Fas Kralı: Dünya endişe verici tehlikelerle karşı karşıya

Fas Kralı 6. Muhammed (Reuters)
Fas Kralı 6. Muhammed (Reuters)
TT

Fas Kralı: Dünya endişe verici tehlikelerle karşı karşıya

Fas Kralı 6. Muhammed (Reuters)
Fas Kralı 6. Muhammed (Reuters)

Fas Kralı 6. Muhammed, çevre ve sürdürülebilir kalkınma konularındaki sorunların dünyanın karşılaştığı en büyük zorluklar haline geldiğini söyledi. Kral Muhammed'in açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:
“Uluslararası çalışmalar ve araştırmalar doğal kaynakların eşi benzeri görülmemiş bir tükeniş içinde olduğunu, kirlilikte çarpıcı bir artış ve küresel çevre dengesinde de derin bir bozulma meydana geldiğini gösteriyor.”
Rabat'ta dün başlayan “İslam Ülkeleri 8. Çevre Bakanları Konferansı”na katılanlara okunan Kral 6. Muhammed'in mektubunda tüm dünya ülkelerinin endişe verici bir durum ve kaçınılmaz tehlikelerle karşı karşıya olduğuna dikkat çekildi.
Fas Kültür ve İletişim Bakanı Muhammed Araj tarafından okunan mektupta Kral 6. Muhammed, siyasi ve coğrafi sınır ayırt etmeyen acil çevresel sorunların üstesinden gelmenin sadece ülkeler arasındaki sıkı iş birliği çerçevesinde yapılabileceğini söyledi. “Hiçbir ülke, gücü ve imkanları ne olursa olsun bu sorunlarla tek başına yüzleşemez” dedi. Kral ayrıca “İslam ülkeleri arasında koordinasyon ve tecrübe alışverişi” yollarını geliştirerek İslam iş birliğinin esaslarını  güçlendirmede kolektif çevresel çalışmanın önemini vurguladı.
Fas Krallığı'nın ortak bir projesi olarak “Çevre ve Sürdürülebilir Kalkınma İslam Akademisi”nin kurulması için uygulamalara başlandığını belirtti.
Proje, “doğru bilimsel düşüncenin derinleştirilmesini, mevcut ve gelecekteki çevresel sorunları ve kalkınma zorluklarıyla ilgili farkındalığın artırılmasını, yönetim, bilim ve teknoloji alanlarında yetkinleşme ve yeterliliklerin güçlendirilmesini” amaçlıyor.
Proje ayrıca İslam kültüründen yeraltı kaynaklarını kullanmak için ilham alan yaklaşımların benimsenmesini sağlarken sürdürülebilir kalkınma alanında gerekli yönlendirmeyi sağlamaya da çalışıyor.
Krallık tarafından verilen mesajda Akademi'nin performansını geliştirmek ve bu kuruluştaki rolünü aktif hale getirmek için gerekli uluslararası iş birliği mekanizmalarını kullanmasını sağlayacak bir İslam İşbirliği Teşkilatı’nın gerekliliğinin önemi de vurgulandı.
İslami Eğitim, Bilim ve Kültür Organizasyonu (ISESCO) Müdürü Salim bin Muhammed el-Malik, gezegenin ekosisteminin "kapsamlı ve yıkıcı bir tahribe uğradığını, doğal kaynakların kirlendiğini, bitkiler ve hayvanlar için yerleşim alanlarının azaldığını" söyledi.
“Çevrenin Korunmasında ve Sürdürülebilir Kalkınmada Kültürel ve Dini Faktörlerin Rolü” temasıyla gerçekleştirilen konferansın açılışında konuşan Malik, kuraklık ve doğal afetler sonucu yerinden edilen kişilerin sayısının savaş ve etnik çatışmalardan kaçan mültecilerin sayısını aştığını söyledi.
ISESCO Müdürü "Durum böyle devam ederse çoğunluğu İslam aleminden yaklaşık 700 milyon insan 2030 yılına kadar bölgelerini terk etmek zorunda kalacaklar" uyarısında bulundu. Yetkili kurumlar tarafından yayınlanan raporlara dikkat çekerek “küresel ısınma gibi iklim değişikliği ile ilgili gerçeklerin endişe verici” olduğunu vurguladı. Malik, bu durumun gerçek anlamda felaketlere ve trajedilere işaret ettiğine dikkat çekti.
ISESCO Müdürü Salim bin Muhammed el-Malik konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Eğer küresel ısınmadan sorumlu emisyonların çoğundan büyük ülkeler sorumluysa ve bu büyük ülkeler uluslararası toplum içinde böyle bir insani meseleye dair taahhütlerini yerine getirmiyorsa uluslararası iklim anlaşmalarının faydası nedir?”
Konferans'ta, söz konusu devletler, 2015'te düzenlenen Paris İklim Zirvesi'nde üstlendikleri yasal sorumluluklardan kaçmakla suçlandı.
İslam Ülkeleri 8. Çevre Bakanları Konferansı'nda Başkan Yardımcılığı görvini üstlenen Fas Çevre ve Sürdürülebilir Kalkınma Bakanı Aziz Rabah da açıklamasında “Fas, Uluslararası örgütlerde, güney ülkelerinin iklim değişikliği konusundaki pozisyonunu açıkça ifade ederek önde gelen devletlerin de bu konudaki sorumluluğunu üstlenmektedir” dedi.  Rabah açıklamasının devamında Konferans'In Birleşmiş Milletler'in New York'taki karargahının küresel iklimin bozulmasının bir sonucu olarak tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı büyük risklere dikkat çekmeyi amaçlayan uluslararası iklim zirvesinin toplanmasından bir gün sonra gerçekleştiğine dikkat çekti. Yeryüzünde doğanın bozulmasının “bazı uluslararası güçlerin artan çevresel zorlukların üstesinden gelmek için uluslararası sistemdeki sorumluluklarından kaçınmalarının bir sonucu olarak” ortaya çıktığını söyledi.
Rabah, ayrıca çevresel zorlukların üstesinden gelmek için İslam İşbirliği Teşkilatı'na (İİT) üye ülkeleri desteklemenin yolları ve iklim değişikliğinden kaynaklanan sorunları tartışmanın gerekliliğine dikkat çekti.
Konferansın açılış oturumunda Suudi Arabistan’ın bu yıl İslâm Aleminde Çevre Yönetimi Ödülü'nü kazananlarına da ödülleri takdim edildi.
Ödül Yüksek Komitesi Başkanı ve Suudi Arabistan Meteoroloji ve Çevre Koruma Otoritesi Başkanı Abdurrahman el-Tarıki, ödülün “Arap olmanın ötesine geçerek İslam dinin yayılması adına onaylandığını söyledi.
Tarıki, ödülün “Ortak İslami Çevre Eylemi”ne ilgiyi teşvik etmek, çevrenin korunması konusunda küresel deneyimlere kapı aralamak ve genel olarak sürdürülebilir kalkınma konularına özen göstermek” için Suudi Arabistan'ın verdiği sürekli destek çerçevesinde takdim edildiğini vurguladı.



Hamas nakit krizi yaşıyor, savaşçılara ödeme yapılamıyor

İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana 51 binden fazla Filistinliyi öldürdü (Reuters)
İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana 51 binden fazla Filistinliyi öldürdü (Reuters)
TT

Hamas nakit krizi yaşıyor, savaşçılara ödeme yapılamıyor

İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana 51 binden fazla Filistinliyi öldürdü (Reuters)
İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana 51 binden fazla Filistinliyi öldürdü (Reuters)

Gazze'de nakit sıkıntısı çeken Hamas'ın savaşçılarına ödeme yapamadığı iddia ediliyor.

Wall Street Journal (WSJ), İsrail’in saldırılarını tekrar başlatması ve Gazze’deki bazı bölgelerde işgalini genişletmesi nedeniyle Hamas’ın nakit para sorunu yaşadığını yazıyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan Arap istihbarat yetkilileri, Hamas’a bağlı birçok memurun maaşının kesildiğini söylüyor. Ayrıca geçen aydan beri çok sayıda savaşçı ve siyasetçinin normal maaşlarının sadece yarısını alabildiği aktarılıyor.

Gazze ekonomisiyle ilgili araştırmalar yapan Eyal Ofer şu değerlendirmeleri paylaşıyor:

Büyük miktarda nakit paraya sahip olsalar bile bunu dağıtma kabiliyetleri çok sınırlı hale geldi.

Araştırmacı, Hamas’ın nakitleri kuryeler aracılığıyla taşıdığını veya Gazze’de belirli yerlere ödeme noktaları kurduğunu belirtiyor. İsrail askerlerinin yürüttüğü kara operasyonları nedeniyle iki yöntemin de etkili şekilde kullanılamadığı ifade ediliyor.

Haberde, Gazze'deki sivil hükümeti kontrol eden Hamas’ın savaştan önce Katar'dan aylık 15 milyon dolar nakit transferi aldığı bilgisi paylaşılıyor. Batılı ve Arap yetkililer, Hamas’ın Batı Afrika, Güney Asya ve Birleşik Krallık gibi ülkelerden de fon topladığını, çoğu Türkiye’de olmak üzere yaklaşık 500 milyon dolarlık bir nakit stoku oluşturduğunu ileri sürüyor.

Gazze’nin kuzeyindeki Eş-Şati mülteci kampından Filistinli avukat Mumen Natur, Hamas’ın nakit krizi yaşadığını savunarak şu iddiaları paylaşıyor:

Hamas para bulmakla ilgili ciddi bir kriz yaşıyor. Çoğunlukla karaborsada nakit karşılığı satılan insani yardımlara bağımlıydılar.

WSJ, nakit sıkıntısı nedeniyle Hamas’ın yeni savaşçıları safına katmakta güçlük yaşadığını da yazıyor.  

Gazze Şeridi’nde toplamda ne kadar nakit para kaldığı bilinmiyor. Ancak Ofer, toplamda 3 milyar dolarlık nakdin dolaşımda olabileceğini öngördüğünü söylüyor.

WSJ, Hamas’ın yorum taleplerine yanıt vermediğini aktarıyor.

19 Ocak 2024’te yürürlüğe giren ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşaması 2 Mart'ta sona ermişti. İsrail, 1700'den fazla Filistinli mahkumu salıvermiş, Hamas da 8’i ölü 33 İsrailli ve 5 Taylandlı rehineyi serbest bırakmıştı.

Taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı için ikinci aşamaya geçilememişti. Tel Aviv yönetimi, 2 Mart'ta Gazze Şeridi'ne her türlü insani yardım malzemesinin girişini durdurmuş, 9 Mart'ta da bölgeye elektrik tedarikini kesmişti. Bunların ardından İsrail ordusu, 18 Mart’ta ateşkes sürecini bozarak Gazze’ye saldırıları yeniden başlatmıştı.

Tel Aviv yönetimi, Hamas’ın uluslararası yardımları çalarak karaborsada sattığını ileri sürüyor. Filistinli örgütse iddiaları defalarca yalanlamıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Times of Israel