Mazlum Kobani: Trump, Suriye rejimi ile olan anlaşmamıza karşı çıkmadı

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Kobani (SDG)
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Kobani (SDG)
TT

Mazlum Kobani: Trump, Suriye rejimi ile olan anlaşmamıza karşı çıkmadı

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Kobani (SDG)
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Kobani (SDG)

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Kobani, ABD’nin Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki operasyonunu durdurmaması ve bölge halkını koruma konusunda vaatlerini yerine getirmemesi durumunda yaşanılan durumu Suriye’nin kuzeyine ve Kürt halkına ihanet olarak nitelendireceklerini söyledi.
Kürtçe yayın yapan ve yerel bir televizyon kanalı olan Rohani TV’ye açıklamalarda bulunan Kobani, ABD Başkanı Donald Trump ve öz yönetimin üst düzey yetkilileri ile iki gün önce telefon görüşmesi gerçekleştirdiklerini ifade etti. Kobani, Trump ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile konuşan yetkililerin, harekâtı durdurma ve yaptırımları arttırma konusunda kendisine söz verdiğini söyledi.
Kobani, Trump dâhil tüm ABD yetkililerine, “Onlara harekâtı durdurmalarını söyledik, çünkü birliklerinizi bölgeden çektiniz. Kürt halkını koruma sözü verdiniz” ifadelerini kullandı. SDG komutanı, ABD liderliğinde uluslararası koalisyonun DEAŞ’ı mağlup eden Kürtleri koruma, ele geçirilen şehir ve kasabalarda istikrar ile yardımcı olmak gibi konularda söz verdiğini belirtti. Kobani açıklamasına, “Tel Abyad ve Rasulayn’da büyük bir savaş var. Kobani ve Rojava bölgeleri risk altında. Onlardan DEAŞ tarafından harap edilmiş yerleri korumalarını talep ettik” şeklinde devam etti.
Mazlum Kobani adıyla bilinen Ferhat Abdi Şahin, televizyon kanalına yaptığı açıklamalarda “Rusya ve Suriye rejimi arasındaki anlayışa karşı çıkmadıklarını” ifade etti. Kobani, sınır boyunca rejim güçlerinin konuşlandırılmasına ilişkin Rus liderlerin de katıldığı üçlü toplantı yapıldığını, anlaşmanın Türkiye’nin Rasulayn ve Tel Abyad şehirleri arasında 30 kilometre derinliği kapsayan bölgeleri içermediğini belirtti.
Abdi Şahin, “Şimdiye dek siyasi meselelerle ilgili hiçbir tartışma yok, önceliğimiz harekâta karşı koymak. Siyasi adıma gelince, siyasi ve idari alanları içeren birçok noktayı anlamak, idare ve hükümet arasında uzun sürebilir” dedi.
Rejim güçlerinin Haseke’nin kuzeyindeki Tel Temr, Rakka’nın kuzeybatısındaki Ayn İsa, Menbiç ve Aynel Arab’a (Kobani) konuşlanmasına rağmen, Kürt yetkililer, yerel yönetim çalışmalarına devam edileceğini söyledi. PYD'nin bağlı olduğu TEV-DEM Diplomasi Komitesi Sorumlusu Aldar Halil, Kürt şehirleri ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) elinde bulundurduğu alanların öz yönetim tarafından yönetileceğini belirterek anlaşmanın sadece sınırlar ile ilgili olduğunu, yönetim ve güvenliğin hiçbir şekilde değişmeyeceğini vurguladı.



Gazze’de bir kuvözde 4 bebek: Ölüm kalım mücadelesi veriliyor

Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
TT

Gazze’de bir kuvözde 4 bebek: Ölüm kalım mücadelesi veriliyor

Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)

Gazze'deki doktorlar, yakıt kıtlığı nedeniyle tek kuvöze birden fazla bebek yerleştirmek zorunda kalıyor.

Gazze’deki El Ehli Hastanesi’nin direktörü Fadel Naim, X hesabından yaptığı paylaşımda, El Helou Hastanesi’nde çekilen ve aynı kuvöze birden fazla bebeğin yerleştirildiği bir fotoğrafa yer verdi.  

Naim, “Bu trajik durum, Gazze’deki acımasız savaşın ve sağlık sistemini felç eden kuşatmanın doğrudan bir sonucudur” ifadelerini kullandı. 

İsrail ablukasının prematüre bebekler için “rutin bakımı ölüm kalım mücadelesine çevirdiğini” söyleyen doktor, “Hiçbir çocuk, yaşamını bombalar ve ambargoların belirlediği bir dünyaya doğmamalı” dedi.

Gazze’nin kuzeyindeki El Şifa Hastanesi’nin direktörü Muhammed Ebu Silmiya da CNN’e açıklamasında, yakıt sağlanmazsa hastanenin birkaç saat içinde hizmet dışı kalacağını belirtti. 

Dr. Silmiya, aralarında 22’si kuvözde olan bebeklerin de bulunduğu yüzlerce hastanın ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti.

Nasser Tıp Merkezi de sadece 24 saatlik yakıt kaldığını belirterek, elektriği doğum ve yoğun bakım gibi kritik bölümlere yönlendirdiklerini duyurdu.

Gazze Sağlık Bakanlığı’nın medya kuruluşuyla paylaştığı bilgilere göre yakıtın yanı sıra jeneratörleri çalıştıracak yedek parçalar da bulunulamıyor. 

Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), Gazze’de “eşi benzeri görülmemiş bir insani krizin” yaşandığını bildirerek, ateşkes çağrısı yaptı ve insani yardımın derhal artırılması gerektiğini söyledi.

New York Times’ın irtibata geçtiği Britanyalı cerrah Victoria Rose da Gazze’de gördüklerini şöyle anlatıyor: 

Hastaneye diz kapakları, ayakları ya da elleri kopmuş çocuklar getiriliyordu.

Gazze’de 21 gün gönüllü görev yaptığını belirten Dr. Rose, daha önce iki kez bölgede çalıştığını fakat bu sefer durumun daha da kötü olduğunu söylüyor. 

Rose, 1 Temmuz’da tedavi ettiği tüm hastaların, ABD-İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı’na (GHF) ait erzak dağıtım bölgelerinde vurulduğunu söylediğini aktarıyor:

İnsanlar o kadar yoksulluğa düşmüş durumda ki, bir çuval pirinç ve biraz makarna için ölmeye hazırlar.

Gazze Sağlık Bakanlığı’nın paylaştığı verilere göre, GHF’nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs’tan 2 Temmuz’a kadar en az 640 kişi erzak dağıtım merkezlerine giderken öldürüldü. 4 bin 500’den fazla kişinin de yaralandığı aktarılıyor. 

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki GHF'ye ait erzak dağıtım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. İsrail ordusuysa iddiaları reddederek kurallara uymayan kişilere "uyarı ateşi" açıldığını öne sürüyor.

Independent Türkçe, CNN, New York Times