Malezya Başbakanı: Bir daha asla sömürge altına girmek istemiyoruz

Malezya Başbakanı: Bir daha asla sömürge altına girmek istemiyoruz
TT

Malezya Başbakanı: Bir daha asla sömürge altına girmek istemiyoruz

Malezya Başbakanı: Bir daha asla sömürge altına girmek istemiyoruz

Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed, tekrar sömürge altına girmek istemediklerini söyledi.

Malaysiakini gazetesinde yer alan habere göre Mahathir, Mekong Review dergisine verdiği özel röportajda, Güney Çin Denizi sorununa ilişkin açıklamalarda bulundu.

Mahathir, Çin'in bölgede tek taraflı hakimiyet kurmaya çalıştığına değinerek, "Çin, Güney Çin Denizi'nden geçen tüm gemileri kontrol etmeye kalkışmazsa Malezya açısından bir sorun yok. Çin şu anda böyle bir şey yapmıyor ancak gemileri kontrol etmeye başlarsa ciddi sorunlar ortaya çıkar." dedi.

"Tekrar sömürge altına girmek istemiyoruz"

Mahathir, Çin'in bölgede gücünü artırmasıyla ilgili soru üzerine, "Malezya nüfusunun yüzde 25'i Çinlilerden oluşuyor. Malezya'yı işgal edebilecekleri zaman bunu yapamadılar. Diğer yandan Portekiz Malezya'ya 1905 yılında geldi ve 2 yıl sonra bizi işgal etti. O zaman biz kimden korkuyoruz?" ifadelerini kullandı.

Malezya'nın bağımsız bir ülke olduğunu ifade eden Mahathir, "Çin'in kelimenin tam anlamıyla tüm Malezya'yı satın alabilecek kadar çok parası var. Eğer Çin bunu yapmış olsaydı şu anda Çin'in bir eyaleti olurduk. Biz yıllarca sömürgeciliğe karşı mücadele ettik ve bağımsızlığımızı kazandık. Malezya toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını koruma hakkına sahip. Bir daha asla sömürge altına girmek istemiyoruz." diye konuştu.

Güney Çin Denizi sorunu

Dünyanın en önemli deniz güzergahlarından olan ve zengin hidrokarbon rezervlerine ev sahipliği yapan Güney Çin Denizi'nde Çin başta olmak üzere Filipinler, Vietnam, Malezya, Brunei ve Tayvan hak iddia ediyor.

Çin, 1947'de yayımladığı 9 kesik çizgili haritayla egemenlik ihtilaflarının yaşandığı bölgenin yüzde 80'i üzerinde hak iddiasında bulunuyor.

Tüm deniz yolu üzerinde tek başına hakimiyet iddia eden Çin, tartışmalı bazı ada ve kayalıklarda askeri tahkimatlar kurmaya başlamış, Filipinler'in başvurusuyla 2016'da Uluslararası Tahkim Mahkemesi ise Çin'in Güney Çin Denizi'nde tek taraflı egemenlik taleplerinin yasal zemini olmadığına karar vermişti.

Geçen yıl ağustos ayında ASEAN üyesi Brunei, Malezya, Filipinler ve Vietnam, Çin ile bölgedeki gerilimin azaltılması için çerçeve anlaşmaya varılmasını kararlaştırmıştı.

Pekin yönetiminin, Güney Çin Denizi'ndeki adalara üs inşa ederek egemenlik hakkı iddiasına bölge ülkelerinin yanı sıra ABD de karşı çıkıyor.



İranlı milletvekili, yaptırımların yeniden uygulanması halinde Tahran'ın nükleer silah anlaşmasından çekileceği tehdidinde bulundu

Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
TT

İranlı milletvekili, yaptırımların yeniden uygulanması halinde Tahran'ın nükleer silah anlaşmasından çekileceği tehdidinde bulundu

Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)

İranlı milletvekili Manuçehr Muttaki bugün Defa Press’e verdiği demeçte, Birleşmiş Milletler'in (BM) Tahran'a uluslararası yaptırımları yeniden uygulamaya koyması halinde parlamentonun Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'ndan çekilmeye hazır olduğunu söyledi.

Bu açıklama, Avrupa ülkelerinin BM'ye İran'a uluslararası yaptırımları yeniden uygulamaya hazır olduklarını bildirerek, ekim ayında sona erecek olan BM yaptırımlarını hızlı bir şekilde yeniden yürürlüğe koyabileceklerini ifade etmelerinden sonra geldi.

Daha önce Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya, ağustos ayı sonuna kadar Tahran'ın nükleer dosyası konusunda müzakere yoluyla bir çözüme ulaşılamaması halinde İran'a yaptırımları yeniden uygulamaya hazır olduklarını BM'ye gönderdikleri mektupta açıklamışlardı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre üç ülkenin dışişleri bakanları, ‘İran'ın Ağustos 2025 sonuna kadar diplomatik bir çözüme varmak istememesi veya uzatma fırsatını değerlendirmemesi halinde snapback mekanizmasını harekete geçirmeye hazır olduklarını’ belirttiler.

Avrupa Troykası'nın (Fransa, Birleşik Krallık ve Almanya) İran'a verdiği süre, yaklaşık 3 hafta sonra dolacak ve ardından İran'ın nükleer dosyası BM Güvenlik Konseyi'ne sevk edilecek. Bu, snapback mekanizmasının devreye sokulması için bir hazırlık niteliğinde.

Bu mekanizma, 2015 yazında İran ile P5+1 ülkeleri arasında Kapsamlı Ortak Eylem Planı olarak bilinen nükleer anlaşmaya varılmasının ardından, BM'nin 2231 sayılı kararı uyarınca askıya alınan altı grup uluslararası yaptırımın otomatik olarak yeniden uygulanmasını sağlıyor.