Sudan, Ortaklıklar Konferansı’nda 4 milyar dolar topladı

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas. (Reuters arşivi)
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas. (Reuters arşivi)
TT

Sudan, Ortaklıklar Konferansı’nda 4 milyar dolar topladı

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas. (Reuters arşivi)
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas. (Reuters arşivi)

Berlin yönetiminin düzenlediği Ortaklıklar Konferansı’nda uluslararası arena Sudan için en az 4 milyar tutarında taahhütte bulunuldu. Aupa ülkeleri de Sudan’ın ABD’nin ‘Terörizmin Devlet Sponsorları’ listesinden çıkarılması çağrısı yaparken Alman hükümeti, söz konusu konferansın Sudan ile uluslararası toplum arasında yeni bir iş birliğine kapı açtığını vurguladı.
Sudan’a, bu yıl teslim edilecek 1,8 milyar dolar değerinde doğrudan yardım, aynı zamanda 2 milyarın üzerinde vaat, borçların hafifletilmesi ve Dünya Bankası’ndan iyileştirmeler alma taahhütlerinde bulunulan konferansın sonuç bildirisinde şu ifadeler kullanıldı:
“Sudan ile uluslararası toplum arasında, karşılıklı hesap verebilirlik ve şeffaflığı temel alacak yeni bir iş birliğine kapı açıldı. Geçici Sudan hükümeti ve uluslararası toplum, siyasi ve mali desteğin demokratik süreç ve siyasi geçişteki ilerleme ile bağlantılı olduğunu doğruladı. Sudan hükümeti, geçiş aşamasında ekonomik ve politik reformlarla ilgili bir dizi hedef belirledi. Anahtar ise kapsamlı bir barış sürecinin yürütülmesi ile kadınların, gençlerin ve toplumda marjinal olarak nitelenen kesimlerin de içerisinde bulunacağı geçici bir yasama meclisinin kurulması olacak. Konferansta, içinde bulunduğu yoğun ekonomik krizde Sudan'a acil olarak destek olma ihtiyacı teyit edildi.”
Katılımcılar, hükümet tarafından açıklanan, toplumsal koruma, kalkınma, koronavirüs salgını ile ilgili insani ve sağlık yardımları için 1,8 milyar dolar değerindeki mali taahhütle sonuçlanan reformları memnuniyetle karşıladı.
Açıklamada katılımcıların Sudan'ın daha fazla fon kazanmak amacıyla şeffaflık ve hesap verebilirlik de dahil olmak üzere ekonomik ve sosyal reformlar uygulaması gerektiğine karar verdiği vurgulandı.
En yüklü finansal katkıda bulunan ülkelerden biri, yıl içerisinde 365 milyon dolar değerindeki ekonomik ve insani yardım sözü veren ABD oldu. Konferanstaki Washington Temsilcisi ve ABD Uluslararası Kalkınma Kuruluşu (USAID) Direktörü John Barsa, Sudan'ın ‘barışa doğru güvenli bir geçiş’ yapabilmesi için yardımda bulunma sözü verdi. Barsa, “ABD, geçmişteki terörist faaliyetlerle ilgili talepleri çözmede Sudan'a yardım etmeye devam edecek” ifadelerini kullandı.
Fransa ve İspanya da Sudan’ın ABD’nin ‘Terörizmin Devlet Sponsorları’ listesinden çıkarılması çağrısında bulundu. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, “Sudan, bu listede olmamalı” diyerek ülkenin borç yükünü azaltacak önlemler almaya verdiği desteği dile getirdi. Le Drian, Sudan'a Fransa’dan 60 milyon euro yardım sözü verdi. Aynı zamanda Hartum'a daha fazla ekonomik ve siyasi yardım yapılması için Paris'te Sudan ile ilgili bir uluslararası konferansa daha ev sahipliği yapma isteğinde olduğunu dile getirdi.
Avrupa Birliği (AB) bu yıl için 312 milyon euro değerinde, Almanya ise tek başına 150 milyon euro değerinde yardım taahhüdünde bulundu. Almanya Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanı Gerd Müller, Almanya'nın Hartum ile olan ekonomik iş birliğini ‘artıracağını ve kapsamını genişleteceğini’ söyledi.
Avrupa Komisyonunun Kriz Yönetiminden Sorumlu Üyesi Janez Lenarcic, Sudan'da desteklenmesi gereken birçok program olduğun dikkat çektiği açıklamasında “Sudan'da insani yardım ve koronavirüs ile mücadele başlıklarındaki programlara sürekli destek verilmelidir” dedi.
Dünya Bankası, yoksulluğun azaltılması yönündeki çalışmalara destek olmak için Sudan’daki geçiş hükümetine 400 milyon dolar, aynı zamanda Sudan projeleri için de 2023 yılına kadar 1,75 milyar dolar tahsis edileceğini duyurdu. Afrika Kalkınma Bankası da Sudan’a üç yıl içerisinde 500 milyon dolar ödeneceğini bildirdi. ‘Arap Kalkınma Fonu’ndan yapılan açıklamada da Sudan’a beş yıllık bir sürede 1 milyar dolar tahsis edileceği duyuruldu.
Sudan’ı kendisine olan 74 milyon euro değerindeki borcundan muaf ettiğini bildiren İspanya ayrıca en az 3 milyon euro tutarında bağışta bulundu. Polonya da Sudan’ın 122 milyon dolar değerindeki borcunu sildiğini açıkladı. Konferansta Belçika 22 milyon euro, İtalya da19 milyon euro bağışta bulundu. Norveç, Sudan'a Dünya Bankası aracılığıyla 30 milyon dolar değerinde yardım sağlayacağını bildirdi.
Konferansın açılışını yapan Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas konuşmasında şunları söyledi:
“Uluslararası toplumun Sudan’ın ve barışçıl devriminin yanında olması gerekiyor. Bu konferans sayesinde vaatlerimizi yerine getirmek ve omuzlarındaki borç yükünü Sudan ile birlikte azaltmak için uluslararası kurumlarla ortaklaşa çalıştığımızı göstermek istiyoruz.  Konferans Sudan’a geçiş döneminde siyasi veya finansal olarak eşlik edecek kalıcı bir ortaklığın başlangıcıdır.”
Sudan ordusuna geçiş dönemini destekleme ve koruma çağrısında bulunan AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, geçici bir kurucu meclis kurmak ve eyaletlerde bir yönetici konseyi atamak amacıyla seçimlerde birliğin ve bütünlüğün sağlanması için Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri'ne seslendi.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, konferansın açılışında yaptığı konuşmada “uluslararası topluluğun Sudan’a siyasi destek sunması” çağrısında bulunarak “Mesele cömertlikle sınırlı değil. Sudan’ın güvenliği herkesin yararına olacaktır” dedi.
Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk da açıklamasında ülkesinin uluslararası toplumla karşılıklı hesap verebilirlik temelinde ortaklık kurma arzusunu dile getirdi. Hamduk, şu an Sudan'ın savaş, çatışma ve ekonomik çöküşten kalkınmaya, diktatörlükten demokratik hükümete, tecrit ve ötekileştirilmeden dünya ile olan bağlantısını kurmaya geçiş aşamasında” olduğuna dikkat çekti.
Önlerinde birçok sorun ve zorluk  olduğunu vurgulayan Hamduk “Ekonomi ve siyaset birbirine uyuşturulmalıdır. Bu kolay olmayacaktır. Aynı zamanda borç krizi ele alınmalı ve barış süreci ilerletilmelidir” dedi. Koronavirüs salgınının da Sudan’ın omuzlarında ekstra bir yük olduğunu belirten Hmduk söz konusu ortaklığın Sudan’ın yeniden yapılanmasına yardımcı olmasını umut ettiğini söyledi.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt da Sudan’ın borçlarının düzene sokulmasına yardımcı olunması talebini desteklediğini bildirerek “Ülkenin dış borcu, ekonomisine büyük ölçüde yük oluyor” dedi.
Yönetimin reform planını sunan Sudan Maliye ve Ekonomi Bakanı İbrahim el-Bedevi, hükümetin göreve başlamasından bu yana reformlar konusunda elde ettiği başarılara dikkat çekti.
Avrupalı ​​yetkililer, toplantıdan önce kendisine sunulan fırsattan yararlanması için Sudan'a birçok kez çağrıda bulunmuştu. Maas ve Borrell, Avrupa Komisyonu’nun Hartum’da yayınladığı ortak makalede şu ifadeleri kullanmıştı:
“Sudan; barış, demokrasi ve ekonomik iyileşmeyi gerçekleştirme fırsatına sahip. Bu eşi benzeri görülmemiş küresel krizde, umut dolu anlara tutunulmalıdır. Sudan, demokratik olarak ülkede ve bölgede uzun süreli güvenliğin sağlanması için en iyi garantidir.”
Söz konusu iki yetkili, konferans öncesinde de “katılımcı ülkelerin ve kuruluşların, Sudan'da 2022'de düzenlenmesi planlanan seçimlere kadar ülkeyi desteklemesi için ortaklık sağlayacağını belirtmişti. Ayrıca Uluslararası Para Fonu'ndan borç affı almasına yardım edileceği, ihtiyaç sahibi ailelere destek olmak için Dünya Bankası ve Sudan hükümeti tarafından finanse edilen toplumsal programın başlatılmasına yardımcı olacak fonlar toplanacağı sözü” vermişti.
Tüm bu yardımlar karşılığında Sudan hükümetinin ulusal uzlaşı sürecini ilerletmesinin yanı sıra ‘cesur’ ekonomik ve siyasi reformlar uygulamayı taahhüt etmesi şart koşuldu. Reformların Darfur, Mavi Nil ve Güney Kordofan gibi çatışma alanlarındakiler da dahil olmak üzere tüm Sudanlıları kapsaması gerektiği vurgulandı.



Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)

Gazze Şeridi'ni 24 saatten kısa bir süre içinde vuran fırtına ve derin alçak basınç sistemi, birçok evin çökmesi ve bölge genelinde çadırların sular altında kalması sonucu 11 Filistinlinin ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) göre yerel kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın Bir el-Naja bölgesinde, yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir evin çökmesi sonucu 5 Filistinlinin öldüğünü ve birçok kişinin de yaralandığını bildirdi.

 Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı kaynaklar, bugün şafak vakti Gazze şehrinin batısındaki el-Rimal mahallesinde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının üzerine büyük bir duvarın çökmesi sonucu 2 vatandaşın öldüğünü, Gazze şehrinde aşırı soğuktan bir çocuğun, el-Şati kampında ise bir bebeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Dün de el-Şati kampında bir duvarın çökmesi sonucu bir kişi hayatını kaybetti.

Dün el-Amadi bölgesindeki Ebu Cebel kampında bir çadırın çökmesi sonucu iki çocuk yaralandı; Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki mülteci çadırında ise bir bebek aşırı soğuktan hayatını kaybetti.

Sivil savunma ekipleri, son birkaç saat içinde en az 10 evin çöktüğünü, son olarak da el-Kerame ve Şeyh Rıdvan mahallelerinde 2 evin yıkıldığını bildirdi.

Bu olumsuz hava koşulları ayrıca Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki kampların tamamının sular altında kalmasına, Deyr el-Belah'taki el-Bassa ve el-Baraka'nın geniş alanlarının, Nuseyrat'taki Merkez Pazarı'nın ve Gazze Şehri'ndeki Yermuk ve liman bölgelerinin hasar görmesine yol açtı.

 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), dün yaptığı açıklamada, şiddetli yağmur ve ıslak çadırların, aşırı kalabalık Gazze Şeridi'ndeki kötüleşen sağlık ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, soğuk hava, yetersiz sanitasyon ve hijyen eksikliğinin salgın hastalık riskini artırdığını vurguladı. UNRWA, insani yardıma erişimin acilen kolaylaştırılması çağrısında bulundu.


Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
TT

Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)

Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Tom Barrack'ın Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesi çağrısıyla ilgili zaman zaman yaptığı tehditleri kabul edilemez bir hata olarak nitelendirerek reddetti. Berri, "Hiç kimse Lübnanlıları tehdit edemez. Özellikle diplomatlar ve hele ki Büyükelçi Tom Barrack gibi bir isim tarafından Lübnanlılara bu şekilde hitap etmek, akıl almaz bir durumdur. Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesiyle ilgili söyledikleri ciddi ve kesinlikle kabul edilemez bir hatadır." dedi.

Öte yandan Berri, Basın Sendikası'ndan bir heyete, ilgili yasa konusunda yaşanan görüş ayrılıklarına rağmen, gelecek mayıs ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerinin iptal edilmeyeceğini ya da ertelenmeyeceğini vurguladı.

Parlamento başkanlığından yapılan açıklamaya göre Berri'nin ABD'nin Beyrut Büyükelçisi Michel Issa'yı 24 saat içinde ikinci kez kabul etmesi dikkat çekiciydi; zira görüşmede "iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin yanı sıra genel durumdaki gelişmeler ve güncel olaylar" ele alındı.


İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
TT

İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)

Aralarında Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi’nden sekiz ismin de bulunduğu 11 İsrailli bakan, dün Savunma Bakanı Yisrael Katz’dan Hanuka Bayramı sırasında Gazze Şeridi’nde bayrak töreni düzenlenmesine izin verilmesini talep etti.

Aşırı sağcı ve yerleşim yanlısı Nahala Hareketi tarafından başlatılan girişim kapsamında yayımlanan mesajda, “Gazze’nin İsrail topraklarının bir parçası olduğunu gururla teyit etmenin zamanı geldi. Bu bölge yalnızca Yahudi halkına aittir ve derhal İsrail devletinin bir parçası hâline gelmelidir” ifadeleri yer aldı.

Mesajda ayrıca, etkinliğin temel amacının ‘İsrail’in 2005’te bölgeden çekilirken boşalttığı, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki eski Nisanit yerleşiminin kalıntıları üzerinde İsrail bayrağını göndere çekmek’ olduğu belirtildi.

dfrtg
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (Reuters)

Mesajın imzacıları arasında, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ile aralarında Ulaştırma Bakanı Miri Regev’in de bulunduğu sekiz Likud’lu bakan yer aldı.

Ayrıca, toplam 120 sandalyeli Knesset’ten 21 milletvekili de metne imza attı. İmzacı vekiller Ben-Gvir liderliğindeki Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi ile Likud’a mensup.

Nahala Hareketi, ‘Nisanit’te bayrak töreni’ olarak duyurduğu etkinliğin, Gazze Şeridi’nde hâlen İsrail ordusunun kontrolündeki bölgede yapılacağını açıkladı.

Etkinliğin 18 Aralık’ta, sekiz gün süren Hanuka’nın beşinci gecesinde düzenlenmesi planlanıyor. Bayram bu yıl pazar günü başlayacak.

İsrail Savunma Bakanlığı, konuya ilişkin AFP’nin yorum talebine henüz yanıt vermedi.

jbhj
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (DPA)

İsrail ordusu çarşamba akşamı yaptığı açıklamada, ‘İsrail topraklarından Gazze Şeridi’ne geçen birkaç İsrailli sivilin gözaltına alındığını’ duyurdu.

Yerleşimciler ve Filistinlilere yönelik saldırılarla suçlanan aşırılık yanlılarına hukuki destek veren Honenu örgütü ise yaptığı açıklamada, ‘Çarşamba günü onlarca sağcı aktivistin, Nisanit’in kalıntıları üzerinde bir yerleşim kurulmasını talep etmek üzere Gazze sınır çitini aştığını’ belirtti.

10 Ekim’de İsrail ile Hamas arasında yürürlüğe giren kırılgan ateşkes kapsamında, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin yarısından fazlasında kontrol sağlamasına imkân veren bir hatta çekilmişti. Savaşın büyük yıkıma uğrattığı bölgede bu hat fiili kontrol sınırı olarak işliyor.

Geçtiğimiz kasım ayında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından da desteklenen ABD’nin Gazze barış planı ise İsrail güçlerinin bölgeden kademeli olarak çekilmesini öngörüyor.