Bakan Nebati: "KKM uygulamasının bütçeye maliyeti giderek azalmaya devam ediyor"

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Bakan Nebati: "KKM uygulamasının bütçeye maliyeti giderek azalmaya devam ediyor"

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bugün itibarıyla toplam 2,3 trilyon liraya ulaşan Kur Korumalı Mevduat ve Katılma Hesapları (KKM) uygulamasının bütçeye maliyetinin giderek azaldığını bildirdi.

Nebati, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Türk milletine bugüne değin kazandırdıkları asırlık eser ve hizmetleri gerçekleştirebilmiş olmalarının arkasında sağlam bir irade ve milli bir stratejik akıl olduğunun asla unutulmaması gerektiğini ifade etti.

Küresel ve yerel ekonomik şoklar karşısında AK Parti iktidarları boyunca adım adım inşa ettikleri hızlı toparlanabilme gücüne ve proaktif çözümler ortaya koyabilme olgunluğuna erişmiş güçlü ekonomik altyapının, siyasi istikrar ikliminin bir sonucu olduğunu belirten Nebati, yüzyıla damga vuranın da Türkiye vizyonunu oluşturanın da bu "çelik gibi kaynaşmış" bütünlük olduğuna dikkati çekti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki AK Parti hükümetlerinin, bugüne değin bütçe disiplininden asla taviz vermeden, faiz giderlerinin bütçe içindeki payını 2002'deki yüzde 43,2 seviyesinden bugün yüzde 10,6 seviyelerine kadar düşürdüğüne işaret eden Bakan Nebati, oluşturulan bu mali alan sayesinde ülkeye asırlık eser ve hizmetler kazandırıldığını, KKM gibi yenilikçi enstrümanların da ekonomiye olumlu katkılar sunduğunu vurguladı.

Nebati, Türkiye'de KKM uygulamasının 2021 yılı sonunda döviz piyasalarında oluşturulan panik havası ve yüksek oynaklık sonucunda devreye alındığını anımsatarak, böylece, söz konusu panik havasının bertaraf edildiğini, döviz tevdiat hesaplarının toplam mevduat içindeki payının önemli oranda azaltıldığını ve döviz kurlarında istikrara katkı sağlandığını belirtti.

- "Bankacılık sektöründe vade uyumsuzluğu azaltıldı"

Ayrıca, KKM'nin TL mevduatların ortalama vadesinin uzamasına katkı sağlamasıyla bankacılık sektöründe vade uyumsuzluğunun da azaltıldığını ifade eden Nebati, şunları kaydetti:

"Bugün, toplam 2,3 trilyon liraya ulaşan KKM uygulamasının bütçeye maliyeti de giderek azalmaya devam etmiş, toplamda 95,3 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Faiz üst sınırının kaldırılmasıyla, önümüzdeki dönemde de bütçe üzerinde ciddi bir maliyet oluşturması beklentiler dahilinde değildir. Diğer taraftan, KKM uygulaması devreye alınmamış olsaydı ve döviz kurundaki artış ve dalgalanma aynen devam etseydi; bunun ülkemiz dış borç stoku üzerindeki negatif etkisi yüksek olurdu ve reel piyasaların gelişimi de önemli ölçüde sekteye uğrardı. Üstelik bu durum, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın tetiklemesiyle emtia fiyatlarında keskin artışların yaşandığı ve küresel finansal koşulların giderek sıkılaştığı bir döneme denk gelecekti. O koşullar altında, enerji ve tüm diğer ithal girdilerde, ülkemizde reel sektörün maliyetleri çok daha fazla artar ve oluşan ek döviz ihtiyacı için mevcut küresel finansal ortamda, reel sektörümüz yüksek maliyetlerle daha fazla borçlanmak sorunuyla karşı karşıya kalırdı."



ABD-Birleşik Krallık ticaret anlaşmasında neler var?

Londra'da bir Rolls-Royce Dawn'ın kaputundaki Rolls-Royce logosu (DPA)
Londra'da bir Rolls-Royce Dawn'ın kaputundaki Rolls-Royce logosu (DPA)
TT

ABD-Birleşik Krallık ticaret anlaşmasında neler var?

Londra'da bir Rolls-Royce Dawn'ın kaputundaki Rolls-Royce logosu (DPA)
Londra'da bir Rolls-Royce Dawn'ın kaputundaki Rolls-Royce logosu (DPA)

İngiliz yetkililer, ABD ile yapılması beklenen bir ticaret anlaşmasının, ABD Başkanı Donald Trump'ın küresel ekonomiyi sarsan gümrük vergilerinin etkilerini hafifleteceğini umuyor.

Trump bu yılın başlarında, ABD'ye ithal edilen tüm otomobillere yüzde 25 gümrük vergisi uygulanacağını açıklamış ve bu önlem Rolls-Royce ve Aston Martin gibi İngiliz lüks otomobil üreticilerini olumsuz etkilemişti.

Bu vergiler, 2 Nisan'da yürürlüğe giren ve aralarında İngiliz ürünlerine yönelik yüzde 10'luk genel gümrük vergisinin de bulunduğu bir dizi gümrük vergisine ek olarak uygulanıyor.

Downing Street bugün yaptığı açıklamada, Birleşik Krallık ile ABD arasındaki ticaret görüşmelerinin ‘hızlı bir şekilde devam ettiğini’ ve bugün ilerleyen saatlerde bir güncelleme beklendiğini bildirdi. Bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump'ın ‘son derece saygın bir ülke’ ile ‘büyük bir ticaret anlaşması’ yapıldığını duyurmasının ardından geldi.

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın Sözcüsü, “Başbakan her zaman Birleşik Krallık'ın ulusal çıkarları doğrultusunda hareket edecektir. ABD hem ekonomik hem de ulusal güvenliğimiz için vazgeçilmez bir müttefiktir... İki ülke arasındaki anlaşma görüşmeleri hızla devam etmektedir ve Başbakan bugün ilerleyen saatlerde konuyla ilgili bilgi verecektir” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Independent'tan aktardığına göre anlaşma, İngiliz otomotiv ve çelik endüstrilerine uygulanan yüzde 25'lik gümrük vergisinin tüm etkilerinden belirli sayıda İngiliz ihracatını muaf tutan kotalar içerebilir.

Bunun karşılığında Birleşik Krallık, Meta ve Amazon gibi büyük ABD teknoloji şirketlerini etkileyen dijital hizmetler vergisi konusunda taviz verebilir.

2020'de yürürlüğe giren yüzde 2'lik vergi, Birleşik Krallık'a yılda yaklaşık 800 milyon sterlin (yaklaşık 1 milyar dolar) gelir sağlıyor.

Anlaşmanın bir parçasını oluşturabilecek diğer hususlar arasında ABD otomobillerine uygulanan gümrük vergilerinde taviz verilmesi ve ABD tarım ürünlerine uygulanan vergilerin azaltılması da yer alıyor.