Washington, Hariri'ye hangi mesajları iletti?

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 15 Ağustos Perşembe günü Lübnan Başbakanı Saad Hariri ile Washington'da el sıkışırken (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 15 Ağustos Perşembe günü Lübnan Başbakanı Saad Hariri ile Washington'da el sıkışırken (Reuters)
TT

Washington, Hariri'ye hangi mesajları iletti?

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 15 Ağustos Perşembe günü Lübnan Başbakanı Saad Hariri ile Washington'da el sıkışırken (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 15 Ağustos Perşembe günü Lübnan Başbakanı Saad Hariri ile Washington'da el sıkışırken (Reuters)

Washington ziyaretine özel bir önem veren Lübnan Başbakanı Saad Hariri'nin ABD'ye gidince ilk işi, kızını bir üniversiteye kaydettirmek oldu. Bu ziyaret kapsamında özellikle yeni dışişleri bakanlığı ekibi Hariri'nin ABD'ye gelişini fırsat bilerek Beyaz Saray yetkililerinin Hariri’ye ulaştırmak istedikleri mesajı kendisine bizzat iletti.
Hariri, Washington’da ABD Dışişleri Bakanlığı ofisinde Mike Pompeo ve Yakın Doğu İşleri Devlet Sekreter Yardımcısı David Schenker ile görüştü. Hariri ayrıca ABD Savunma Sekreteri Yardımcısı ve Dünya Bankası Başkanı David Malpass ile de bir araya geldi.
İki mesaj: Biri teşvik, diğeri uyarı
Independent Arabia'dan Deniz Rahme Fahri'nin ulaştığı diplomatik kaynaklar, Pompeo ve yardımcısının Hariri’nin iki müttefiki olan İlerici Sosyalist Parti lideri Velid Canbolat ve Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca’nın İran müttefikleri tarafından yalnız bırakılmasından sakınmak için desteklenmesi çağrısında bulundu. ABD'nin kanaatine göre bu üçlü siyaset sahnesini değiştirebilir. Bu şekilde Kabr Şamun davasında olanlara karşı herhangi birisini zayıflatma ya da ortadan kaldırılması girişimlerine karşı durulabilir. Canbolat, Hariri ve Caca’nın yardımıyla Lübnan'da önce yargı sonra da siyasetteki kıyım girişimlerine karşı konulabildi. Kaynağın belirttiğine göre ABD, Hariri’ye Lübnan siyasetinde giderek etkisini arttıran Hizbullah’a karşı adı konmamış bu üçlünün bir parçası olarak ayakta kalmayı tavsiye etti.
ABD Hazine Bakanlığı Terörizmin Finansmanı Sekreter Yardımcısı Marshall Billingsley’in de katıldığı Hariri’yle yapılan görüşmelerde masaya Hizbullah ve bölgedeki İran’ın etkisi konusu da geldi. Yine Hariri’nin önüne Hizbullah’a karşı Şii olmayan şahsiyetlere ya da mali kurumlara uzanacak yaptırımlar konusu da getirildi. Hariri, yaptırımları reddetmedi ve ABD idaresinin bu konudaki tutumunu değiştiremeyeceğini dile getirerek, “Ancak yapmaya çalıştığımız şey, Lübnan’ı bu yaptırımların sonuçlarından korumaktır” dedi.
Ülkesinin güvenilir Lübnan kurumlarını desteklemeye devam edeceğini belirten Pompeo, "Lübnan, İran tarafından tehdit ediliyor. Lübnan halkı İran adına Hizbullah tarafından tehdit ediliyor” dedi. Washington tarafından Hariri, Beyrut’ta karar alma mekanizmalarında artan Hizbullah’a karşı daha sert tedbirler almaya teşvik edildi ve İran nüfuzuna karşı daha cesaretli tavır takınması istendi.
Beklenen olumsuz icraatlar
Başbakan Hariri, ABD'de duyduklarının etkisini azaltmaya çalışarak “Bunlar sadece basında çıkan haberler” dese de diplomatik kaynaklar, Washington'un Hizbullah dosyasıyla ilgili konularda son derece ciddi olduğunu belirtiyor.
Eğer durum mevcut halde kalmaya devam ederse Lübnan’a karşı ilerleyen günlerde daha sert önlemler alınabilir. Örneğin, hükümet Hizbullah ile işbirliği içerisinde kabul edilerek boykot edilebilir. Yine her sene yarım milyar dolar tutarındaki askeri ve mali yardımlar dondurulabilir. ABD şu anda Hizbullah üyesi Sağlık Bakanı'nı bahane ederek sağlık sektörüne desteğini çekebilir. Hariri bu konuda hükümeti kurma aşamasında uyarı almıştı. ABD idaresinin alabileceği bir diğer olumsuz önlem ise, Dünya Bankası gibi uluslararası bağış kurumlarına, Lübnan hükümetine yeni krediler vermeyi bırakmalarını sağlamak ve zaten tehdit altında olan CEDAR'ın kaderini etkilemek.
Diplomatik kaynaklar, bunun Hariri'nin Washington'daki son şansı olduğunu ifade ederken, ABD'den gelen az sayıdaki fotoğrafın Lübnan Başbakanı'nın yüzündeki kaygı ve ciddiyeti yansıttığını dile getirdi.



Trump: İsrail Gazze’de ateşkes için şartları kabul etti, Hamas'ı da kabul etmeye çağırıyorum

ABD Başkanı Donald Trump Florida'da göçmenlerin tutulduğu geçici gözaltı merkezini ziyaret ederken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump Florida'da göçmenlerin tutulduğu geçici gözaltı merkezini ziyaret ederken (Reuters)
TT

Trump: İsrail Gazze’de ateşkes için şartları kabul etti, Hamas'ı da kabul etmeye çağırıyorum

ABD Başkanı Donald Trump Florida'da göçmenlerin tutulduğu geçici gözaltı merkezini ziyaret ederken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump Florida'da göçmenlerin tutulduğu geçici gözaltı merkezini ziyaret ederken (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump dün, İsrail'in Gazze'de 60 günlük ateşkes için ‘gerekli koşulları’ kabul ettiğini ve bu süre zarfında savaşın sona erdirilmesi için çaba gösterileceğini söyledi.

Trump, Washington'da ABD’li ve İsrailli yetkililer arasında yapılan toplantının ardından sosyal medyada yaptığı açıklamada, İsrail'in 60 günlük ateşkesin sağlanması için gerekli şartları kabul ettiğini ve bu süre zarfında tüm taraflarla savaşı sona erdirmek için çalışacaklarını söyledi.

Trump, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Barış için çok çalışan Katarlılar ve Mısırlılar bu nihai öneriyi sunacaklar. Ortadoğu'nun iyiliği için Hamas'ın bu anlaşmayı kabul etmesini umuyorum. Aksi halde durum düzelmeyecek, daha da kötüye gidecek.”

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu daha önce, önümüzdeki hafta Washington'a giderek, ABD Başkanı ve Beyaz Saray yetkilileriyle görüşeceğini açıklamıştı. Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre bu ziyaretin Gazze Şeridi'ndeki savaşın akıbeti ve bölgedeki barış anlaşmalarının kapsamının genişletilmesi ile ilgili diğer konular açısından belirleyici olması bekleniyor.

Netanyahu'nun, İsraillilerin son aylarda Gazze'de Hamas'a karşı elde ettiği ‘başarılardan’, Suriye'de yaşanan büyük değişimden ve İran'ın askeri yeteneklerine ve nükleer programına yönelik saldırılar gibi gelişmelerden yararlanmak istediği açık.

Netanyahu dün, ABD Başkanı’nın yanı sıra yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Savunma Bakanı Pete Hegseth, Trump’ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Ticaret Bakanı Howard Lutnick ve ABD Senatosu ve Temsilciler Meclisi üyelerinin de katılacağı bir toplantı yapacağını belirterek, “bu adım, (İran'a karşı) Yükselen Aslan Operasyonu’nda elde ettiğimiz büyük zaferin ardından atılıyor. Başarıdan yararlanmak, başarıyı elde etmek kadar önemlidir” dedi.

Netanyahu, Trump ile ne zaman görüşeceğini açıklamazken İsrail basını, Netanyahu'nun pazar günü Washington'a gideceğini ve pazartesi günü Trump ile görüşeceğini bildirdi.