'dan Pekin'e kadar güvenli, kısa ve ekonomik uluslararası demir yolu koridorunu da inşa ettiklerini söyledi.

Kalkınma Yolu Projesi'yle hayati bağlantı tesis edilecek

Bakan Uraloğlu, 2002'de 10 bin 948 kilometre olan demir yolu ağını 14 bin 165 kilometreye çıkardıklarını, ülkeyi sıfırdan hızlı trenle buluşturarak 2 bin 251 kilometre hızlı tren ağı inşa ettiklerini, Ankara-Eskişehir, Eskişehir-İstanbul, Ankara-Konya, Konya-Karaman ve Ankara-Sivas hızlı tren hatlarını hizmete sunduklarını anımsattı.

Son olarak gündeme aldıkları "Ankara-İstanbul Süper Hızlı Tren Hattı"nda ön proje çalışmalarını tamamladıklarını bildiren Uraloğlu, şöyle devam etti:

Süper hızlı tren hattımızın güzergah uzunluğu 344 kilometre olacak. Saatte 350 kilometre hıza ulaşacak trenlerimizle İstanbul-Ankara arasındaki seyahat süresinin 80 dakika olmasını planlıyoruz. Burada sadece yeni sistem, hız ve zaman kazandırmamış oluyoruz, saatte 350 kilometre hız yapan teknolojiyi de ülkemize inşallah getirmiş olacağız. Ayrıca Gebze'den Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden geçerek İstanbul Havalimanı'na ve son olarak Çatalca'ya ulaşacak Kuzey Marmara Hızlı Tren Hattı projesinde de planlamalarımızı bitirdik. 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı ve Yol Haritası ile hızlı tren hizmeti alan il sayımızı Ankara-İzmir, Mersin-Adana-Gaziantep, Halkalı-Kapıkule gibi tüm hızlı tren projelerimizi tamamladığımızda 52'ye ulaştırmış olacağız. Demir yolu hat uzunluğumuzu da 28 bin 590 kilometreye eriştirmiş olacağız.

Uraloğlu, Türkiye'nin uluslararası alandaki en önemli projelerinden "Kalkınma Yolu Projesi'yle, Hindistan, Doğu Asya ve Basra Körfezi ülkelerinden Irak'ın güneyinde inşa edilen Fav Limanı'na gelecek yüklerin, 1200 kilometrelik çift yönlü otoyol ve demir yolu inşa edilerek Türkiye'ye ulaştırılmasını planladıklarını anlatarak, "Buradan da ulusal ağımıza bağlayarak limanlarımıza ve diğer ülkelerle sınır geçişlerimizden ulaşımı sağlamış olacağız. Böylece Güney Asya ve Orta Doğu'yu, Avrupa, Kafkasya ve Kuzey Afrika'ya yeni bir güzergah üzerinden bağlayacağız. Bu projenin hayata geçirilmesiyle, kuzey-güney yönünde bölgemiz için hayati bir bağlantı daha tesis etmiş olacağız. Bu koridorun ülkemizden Avrupa'ya demir yolu geçişi 2 bin 88 kilometre olacaktır. Önemli bölümü halen işletmede olan güzergahın 130 kilometresini de yeni inşa edeceğiz." şeklinde konuştu.

Yerli ve milli elektrikli tren seti üretiminde 2030 hedefi

Bakanlık olarak hayata geçirilen tüm projelerde yerlilik ve milliliği ön planda tuttuklarına dikkati çeken Uraloğlu, yeni teknolojilerle donatılmış demir yolu ağını geliştirmedeki başarıları, aynı dönemde gelişen yerli ve milli demir yolu endüstrisiyle taçlandırdıklarını dile getirdi.

Bakan Uraloğlu, TÜRASAŞ'ı, Orta Doğu'nun en büyük raylı sistem araç üreticilerinden birine dönüştürdüklerini, uluslararası standartlarda yeni nesil lokomotifler, dizel ve elektrikli tren setleri, yolcu ve yük vagonları; cer konvertörü ve motoru; dizel motor, tren kontrol yönetim sistemi gibi ana, kritik ve alt-üst ürünleri ürettiklerini aktardı.

Cumhuriyet'in 100. yılında ilk milli elektrikli tren setlerinin hizmete alındığını, yüzde 70 yerlilikle üretilen sürücüsüz milli metro aracının raylara indirildiğini, ilk yerli ve milli metro sinyalizasyon sistemlerini kullanmaya başladıklarını aktaran Uraloğlu, "Ülkemizin saatte 160 kilometre hıza sahip 'Yeni Sakarya' ismini verdiğimiz ilk milli ve yerli elektrikli tren seti projemizde, 2 prototip seti tamamlayarak hizmete sunduk. Seri üretime başladık, 2030 yılına kadar bu tren setlerinin sayısının 56'ya tamamlanmasını planlıyoruz. Saatte 225 kilometre hıza sahip Milli Elektrikli Hızlı Tren Seti Projesi'nde de tasarım çalışmalarında son aşamaya geldik. 2024'te prototip üretimin tamamlanmasını planlıyoruz." ifadesini kullandı.

Uraloğlu, "Eskişehir 5000 Milli Elektrikli Anahat Lokomotifi Projesi"nde de prototii imalatını tamamlayarak raylara indirdiklerini, "Milli Banliyö Tren Seti" prototip araç üretiminde de çalışmaların sürdüğünü belirterek, milli tren vizyonuyla milli banliyo ve hızlı tren projesinde cer motoru, cer konvertörü ve tren kontrol yazılımını da TÜBİTAK RUTE ile TÜRASAŞ markalı olarak geliştirdiklerini söyledi.

"Türk firmaları başarılı projeleriyle dünyada marka oluşturuyor"

Kayseri'de faaliyet gösteren ASPİLSAN tarafından yüzde 51 yerlilik oranıyla üretilen ilk ihtiyaç aküsü bataryalarına sahip metro araçlarını da kullanacaklarını bildiren Uraloğlu, Türk firmalarının hayata geçirdikleri projelerle dünyanın her yerinde marka oluşturmaya devam ettiğini vurguladı.

Bakan Uraloğlu, bu kapsamda "Gaziray Milli Banliyö Projesi" için taban sistemi, yan duvar kaplamaları, sürücü masası, alt ve üst etekler ile buji bağlantı elemanları üretiminin ÖZBİR tarafından yapıldığını aktararak, şunları kaydetti:

Milli elektrikli tren seti projemiz için sürücü masası ve üst etekler üretimi gerçekleştiren ÖZBİR, bu projelerdeki önemli paydaşlarımızdan biri olmuştur. Ayrıca 17 yıldır demir yolu sektöründe kazandıkları tecrübe ve 6 farklı ülkede bitirdikleri işlerle ülkemize büyük katkılar sağladılar. İsviçre Devlet Demiryolları için üretecekleri 8 yeni nesil katener hattı monte ve demonte aracı ile 28 adet vinçli yol bakım aracı projeleriyle toplamda ülkemize 7 milyon avro değerinde katma değer sağlayacaklar. Bu projelerin yanı sıra Almanya Devlet Demiryolları için 5 milyon avro değerinde hibrit yol bakım kabinleri üretimi ile İsviçre Müller Technologies firması için tasarımı, üretimi ve montajı tamamen Özbir Vagon tarafından yapılan 1,5 milyon avro değerinde hibrit lokomotif kabini gibi yüksek katma değerli çalışmalara da devam ediyorlar. Kendilerini hem demir yolu sanayimiz hem de ülkemiz ekonomisinin gelişimine yaptıkları katkılardan dolayı tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum.

Kurulduğu yıllarda sadece demir yolu araçlarının bakım onarımını yapmayı düşünen şirketin, vizyon sahibi yöneticileri sayesinde üretim yelpazesini genişletip artık sektörde tercih edilen firmalar arasında ön sıralarda yer aldığını anlatan Uraloğlu, vizyon sahibi başarılı firmalarla, katma değer üreten, yüksek teknolojili ve özgün tasarımlı ürünlerle, küresel pazarlarda yer edinmiş ülke olmanın önünde hiçbir engel bulunmadığının altını çizdi.

Bakan Uraloğlu, "Türkiye Yüzyılı"na raylı sistem üreticileri arasında en üst sınıfta yer alarak başlamanın gururunu yaşadıklarını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde daha nice büyük proje ve hizmetlere imza atılacağına inandığını sözlerine ekledi.

TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı ve AK Parti Sakarya Milletvekili Çiğdem Erdoğan Atabek, ÖZBİR Vagon Sanayi AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Zeki Çelebi ve TEKNOPARK İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Metin Yerebakan da birer konuşma yaptı.

Konuşmaların ardından protokol üyeleriyle kurdele kesen Bakan Uraloğlu, üretilen araçları inceledi, çalışanlarla hatıra fotoğrafı çektirdi. Fabrikayı da gezen Uraloğlu, Çelebi'den çalışmalar hakkında bilgi aldı.



Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine desteğini yineledi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
TT

Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine desteğini yineledi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kürt tarafının ‘barış ve demokratik toplum süreci’ olarak adlandırdığı ve terör örgütü PKK’nın tasfiyesi ile silahsızlanmasını öngören ‘terörden arındırılmış Türkiye’ hedefini başarıya ulaştırma kararlılığını dile getirdi.

Bu açıklama, PKK yönetiminin, cezaevinde bulunan örgüt lideri Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması ve hükümetin Kürtlerin haklarını genişletecek ciddi yasal adımlar atması yönündeki talepleri karşılanmadığı takdirde sürece dair yeni bir adım atmayacaklarını söylemesinin ardından geldi.

Erdoğan, “Türkiye, terörün ortadan kalktığı; kardeşliğin ve istikrarın her karış toprağa hâkim olduğu bir döneme doğru ilerliyor” dedi.

Farklı tutumlar

Erdoğan, İstanbul’daki Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen 4. İlim Yayma Ödülleri töreninde yaptığı konuşmada, “Terörden arındırılmış Türkiye hedefine yaklaştıkça, sabotaj girişimleri, medya kampanyaları ve siyasi-sosyal mühendislik faaliyetleri artıyor” ifadelerini kullandı.

cdf
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da düzenlenen İlim Yayma Ödülleri töreninde konuştu. (Cumhurbaşkanlığı)

Erdoğan, “Terörsüz Türkiye sürecinin başarısı için iktidarımızın da, ittifakımızın da, devletimizin de kararlılığının tam olduğunun bilinmesini isterim” dedi.

Aynı dönemde PKK yönetimi, Abdullah Öcalan serbest bırakılmadığı ve Ankara somut, kapsamlı yasal adımlar atmadığı sürece ‘çözüm süreci’ kapsamında yeni bir adım atmayacağını belirterek tehditlerini artırdı. PKK, geçtiğimiz mayıs ayında, Öcalan’ın 27 Şubat’ta İmralı Cezaevi’nden yaptığı ‘barış ve demokratik toplum’ çağrısına yanıt olarak kendini feshettiğini duyurmuştu.

xcdf
Terör örgütü PKK’nın 11 Temmuz'da Irak'ın kuzeyindeki Kandil Dağı'nda düzenlenen silah yakma töreninden (Reuters)

PKK’lı 30 militanın 11 Temmuz’da Kandil Dağı’nda düzenlenen sembolik bir törenle silah bırakmasının ardından, örgüt 26 Ekim’de tüm mensuplarını Türkiye’den Kuzey Irak’a çektiğini açıkladı. Ardından örgütün Zap bölgesindeki güçleri de olası çatışmaları önlemek amacıyla geri çekildiğini duyurdu. Bu adımların tamamı, örgüt lideri Abdullah Öcalan’ın talimatları doğrultusunda PKK tarafından tek taraflı olarak atılmıştı. Ancak PKK yöneticilerinden Amed Malazgirt cumartesi günü AFP’ye yaptığı açıklamada, Öcalan’ın öncülüğünde atılan bu adımlara rağmen örgütün ‘çözüm süreci’ kapsamında artık yeni bir adım atmayacağını söyledi. Malazgirt, Ankara’nın iki temel şartı karşılamaması halinde sürecin ilerlemeyeceğini vurguladı: ‘Öcalan’a özgürlük’ ve ‘Türkiye’de Kürt halkının anayasal olarak tanınması’.

Bu açıklamalar, KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Bese Hozat’ın, Türkiye’nin Kürt meselesi demokratik temelde çözülmediği ve Öcalan ‘baş müzakereci’ olarak muhatap alınmadığı takdirde ‘ciddi risklerle’ ve bir ‘beka sorunu’ ile karşı karşıya kalacağı yönündeki uyarılarının üzerinden sadece birkaç gün sonra geldi.

Kürt televizyonlarından birine konuşan Bese Hozat, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) geçtiğimiz ağustos ayında kurduğu Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyelerinin 24 Kasım’da İmralı’da Öcalan ile gerçekleştirdiği görüşmeyi ‘olumlu ve iyi bir adım’ olarak nitelendirdi, ancak ‘güçlü bir adım olarak değerlendirilemeyeceğini’ söyledi.

PKK yöneticisi Hozat, aynı röportajda, “Türkiye, Kürt meselesini demokratik bir zeminde çözmezse; Kürtlerin varlığını ve kimliğini tanımazsa, köklü yasal reformlar ve değişiklikler yapmazsa, ülkenin geleceği gerçekten karanlık olur” ifadelerini kullandı.

xcvfg
Terör örgütü PKK’nın silahsızlandırılması için yasal bir çerçeve oluşturmakla görevli Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu 4 Aralık'ta toplanacak. (Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin resmi X hesabı)

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nda yer alan siyasi partiler, sürecin işleyişine ilişkin raporlarını hazırlayarak 4 Aralık’ta yapılması planlanan toplantıda sunmak üzere çalışıyor. Öcalan’ı ziyaret eden heyetin (AK Parti, MHP ve DEM Parti’den üç milletvekili) görüşmeye dair bir bilgilendirme yapması bekleniyor.

Barzani’den destek

Diğer yandan Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani, Türkiye’deki çözüm sürecine destek verdiğini açıkladı. Barzani, “Bizden ne istenirse yapmaya hazırız” dedi.

Şırnak’ın Cizre ilçesinde yaptığı konuşmada Barzani, Türkiye’deki çözüm sürecini ‘bölge için köklü bir değişim’ olarak nitelendirdi.

dfgr
Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani, 29 Kasım'da Şırnak'ta düzenlenen bir etkinlikte konuştu. (Türk medyası)

Barzani, 2013’te başlayan ve 2015’te sona eren barış sürecine daha önce de destek vermiş bir lider olarak, bu kez sürecin halkın, parlamentonun ve siyasi partilerin devlete verdiği destek sayesinde ‘daha organize bir şekilde’ yürütüldüğünü söyledi.

Kürt lider, Türkiye’de barış kapısının açılmasına katkıları nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, TBMM’ye ve Türk halkına teşekkür ederken, süreç kapsamında attığı olumlu adımlar nedeniyle Öcalan’a da teşekkür etti. Barzani, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) sürece ‘tüm gücüyle destek vereceğini’ vurguladı.


İstanbul'da tatil yaparken hayatını kaybeden ailenin odasında zehirli gaz bulundu

Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
TT

İstanbul'da tatil yaparken hayatını kaybeden ailenin odasında zehirli gaz bulundu

Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)

Anadolu Ajansı'nda dün yer alan habere göre, İstanbul'da hayatını kaybeden Hamburg’dan tatil için gelen Türk ailenin otel odasında zehirli gaz fosfin bulundu.

Adli tıp raporuna atıfta bulunan ajans, maddenin odadan alınan sürüntü örneklerinde ve otel havlularında da tespit edildiğini belirtti. Ancak ölüm nedeni henüz bilinmiyor.

Alüminyum fosfit, zararlılarla mücadelede yaygın olarak kullanılır. Suyla veya yeterli miktarda atmosferik nemle temas ettiğinde, zehirli bir gaz olan fosfin üretir. Bu gaz, memelilerde hücrelere zarar verir ve yüksek konsantrasyonlarda kanda oksijen taşınmasını engeller.

İnsanlarda fosfin, kuru öksürük, kusma ve karaciğer ve böbrek fonksiyonlarında bozulma gibi semptomlara neden olabilir ve solunduğunda ölümcül olabilir.

Hamburg’dab gelen Türk ailenin dört üyesi, kasım ayının ortasında İstanbul'da tatildeyken hayatını kaybetti.

Adli tıp ön raporuna göre ailenin odasının altındaki odada bulunan pestisitler ölümlerine neden olmuş olabilir, ancak bu henüz doğrulanmadı.

AA’nın haberine göre, ailenin yemek yediği yerlerde yapılan tetkiklerde herhangi bir anormalliğe rastlanmaması üzerine ölüm nedeninin gıda zehirlenmesi olduğu yönündeki ilk şüpheler de reddedildi.


Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor
TT

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Konuya yakın Türk yetkililere göre, İsrail'in muhalefetine rağmen Türkiye, Gazze Şeridi'ndeki çoğunluğu Müslüman, ABD destekli bir güce binlerce asker göndermeye hazırlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg'ten aktardığı habere göre isimlerinin açıklanmasını istemeyen kaynaklar, ABD, Ankara'nın geçen ay Mısır ve Katar ile birlikte Gazze'de ateşkes sağlanması için arabuluculuk yapmasının ardından, ABD tarafından önerilen çok aşamalı bir planın parçası olan uluslararası istikrar gücüne Türkiye'nin katılımını genel olarak desteklediğini belirtti.

Konuşlanmada muharebe ve istihkam birliklerinin yer alması beklenirken, Türkiye, İsrail'in Gazze Şeridi'ne girmesinin ardından Washington'un İsrail'in askeri güç kullanımını sınırlamasını istiyor.

dcfr
Gazze Şeridi'ndeki Cibaliye'de yıkımın ortasında bir sebze tezgahı (AP)

Türkiye'nin, Trump'ın ateşkesin kalıcı bir barışa dönüşmesini sağlama planının önemli bir bileşeni olan uluslararası istikrar gücüne İsrail'in onayı olmadan nasıl katılabileceği henüz belirsizliğini koruyor.

Türk hükümeti, ABD'nin baskı yapması halinde İsrail'in sonunda geri adım atabileceğine inanıyor, ancak şu ana kadar İsrail hükümetinin geri adım atacağına dair bir işaret yok.