Ortadoğu, yenilikçi tarım sistemleri yoluyla küresel gıda şoklarıyla yüzleşiyor

Dünya Bankası, yeşil işlere yatırım yapma ve büyüme oranlarını artırma ihtiyacına dikkati çekti

Dünya Bankası, bu dönüşümü ileriye taşıyan ülke ve insanlara kararlı bir ortak olduğunu söylüyor (AFP)
Dünya Bankası, bu dönüşümü ileriye taşıyan ülke ve insanlara kararlı bir ortak olduğunu söylüyor (AFP)
TT

Ortadoğu, yenilikçi tarım sistemleri yoluyla küresel gıda şoklarıyla yüzleşiyor

Dünya Bankası, bu dönüşümü ileriye taşıyan ülke ve insanlara kararlı bir ortak olduğunu söylüyor (AFP)
Dünya Bankası, bu dönüşümü ileriye taşıyan ülke ve insanlara kararlı bir ortak olduğunu söylüyor (AFP)

Halid el-Menşavi

Yakın tarihli bir rapor, küresel gıda sisteminde son birkaç yılda yaşanan benzeri görülmemiş şokların Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesini ciddi şekilde etkilediğini ortaya koydu.

Bölgenin gıda maddeleri ithal ettiği göz önüne alındığında iklim değişikliğinden, özellikle de artan su kıtlığından ciddi şekilde etkilendi.

Ayrıca tedarik zincirlerini bozan, gıda fiyatlarını rekor seviyelere iten ve gıda güvensizliği krizine yol açan küresel piyasa şoklarına karşı oldukça savunmasız durumda.

Bölgede çiftçiler ve ihtiyaç sahibi gruplar, en çok etkilenenler arasında. Bu durum, sağlık ve geçim kaynakları üzerindeki uzun vadeli etkileriyle tehdit edici bir durum. 

Dünya Bankası, bu ihtiyaçlara hızla cevap verdiğini açıkladı. Öyle ki Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde gıda güvensizliğiyle karşı karşıya olanları destekleyen acil durum programlarına yaklaşık 1 milyar dolar destek sağladı.

Ayrıca geleceğe baktığımızda, şoklara dayanabilecek tarım ve gıda sistemleri inşa etmenin bölgede en önemli öncelik olduğuna dikkat çekti.

Banka, iklim dostu tarımdan gıda piyasalarındaki çarpıklıkların giderilmesine, destek sistemlerinde reform yapılmasına ve iklim risklerinin, afetlerin ve su yönetiminin ele alınmasını sağlamak için finansal piyasalara güvenmeye kadar pek çok alanda ve sektörde yatırım yapma ve çalışma, tarımsal endüstrileri geliştirme ve yeşil işlerdeki büyüme oranlarını artırma gerekliliğine dikkati çekti. 

Yemen'deki çatışmalar krizi daha da derinleştirdi

Dünya Bankası, özellikle Yemen, Ürdün, Fas ve Mısır'da bu dönüşümü ileriye taşıyan ülke ve insanlara kararlı bir ortak olduğunu söylüyor.

Yemen'deki çiftçiler, karşılaştıkları birçok engele rağmen kendileri ve toplulukları için gıda üretmenin yenilikçi yollarını buluyor.

Sebze çiftçisi Zeyd Salih ed-Darbi, birçok zorlukla karşı karşıya kalan çiftliğini bir verimlilik modeline dönüştürdü.

Yemen'de toplumsal korumayı geliştirmeye ve korona salgınına müdahale etmeye yönelik acil durum projesi çerçevesinde Dünya Bankası'nın desteğiyle Zeyd, çiftliğinin değişen iklim koşullarına uyum sağlayabilmesi için daha az su kullanan damla sulama sistemi, ürünlerini korumak için gölgelik ağları, elektrik jeneratörü ve gübre gibi temel ve gerekli malzemeleri edindi.

Ayrıca doğru tarım uygulamalarına ilişkin eğitimin, kendisi ve ailesi için mahsul verimliliğinin ve geçim kaynaklarının arttırılmasında önemli bir etkisi oldu.

Bu bağlamda Zeyd, "Hayatımızı değiştiren sadece malzemeler değil, bilgi ve becerilerdir. Sadece hayatta kalmaktan müreffeh bir yaşama nasıl geçeceğimizi öğrendik. Gıda yaşamın kaynağıdır" dedi. 

Zeyd'in çiftliği, Yemen'deki tarihi Sana şehrine yaklaşık 100 km uzaklıktaki Zamar vilayetindeki Cahran'da bulunuyor. Zeyd gibi vatandaşların çabaları Yemen'de son derece önemli.

Dünya Bankası'nın Yemen'deki yaklaşımı, halka nakit transferleri ve gıda yardımı gibi acil yardım ve destek sağlamanın yanı sıra tarımsal üretim gibi dayanıklı hizmet ve sistemler oluşturmaya yönelik uzun vadeli yatırımları da içeriyor.

Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşları ve yerel kuruluşlarla ortaklıklar çerçevesinde 2016 yılından bu yana Yemen'deki insanların yaşam koşullarının iyileştirilmesine yardımcı olmak amacıyla Uluslararası Kalkınma Birliği'nden 3,7 milyar dolardan fazla hibe sağladı.

Ürdün'de gıda sistemi kapasitesinin güçlendirilmesi

Dünya Bankası, Ürdün'de gıda sisteminin şoklara karşı dayanıklılığını güçlendirmek için destek sağlıyor ve çok yönlü bir yaklaşım benimsiyor.

Bu durum, iş fırsatları yaratmak için iklim dostu tarımsal üretime yeni yatırımları, yeni nesil çiftçilerin ve uzmanların su verimliliği ve iklime dayanıklı tarım yöntemlerine liderlik etme kapasitesini geliştirmeyi ve iyi uygulamaları ve yenilikleri benimsemeye devam etmeyi içeriyor.

Ayrıca Ürdün'ün yeni Ulusal Gıda Güvenliği Stratejisi ile tutarlıdır.

Devam eden bu çalışmanın bir örneği, Ardi olarak bilinen Tarım Sektörünün Dayanıklılığının Artırılması, Değer Zincirinin Geliştirilmesi ve İnovasyon projesidir.

Bu proje, iklim dostu tarım uygulamalarının hayata geçirilmesi amacıyla yaklaşık 30 bin tarımcı aileye finansman sağlamak üzere 2023 yılı başında hayata geçirildi. 

Pilot proje, yüksek su verimliliğine sahip topraksız teknoloji kullanarak, marjinal bölgelerde ticari meyve ve sebze üretimine yönelik yenilikçi bir sosyal girişim modelini teşvik etmek için, yüksek değerli, sosyal açıdan kapsayıcı ve su açısından verimli tarım yöntemlerini keşfetmeyi amaçlıyor.

Başta kadınlara ve gençlere olmak üzere yaklaşık 12 bin iş olanağı sağlanması bekleniyor. Projenin destekleyeceği faaliyet türleri arasında Tarım Bakanlığı tarafından hâlihazırda desteklenen örnekler yer alıyor.

Bu örneklerden biri de hidrofonik ve aeroponik tarım alanında eğitim almış Ürdünlü çiftçi Lina Madalbouh'dur.

Kendisi, "Zorluklarla yüzleşmek ve çözüm bulmak konusunda değerli deneyimler kazandım" ifadelerini kullandı. 

Lina, toprak yerine su kullanarak hidroponik yoluyla yüksek kaliteli, yüksek yoğunluklu mahsuller üretmeyi başardı.

Bu yeni teknoloji, su tüketimini yüzde 80 oranında azaltıyor ve çiftliğin verimliliğini büyük ölçüde artırıyor. Ayrıca ailesine ve çevresindeki topluluğa fayda sağlıyor. 

Ürdün Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nden mezun olan Fatima Ebu Aklik (22 yaşında) de su ürünleri yetiştiriciliği ve balık yetiştiriciliği eğitimi aldı ve şu anda Ceraş'taki Faysal fidanlığında çalışıyor. Ceraş, başkent Amman'ın kuzeybatısında tepeler ve ovalarla dolu verimli bir bölge olarak biliniyor. 

"Eğitim, bana birçok fırsat sağladı ve geniş kapılar açtı" diyen Fatıma, balıkların ürettiği besin maddelerini bitkiler için kimyasal olmayan gübreye dönüştürmek üzere yeni becerilerini kullanıyor.

Dünya Bankası'nın belirttiğine göre Lina ve Fatıma, şimdi ve gelecekte sonuç verecek sürdürülebilir gıda sistemleri oluşturmak için yenilikçi uygulamaları benimseyen genç nesil çiftçiler arasında yer alıyor. 

Fas'ta iklim değişikliğinin etkileri kötüleşiyor

Fas'ta ise iklim değişikliğinden ciddi şekilde etkilenen geniş tarım arazileri var. Art arda yaşanan kuraklıklar, beklenmedik şiddetli fırtınalarla birlikte yeni tarım ve su kaynakları yönetimi yöntemlerinin benimsenme hızını artırdı.

Dünya Bankası, Fas'ın karşılaştığı zorlukların üstesinden gelmesi için üç proje ve program aracılığıyla Fas'a destek sağlıyor.

Bu proje ve programlar; Tarımsal gıda değer zincirlerini güçlendirme programı, Sonuç Programı finansman aracını kullanan Yeşil Nesil projesi ve Tarımda Dayanıklı ve Sürdürülebilir Su Kaynakları Yönetimi projesidir.

Hepsi tarımsal gıda sektörüne yatırımı teşvik etmek, özellikle gençler için ek iş olanakları yaratmak, kırsal kesimde gelirleri artırmak, bu sektörün katma değerini artırmak, ayrıca tarımsal gıda ihracatını geliştirmek ve birçok krizle mücadelede dayanma gücünü artırmak için çalışıyor.

Rabat'ta yeni toptan satış pazarının inşaatının tamamlanmaya yaklaşmasıyla tarımsal gıda değer zincirlerini güçlendirmeye yönelik program çerçevesinde etkileyici sonuçlar elde edildi.

Örneğin 2017 yılında 566 bin 800 bin ton karşısında 2022 yılında 765 bin 684 bin ton narenciye, 2017 yılında 73 bin 129 bin ton karşısında 100 bin 937 bin ton zeytin ve 2017 yılında 10 bin ton karşısında 12.130 bin ton yüksek kaliteli zeytinyağı paketlenip ihraç edildi. 

Yeşil Nesil programı, tarım-gıda sektöründe genç istihdamını teşvik etmek amacıyla bölgesel merkezlerin kurulması, dört toptan satış pazarının modernizasyonu ve istihdam fırsatlarını ve değer zincirlerinin verimliliğini (örneğin su verimliliği) artırmak için dijital araçların geliştirilmesi de dahil olmak üzere birçok faaliyeti destekliyor. 

Tarımda Dayanıklı ve Sürdürülebilir Su Kaynakları Yönetimi Projesi, sulama ve drenaj yöntemlerini modernize etmek, su yönetimini desteklemek ve zaten sınırlı olan su kaynakları üzerindeki baskıyı artıran şiddetli sıcak hava dalgaları ve kuraklıkla karşı karşıya kalan çiftçilere tarımsal tavsiyeler sağlamak için çalışıyor.

Mısır'da farklı uygulamalar

Mısır'da ise şoklara karşı dayanıklılık oluşturmak, gıda üretim zincirinin çeşitli aşamalarında eyleme geçmeyi gerektiriyor.

Öyle ki Mısır hükümeti, tahıl depolama kapasitesinin iyileştirilmesi ve genişletilmesi gibi çok yönlü bir yaklaşım izledi.

Bu durum, gıda üretim sistemindeki israfın azaltılmasına yardımcı olacak ve özellikle dış şoklar karşısında buğdayın düzenli olarak bulunabilirliğinin devam etmesini sağlayacak.

Dünya Bankası'nın acil gıda güvenliği ve dayanıklılık projesi, Mısır'daki gıda tahıl silolarının genişletilmesi ve yenilenmesine yönelik bu çabalar çerçevesinde geliyor.

Verimliliğin artırılması, yedi silonun genişletilmesi ve iki yeni silo inşa edilmesini kapsayan bu proje kapsamında Yukarı Mısır'daki Asyut silosu genişletilecek ilk silo olma özelliğini taşıyor.

Böylece Asyut silosunun depolama kapasitesi, mevcut 60 bin ton tahıl seviyesinden yıllık 100 bin tona çıkacak.

Asyut silolarının yönetici Ahmed Hüseyin İbrahim, yaptığı açıklamada "Bu durum, kesinlikle ek silo veya harici depo kiralamak zorunda kalmadan tüccarlardan, çiftçilerden, kamu ve özel sektör şirketlerinden maksimum miktarda buğday almamıza yardımcı olacaktır. Silo kapasitesinin artırılması bölgedeki iş olanaklarını da artıracak" dedi.

Ekmek, Mısır'ın temel gıda maddesi olduğu için Dünya Bankası'nın gıda güvenliği projesi, yaklaşık 70 milyon düşük gelirli Mısırlıya sürekli olarak ekmek sağlayan ekmek sübvansiyonu programlarını destekleniyor.

Independent Arabia - Independent Türkçe



Trump, ekonomik baskıların ortasında Wall Street devlerini Beyaz Saray'da akşam yemeğine davet etti

Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Meydanı'nda Andrew Jackson heykelinin kaidesinde çalışan işçiler (Reuters)
Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Meydanı'nda Andrew Jackson heykelinin kaidesinde çalışan işçiler (Reuters)
TT

Trump, ekonomik baskıların ortasında Wall Street devlerini Beyaz Saray'da akşam yemeğine davet etti

Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Meydanı'nda Andrew Jackson heykelinin kaidesinde çalışan işçiler (Reuters)
Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Meydanı'nda Andrew Jackson heykelinin kaidesinde çalışan işçiler (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, JP Morgan, BlackRock ve Goldman Sachs gibi büyük finans kurumlarının CEO'ları da dahil olmak üzere bir grup önde gelen Wall Street liderini dün Beyaz Saray'da özel bir akşam yemeğine davet etti.

Şarku’l Avsat’ın Financial Times'tan aktardığına göre bu hamle, yönetimin ekonomik performansı, özellikle de son seçimlerde önemli bir sorun olarak ortaya çıkan yaşam maliyeti konusunda artan baskı altında olduğu bir dönemde geldi.

sdefr
ABD Başkanı Donald Trump Oval Ofis'te konuşuyor. (Reuters)

Üst düzey katılım ve hassas zamanlama

Güvenilir kaynaklara göre, akşam yemeğine 12’den fazla üst düzey yönetici ve finans uzmanı katıldı. Bunlar arasında şu isimler yer aldı: JPMorgan CEO’su Jamie Dimon, BlackRock CEO’su Larry Fink, Goldman Sachs CEO’su David Solomon, Blackstone CEO’su Stephen Schwarzman, KKR’ın kurucu ortağı Henry Kravis, milyarder Bill Ackman (Pershing Square), Nasdaq CEO’su Adena Friedman, Intercontinental Exchange CEO’su Jeffrey Sprecher ve New York Borsası Başkanı Lynn Martin.

xfv
BlackRock CEO'su Larry Fink, Hong Kong'da düzenlenen Küresel Finans Liderleri Yatırım Zirvesi’ne katıldı. (Reuters)

Bu toplantı, Trump’ın şirket liderleriyle ilişkileri derinleştirme çabasını ve yönetiminin, Amerikan sermaye piyasalarını güçlendirmeyi ve ulusal güvenlik açısından kritik olan yerel tedarik zincirlerini yeniden inşa etmeyi hedefleyen girişimlerini vurguluyor. Bu girişimler, özellikle yerel üretimi genişletmeye ve kilit endüstrileri yeniden konumlandırmaya odaklanıyor.

Ülkenin en büyük bankası JPMorgan, 10 yıl sürecek 1,5 trilyon dolarlık bir yatırım programı açıkladı. Bu program, tedarik zinciri ve üretim, savunma ve uzay, enerji bağımsızlığı ve ileri teknolojiler gibi ABD’nin ulusal güvenliği ve ekonomik dayanıklılığı açısından kritik sektörleri hedefliyor. Bu plan kapsamında banka, özellikle ulusal güvenlik ve ekonomik dayanıklılık açısından stratejik öneme sahip Amerikan şirketlerine doğrudan hisse ve risk sermayesi yatırımları yoluyla 10 milyar dolara kadar yatırım yapacak.

rgt
JP Morgan CEO'su Jamie Dimon, Miami'deki Kaseya Center'da düzenlenen Amerikan İş Forumu'nda konuşma yapıyor. (Reuters)

Reuters'a göre, bir Beyaz Saray yetkilisi, Trump'ın finans liderleriyle görüştüğünü doğruladı, ancak davetli listesini teyit etmedi.

Wall Street ile yönetim arasındaki istikrarsız ilişki

Wall Street’in Trump yönetimiyle ilişkisi, kasım seçimlerinden sonra çalkantılı bir seyir izledi. Başlangıçta yöneticiler, özellikle rekabet ve düzenleyici konularda iş dünyasını destekleyen bir yaklaşım benimsenmesini beklerken, maliyet düşürme gibi adımların atılması bu erken iyimserliği azalttı. Trump’ın Fed Başkanı Jerome Powell’a yönelik eleştirileri de merkez bankasının bağımsızlığına bağlılığı konusunda şüpheler yarattı.

ty6
Goldman Sachs CEO'su David Solomon, Hong Kong'da düzenlenen Küresel Finans Liderleri Yatırım Zirvesi'nde konuşma yapıyor. (Reuters)

Ancak son dönemde endişeler yatıştı ve üst düzey bankacılar, Trump tarafından atanan düzenleyicilerin sektöre yönelik kuralları gevşetme yönündeki destekleyici açıklamalarından memnuniyet duydu. Bu gelişme, JPMorgan, Goldman Sachs ve Morgan Stanley’nin hisse fiyatlarının dün rekor seviyelere ulaşmasına katkıda bulundu.

Önemli yokluklar ve gergin ortam

Finans sektörünün tüm liderleri akşam yemeğine katılmadı:

- Citigroup CEO'su Jane Fraser, önceden planlanmış bir Asya gezisiyle çakışan programı nedeniyle özür diledi. Fraser'ın daha önce başkanla bir araya gelerek mortgage devleri Freddie Mac ve Fannie Mae'nin özelleştirilmesi planlarını görüştüğünü belirtmekte fayda var.

- Bank of America CEO'su Brian Moynihan akşam yemeğine davet edilmedi. Moynihan, geçmişte başkana bankacılık hizmetleri sunmayı reddettikleri iddiaları nedeniyle bu yılın başlarında Trump'ı kızdıran liderler arasındaydı.

Wall Street yöneticileri, özellikle Beyaz Saray'ın bazı büyük teknoloji gruplarına gümrük vergisi uygulamakla tehdit etmesinin yanı sıra, Paul Weiss hukuk firması ve büyük üniversiteler gibi grupları hedef almasının ardından, başkanı kamuoyunda eleştirmekten çekiniyorlar.

sd
New York Borsası (AP)

Yatırımcılar, bu üst düzey toplantıdan kaynaklanabilecek herhangi bir politika değişikliği veya düzenleyici değişiklikleri yakından takip edecekler. Örneğin, vergi politikaları, finansal düzenlemeler veya ticaret anlaşmalarındaki değişiklikler, belirli sektörlerin veya piyasanın genelinin performansını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu görüşmelerin olası sonuçlarını anlayarak, yatırımcılar ortaya çıkan fırsatlardan yararlanmak veya olası riskleri azaltmak için kendilerini daha iyi konumlandırabilirler.

Aynı zamanda gözlemciler, Beyaz Saray'da düzenlenen üst düzey akşam yemeğini, finans sektörünün iktidar koridorlarında devam eden etkisinin bir kanıtı olarak görüyorlar. ABD ekonomisi hassas bir dengeyle karşı karşıya olduğundan, yönetim ekonomik gündemini şekillendirmek için bu şirket liderlerinin uzmanlığından ve görüşlerinden yararlanmaya çalışıyor.

Trump, yönetimi küresel ticaret ortaklarıyla gerilimleri ele alırken ve ekonomik büyümeyi artırmaya çalışırken, son aylarda iş dünyası liderleriyle özel toplantılar düzenledi. Yönetimin daha geniş ekonomik gündemi, yerli üretimi genişletmeye, kilit sektörleri yeniden ülkeye getirmeye ve özel sektör yatırımlarından yararlanarak ABD'nin ileri teknoloji üretimi ve enerji tedarik zincirlerinde konumunu güçlendirmeye odaklanıyor.


Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
TT

Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)

Asya borsaları bugün keskin bir düşüş yaşadı. Wall Street'te teknoloji sektörlerinin öncülüğünde başlayan satış dalgası, yapay zekâ şirketlerinin aşırı değerlendiğine dair artan endişelerle daha da şiddetlendi.

Bu durum, yatırımcıların yapay zekâ yatırımlarının bir balon haline gelip gelmediğine dair heyecandan temkinli bir tutuma geçtiklerinin küresel bir göstergesi. Söz konusu düşüş, Wall Street yöneticilerinin zayıf piyasaların olası bir düzeltmeyle karşı karşıya olduğu konusunda uyarıda bulunduğu ABD'deki Standard & Poor's ve Nasdaq endekslerindeki düşüşün ardından geldi. Şarku’l Avsat’ın Financial Times'tan aktardığına göre yöneticiler, piyasaların ‘yüzde 10 veya yüzde 20 oranında yükseliştense, düzeltmeye uğrama olasılığının daha yüksek’ olduğunu belirttiler.

Fırtınanın merkezinde Asya teknoloji endeksleri

Yapay zekâ coşkusu sayesinde bu yıl güçlü bir performans gösteren Asya piyasaları en çok etkilenenler oldu. Bu yıl en iyi performans gösteren endekslerden biri olan Güney Kore'nin KOSPI endeksi, kayıplarını hafifçe azaltmadan önce yüzde 6,2 oranında keskin bir düşüş yaşarken, Japonya'nın Nikkei 225 endeksi işlemlerin başlangıcında yüzde 4,3 oranında düştü. Taipei'nin Taiex endeksi yüzde 2,4, Hong Kong'un Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Çin’in CSI 300 endeksi ise yüzde 0,7 değer kaybetti. Bu daralma bugün ABD ve Avrupa piyasalarında daha fazla düşüş beklentisine yol açtı.

Çip üretimi devlerine doğrudan darbe

ABD'nin yapay zekâ ihtiyaçlarının ana tedarikçileri olan Asyalı çip üreticileri, en çok satılan hedefler arasındaydı. Yapay zekada kullanılan yüksek bant genişliğine sahip bellek çiplerinin en büyük üreticilerinden ikisi olan SK Hynix ve Samsung Electronics'in hisseleri sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 6,1 değer kaybetti. Dünyanın en büyük çip üreticisi Taiwan Semiconductor Manufacturing Company (TSMC) de değerinin yüzde 3'ünü kaybetti. Analistler, bölgesel çip üreticileri ile ABD yapay zekâ start-up'ları arasında yapılan bir dizi anlaşmanın desteğiyle, Kuzey Asya'da yapay zekâ beklentilerinin son zamanlarda önemli ölçüde arttığını belirtiyor.

Borsa piyasalarındaki çalkantıya rağmen, tahvil ve döviz piyasaları bir miktar istikrar gösterdi. 10 yıllık ABD hazine tahvillerinin getirileri hafifçe düştü ve dolar, bir dizi para birimi ve Japon yeni karşısında hafif değer kaybetti.


Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
TT

Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)

Yeni bir rapora göre Donald Trump'ın bu yıl göreve dönmesinden bu yana Birleşik Devletler'deki en zengin 10 kişinin serveti 700 milyar dolar artıı ve başkanın politikaları "eşitsizliği yeni zirvelere taşıdı".

Başkomutanın en önemli icraatlarından biri, kurumlar vergisi oranlarını ve milyarderlerin vergilerini düşüren Büyük, Güzel Yasa Tasarısı'nı imzalamasıydı. Öte yandan en düşük gelirli hanelerin vergilerinin artması bekleniyor.

Oxfam America, Trump'ın tartışmalı yasa tasarısının "onlarca yıldır görülen en büyük servet transferlerinden birini" kolaylaştırdığını söylüyor.

Rapora göre en üst yüzde 1 içindeki en düşük gelirli hane halkı, son bir yılda en alt yüzde 20’lik dilimdeki en yüksek gelirli hane halkından 987 kat daha fazla servet kazandı. Ayrıca Başkan Joe Biden dönemindeki bazı ayları da içeren geçen yıl içinde ABD milyarderlerinin serveti 698 milyar dolar arttı.

fty
Donald Trump döneminde milyarderlerin serveti 698 milyar dolar arttı (ABD)

En zengin Amerikalıların servetindeki bu muazzam artışa rağmen ülkenin yüzde 40'ından fazlası düşük gelirli olarak sınıflandırılıyor ve federal yoksulluk sınırının iki katından daha az gelirle yaşıyor.

Senatör Elizabeth Warren, raporun önsözünde, "Aramızdaki en zenginler neredeyse hiç vergi ödemeden hayal edilemez servetler elde edebiliyor" diye yazdı.

Partisinin başkan adaylığı için yarışırken servet vergisini destekleyen Demokrat, raporun yeni bir yol sunabileceğini de öne sürdü.

Warren, "Bu rapor, Amerika'daki eşitsizliğin şiddetini inceliyor ve ileriye dönük bir yol çiziyor" diye yazdı.

Neyin işe yaradığını biliyoruz. Sıkı rekabet için büyük şirketleri bölmek, çalışanlarımızı desteklemek, vergi mevzuatını düzeltmek ve hizmetlere yatırım yapmak sadece ailelere yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda tüm ekonomimizi de güçlendiriyor. Halkımıza yatırım yaptığımızda, kuralları adilce uyguladığımızda, en zenginlerden kendi paylarına düşeni yapmalarını istediğimizde hepimiz daha iyi olacağız.

grthy
Elizabeth Warren, "büyük şirketleri bölmenin" ABD ekonomisini güçlendireceğini söylüyor (AP)

Oxfam America Başkanı ve CEO'su Abby Maxman da Warren'la aynı fikirde.

Yaptığı açıklamada, "Veriler, ülkemizdeki insanların içgüdüsel olarak zaten bildiği bir şeyi doğruluyor: Yeni Amerikan oligarşisi burada" dedi.

Milyarderler ve mega şirketler hızla büyürken, çalışan aileler konut, sağlık hizmeti ve market alışverişi için para bulmakta zorlanıyor.

Ancak milyarderler, Trump'ın ikinci başkanlığında kilit bir rol oynadı.

Yemin töreni sırasında sahnede Elon Musk, Mark Zuckerberg, TikTok CEO'su Shou Zi Chew ve Jeff Bezos gibi CEO'lar da vardı.

Öte yandan Palantir, OpenAI, Google ve Lockheed Martin gibi şirketler, süregelen hükümet kapanmasına rağmen Trump'ın devam eden 300 milyon dolarlık projesinin en büyük fon sağlayıcıları arasında yer alıyor.

Hatta bir haberde Trump ailesinin, iki başkanlık dönemi boyunca kripto paralardan, MAGA markalı ürünlerden ve Mar-a-Lago konutundan gelen kârlar sayesinde 3,4 milyar dolar gibi dudak uçuklatan bir kazanç elde ettiği öne sürüldü.

Başkomutan, milyarder arkadaşlarının görev süresi boyunca kazandıkları parayla neşeyle övünmüştü.

Trump, sırasıyla 12,9 milyar dolar ve 5,6 milyar dolar servetleri olduğu tahmin edilen Charles Schwab ve NASCAR takımı sahibi Roger Penske'yi işaret ederek, onların hatırı sayılır servetleriyle böbürlenmişti.

Nisanda Oval Ofis'te düzenlenen bir basın toplantısında, "2,5 milyar dolar kazandı ve 900 milyon dolar kazandı! Bu hiç de fena değil!" demişti.

The Independent, yorum için Elizabeth Warren, ABD Hazine Bakanlığı ve Beyaz Saray'la iletişime geçti.

Independent Türkçe