Kudüs Valisi işgal edilmiş şehrin ‘afet şehri’ ilan edilmesine çağrı yaptı

EPA
EPA
TT

Kudüs Valisi işgal edilmiş şehrin ‘afet şehri’ ilan edilmesine çağrı yaptı

EPA
EPA

Kudüs Valisi Adnan Gays, işgal altındaki Kudüs şehrinin İsrail’in Kudüs halkına ve mukaddesatına yönelik keyfi ihlallerinden dolayı “afet şehri” olarak kabul edilmesini istedi. Öte yandan, Filistin Dışişleri Bakanlığı ABD’deki üst düzey yetkilileri işgalci İsrail’in Mescid-i Aksa’da yaptıklarına arka çıkmakla suçladı.
Vali, mukaddes şehir Kudüs’te patlak veren olaylardan seçim başarısı için olayları kullanan İsrail Devlet Başkanı Binyamin Netanyahu’yu sorumlu tuttu.
Gays 1969 yılında Avustralya kökenli bir Yahudi’nin Selahaddin minberinin bulunduğu Mescid-i Aksa’nın doğu kapısını yakmasının 50. yılında bir konuşma yaptı.
Gays, Kudüs şehrinin en kötü şartlar altında ve doğrudan tehdit altında bulunduğunu belirttiği konuşmasında kentin “murabıt” halkı tarafından göğüslerini siper ederek Talmudizm ve yerleşimci zorbalığına direndiğini söyledi.
Kudüs Valisi, Filistin halkının ve Kudüslülerin Kudüs’ü Yahudileştirme planlarına karşı desteklenmesi çağrısında bulundu. Vali, kınama siyasetinden yürürlükte olan yasalara dayanarak Filistinliler için aktif bir eylem çağrısına geçilmesini istedi. BM’nin 1969’da aldığı 271 sayılı karar ile İsrail’in Mescid-i Aksa’nın 21 Ağustos’ta yakılmasının kınandığını hatırlattı.
Gays’ın talep ve uyarıları Mescid-i Aksa’ya yönelik baskınların artması sonucu geldi. Dün de bir grup yerleşimci Yahudi İsrail güvenlik güçlerinin koruması altında Mescid-i Aksa’nın avlusuna baskın düzenledi.
Filistin Dışişleri Bakanlığı Mescid-i Aksa baskınlarından işgale arka çıkan Beyaz Saray yetkililerini de sorumlu tuttu ve baskın olayıyla ilgili “Eğer Mescid-i Aksa amaç ziyaret olsaydı prosedürler uygulanır Cami avlusuna baskın yaparak girmezlerdi”dedi.
Bakanlık, Kudüs’e Filistin halkına yönelik İsrail’in açık savaşını kınadı ve işgalin yalnızca taciz, baskı ve zorla göç ettirme hamleleriyle sınırlı kalmadığını bizzat Filistinlilerin evlerini de yıktığını belirtti.



İsrail savaş uçakları, Husilere ait 53 noktayı bombaladı, Galaxy Leader gemisini batırdı

Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
TT

İsrail savaş uçakları, Husilere ait 53 noktayı bombaladı, Galaxy Leader gemisini batırdı

Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)

 

İsrail ordusu dün, Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanlarında Husilere ait hedefleri ve Ras el-Hatib’deki elektrik santralini vurduğunu açıkladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee yaptığı açıklamada, İsrail’in onlarca savaş uçağıyla Husilere ait altyapı tesislerini bombaladığını ve tahrip ettiğini söyledi. Adraee açıklamasında, “Bu saldırılar, Husi rejiminin İsrail Devleti'ne, vatandaşlarına ve sivil altyapısına karşı topraklarına yönelik insansız hava araçları (İHA) ve karadan karaya füzeler fırlatılması da dahil olmak üzere tekrarlanan saldırıları çerçevesinde gerçekleştirildi” dedi.

İsrail ordusu, hedeflerinin arasında Husilerin 2023 yılının kasım ayında ele geçirdiği ‘Galaxy Leader’ adlı ticari geminin de bulunduğunu açıklarken, Husilerin gemide uluslararası sularda deniz araçlarını izlemek için bir radar sistemi kurduğunu öne sürdü. İsrail basını, saldırı sırasında Yemen'e 53 bomba atıldığını bildirdi.

Husiler, Galaxy Leader'ın İsrail gemisi olduğunu ve ticari gemilerin İsrail'e gitmesini engellemek amacıyla Kızıldeniz'den Hudeyde'ye götürdüklerini açıklamıştı. İsrail ise geminin İngiltere'ye ait olduğunu ve Japonya tarafından işletildiğini duyurmuştu.

Husilerin kontrolündeki medya kuruluşları, İsrail'in Hudeyde, Ras Isa ve Salif limanları ve Ras Hatib’deki elektrik santraline karşı hava saldırıları düzenlendiğini doğruladı. İsrail saldırıları sonucunda ölen veya yaralananların olduğu yönünde henüz bir haber gelmedi.

İsrail ordusu dün akşam Yemen'deki Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanları ile Ras el-Hatip’deki elektrik santralinin tahliye edilmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunmuştu. İsrail Ordu Sözcüsü Adraee, yazılı olarak yaptığı açıklamada, “Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanları ile Ras el-Hatip’deki elektrik santralinde bulunanlara, terörist Husi rejiminin kontrolü altında bulunanlara acil uyarı. İsrail ordusu, bu bölgelerde yürütülen askeri faaliyetler nedeniyle yakın zamanda bu bölgelere hava saldırıları düzenleyecektir. Güvenliğiniz için, belirtilen bölgelerde bulunanların yanı sıra bu bölgelere yakın demirlemiş gemilerin de derhal tahliye edilmesini tavsiye ederiz” ifadelerini kullandı.

Deniz güvenlik kaynakları dün sabah, ‘Magic Seas’ adlı Liberya bandıralı Yunan yük gemisinin önce sekiz küçük tekne tarafından silahlı ve roketli saldırıya uğradığını, ardından da dört deniz aracı tarafından saldırı düzenlendiğini bildirdi.

İran ile ittifak halindeki Yemenli Husiler, 2023 yılının kasım ayından bu yana Kızıldeniz’de seyrüsefer halinde olan nakliye gemilerine karşı 100'den fazla saldırı düzenledi. Husiler, bu saldırıları İsrail ile Hamas arasındaki savaşta Filistinlilerle olan dayanışmalarının bir göstergesi olarak nitelendiriyor.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Husiler bu süre zarfında iki gemiyi batırdı, bir gemiyi ele geçirdi ve en az dört denizciyi öldürdü. Bu saldırılar küresel seyrüsefer trafiğini aksattı ve denizcilik şirketlerini rotalarını değiştirmek zorunda bıraktı. Bu durum, ABD'yi bu yıl Husilere karşı yoğun saldırılar düzenlemeye itti.

ABD Başkanı Donald Trump geçtiğimiz mayıs ayında, ülkesinin Yemen'deki Husilere ait hedefleri bombalamayı durdurduğunu açıkladı ve milislerin Ortadoğu'daki önemli seyrüsefer güzergahlarından akışı engellemeyi bırakmayı kabul ettiğini belirtti.

Husiler geçtiğimiz haziran ayında, Washington'ın İsrail'in İran'a yönelik saldırılarına katılması halinde, Kızıldeniz'deki ABD gemilerini hedef alacakları tehdidinde bulunsa da ABD'nin geçtiğimiz ay İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırısının ardından şimdiye kadar bu tehdidi gerçeğe dönüştürüp dönüştürmeyeceklerini açıkça ifade etmediler.