Erdoğan: İdlib harekatı an meselesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AP)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AP)
TT

Erdoğan: İdlib harekatı an meselesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AP)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AP)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz haftalarda Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Suriye rejim güçleri arasında çatışmaların yaşandığı Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib’e yönelik askeri bir harekatının ‘an meselesi’ olduğunu söyleyerek uyarıda bulundu.
Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Rejimin çekilmesi için son günler, artık son ikazlarımızı yapıyoruz. İdlib harekatı an meselesidir” dedi.
Rusya ile yapılan İdlib konulu müzakerelerin ülkesinin taleplerini karşılamaktan çok uzak olduğunu belirten Erdoğan, “Gerek ülkemizde, gerek Rusya’da, gerekse sahada yapılan görüşmelerde şu ana kadar maalesef arzu ettiğimiz neticeye ulaşamadık. Her ne kadar görüşmeler devam edecek olsa da masada bizim istediğimiz yerin çok uzağında olunduğu bir gerçektir. Ne pahasına olursa olsun, İdlib’i, hem Türkiye, hem de bölge halkı açısından güvenli bir yer haline dönüştürmekte kararlıyız” şeklinde konuştu.
Buna karşılık, Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Türkiye’nin Suriye rejim güçlerine karşı askeri bir harekatının ‘en kötü senaryo’ olacağını söyledi.
Peskov düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin Suriye'ye askeri harekat başlatması halinde Rusya'nın tepkisinin ne olacağına ilişkin gelen bir soruya şöyle cevap verdi:
“Şimdilik en kötü senaryoya göre değerlendirmede bulunmayalım. Suriye’nin meşru otoriteleri ve silahlı kuvvetlerine karşı bir harekat söz konusu olursa, bu elbette en kötü senaryo olacaktır.”
Peskov ayrıca, “İdlib'deki durumun daha kötüye gitmesinin önüne geçmek için Türk meslektaşlarımızla görüşmelere devam etme niyetindeyiz” yorumunda da bulundu.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise Rusya ve Türkiye'nin, Moskova'daki görüşmelerde İdlib’de gerginliği hafifletmeyi amaçlayan bir anlaşmaya varamadığını söyledi.
Suriye rejim güçlerinin İdlib’e ilişkin anlaşmalara uymakla birlikte provokasyonlara karşılık verdiğini dile getiren Lavrov, İdlib'de Suriye ve Rus güçlerine yönelik saldırıların devam ettiğini de sözlerine ekledi.



Amerikan istihbaratı: İsrail çağrı cihazı operasyonunu 15 yıldır planlıyordu

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için cenaze töreni düzenledi (AP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için cenaze töreni düzenledi (AP)
TT

Amerikan istihbaratı: İsrail çağrı cihazı operasyonunu 15 yıldır planlıyordu

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için cenaze töreni düzenledi (AP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için cenaze töreni düzenledi (AP)

Amerikan istihbarat yetkilileri, İsrail'in Lübnan Hizbullahı'na yönelik düzenlediği çağrı cihazı operasyonunu 15 yıldır planladığını bildiriyor. 

Amerikan medya kuruluşu ABC News'ün görüştüğü ve kimlikleri gizli tutulan istihbarat yetkilileri, İsrail'in çağrı cihazlarını paravan şirketler aracılığıyla Lübnan'a soktuğunu belirterek, bunun riskli bir operasyon olduğuna dikkat çekiyor.

İstihbarat kaynakları, CIA'in de bir dönem bu taktiği kullanmayı düşündüğünü fakat sivillere yönelik risk nedeniyle böyle bir adım atılmadığını belirtiyor.

Yetkililer, İsrail istihbaratının saldırıyı paravan şirketler kullanarak planladığını ve bu firmalardaki görevlilerin bir kısmının "kime bağlı çalıştığından habersiz olduğunu" öne sürüyor. 

Mossad'ın paravan firmalar kullanarak çağrı cihazlarına patlayıcı yerleştirip Lübnan'a soktuğuna dair ilk iddia, Amerikan gazetesi New York Times'ın (NYT) 18 Eylül'deki haberinde paylaşılmıştı. 

NYT'ye konuşan kaynaklar, Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket aracılığıyla çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğunu iddia etmişti. Macaristan merkezli bu paravan şirketin, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı ürettiği savunulmuştu. 

İsrailli istihbarat yetkilileri, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini belirtmişti. 

ABC News, konuştuğu istihbarat kaynaklarının bu bilgileri doğruladığını aktarırken, BAC ve Gold Apollo'yla iletişime geçildiğini fakat firmalardan yanıt alınamadığını bildiriyor.
İsrail Başbakanlık Ofisi'ne bağlı Ulusal Siber Direktörlük'ün eski genel müdür yardımcısı Refael Franco, Times of Israel'e verdiği söyleşide, saldırıların ardından Hizbullah'ın yeniden bir iletişim sistemi kurmasının zor olacağını savunuyor ve ekliyor: 

İletişim kurmanın bir yolu olmadığında binlerce savaşçıyı ve birimi kontrol etmek zor, bu onları birkaç yıl geri götürecek.

Franco da İsrail'in çağrı cihazlarını "paravan şirketler aracılığıyla almış olabileceğine" dikkat çekiyor. Eski istihbarat yetkilisi, Hizbullah'ın yıllarca bu patlayıcı dolu çağrı cihazlarından şüphelenmediğini belirtirken, Tel Aviv'in yeni hedefinin Hizbullah'ın bütün tedarik zincirinin akışını çözmek olduğunu söylüyor.

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmıştı. Ertesi gün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşmişti. Olaylarda en az 37 kişi yaşamını yitirirken, 2 bin 931 kişi de yaralanmıştı. Tel Aviv saldırıyı resmi olarak üstlenmedi. Reuters'ın Lübnanlı güvenlik yetkililerine dayanarak aktardığına göre, saldırıdan birkaç saat önce bile Hizbullah çağrı cihazı dağıtıyordu. 

İsrail'in Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Danny Danon, dünkü açıklamasında Hizbullah'a yönelik saldırıların devam edebileceği sinyalini vererek şunları söyledi: 

Hizbullah'ın provokasyonlarına devam etmesine izin vermeyeceğiz. Bu eylemler uluslararası hukuku ihlal etmektedir ve İsrail kendini savunacaktır.

Independent Türkçe, Times of Israel, ABC News, Haaretz