Menbiç'te neler oluyor?

Menbiç'te neler oluyor?
TT

Menbiç'te neler oluyor?

Menbiç'te neler oluyor?

Türkiye sınırına sadece 30 kilometre mesafedeki Menbiç’te çocuklar, kadınlar ve yaşlıların oluşturduğu bir grup sivil, hükümet binası önünde toplanarak, Devlet Başkanı Beşşar Esed lehine slogan attı.
Söz konusu siviller, rejim güçlerinin, bölgede konuşlanmasını memnuniyetle karşıladı.
Menbiç,  Temmuz 2012’de rejimin kontrolünden çıkmasının ardından birçok farklı askeri aktör tarafından yönetildi.
SDG, iki aydan fazla süren şiddetli çatışmalardan sonra ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon’un desteğiyle 15 Ağustos 2016 tarihinde DEAŞ’ı buradan çıkararak şehrin kontrolünü ele geçirmeyi başardı.
Halep şehrini doğu illeri olan Rakka, Deyr-i Zor ve Haseke ile birleştiren uluslararası karayolu üzerinde yer alan Menbiç’in 2004'teki nüfusu yaklaşık 100 bin kişiydi.
Rusya, Türkiye ve ABD için üç ayrı etki alanının kavşağı olan şehrin nüfusu, evlerini terk etmek zorunda kalmış insanlar için güvenli bir bölge olması nedeniyle 2011'den sonra hızla arttı.
Bugün yaklaşık 600 bin kişilik nüfusun çoğunluğu, Sünni  Araplar başta olmak üzere Kürtler, Türkmenler, Çerkesler ve Ermenilerden oluşuyor.
Rus askeri polisi, YPG’nin ‘Türkiye’nin tehditlerine’ karşı kendilerini koruma çağrısına yanıt vererek, 2018'in başında Menbiç’e girmişti.
Bugün ise rejim güçleri, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Suriye Milli Ordusu’nun (SMO), Tel Abyad ve Suluk şehrini kontrol altına alması ve sınırdaki Rasulayn şehrinde şiddetli çatışmalar yaşanmasının ardından Menbiç’te konuşlandı.
Ancak Menbiç Askeri Konseyi, bu konuşlanmanın, Sacur Nehri bölgesinde bulunan TSK ve ‘Fırat Kalkanı’ gruplarıyla temas hattında sınırlı olduğunu belirtti.
Tel Abyad
Öte yandan SMO, TSK askerleri eşliğinde Tel Abyad girerek, şehrin merkezine kendi bayraklarını astı.
Türkiye ile olan sınır geçişi nedeniyle stratejik bir şehir olan Tel Abyad,  2011 yılında yaklaşık 20 bin kişilik bir nüfusa sahipti. Şehrin nüfusunu çoğunlukla Araplar, Kürtler, Ermeniler ve Türkmenler oluşturuyor.
Kobani
Ayn el-Arab (Kobani) ise Suriye'nin kuzeyindeki Haseke ve Halep'in kuzeyindeki Afrin şehrinde sonra Kürt çoğunluğa sahip üçüncü Suriye şehri.
Halep’in 160 kilometre doğusunda bulunan ve 384 küçük köyden oluşan bu şehrin nüfusu 2004 yılındaki sayıma göre yaklaşık 45 bin.
Türkiye sınırına bitişik olan bu şehir, DEAŞ’ın 2 Temmuz 2014'te kontrol etme girişimi esnasında yaptığı geniş çaplı saldırıların ardından uluslararası kamuoyunda tanınır hale geldi.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve Suriye rejimi, iki gün önce Türk ordusunun operasyon tehdidi altındaki alanlara rejim kuvvetlerinin konuşlandırılmasını sağlamak için askeri bir anlaşmaya vardı.



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.