Tahran, Fransa ve İran vatandaşlığı bulunan akademisyenin gözaltına alındığını doğruladı

Fransız asıllı İranlı akademisyen Fariba Adelhah (AFP)
Fransız asıllı İranlı akademisyen Fariba Adelhah (AFP)
TT

Tahran, Fransa ve İran vatandaşlığı bulunan akademisyenin gözaltına alındığını doğruladı

Fransız asıllı İranlı akademisyen Fariba Adelhah (AFP)
Fransız asıllı İranlı akademisyen Fariba Adelhah (AFP)

İran yargı yetkilileri bugün yaptığı açıklamada, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un İran ile ilgili sorunu dile getirmesinden bir gün sonra Fransa ve İran vatandaşlığı bulunan akademisyenin gözaltına alındığını doğruladı.
Macron dün, bölgedeki gerilimin azaltılması çabaları kapsamında, Tahran’dan çifte vatandaşlığı bulunan akademisyenin geçtiğimiz ay gözaltına alınması ile ilgili bir açıklama talep etti.
Yargı sözcüsü Gulam Huseyn İsmail İran yargısına ait internet sitesi üzerinden yapılan açıklamada  şu ifadeye yer verildi: “Bu hanım yakın zamanda gözaltına alındı fakat davanın niteliği nedeniyle konu hakkında açıklama yapamayız.”
Fransa ve İran vatandaşlığına sahip olan akademisyen, gözaltına alındığı sırada Tahran’daki evindeydi ve Tahran’ın güveyindeki Evin Hapishanesi’ne sevk edildi.
60 yaşındaki Fariba Adelhah Paris merkezli Siyaset Bilimi Enstitüsü'nde Uluslararası Araştırma Merkezi'nde araştırmacıydı. Bu konuda şaşırtıcı olan, bu konunun Macron’un müsteşarının Körfez’deki gerilimi düşürmek amacıyla Tahran’a yaptığı 2 ziyaret sırasında ortaya çıkmamasıdır. İranlı yetkililerin gözaltına aldığı Adelhah, İranlı yetkililerin çifte vatandaşa sahip tutukladığı ve ülke aleyhine çalışmakla suçladığı ilk kadın değil.



İran Cumhurbaşkanı'nın yokluğunda süreç nasıl işleyecek?

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
TT

İran Cumhurbaşkanı'nın yokluğunda süreç nasıl işleyecek?

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)

İran anayasası, İran cumhurbaşkanının herhangi bir nedenle iki ay süreyle yetkilerini kullanamaması durumunda, İran cumhurbaşkanlığının görevlerini geçici bir komitenin üstlenmesini öngörüyor.

131. maddeye göre başkanın ölümü, yokluğu, iki ayı aşan hastalık veya görev süresinin dolması ve yeni cumhurbaşkanının seçilmemesi halinde, cumhurbaşkanının görevlerini bir komisyon üstlenecek.

İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Rehber'in onayıyla, Meclis Başkanı ve Yargı Başkanının da yer aldığı bir komiteye başkanlık ediyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı, 50 gün içinde başkanlık seçimlerini düzenlemekle yükümlü olacak.

131. maddeye göre Rehber, cumhurbaşkanı yardımcısının yetkilerini gerektiği gibi kullanamaması halinde cumhurbaşkanının tüm yetkilerini doğrudan şahsen üstlenebilir veya yeni bir yetkili atayabilir.

İran Anayasası'nın 113. Maddesine göre İran Cumhurbaşkanı'nın, Rehber'den sonra ülkede en yüksek yetkili olduğunu ve Rehber ile ilgili konular hariç, Anayasa'nın uygulanmasından ve yürütme organını (hükümeti) yönetmekten sorumludur.

Bu, İran'ın başbakanlık görevini devralmak üzere geçici bir komite kurma durumu ile üçüncü kez karşı karşıya kalmasıdır.

İlki, İran devriminin ilkelerine ihanet ettiği gerekçesiyle Rehber Humeyni tarafından görevden alınan eski Cumhurbaşkanı Ebu'l Hasan Beni Sadr’ın görevden alınmasının ardından gerçekleşti. Beni Sadr 1979 devriminden sonra İran'ın ilk seçilmiş cumhurbaşkanıydı. Paris'te sürgünde iken Ekim 2021'de öldüğünde 88 yaşındaydı. Komitenin çalışmaları 22 Haziran 1980'den aynı yılın 2 Ağustos'una kadar yaklaşık iki ay sürdü.

İkincisi, 30 Ağustos 1981 tarihinde İran Başbakanı Muhammed Ali Recai'nin suikasta uğramasının ardından kurulmuştur. Komisyon, Başbakanlık binasının bombalanmasından birkaç saat sonra çalışmalarına başladı ve 9 Ekim 1981 tarihine kadar devam etmiştir.