​Güney Geçiş Konseyi, Aden’de gösteri düzenleme çağrısı yaptı

Aden’deki son çatışmalarda evi yıkılan Yemenli bir kadın (Reuters)
Aden’deki son çatışmalarda evi yıkılan Yemenli bir kadın (Reuters)
TT

​Güney Geçiş Konseyi, Aden’de gösteri düzenleme çağrısı yaptı

Aden’deki son çatışmalarda evi yıkılan Yemenli bir kadın (Reuters)
Aden’deki son çatışmalarda evi yıkılan Yemenli bir kadın (Reuters)

Güney Geçiş Konseyi, başta Aden olmak üzere Yemen’in diğer bölgelerindeki üyelerine, gerginliği sonlandırmak ve darbeci Husiler karşısında bir bütün olmak için Riyad destekli meşru hükümetle yapılması planlanan bir diyalog öncesinde popülaritesini göstermek amacıyla yarın (15 Ağustos) geçici başkent Aden’de gösteri düzenleme çağrısı yaptı.
Şarku'l Avsat'a açıklama yapan Aden’deki yetkililer, şehirdeki hizmet durumunun, Aden’deki farklı kasabalarda hükümete bağlı noktaların kontrolünün Geçiş Konseyi’ne geçmesine yol açan 4 günlük çatışmaların ardından meşru hükümet liderlerinin şehirden ayrılmasına paralel olarak ilerleyen günlerde tamamen duracağı hususunda uyarıda bulundu.
Eski Aden Valisi Aydarus el-Zubeydi liderliğindeki Güney Geçiş Konseyi güçlerinin, bölgede bulunan kamplar üzerindeki kontrolüne dair ülkenin çeşitli noktalarından tepkiler gelirken, İçişleri Bakanlığı da durumu kontrol altına almak ve güvenliği sağlamak için Aden’de ve kurtarılmış alanlardaki tüm güvenlik birimleriyle koordinasyonun sağlandığını açıkladı.
Suudi Arabistan’ın Aden'deki çatışmaları sonlandırmaya yönelik müdahalesi ile birlikte, meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu'nun, çatışmaları durdurma, meşru yönetime ait kamplardan geri çekilme ve gerginliği sonlandırmak için Riyad’ın ev sahipliğinde diyalog düzenleme çağrısı sonrası bölgede ateşkes ilan etti.
Yemen İçişleri Bakan yardımcısının ofisinden yapılan yazılı açıklamaya göre, güvenlik ve istikrarı sağlamak için Aden ve kurtarılmış alanlardaki son durumun sıkı takip edildiği belirtildi. Açıklamada ayrıca, tüm güvenlik liderleri, silahlı kuvvetler ve Hizam Emni tugaylarının güvenliği sağlamak üzere birlikte çalıştığı ifade edildi.
Açıklamada, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Lahşa tugaylarının, genel faaliyetlerle güvenlik durumunu sürekli takip ettiği ve kurtarılmış alanlardaki güvenlik gelişmeleri hakkında rapor sunduğu belirtildi.
Tüm bu gelişmelerin akabinde Güney Geçiş Konseyi komutanlığından bir heyetin, Aden’de olası bir güvenlik tehdidinin yeniden başlamasını önlemek amacıyla uzun vadeli çözümlere ulaşmak için meşru hükümetle diyaloğa başlamak için Suudi Arabistan’a gitmesi bekleniyor.
Husi vurgusu
Yemen’nin Londra Büyükelçisi ve eski Sosyalist Parti Genel Sekreteri Yasin Said Numan, Facebook üzerinden yaptığı açıklamada Aden’deki “fitne durumunu” sona erdirmek için siyasi projeye dönme çağrısı yaptı.
Bunun, İran destekli Husilerin faaliyetlerinin devamlılığında ve milislerin devrilmesinde Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi önderliğindeki devlet ve meşruiyet rolünün güçlenmesini sağlayacağını, güneye de siyasi ve idari reform fırsatı vereceğini vurguladı.
Numan, Husilerin projelerine karşı olan taraflar arasında siyasi uzlaşı konferansı çağrısı da yaptı. Bu konferansın tüm konuları gözden geçirecek şekilde bir sonraki siyasi süreç için düzenlemeler içeren kapsamlı bir planı içermesi gerektiğini belirtti.
Geçiş hükümeti ve Riyad’daki meşru hükümet arasında hangi noktaların ele alınacağı henüz bilinmiyor. Ancak Yemenli gözlemciler, Suudi Arabistan diyaloğunun, meşru hükümete karşı ayaklanma başlatılmaması ve Geçici Konseyi’nin meşruiyet sancağı altında olmasını sağlayacak olumlu sonuçlar doğuracağına inanıyor.
1990 yılındaki birleşme öncesinde Yemen’in güneyinde mevcut olan devleti yeniden kurmak için güneydeki geçiş tarafından kabul edilen ayrılıkçı söylemlere rağmen liderler, Konsey’in Cumhurbaşkanı Hadi’nin meşruiyetini onaylama veya onaylamama hususunda çekinceli açıklamalar yaptı.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı da Yemen hükümetine ve Aden’deki çatışma taraflarına Suudi Arabistan’da acil bir toplantı düzenleme çağrısında bulundu. SPA'nın geçtiğimiz Cumartesi günü aktardığına göre bakanlıktan yetkililer, “Suudi Arabistan, geçici başkentteki gelişmeleri endişeyle takip ediyor” açıklamasında bulundu. Yetkililer, toplantıda “anlaşmazlıkların, diyaloğun, İran destekli Husi milisler ve diğer terör örgütleriyle mücadelenin tartışılacağını” ifade etti.
Arap Koalisyonu'ndan askeri güç uyarısı
Suudi Arabistan önderliğindeki Arap Koalisyonu da, Geçiş Konseyi oluşumlarını Aden’deki mevziilerinden geri çekilmeye çağırırken, bunu ihlal etmeye çalışan herkese karşı da askeri güç kullanma tehdidinde bulundu.
Aden’deki son gelişmelerin ardından güney askeri ve siyasi oluşumları, Güney Geçiş Konseyi’nin yol açtığı çatışmaların sorumluluğunu reddederek, kan dökmekten kaçınma ve akıllıca davranma çağrısında bulundu.
Çatışmalar, geçtiğimiz Perşembe günü Geçiş Konseyi Başkan yardımcısı Hani bin Berik’in Krater kasabasındaki Maaşik bölgesinde bulunan Başkanlık Sarayı’nda seferberlik ilanı sonrasında, Hizam Emni Komutanı Ebu el-Yemame olarak bilinen Tuğgeneral Munir el-Yafi’nin cenaze töreni sırasında Başkanlık Sarayı yakınlarındaki bir mezarlıkta patlak verdi.
Husiler, Aden’in batısındaki Brega kasabasında bulunan el-Cela kampına balistik füze ve insansız hava aracıyla çifte saldırı düzenlemiş, Yemen hükümetine bağlı Destek ve Takviye Kuvvetleri komutanlarından Munir el-Yafi ve Hizam Emni komutanlarından Racih bin Mansur da dahil 36 kişi hayatını kaybetmişti.
Aden şehrindeki hizmet faaliyetlerinin durmasına yönelik uyarılar çerçevesinde elektrik şirketleri, enerji santrallerini çalıştırmak için gereken yakıt miktarının neredeyse tükenmek üzere olduğunu ve hizmetin aksamasına neden olabilecek büyük bir baskıyla karşı karşıya olduklarını açıkladı.
Merkez Bankası iddiaları
Aden Merkez Bankası direktörüne yakın kaynaklar, banka direktörünün istifa ettiği yönündeki söylentileri yalanladı. Kaynaklara göre yetkili, Merkez Bankası’nın ülke ekonomisinin çıkarlarına karşı olan anlaşmazlıklardan uzak tutulması gerektiğini belirtti. Kaynaklar, ülkedeki durum bu şekildeyken Merkez Bankası direktörünün istifa etmeyeceğine de dikkati çekti.
Aden’in tanık olduğu çatışmalar sırasında Merkez Bankası direktörü, Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Ahmed el-Meyseri’nin de aralarında bulunduğu meşru hükümetten çok sayıda yetkilinin evi yağmalandı. Geçiş Konseyi, yağma faaliyetlerini bireysel olduğunu savunarak, faillerinin cezalandırılacağını açıkladı.
Güney'den yaşananlara tepki
Aden’deki olaylar, konseyin resmi organları ve güney partileri tarafından kınanmaya devam ederken, Güney Genel Halk Kongresi hazırlık komitesi de “Geçiş Konseyi’nin Yemen’in meşru hükümetine ve geçici başkent Aden’deki kuruluşlarına karşı yaptığı darbe hususunda” açıklamada bulundu.
Komite, konsey karşıtlarının evlerine yönelik baskın ve yağmalama faaliyetlerine dair üzüntüsünü dile getirirken, “darbe” olarak nitelediği bu durumu kınadı.
Komite tarafından yayınlanan bir bildiride Suudi Arabistan’a da olaylara kararlı bir şekilde müdahalede bulunma ve Cumhurbaşkanı Hadi’nin anayasal meşruiyetini koruma” çağrısı yapıldı.



İsrail ordusu, Gazze'de bir Hamas liderinin öldürüldüğünü duyurdu

Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
TT

İsrail ordusu, Gazze'de bir Hamas liderinin öldürüldüğünü duyurdu

Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)

İsrail ordusu, Gazze şehrinde bir Hamas liderini öldürdüğünü duyurdu. Şarku’l Avsat’ın İ24 NEWS’ten aktardığına göre dün Gazze şehrinde bir araca düzenlenen İsrail saldırısında dört kişi hayatını kaybetti. Saldırının Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın Operasyon Komutanı Ala el-Hadidi'yi hedef aldığı belirtildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi dün, Hamas’ın Yahudi devletiyle olan kırılgan ateşkes anlaşmasını ihlal ettiğini gerekçe göstererek, İsrail'in Gazze Şeridi'nde beş üst düzey Hamas yetkilisini öldürdüğünü açıkladı.

Netanyahu'nun ofisi tarafından X platformu üzerinden yapılan paylaşımda şu ifadeler yer aldı: “Bugün Hamas, İsrail askerlerine saldırmak için teröristleri İsrail kontrolündeki bölgelere göndererek ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti. Buna karşılık İsrail, beş üst düzey Hamas teröristini ortadan kaldırdı.”


Tunus’ta adaletsizliğe karşı ve özgürlükler talebiyle protesto yürüyüşleri düzenlendi

Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
TT

Tunus’ta adaletsizliğe karşı ve özgürlükler talebiyle protesto yürüyüşleri düzenlendi

Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)

Tunus’ta çoğunluğu gençlerden oluşan protestocular, sivil toplum örgütleri, aktivistler ve bağımsız siyasetçiler dün, ‘adaletsizliğe karşı’ ve özgürlük talepleriyle bir yürüyüşe katıldı. Yürüyüş, İnsan Hakları Meydanı’ndan başlayarak başkentin merkezindeki 5. Muhammed Caddesi’ni geçerek devam etti.

Protesto yürüyüşü, Tunus’un güneyindeki Gabes'te çevre kirliliğine karşı geniş kapsamlı protestoların, sektörel grevlerin ve ‘devlet güvenliğine karşı komplo kurmak’ suçlamasıyla hapiste tutulan politikacılar için uzaktan yapılan duruşmalara tepki olarak düzenlendi.

Bu durum, gazetecilerin yargılanması, sivil toplum kuruluşlarının ve basın kuruluşlarının faaliyetlerinin dondurulmasına ilişkin mahkeme kararları, vergi denetim kampanyası ve siyasi partilerin faaliyetlerinde önemli bir düşüşün yaşandığı bir dönemde ortaya çıktı.

Protesto yürüyüşü organizatörlerinden oluşan komisyonun sözcüsü gazetecilere yaptığı açıklamada, “Amacımız safları birleştirmek. Bildiğiniz gibi, bugün iklim zorlu. Adaletsizliği durdurmayı ve ülkenin uçuruma sürüklenmesini önlemeyi amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Protestolar sırasında göstericiler “Özgürlük, özgürlük, polis devleti bitti” ve “İş, özgürlük, ulusal onur” sloganları attılar. Göstericiler ayrıca üzerinde ‘Sadece adaletsizlik ve tehditleri bilen bir başkan! Halkın ve halkın isteklerinden uzaklaşan yolun nereye gidiyor?’ yazan büyük bir pankart açtılar.

Muhalefet kanadından Ulusal Kurtuluş Cephesi lideri Riyad Şuaybi, Alman Basın Ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada, “Ulusal sahnede yaşanan çok yönlü siyasi, sosyal ve çevresel gelişmeler çerçevesinde, bu yürüyüş, beş yıldan fazla bir süredir durmuş olan demokrasi ve kalkınma sürecinin yeniden başlatılması hedefine ilişkin gerçek bir ulusal konsensüsü ifade ediyor” dedi.

Bu hareket, sokakta yetkililer ile Tunus'un en büyük sendikası olan Tunus Genel İşçi Sendikası (UGTT) da dahil olmak üzere çeşitli parti ve örgütlerden muhalefet kanadındaki gruplar arasındaki gerginliğin bir göstergesi olarak görülüyor.

Paris'te yaşayan Tunuslu muhalif siyasetçi ve Fransa'daki Tunuslular Demokratik Derneği Başkanı Tarık Tukabri, “Siyasi partilerin genel sekreterlerinin çoğu bugün hapiste. Siyasi görüşleri ne olursa olsun, kamu özgürlüklerini savunmak ve onların serbest bırakılmasını talep etmek önemli” ifadelerini kullandı. Tukabri, “Siyasi ve demokratik hayata dönmemiz, partilerin ve sivil toplumun rolünü yeniden tesis etmemiz ve uzaktan yargılamalara son vermemiz gerekiyor” diye ekledi.

2019 yılında iktidara gelen Cumhurbaşkanı Kays Said, muhaliflerini devleti içeriden parçalamaya çalışmakla, yabancı güçlerle bağlantıları olmakla ve devlet kurumlarında yaygın şekilde yolsuzluğa neden olmakla suçluyor.

Öte yandan Adalet Bakanı Leyla Ceffal, ifade özgürlüğüne karşı davalar veya kovuşturmalar ya da hapishanelerde muhaliflere işkence uygulandığı iddialarını reddediyor. Ancak Tunus İnsan Hakları Birliği ve Tunus Gazeteciler Sendikası gibi insan hakları örgütleri, kamusal özgürlüklerde ciddi bir gerileme olduğuna işaret ederken hapishanelerde tutuklu bulunan politikacıların sağlık durumunun kötüleştiğini vurguluyor.

Yetkililer, özgürlük kısıtlamalarını kaldırmak, kamu hizmetlerini ve yaşam koşullarını iyileştirmek ve artan fiyatlarla mücadele etmek konusunda çifte baskı altında bulunuyor.

Tukabri, yaptığı açıklamada ayrıca “Bu boşluk bir an önce kapatılmalı ve vatandaşların sağlık, çevre kirliliği, barınma ve diğer alanlardaki gerçek sorunlarına çözüm bulmaya özen gösterilmeli” diye vurguladı.


Sudan’da çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne sıçradı

Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
TT

Sudan’da çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne sıçradı

Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Sudan’da Kordofan'ın kuzey bölgelerinde, özellikle stratejik öneme sahip Babnusa şehrinde şiddetli çatışmalar devam ederken çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne de sıçradı. Kuzey Eyaleti’nin yönetim şehri Dongola, Sudan ordusu ile ‘Evlad Kamari’ adıyla bilinen yerel milisler arasında patlak veren ilk çatışmaya tanık oldu. Bu olay, yerel halk arasında terör ve korku dalgasına yol açarken, çok sayıda milis öldürüldü ve liderleri ağır yaralı halde hastaneye kaldırıldı.

Öte yandan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD Başkanı Donald Trump'ın Sudan'daki savaşı sona erdirme isteğini memnuniyetle karşıladı. Cumartesi günü, BAE Devlet Başkanı Diplomasi Danışmanı Enver Karkaş, ‘Sudan’daki kanlı iç savaşın acilen sona erdirilmesi ve acil ateşkes’ çağrısında bulundu.

Karkaş, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada, Sudan'ın birliğine vurgu yaparken Müslüman Kardeşler'in (İhvan-ı Müslimin) etkisinin geri dönüşünün ciddi endişe kaynağı olduğunu söyledi. Karkaş, Sudan’da çatışan her iki tarafta da ihlallere karışanların hesap vermesi gerektiğinin altını çizdi.