Irak’ta vatandaşlıkla ilgili yeni yasa tasarısı tartışmalara neden oldu

Irak’ta vatandaşlıkla ilgili yeni yasa tasarısı tartışmalara neden oldu
TT

Irak’ta vatandaşlıkla ilgili yeni yasa tasarısı tartışmalara neden oldu

Irak’ta vatandaşlıkla ilgili yeni yasa tasarısı tartışmalara neden oldu

Irak Vatandaşlık Kanunu'nunda değişikliği öngören yasa tasarısı büyük tepkilere yol açtı.
Irak hükümetinin geçtiğimiz hafta parlamentoya sunduğu ve yürürlükteki Vatandaşlık Kanunu'nda bazı değişiklikleri öngören yasa tasarısı, siyasi partilerin yanı sıra sivil toplum kuruluşları ve halk tarafından öfkeyle karşılandı.
İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanarak meclise sunulan tasarıya göre, Irak vatandaşlığı alabilmek için Irak’ta bir yıl kalmak yeterli sayılıyor. Iraklı yetkililer, söz konusu maddeyi tasarıdaki ‘en tehlikeli boşluk’ olarak nitelendiriyorlar.
Iraklı yazar ve eski milletvekili Hasan Alevi, “ihanet ve Irak’ı satmakla” suçladığı hükümete ve tasarıya destek verenlere sert sözlerle yüklendi.
Alevi, tasarıya ilişkin yaptığı açıklamada, “Vatandaşlık tasarısını hazırlayan ve destek verenler Iraklı değildir. Iraklı bir anne ve babadan da değildir. Onlar, ajandır, haindir, vicdanını satılığa çıkarmıştır. Yabancılara vatandaşlık verilmesine ve devletinin ortadan kalkmasına onay vermiştir. Hangi biriniz, bir seneliğine kaldığı devlette vatandaşlık hakkı elde etmiş?” ifadelerini kullandı.
Alevi ayrıca söz konusu tasarının meclisten geçerek kanunlaşması halinde Bağdat’ta ciddi oranda demografik değişikliklerin meydana geleceğini savundu.
Alevi’nin tasarıya ilişkin söz konusu açıklamalarının yer aldığı video, önceki gün Irak’ta sosyal medya hesapları arasında hızla yayıldı.
Bağdat Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Haşim Hasan, Facebook hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Bu kolay koşullar altında Irak vatandaşlığını vermek hakarettir ve Irak’ı kasıtlı bir şekilde satmaktır. Bunun arkasında kirli hedefler var. Onurlu kişilerin bununla mücadele etmeleri gerekir” ifadelerine yer verdi.
Iraklı siyasetçilerden de tasarıya yönelik büyük bir tepki vardı. Fazilet Partisi Milletvekili Ammar Tama, tasarıda ülkedeki demografik yapıda ciddi değişikliklerin meydana gelmesine neden olacak ‘boşlukların’ olduğunu söyledi.
Şarku’l Avsat’a konuşan Tama, “İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanarak sunulan yasa tasarısının Parlamento tarafından tamamen reddedilerek hükümete geri gönderilme ihtimali yüksek” dedi.
Tasarıya destek veren siyasi çevreler ise, söz konusu tasarının 2003 öncesi göç etmek zorunda kalan Iraklıların geri dönmelerinde yardımcı olacağını savunuyor.



İsrail medyası: İsrail'in askerlerini çekme konusunda taviz vermesinin ardından Gazze görüşmelerinde ilerleme kaydedildi

İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
TT

İsrail medyası: İsrail'in askerlerini çekme konusunda taviz vermesinin ardından Gazze görüşmelerinde ilerleme kaydedildi

İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)

Jerusalem Post gazetesi, İsrail'in ek tavizler içeren yeni çekilme haritaları sunmasının ardından Gazze Şeridi'ndeki ateşkes görüşmelerinde önemli bir ilerleme kaydedildiğini bildirdi.

Gazete, Mısırlı ve Katarlı arabuluculara sunulan yeni haritalara göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus ile Refah arasındaki Morag Koridoru’nun kontrolünü fiilen bıraktığını belirtti.

Gazeteye konuşan bir kaynak, “Şu anda odak noktası Morag Koridoru değil, Refah bölgesindeki İsrail varlığıdır. Bu, mevcut tartışmalarda odak noktası olan konu” ifadelerini kullandı.

Kahire el-İhbariyye televizyon kanalı dün erken saatlerde, Mısır ve Katar'ın arabuluculuk çabaları ve Gazze Şeridi'ndeki ateşkes müzakerelerinde anlaşmazlık konusu olan maddeler üzerinde bir çözüme yaklaşıldığı konusunda iyimserlik olduğunu duyurdu.

İsrail, şu anda tartışılan 60 günlük ateşkes süresince Gazze Şeridi'ndeki varlığını önemli ölçüde azaltmayı kabul etti. Arap bir diplomat ve arabuluculuk çabalarına katılan bir kaynak, Times of Israel gazetesine verdikleri demeçte, bu tavır değişikliğinin önümüzdeki günlerde bir anlaşmaya varılmasına kapı açtığını ifade etti.

Kaynaklar, ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un baskısı üzerine İsrail'in, ateşkes süresince Gazze Şeridi'nden kısmi çekilme konusunda en katı taleplerinden vazgeçmeyi kabul ettiğini belirtti. Kaynaklar, Witkoff'un baskısı sayesinde İsrail'in sunduğu yeni haritalarda, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus şehirlerini ayıran Morag Koridoru’nda kalmasının öngörülmediğini de bildirdi.

İsrail ayrıca, Gazze Şeridi sakinlerinin bir araya getirilip güvenlik taramasından geçirileceği ve bölgeden ayrılmalarının engelleneceği tartışmalı bir ‘insani yardım şehri’ kurmayı umduğu Refah'taki varlığını azaltmayı da kabul etti.

Arap diplomat, İsrail'in Gazze Şeridi'nden çekilme konusundaki güncellenmiş önerisinin, İsrail'in ‘insani yardım şehri’ planını uygulama yeteneğini engelleyeceğini söylüyor.

Müzakerelere katılan kaynağa göre, arabulucular şu anda Doha'da Hamas müzakerecileriyle bir araya gelerek İsrail'in en son haritalarını inceliyorlar. Kaynak, bu haritaların Hamas'ın İsrail ordusunun 2 Mart'ta önceki ateşkesin çökmesinden önce işgal ettiği konumlara çekilmesi talebiyle büyük ölçüde uyumlu olduğunu belirtti.

Bu arada Hamas, İsrail'in kalıcı ateşkes taahhüdü talebinden vazgeçmeye hazır olduğunu; bunun karşılığında ABD Başkanı Donald Trump'ın, taraflar kalıcı ateşkes konusunda anlaşmaya varana kadar ateşkesin devam edeceğini kişisel olarak garanti etmesini istedi.

Hamas'ın kalıcı ateşkes talebinden vazgeçmesi ve İsrail'in geri çekilme kapsamından taviz vermesi ile arabulucular, Doha'da devam eden görüşmelerdeki en zorlu engellerin aşıldığına inanıyor. Bununla birlikte, Arap diplomat, tarafların insani yardım dağıtım mekanizmaları ve iki aylık ateşkes süresince serbest bırakılacak Filistinli mahkûmların sayısı ve kimlikleri konusunda anlaşmaya varmaları gerektiğini belirtiyor. Buna karşılık, on İsrailli esir canlı olarak serbest bırakılacak ve öldürülen on sekiz esirin cesetleri teslim edilecek.