Onlarca dünya lideri ve devlet başkanının bir araya geldiği New York’taki Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantılarının gündemine Körfez’deki gerilimler ve küresel ticaret savaşları hâkim oldu. Bununla birlikte Suriye’de uzun süredir devam eden savaş ise arka sıralarda yer aldı.
Suriye iç savaşı 9’uncu yılına girdi. Birçok Suriye vatandaşı, şu ana kadar askeri veya siyasi bir çözüme ulaşılmayan savaşın, küresel kriz ve çatışmalardan oluşan uzun listede ihmal edilmiş bir dipnot olarak yer almasından endişe duyuyor. Associated Press (AP) muhabirlerine konuşan Suriyeli 35 yaşındaki Hüseyin Ali, Suriye -Türkiye sınırının yakınlarında bulunan ve muhaliflerin kontrolünde olan Azez beldesinde kiraladığı bir odada ailesiyle birlikte yaşıyor. Dünyanın kendilerini unuttuğunu dile getiren Hüseyin Ali, “Hiç kimse Suriye’yi umursamıyor. Her ne kadar DEAŞ’ın ortaya çıkmasının ardından bir süre dikkatler buraya çevrilmiş olsa da zamanla bu ilgi azaldı” ifadelerini kullandı.
Dünya üzerinde sayıları 6 milyona ulaşan Suriyeli mültecilerden çok azı evlerine dönebildi. Mültecilerin bazısı geri döndüğü takdirde rejim güçleri tarafından tutuklanacağından korkarken, diğer bazı kimseler ise evlerinin yıkılmasından dolayı dönecekleri bir yerleri olmaması sebebiyle vatanlarından uzakta bir hayat yaşamaya devam ediyor. Bütün şehirler, kasabalar ve köyler mahvolmuş durumda. Batılılar, Esed başta olduğu müddetçe yeniden inşa çalışmalarına katkıda bulunmayı reddediyorlar. Diğer ülkeler ise siyasi bir çözümün olmamasından dolayı yatırım yapma konusunda isteksizler. Bununla birlikte Rusya tarafından desteklenen hükümet güçleri, İdlib’in kontrolünü yeniden ele geçirmek için gerçekleştirdiği saldırılarla sivillerin kanını dökmeye devam ediyor. Şu ana kadar yüzlerce insan öldürüldü. Sadece son 4 ay içerisinde Suriye ve Rus hava kuvvetlerinin devam eden hava saldırılarından dolayı 400 bini aşkın kişi yerinden oldu. Burada yaşanan kan banyoları çok nadir olarak dünya gündeminde yer buluyor.
Uluslararası Kriz Grubu (ICG) Ortadoğu Proje Direktörü Heiko Wimmen, “Dünya uzun süredir devam eden savaşlardan bıkmış durumda. Ülke çapında ilan edilecek olan bir ateşkes, mümkün olan en iyi senaryodur” diyor.
Anayasa Komitesi
Günümüz dünyası Suriye krizi karşısında neredeyse tamamen bir sessizliğe gömülmüşken, ufukta krizi çözebilecek girişimlerin olduğuna dair de herhangi bir işaret yok. Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, yıllarca süren siyasi görüşmelerden sonra kayda değer bir netice alamayan ve istifa eden önceki üç elçinin ardından bu göreve geldi. Hükümet, muhalifler sivil toplum arasından eşit bir şekilde seçilen 150 üyeden oluşan anayasa komitesinin pazartesi günü kurulduğu bildirildi. Komite, Cenevre'deki BM’nin gözetiminde gerçekleştirilecek görüşmeler çerçevesinde yeni Suriye anayasasını hazırlamakla sorumlu. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, bu komitenin “trajediden çözüme giden siyasi yolun başlangıcı” olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan Suriye cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 2021 yılına kadar yapılması bekleniyor. BM, siyasi görüşmelerin tarafsız ve adil oylama için bir mekanizma oluşturmayı başaracağını umuyor. Fakat Beşşar Esed hükümetinin taviz verme olasılığı düşük. Suriyeli yetkililer, Esed’in bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeniden aday olacağını düşünüyor.
Batılı bir diplomat, BM denetiminde gerçekleştirilecek görüşmelerin, seçimler sırasında uluslararası bir inceleme sağlaması itibariyle oldukça önemli bir adım olduğunu söyledi. Konunun hassasiyeti itibariyle isminin açıklanmasını istemeyen diplomat, “Seçimleri, sürmekte olan savaşa bir çözüm olarak sunmak mümkün değil. Sadece durgun Suriye sularını harekete geçirmenin bir aracı ve çatışan taraflar arasındaki dolaylı görüşmelerden daha kapsamlı bir girişimin kapısı olabilir” ifadelerini kullandı.
Suriyeli Milletvekili Safvan el-Kirbi, anayasa komitesinin hassas ve oldukça tehlikeli işaretler taşıdığına dikkat çekerek, bu komite ile planlanan şeyin, siyasi kararı Suriye’nin elinden almak olduğunu söyledi. Suriyeli muhaliflere ve onları destekleyen taraflara atıfta bulunan el-Kirbi, yıkıcı askeri operasyonlarla ulaşılamayan hedefin böyle bir yöntemle gerçekleştirilmeye çalışılacağını belirtti.
Uzun yol
Her ne kadar ülkedeki şiddetin bir dereceye kadar azaldığını söylemek mümkün olsa da, analistler savaşın uzun süre devam edebileceğini söylüyorlar. Suriye’deki çatışmaların zirveye çıktığı bir zamanda tüm dünya, uluslararası bir göç krizine tanık oldu. Göçlerdeki bu yoğunluk her ne kadar önemli ölçüde azalsa da, işsizlik oranlarının artmasından ve ekonomik koşulların kötüleşmesinden dolayı pek çok ülke mültecilere evlerine geri dönmeleri çağrısında bulundu.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkesinin artık topraklarındaki 3,6 milyon mültecinin yükünü kaldıramadığını söyledi. Ayrıca bu ayın başlarında Suriye'de güvenli bir bölge oluşturulmadığı takdirde, kapıları açarak Suriyeli mültecilerin Batı ülkelerine gitmelerine izin vermekle tehdit etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, savaşın insani planda sebep olduğu maliyeti vurgulamak amacıyla, 2015 yılında Türkiye sahilinde ölü bulunan 3 yaşındaki Alan Kurdi’nin resmini gösterdi.
ICG Ortadoğu Proje Direktörü Heiko Wimmen, Esed’in iktidarı bırakmayacağını ve onun devirmenin artık masadaki seçenekler arasında yer almadığını söylüyor. Halihazırda onu uysallaştırmaya veya onun varlığında ülkeyi yeniden inşa etmeye çalışılacağına işaret eden Wimmen, mevcut durumun süreceğini dile getiriyor.
BM toplantılarının arka koltuğunda unutulan savaş
BM toplantılarının arka koltuğunda unutulan savaş
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة