İngiltere'nin terörle mücadele gizli veri tabanı endişe yarattı

Scotland Yard polisleri
Scotland Yard polisleri
TT

İngiltere'nin terörle mücadele gizli veri tabanı endişe yarattı

Scotland Yard polisleri
Scotland Yard polisleri

İngiliz The Guardian gazetesinin haberine göre İngiltere Terörle Mücadele Birimi, radikal fikirlere karşı yürütülen önleyici bir program çerçevesinde binlerce kişi hakkında detaylı bilgilerin bulunduğu gizli bir veri tabanına sahip. Yapılan açıklamalar söz konusu programın amacının bireyleri suça karışmadan önce terörizmden uzaklaştırmak olduğu yönünde.
Ulusal sivil hakları örgütü Liberty'e gönderilen belgelere göre Terörle Mücadele Birimi merkezinden yönetilen ‘Ulusal Polis Önleme Çalışmaları Yönetimi’ isimli veri tabanı İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda’daki tüm polisler erişilebiliyor. Ayrıca İçişleri Bakanlığı yetkilileri ve diğer kurumlar da buradan veri talep edebiliyor.
Haklarında detaylı bilgiler ve listeye ekleniş sebebiyle birlikte polis tarafından veri tabanına eklenenlerin bundan haberi olmuyor.
Veri tabanına ilişkin açıklama, Önleme Programı’nın Müslümanları hedef alan zehirli bir araç haline geldiği suçlamaları sebebiyle bağımsız bir kontrol mekanizmasına başvurulmasının ardından geldi.
Liberty yöneticilerinden Gracie Bradley konuya dair şunları söyledi:
“Söz konusu veri tabanı aslında güvenliğimizi korumayı değil, siyasi aktivistleri ve azınlıkların çocuklarını kontrol altına almayı amaçlıyor. Diğer yandan aralarında çocuklar da olmak üzere binlerce insanın inandıkları ve düşündükleri şeylerden dolayı devlete ait gizli bir veri tabanına kayıtlı olması gerçekten dehşet verici.”
Ön tarama ve eğitimden geçmesinin ardından söz konusu çalışmalara katılan rütbeli herhangi bir polis veri tabanına erişebiliyor. Ancak sadece polis şefleri veri toplama işlemini gerçekleştirebiliyor.
Söz konusu veri tabanında kaç kişi olduğu henüz bilinmemekle birlikte resmi istatistiklere göre Mart 2018’e kadar son üç yıl içinde yaklaşık 21 bin kişiye ait bilgilerin veri tabanına aktarıldığı belirtiliyor. 2017 ve 2018 yıllarında toplam 7 bin 318 kişi veri tabanına eklenirken 3 bin 96 kişiye yönelik faaliyetler de haklarında işlem yapılmadan durduruldu. 3 bin 466 kişi ise alternatif kuruluşlara transfer edildi. Listede bulunanların yarısından fazlasının 20 yaş ve altı bireylerden oluştuğu kaydedildi.
Veri tabanında yer alan bilgiler, öğretmenler, doktorlar polis memurları gibi kamu görevlileri tarafından bildirilen vakalara dayanıyor. Özellikle polis memurları, aşırılık yanlısı fikirlere işaret eden durumları gözleyerek raporlamak zorunda.
Konuyla ilgili olarak Londra polisi tarafından yapılan açıklamada listedeki kişilerin karara itiraz etme hakkı olduğu, itirazın davanın durumuna bağlı olarak değerlendirileceği ancak temyizin her zaman olumlu yönde karar vermeyeceği belirtildi. Ancak kişilerin listede bulunduklarından haberleri olmadığı için itirazın nasıl gerçekleştirileceği konusuna ise açıklık getirilmedi.
İngiltere Müslüman Konseyi (MCB) Genel Sekreteri Harun Han konuya dair şu değerlendirmede bulundu:
“Polis memurları tarafından yürütülecek söz konusu veri tabanının Önleme Programı listesindeki herkes hakkında detaylı bilgi içermesi endişe verici. Bunun gizli olması daha da korkunç.”



ABD ve İsrail’in savaş sonrası Gazze planı ortaya çıktı

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti (Reuters)
TT

ABD ve İsrail’in savaş sonrası Gazze planı ortaya çıktı

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti (Reuters)

ABD ve İsrail, Washington'ın savaş sonrası Gazze'de geçici bir süre için yönetime liderlik etmesi hakkında görüşme yaptı.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla Reuters’a konuşan kaynaklar, ABD’li ve İsrailli üst düzey yetkililer arasında yapılan görüşmede, Washington’ın tamamen silahsızlandırılana dek Gazze’yi denetlemesi gündeme getirildi.

ABD'li bir yetkilinin başkanlık edeceği geçiş yönetiminde, Hamas veya Filistin Ulusal Yönetimi’nin söz sahibi olmayacağı fakat Filistinli teknokratların yönetime katılabileceği belirtiliyor. Ayrıca yönetimde yer alması için başka ülkelerin de davet edilebileceği aktarılıyor.

Kaynaklar, görüşmelerin henüz erken aşamada olduğunu ve herhangi bir anlaşmaya varılmadığını söylüyor. Teklifi ABD tarafının mı yoksa İsrail’in mi getirdiğine dair bilgi paylaşılmadı.

ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, görüşmeler hakkında yorum paylaşılmazken, “Biz barış sağlanmasını ve rehinelerin derhal serbest bırakılmasını istiyoruz” dendi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisiyse yorum taleplerini reddetti.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) ait Sky News Arabia'ya nisanda verdiği röportajda, savaş sonrasında "ılımlı Arap ülkelerinin" de dahil olduğu uluslararası bir mütevelli heyetinin Gazze'yi denetleyeceğini söylemişti.

Batı Şeria’daki Filistin Ulusal Yönetimi yorum yapmazken Hamas, ABD liderliğinde kurulacak bir geçiş yönetimi fikrini reddettiklerini bildirdi.

Irak’ta 2003’te Saddam Hüseyin’in devrilmesinin ardından ABD öncülüğünde Geçici Koalisyon Yönetimi kurulmuştu. ABD ve Birleşik Krallık’a ek olarak 32 ülkenin daha katkı sağladığı bu yönetim, birçok Iraklı tarafından işgalci güç olarak görülmüştü. Geçici yönetim, ülkede çıkan isyanı kontrol altına alamayınca iktidarı geçici bir Irak hükümetine devretmişti.

Reuters’ın analizinde, Gazze'de ABD öncülüğünde kurulacak bir geçici yönetimin Washington’ı savaşa daha fazla çekeceğine ve ABD’nin Irak işgalinden bu yana Ortadoğu'daki en büyük müdahalesi anlamına geleceğine dikkat çekiliyor.

BAE, ABD ve İsrail'e Gazze'nin savaş sonrası yönetiminin uluslararası bir koalisyon tarafından denetlenmesini ocak ayında önermişti. Ancak bu yönetime Filistin Ulusal Yönetimi'nin dahil edilmesi ve bağımsız Filistin devletinin kurulmasına yönelik adımlar atılmasını şart koşmuştu.

BAE Dışişleri Bakanlığı, Filistin Yönetimi'nin yer almadığı ABD liderliğindeki bir geçici yönetimi destekleyip desteklemeyeceğine ilişkin sorulara yanıt vermedi. Netanyahu hükümetiyse “İsrail karşıtı” olmakla suçladığı Filistin Yönetimi'nin Gazze'de herhangi bir rol üstlenmesini kesinlikle reddediyor.

Netanyahu, pazartesi günü yaptığı açıklamada, Hamas’a saldırıların yoğunlaştırılacağını duyurmuş, bu adımı Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in tavsiyesiyle attığını söylemişti. İsrail Güvenlik Kabinesi de Gazze Şeridi’ne saldırıların genişletilmesini pazar günü onaylamıştı. Plan kapsamında Gazze’deki "tampon bölgelerin" genişletileceği, askerlerin de kara harekatlarıyla ele geçirilen bölgelerden geri çekilmeyip işgali sürdüreceği aktarılmıştı.

Independent Türkçe, Reuters, New Arab