2023'te en zenginler daha da zengin oldu

500 milyarder listesinin yüzde 77'si servetini büyüttü

Listenin zirvesindeki Elon Musk, Tesla, SpaceX ve Twitter'ın sahibi (Reuters)
Listenin zirvesindeki Elon Musk, Tesla, SpaceX ve Twitter'ın sahibi (Reuters)
TT

2023'te en zenginler daha da zengin oldu

Listenin zirvesindeki Elon Musk, Tesla, SpaceX ve Twitter'ın sahibi (Reuters)
Listenin zirvesindeki Elon Musk, Tesla, SpaceX ve Twitter'ın sahibi (Reuters)

Bloomberg'ün en zengin 500 milyarder listesinde yer alan kişilerin yüzde 77'si, 2023'te servetlerini büyüttü.

Listenin tepesindeki Elon Musk, bu yıl servetini 98 milyar dolar artırarak 235 milyar dolara yükseltirken, Louis Vuitton'un sahibi Fransız iş insanı Bernar Arnault 179 milyar dolarlık servetiyle ikinci sırada yer aldı.

Arnault, listenin ilk 10 sırasında yer alan ABD'li olmayan tek isim olarak kayıtlara geçti. 

Amazon'un sahibi Jeff Bezos ise 178 milyar dolarla üçüncü sıradaki yerini korudu.

Meta'nın kurucusu ve sahibi Mark Zuckerberg ise bu yıl servetini en çok büyüten ikinci isim olmayı başardı. 

2022'deki çöküşün ardından, hisse fiyatlarının yeniden tırmanışa geçmesiyle birlikte servetini 83 milyar dolar artıran Zuckerberg, toplam 128 milyar dolarla listenin 6. sırasında kendine yer buldu.

Listenin ilk 15 sırasında yer alan milyarderlerden, serveti küçülen tek isim Adani Grup'un sahibi Hindistanlı iş insanı Gautam Adani oldu.

Toplam serveti, 36,3 milyar dolar kayıpla 84,3 milyar dolara gerileyen Adani, kayıplar nedeniyle bu yıl ilk 10'un dışında kaldı.

Adani'nin kayıplarının kaynağıysa Hint iş insanının adının karıştığı borsa skandalı. Adani, yılın ilk aylarında hisse manipülasyonuyla suçlanmış ancak hakkındaki iddiaları reddetmişti.

Batı tarafından uygulanan ekonomik yaptırımlara rağmen Rus oligarklar da servetlerini büyüten milyarderler arasına adını yazdırdı. Nikel devi Vladimir Potanin servetini 2 milyar dolar artırarak 30,6 milyar dolara yükseltirken, 20,3 milyar dolar serveti bulunan Alişer Usmanov'un varlıklarını 1,88 milyar dolar büyüttü.

Independent Türkçe



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal