Biden'ın oğlu Ukrayna ile ticari ilişkilerinde usulsüzlük yapıldığı iddialarını reddetti

Biden'ın oğlu Ukrayna ile ticari ilişkilerinde usulsüzlük yapıldığı iddialarını reddetti
TT

Biden'ın oğlu Ukrayna ile ticari ilişkilerinde usulsüzlük yapıldığı iddialarını reddetti

Biden'ın oğlu Ukrayna ile ticari ilişkilerinde usulsüzlük yapıldığı iddialarını reddetti

ABD’de Demokratlar tarafından başlatılan Başkan Donald Trump’ın görevden alınması soruşturmasında her gün yeni bir gelişme yaşanırken konu, bir yandan eski ABD Başkan yardımcısı Joe Biden’ın oğlu Hunter’ın açıklamaları diğer yandan ise Başkan Trump’a yakın isimler arasındaki bir anlaşmazlığın ortaya çıkışıyla farklı bir yöne gitmeye başladı.
Hunter Biden dün yayınlanan bir röportajda Ukrayna veya Çin'le olan ticari ilişkilerinde herhangi bir usulsüzlük olmadığını belirtirken bir takım şeyleri öngöremeyerek yanlış kararlar almış ve soyadının ününden faydalanmış olabileceğini kabul etti.
Oğul Biden ABC News kanalına verdiği röportajda, söz konusu ülkelerdeki ticari faaliyetlerinin, bir gün babası eski ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'ı başkanlık yarışında eleştirilerin hedefi haline getirecek bir materyale dönüşeceğini öngöremeyerek yanlış kararlar aldığını söyledi.
Başkanlık seçimleri için birbirleriyle yarışan Demokrat Parti adaylarının kozlarını paylaşacağı program öncesinde yayınlanan 1 saatlik röportajda oğul Biden (49) şunları söyledi;
“Fakat yanlış bir şey yaptım mı? Kesinlikle hayır. Soyadım Biden olmasaydı, büyük olasılıkla hayatımda olanların birçoğu olmazdı.”
Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) haberine göre Hunter Biden, Ukrayna merkezli enerji şirketi Burisma Holdings’te üst düzey görev üslendiği dönemde babası Joe Biden, eski ABD Başkanı Barack Obama yönetiminde başkan yardımcısıydı ve bu durum, Ukrayna Başsavcılığı’nın yolsuzluk suçlamasıyla başlattığı soruşturmanın kapatılmasına yardım etti.
Bununla birlikte Hunter Biden’ın avukatı geçtiğimiz Pazar günü yaptığı açıklamada, Biden’ın Çin merkezli bir şirketteki görevinden ayrılacağını duyurdu.
Hunter Biden, geçtiğimiz ay patlak veren ve Başkan Trump’ın görevden alınması için soruşturma başlatılan Ukrayna skandalıyla ilgilerin üzerinde toplanmasından bir nebze de olsa kurtulmuştu. Trump, rakibi Joe Biden’ı başkan yardımcılığı döneminde oğlunu korumak için Ukrayna’ya müdahale etmekle suçlarken Trump’ın 25 Temmuz’da Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy’le yaptığı tartışmalı telefon görüşmesi, hakkında Demokratlar tarafından başkanlık görevinden alınmasına yol açabilecek azil soruşturması açılmasına neden olmuştu.
Hunter Biden röportajda Trump yönetiminin Ukrayna'daki çalışmaları hakkında ‘saçma bir komplo teorisi’ yaydığını söyledi. Açıklamalarına devam eden oğul Biden, “Babama zarar vermek isteyen bazı ahlaksız kişilere, yasadışı eylemlerde bulunmaları için fırsat verdim. Tüm sorumluluğu üstleniyorum. Fakat yanlış bir şey yaptım mı? Kesinlikle hayır” diye konuştu.
Öte yandan basına sızan bilgiler, Başkan Trump’a yakın iki isim; kişisel avukatı Rudolph Giuliani ve eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton arasında daha önce yaşanmış bir anlaşmazlığı ortaya çıkardı.
New York Times gazetesinin haberine göre Bolton'ın eski yardımcısı Pazartesi günü Kongre'ye, Beyaz Saray'ın Ukrayna'ya baskı yapma çabalarının John Bolton’ı konuyu Beyaz Saray avukatlarına bildirecek düzeyde endişelendirdiğini söyledi.
Gazeteye göre Bolton, Trump’ın kişisel avukatı Giuliani’nin Başkan’ın siyasi rakibi Biden’ın soruşturulması için Ukrayna’ya baskı yapma çabalarının merkezinde olduğunu söyledi. Haberde, Bolton’ın eski yardımcısı ve eski Ulusal Güvenlik Konseyi üyesi Fiona Hill’ın Kongre’ye bu durumu, ‘pimi çekilmiş patlamaya hazır bir el bombası’ olarak nitelediği belirtildi.
Bununla birlikte NBC News tarafından sızdırılan bilgilere göre Başkan Trump’ın Rusya işleriyle ilgili danışmanı olan Fiona Hill’ın açıklamasının ardından Kongre üyeleri, Başkanın görevden alınmasına ilişkin devam eden soruşturma kapsamında saatler süren bir kapalı toplantı gerçekleştirdiler.
Yine sızan bilgilere göre Bolton, Ukrayna’ya baskı yapmak için Giuliani’yle birlikte çalıştığı öne sürülen ABD'nin Avrupa Birliği (AB) nezdindeki Büyükelçisi Gordon Sundland ile sert ifadelerin geçtiği bir konuşmanın ardından Hill'a konuyu Ulusal Güvenlik Konseyi avukatlarına rapor etmesini söyledi.
New York Times’ın Hill’ın açıklamasıyla ilgili bilgi sahibi iki kaynaktan aktardığı bilgilere göre “Bolton, Rudy (Rudolph Giuliani) ve Mulvaney (Beyaz Saray Geçici Genel Sekreteri Mick Mulvaney) tarafından hazırlanan hiçbir anlaşmaya katılmıyorum” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Hill bu açıklamaları, Trump'ın Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy’i Biden hakkında soruşturma açmaya zorladığı iddialarının ardından yaptı.
Buna karşın Trump’ın kişisel avukatı Giuliani dün yaptığı açıklamada, “Fiona'yı tanımıyorum. Neden bahsettiğini de bilmiyorum” dedi. Giuliani, basında çıkan haberlere göre Hill’ın ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Ukrayna'daki tüm temaslarını düzenlediğini söyledi.
New York Times gazetesi geçtiğimiz hafta yayınladığı habere göre Giuliani’nin adı Donald Trump'ın Kiev ile olan ilişkilerinde temsilcisi olarak kabul edildiği federal bir soruşturmada geçiyor.
ABD Başkanı Trump Eylül ayında Kuzey Kore ve Venezuela başta olmak üzere bazı dış politika konularında sert tutumlarıyla bilinen John Bolton’ı görevden almıştı. Hill ise Trump ile Zelenskiy arasında Temmuz ayında yapılan telefon görüşmesinden kısa bir süre önce Beyaz Saray'dan ayrıldı.



Rubio: Yaptırımların kaldırılmasının Suriye halkı için yeni bir başlangıç olmasını umuyoruz

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio. (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio. (Reuters)
TT

Rubio: Yaptırımların kaldırılmasının Suriye halkı için yeni bir başlangıç olmasını umuyoruz

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio. (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio. (Reuters)

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce dün yaptığı açıklamada, Bakan Marco Rubio'nun Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini söyledi.

Bruce, Rubio'nun, Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılması kararının Suriye halkı ve ABD-Suriye ilişkileri için yeni bir dönemin başlangıcı olmasını umduğunu ifade ettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın New York Times'ten aktardığına göre ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrak yaptığı açıklamada, Suriye ve İsrail sınırlarında sükûneti yeniden tesis etmek için ABD himayesinde ciddi görüşmeler yürüttüğünü söyledi.

ABD elçisi, Başkan Donald Trump yönetiminin Suriye'nin İbrahim Anlaşmasına katılmasını istediğini ancak bunun “zaman alabileceğini” de ifade etti.