Hindistan ekonomisi, Çin'e nasıl bir alternatif sunuyor?

Yabancı yatırımcılar Çin'den uzaklaşıyor

73 yaşındaki Modi, 2014'ten bu yana Hindistan'ı yönetiyor (Reuters)
73 yaşındaki Modi, 2014'ten bu yana Hindistan'ı yönetiyor (Reuters)
TT

Hindistan ekonomisi, Çin'e nasıl bir alternatif sunuyor?

73 yaşındaki Modi, 2014'ten bu yana Hindistan'ı yönetiyor (Reuters)
73 yaşındaki Modi, 2014'ten bu yana Hindistan'ı yönetiyor (Reuters)

ABD merkezli yayın kuruluşu CNN, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin ekonomi politikalarının Çin'e nasıl bir alternatif yarattığını yazdı.

Tüm dünyadan finans uzmanlarının Hindistan'ın 2014'ten bu yana Modi yönetiminde geçirdiği iki dönemde kaydettiği ilerlemenin farkında olduğunu belirten CNN, Hintli liderin 2025'e kadar ülkeyi 5 trilyon dolarlık bir ekonomiye dönüştürmeyi hedeflediğini hatırlattı.

Çin'in çok sayıda ekonomik problemle uğraştığı ve sermayenin ülkeden kaçmaya başladığı belirtilirken, Hindistan'daki atmosferse bunun tam tersi.

2021'deki zirve noktalarının ardından düşüşe geçen Şanghay, Shenzhen ve Hong Kong borsaları son yıllarda 5 trilyon dolarlık değer kaybına uğradı.

Ülkedeki doğrudan yabancı yatırımlarsa ocakta, geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 12 azaldı.

Hindistan'daysa borsa tarihin en yüksek seviyesine ulaşmış durumda ve borsaya kote şirketlerin toplam değeri geçen yılın sonunda 4 trilyon doları geçti.

New York merkezli yatırım bankası Jefferies'in raporuna göre bu rakam 2030'a kadar iki kattan fazla artarak 10 trilyon dolara kadar ulaşabilir. 

Japonya da Çin'e alternatif arayan yatırımcıları kendine çeken ülkelerden biri. Yenin zayıflaması ve artan şirket kârlarıyla birlikte geçen hafta Tokyo borsası 34 yılın zirvesini görmüştü. Ancak ülke şu an resesyonda ve dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi ünvanını Almanya'ya kaybetti.

Küresel borsa endeksi derleyicisi MSCI'ın verileri de Hindistan'a kayan ilgiyi doğrular nitelikte.

MSCI'dan bu ay yapılan açıklamada, gelişmekte olan pazarlarda Hindistan'ın ağırlığının yüzde 17,98'den yüzde 18,06'ya yükseldiği ifade edilirken, Çin'in ağırlığıysa yüzde 24,77'ye düştü.

IMF, gelecek mali yılda Hindistan'ın yüzde 6,5 oranında büyümesini beklerken, Çin'le ilgili büyüme tahminiyle yüzde 4,6'da kaldı. Jeffries analistleriyse Hindistan'ın 2027'ye kadar dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi olacağını düşünüyor.

Çin'deki yerel siyasi risklerden kaçınmak isteyen yabancı şirketlerin sayısının arttığı bir dönemde, kurumsal yatırımcılar da şu anda çok ucuz görünmesine rağmen Çin borsasındaki şirketlerden hisse alma konusunda temkinli bir görüntü çiziyor.

Diğer yandan Hindistan, Batı'yla ve diğer büyük ekonomilerle iyi ilişkileriyle ve çok uluslu şirketlere yapılan ülkede fabrikalar kurma çağrısıyla dikkat çekiyor.

Hindistan'ı yakından takip eden piyasa gözlemcilerinin neredeyse tamamı bu yıl yapılacak seçimlerde Modi'nin yönettiği Hindistan Halk Partisi'nin (BJP - Bharatiya Janata Party) ipi göğüslemesinden yana.

Modi'nin yeni bir seçim zaferi elde etmesinin ülkenin ekonomi politikalarına öngörülebilirlik katacağı düşünülüyor.

Independent Türkçe



Vizyon 2030, Suudi Arabistan'ı enerji sürdürülebilirliğine ulaşma ve emisyonları azaltma yolunda ilerletiyor

Suudi Arabistan'daki bir güneş enerjisi projesi (SPA)
Suudi Arabistan'daki bir güneş enerjisi projesi (SPA)
TT

Vizyon 2030, Suudi Arabistan'ı enerji sürdürülebilirliğine ulaşma ve emisyonları azaltma yolunda ilerletiyor

Suudi Arabistan'daki bir güneş enerjisi projesi (SPA)
Suudi Arabistan'daki bir güneş enerjisi projesi (SPA)

Suudi Arabistan, uzun yıllar boyunca ulusal enerji karışımının önemli bir parçası olarak geleneksel enerji kaynaklarına bel bağladı. Bu bağımlılık büyük miktarlarda fosil yakıt tüketimine ve karbon emisyonlarının artmasına neden oldu. Suudi Arabistan, güneş ve rüzgâr enerjisi alanında geniş doğal kaynaklara sahip olsa da, bu yenilenebilir kaynaklara yapılan yatırımlar olması gerektiği kadar kapsamlı değildi.

Vizyon 2030'un hayata geçirilmesiyle birlikte bu alanda bir değişim başladı; enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması ve karbon emisyonlarının azaltılmasının temel stratejik boyutlarından biri haline geldi. Bu doğrultuda, Vizyon 2030’un 2024 yılı raporuna göre, ulusal enerji karışımının çeşitlendirilmesini hızlandırmak için Ulusal Yenilenebilir Enerji Programı ve İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Yenilenebilir Enerji Girişimi başlatıldı.

Bu girişimler kapsamında yenilenebilir enerji sektöründe birçok başarı elde edildi. Suudi Arabistan, güneş ve rüzgâr enerjisinden elektrik üretiminde rekor düzeyde düşük maliyete ulaştı. Ayrıca hidrojen kullanarak sürdürülebilir ulaşım çözümlerini harekete geçirmek ve düşük karbonlu enerjiye geçişi desteklemek için adımlar atmaya başladı.

Bu bağlamda Suudi Arabistan, hidrojen kullanarak sürdürülebilir ulaşım çözümlerini etkinleştirmek ve düşük karbonlu enerji kaynaklarına geçişi desteklemek için pratik adımlar atmaya başladı. Tüm bu çabalar, gelecek nesiller için enerji kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamayı, sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunmayı ve yeşil ve müreffeh bir ekonominin inşasını desteklemeyi amaçlıyor.

Enerji depolama alanında Suudi Arabistan, 26 gigawatt (GW) depolama kapasitesi sağlayan mevcut projeler ve 2030 yılına kadar 48 GW hedefi ile en büyük on küresel pazardan biri. Ayrıca, 2 bin megawatt saat (MWh) kapasite ve 488 gelişmiş batarya konteyneri ile Ortadoğu ve Afrika'daki en büyük enerji depolama projelerinden biri olan Bisha Enerji Depolama Projesi'nin lansmanı yapıldı.

dfgthy
Bisha Enerji Depolama Projesi (SPA)

Suudi Arabistan, doğu bölgesinde iki konvansiyonel olmayan petrol sahası ve rezervuarının keşfedilmesiyle konvansiyonel enerji sektöründe de başarılar elde etti ve Krallığın dünya çapında önemli bir enerji kaynağı olarak konumunu güçlendirdi. Bu yeni sahalar ve rezervuarlar günde 11 bin 437 varil Arap petrolü ve günde 9,39 milyon standart fit küp ilişkili gaz üretiyor. Ayrıca Rubülhali Çölü’nde günde 140 varil kondensat ve günde 19,5 milyon standart fit küp ilişkili gaz üreten iki doğal gaz sahası ve rezervuarı keşfedildi.