Cezayir Fransa ile ilişkilerinde yeni bir sayfa mı açıyor?

Cezayir, Fransa ile yakın ilişkiler kurmaya çalışıyor (AFP)
Cezayir, Fransa ile yakın ilişkiler kurmaya çalışıyor (AFP)
TT

Cezayir Fransa ile ilişkilerinde yeni bir sayfa mı açıyor?

Cezayir, Fransa ile yakın ilişkiler kurmaya çalışıyor (AFP)
Cezayir, Fransa ile yakın ilişkiler kurmaya çalışıyor (AFP)

Atıf Katadre
Cezayir, Fransa’nın aldığı Cezayirle ilgili kararlara tepki vermezken durum, Cumhurbaşkanlığının eski sömürgeciyle ilişkilerin doğasını değiştirme niyeti taşıyıp taşımadığı yönünde bir soruya yol açtı.
Zira Cezayir’den, genellikle ‘kışkırtıcı’ olarak nitelendirilen Fransa’nın ifadelerine karşı resmi üç tepki ortaya koyuldu. Durumun, Cezayir’in Paris’le olan ilişkisinin alışılmış doğasında bir ‘kırılma’ oluşturabileceği ifade edildi.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre bir buçuk aydan daha kısa bir süre içerisinde Cezayir, Fransa Büyükelçisi’ni siyasi bir analistin FR24 TV kanalına açıklamaları hakkında bilgi almak üzere bakanlığa çağırdı. Aynı şekilde Fransa Dışişleri Bakanlığı, Cezayir’e Fransa ordusunun ‘Twitter’ hesabında yayınladığı bir fotoğrafın içeriğine dair Cezayir’in protestoları hakkında bilgi verdi. Ayrıca Air France’in gelecek Haziran ayında tek taraflı olarak Cezayir’e uçuşlara başlayacağı ilanına karşı sıcak bir bildiri yayınlandı.

Problemli ilişkiler tarihi
Cezayir Cumhurbaşkanlığı, gelecek ay Cezayir ticari uçuşlarının yeniden başlamasıyla ilgili ‘asılsız söylentiler’ olarak nitelendirilen haberleri yalanlayan bir açıklama yaptı. Ancak cumhurbaşkanlığı, Fransa’ya atıfla yerel açıdan ‘sömürgecilik sorunu’ ile ilgili bir imada bulunarak, “Yayınlanan söylentiler, yeni Cezayir’de artık yer bulamayan uygulamaların kurbanıdır. Hava sahasını uçuşlara açma ya da kapama kararı, yalnızca ülkenin en yüksek makamları tarafından verilen egemen bir karardır” ifadelerini kullandı.
Uçuşlara başlama izni, herhangi bir Fransız yetkili tarafından yayınlanmamış olsa da durum, Air France’in gelecek aydan itibaren Cezayir'e rezervasyon kapısını açma planına dayalı olarak gündeme geldi.

Peki bu Cezayir duyarlılığı nerden geliyor?
Paris’teki Özgür Uluslararası İlişkiler Araştırmaları Enstitüsü’nde Siyaset Bilimci Prof. Dr. Muhammed el-Hadi Vacani, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, “Cezayir’in Fransa’ya yönelik son dönemdeki ardışık tepkilerini ve manalarını ele aldık. Cezayir muhtemelen bir yakınlık ilişkisi istemektedir” dedi.

Cezayir Fransa’ya karşı Çin’e yakınlaştı
Öte yandan Çin hükümeti tarafından koronavirüsle mücadele etmek amacıyla Cezayir’e sağlanan tıbbi yardımlarla eş zamanlı olarak Cezayir ve Çin, son günlerde alışılmadık bir ‘diplomatik ilişki” kurdu. Bu çerçevede Cezayir ve Çin Büyükelçiliği, ‘FR24 TV kanalının, Çin yardımlarına yönelik yanıltıcı haberler yayınlamasını’ kınayan bir basın açıklaması yaptı. Söz konusu kanal, yardımların devlet hastanelerine değil, ordu komutanlarının çıkarı için sağlandığını iddia etmişti. Haber sonrasında Cezayir Dışişleri Bakanlığı merkezindeki Fransa Büyükelçisi, bakanlığa çağrıldı.
Vacani, Cezayir ile Çin ittifakının Cezayir’in Paris tavrıyla da ilişkisi olduğunu belirtti. Muhammed el-Hadi Vacani, “Fransız yetkililer, herhangi bir resmi yanıt vermediler. Cezayir’in tavrını ilgiyle takip ediyorlar. Ancak Cezayir’in, Çin ve diğer yeni müttefiklerle uzaklaşmak istemediği bir ittifakı ilan etmeye çalıştığını düşünüyorum. Cezayir’in yeni tavrı, olması talep edilen ilişkilerin doğasına bir alternatif değil. Şu ana kadar bu tavra, Fransa’ya karşı bir popüler dalga eşlik ediyordu” dedi.
Fransız yetkililer, büyükelçilikleri aracılığıyla ortaya koyulan Cezayir öfkesine yanıt vermedi. Geçen salı günü resmi açıklama yayınlanarak, “Fransız konsolosluklarında, bugün Cezayir’de Schengen vizelerinin incelenmesi ve verilmesi konusunda çalışmalar yürütülmüyor” ifadelerine yer verildi. Büyükelçilik, “Çalışmalar, Avrupa’da salgına ilişkin gelişmelere ve Schengen bölgesindeki yetkililerin kararına bağlı olacaktır. Avrupa’da Schengen bölgesine seyahat etmek isteyen Cezayirler, sadece ülke sınırlarının yeniden açılmasını beklemekle kalmamalı, aynı zamanda elçilikler tarafından hizmetin yeniden başlamasını da beklemelidir” açıklamasında bulundu.
Söz konusu bildiriyle eş zamanlı olarak Air France’den de bir başka açıklama geldi. Şirket, “Fransa ve bazı Kuzey Afrika ülkeleri arasındaki uçuşların yeniden başlaması iki ülkenin hükümetlerinin iznine tabidir” dedi.
Öte yandan Dışişleri Bakanlığı verileri ise Cezayir’in Paris’te açtığı dava sayısının iki katına çıktığını ortaya koydu. Davalar, resmi olarak Cezayir Büyükelçiliği aracılığıyla gündeme getirilirken, bu da yeni bir tırmanışın yaşanabileceğini gösteriyor.

İnsan hakları sorunu
Cezayir - Fransa ilişkileri, ‘Paris’in halk hareketine olan yaklaşımı’ kriteriyle birkaç ay veya yıl olumsuz bir yönde kalabilir.
İki ülke arasında yaşananlara değinen yakın tarih uzmanı Prof. Dr. Abdunnur bin Varis, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, “Tarih, arşivler ve anılar çerçevesinde merhum Cumhurbaşkanı Huari Bumedyen döneminde bu yana Cezayir’in eski sömürgeciyle ilişkisi aynı çizgide ilerliyor. Bugün Cezayir, halk hareketine yakın yeni bir kriter belirlerken, Fransa ise bazı aktivistlerden elini çekmiyor. Bunu görmek için Fransa medyasının haberlerini takip edebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, sık sık Fransa’nın Cezayir’deki halk hareketine yönelik olumsuz rolüne dikkati çekiyor. Ancak birkaç gün önce ‘yabancı bir büyükelçilik lehine casusluk yapmakla’ nitelendirilen ve çekim sırasında tutuklanan Cezayirli bir gazeteciden bahsederek, herkesi şaşırttı.
Bu çerçevede Bin Varis, “Aslında Cumhurbaşkanının ifadeleri, gazeteciye yöneltilen suçlamaların haklı olup olmadığına bakılmaksızın, arka planında Tebbun’un Cezayir’deki Fransız nüfuzunun geriletilmesine yönelik gerçek amacını ortaya koyuyor. Belki de Cumhurbaşkanı, Fransa’nın, ilişkilerin normalleşmesi karşılığında halk hareketini sızmamasına yönelik bir anlaşma istiyor olabilir” dedi.

Tebbun bağımsızlık mesajı vermişti
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun yerel basına verdiği daha röportajda, Cezayir’in artık Fransız sömürgesi olmadığını hatırlatarak Cezayir-Fransa ilişkilerinde ‘karşılıklı saygı’nın gözetilmesi çağrısında bulundu. Röportaj Tebbun’un Fransa’ya bakışını ilk kez net biçimde ortaya koyuyor.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre Tebbun, Ocak ayında sekiz gazetecinin katılımıyla gerçekleştirilen ve dün yayınlanan röportajda şu ifadeleri kullandı:
“Cezayir, yeni nesli ve liderliğiyle herhangi bir dış müdahaleyi ya da başka bir ülkenin mandası altında olmayı kabul etmiyor. Halk hareketinin başlangıcında Fransa tarafından yapılan açıklamaların ardından, Cezayirli vatandaşlar ülkelerinin iç işlerine müdahale edildiğini fark ettikten sonra iki ülke arasındaki ilişkilerde bir bozulma olmuştu.”
Tebbun verdiği röportajda, 2019'un Şubat ayında Cezayir'deki halk protestolarının başlangıcında eski Cumhurbaşkanı Abdülaziz Buteflika'nın beşinci dönem adaylığından çekilme kararını öven ancak 'makul bir sürede içerisinde bir geçiş dönemi yaşanması' çağrısında bulunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un ifadelerine atıfta bulundu. Cezayirli yetkililer Macron’un bu sözlerinde ülkenin 'iç işlerine müdahale' şeklinde değerlendirmişlerdi.

Cezayir-Fransa ilişkilerinin kısa tarihi
5 Temmuz 1830'da Cezayir'i sömürgeleştiren Fransa Emir Abdülkadir önderliğindeki direniş hareketi sebebiyle ülkenin bütününü 1847’de ele geçirebildi. Osmanlı yönetimi, Fransız işgalini tanıyarak Cezayir üzerindeki haklarının sona erdiğini ilan etti. İlk sömürge birimleri Cezayir şehri çevresinde kuruldu. Avrupa’dan gelen göçmenlere yerli kabilelerin ellerinden alınan arazilerin verilmesiyle Cezayir'de Avrupalı nüfusu artış gösterdi. 1841-1850 yılları arasında 115 bin hektar arazi dışarıdan gelenlere dağıtıldı. 1847’de ülkedeki Avrupalılar’ın sayısı 104 bin iken 1872’de 245 bine, 1911 yılında da 752 bin’e yükseldi. Bununla birlikte yabancıların sahibi olduğu arazinin miktarı 1860’ta 365 bin iken, 1930’da ise 2 milyon 345 bin hektardı.
2. Dünya Savaşı'ndan sonrasında 5 Ağustos 1945’te gerçekleştirilen gösterilerde, Fransızlar’ın silahlı müdahalede bulunmasıyla binlerce Cezayirli öldürülmüş ve çok sayıda gösterici işkence görmüş ve tutuklanmıştı.
8 Mayıs 1945'te Fransız ordusu Setif ve Guelma'da 45 bin Cezayirliyi katletti. Cezayirliler, 1945'te meydana gelen ve 1968'e kadar süren toplu saldırıları "soykırım" olarak tanımlıyorlar.
Bunun sonucunda Cezayir'de 1 Kasım 1954 tarihinde silahlı direniş başlatıldı. Ülkeyi bağımsızlık direnişinin ülke geneline yayılması üzerine, Sömürge yönetimi 28 Ağustos 1955'te olağanüstü hal ilan etti. 19 Eylül 1958’de Kahire’de toplanan Cezayirliler’in ileri gelenleri bağımsız Cezayir Cumhuriyetini ilan ederek Ferhad Abbas’ın başkanlığında bir geçici hükümet kurdular. 18 Mart 1962’de Evian antlaşması ile savaşın sona ermesiyle ateşkes ilan edildi. Antlaşma şartlarına göre 1 Temmuz 1962 tarihinde yapılan referandumda Cezayirliler'in yüzde 91’i bağımsızlık lehinde oy kullanmasıyla Cezayir bağımsızlığına kavuştu.



Husiler, genelkurmay başkanları el-Gamari'nin ölümünü duyurdu ve el-Medeni'yi halefi olarak atadı

Husiler, son iki yıl içinde çok sayıda askeri personelini kaybettiğini kabul etti. (AFP)
Husiler, son iki yıl içinde çok sayıda askeri personelini kaybettiğini kabul etti. (AFP)
TT

Husiler, genelkurmay başkanları el-Gamari'nin ölümünü duyurdu ve el-Medeni'yi halefi olarak atadı

Husiler, son iki yıl içinde çok sayıda askeri personelini kaybettiğini kabul etti. (AFP)
Husiler, son iki yıl içinde çok sayıda askeri personelini kaybettiğini kabul etti. (AFP)

Husiler dün, Genelkurmay Başkanı Muhammed Abdulkerim el-Gamari'nin öldüğünü ve yerine Yusuf el-Medeni'nin atandığını duyurdu. İran destekli örgüt, el-Gamari'nin ‘ABD-İsrail saldırısı’ olarak nitelendirdiği olayda bir dizi arkadaşı ve 13 yaşındaki oğluyla birlikte öldürüldüğünü açıkladı. Yemenliler, onun yaklaşık dört ay önce, 14 Haziran 2025'te Sana'ya düzenlenen İsrail saldırısı sırasında öldürüldüğüne inanıyor.

Husilerin son açıklamasında el-Gamari'nin öldürüldüğü yer ve zaman belirtilmese de, örgütün ‘Gazze'yi desteklemek’ bahanesiyle bölgesel çatışmaya dahil olduğu son iki yıl içinde birçok askeri liderinin öldürüldüğü kabul edildi.

Yusuf el-Medeni, Husilerin en önemli askeri liderlerinden biri. Örgüt lideri Abdulmelik el-Husi ile akraba ve Husilerin kontrolündeki Hudeyde, Hacca, Mahvit, Raymah ve Kızıldeniz kıyılarını kapsayan Beşinci Askeri Bölge'nin komutanı olarak görev yapan bir isim.

İran destekli örgüt, bin 835 füze ve insansız hava aracı (İHA) fırlatılması ve Kızıldeniz, Babu’l Mendeb, Aden Körfezi ve Hint Okyanusu'nda 228'den fazla gemiyi hedef alması da dahil olmak üzere ‘İsrail'e karşı 758 operasyon’ gerçekleştirdiğini iddia ediyor.


Selam: Lübnan seçimleri planlandığı gibi gidiyor

Lübnan Parlamentosunda bir oturum (Arşiv-Parlamento Medyası)
Lübnan Parlamentosunda bir oturum (Arşiv-Parlamento Medyası)
TT

Selam: Lübnan seçimleri planlandığı gibi gidiyor

Lübnan Parlamentosunda bir oturum (Arşiv-Parlamento Medyası)
Lübnan Parlamentosunda bir oturum (Arşiv-Parlamento Medyası)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam dün, Lübnan seçimlerinin planlandığı gibi yapılacağını ve "ertelemenin söz konusu olmadığını" vurguladı.

Selam Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, hükümetin "hükümetin kuruluşunu tamamlamak için anayasal gerekliliklere saygı duyduğunu ve parlamento seçimlerinin ertelenmesinin söz konusu olmadığını" söyledi. "Parlamento'nun görev süresini uzatmak için bir yasa tasarısı sunmayı planlamıyoruz, çünkü bu konuda yazılanlar zaten yapıldı ve geri dönüş yok" ifadelerini kullandı.

Bu arada, Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Lübnan Uluslararası Geçici Güçleri (UNIFIL) Komutanı General Diodato Abbagnara ile yaptığı görüşmede, "İsrail güçlerinin işgal ettiği topraklardan çekilmesinin ardından güney sınırında güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, Litani Nehri'nin güneyindeki Lübnan ordusunun personel sayısının yıl sonuna kadar kademeli olarak yaklaşık 10 bine çıkarılacağını" bildirdi.

Öte yandan İsrail, güneydeki köylerden ve çevrelerinden, kuzeydeki Bekaa Vadisi'ndeki Şamstar kasabasına kadar uzanan bir dizi hava saldırısı düzenleyerek, "yeraltında bulunan Hizbullah altyapısını" hedef aldığını iddia etti.


Cesetlerin bulunması Gazze mutabakatının yolunu zorlaştırıyor

Filistinliler dün Gazze Şehri'nde yıkılan binaların enkazı arasında yürüyor (Reuters)
Filistinliler dün Gazze Şehri'nde yıkılan binaların enkazı arasında yürüyor (Reuters)
TT

Cesetlerin bulunması Gazze mutabakatının yolunu zorlaştırıyor

Filistinliler dün Gazze Şehri'nde yıkılan binaların enkazı arasında yürüyor (Reuters)
Filistinliler dün Gazze Şehri'nde yıkılan binaların enkazı arasında yürüyor (Reuters)

Gazze'deki İsrailli rehinelerin cenazelerinin kurtarılmasıyla ilgili kriz, Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati’nin anlaşmanın ikinci aşamasına başlanması gerektiğini vurgulamasına rağmen, Gazze anlaşmasının ilerleyişine gölge düşürdü.

Hamas'ın elindeki İsraillilerin cenazelerinin aranması, esaretleri sırasında kayboldukları yerler nedeniyle karmaşıklaşıyor. Hamas çarşamba akşamı, elinde bulunan ve gömüldükleri yerler bilinen tüm cenazeleri teslim ettiğini duyururken, İsrail şüpheciliğini sürdürüyor.

Hamas kaynakları Şarku'l Avsat'a, hareketin potansiyel mezar yerlerini tespit etmek için hâlâ kapsamlı bir arama operasyonuna ihtiyaç duyduğunu söyledi. Canlı ve ölü kaçırılanları korumakla görevli kişileri hedef alan suikastların, bazı teknik meseleleri karmaşıklaştırdığını belirttiler. İsrail güçlerinin bazı bölgelere girmesi ve savaş bitmeden önce buldozerlerle temizlemesinin, cesetlerin başka cesetlerle karışması nedeniyle kolayca ulaşılmasını da zorlaştırdığını ifade ettiler.

Bu arada, anlaşmanın sahada uygulanmasında yaşanan zorluklar nedeniyle Mısırlılar, “Gazze'yi boşaltma planı”nın yeniden gündeme gelebileceğinden endişe duyuyorlar. Konuyla ilgili bilgisi olan bir Mısırlı kaynak Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, “Gazze'yi boşaltmak amacıyla insani yardım başlığı altında tartışılan (yumuşak bir boşaltma) planı” konusunda uyarıda bulundu.

Öte yandan, İsrail Knesset liderliği önümüzdeki çarşamba günü Batı Şeria'yı İsrail'e ilhak edecek iki yasa tasarısını görüşmeye karar verdi.