Hindistan, salgından en çok etkilenen bölgelerde yeniden kısıtlamalara gidiyor

Mumbai’deki salgın bölgelerinde yaşayanları kontrol etmeye hazırlanan sağlık ekipleri. (EPA)
Mumbai’deki salgın bölgelerinde yaşayanları kontrol etmeye hazırlanan sağlık ekipleri. (EPA)
TT

Hindistan, salgından en çok etkilenen bölgelerde yeniden kısıtlamalara gidiyor

Mumbai’deki salgın bölgelerinde yaşayanları kontrol etmeye hazırlanan sağlık ekipleri. (EPA)
Mumbai’deki salgın bölgelerinde yaşayanları kontrol etmeye hazırlanan sağlık ekipleri. (EPA)

Hindistan’da dün rekor sayıda koronavirüs vakası kaydedildi. Yetkililer, 26 bin 506 yeni vakanın kaydedilmesi ile ülkenin en kalabalık eyaleti Uttar Pradeş ile otomotiv ile ilaç endüstrisi merkezinde yeniden izolasyon tedbirlerine yöneldi. Vakalardaki artış, Hindistan’ın salgının yeni merkez üssü olacağı yönünde endişelere neden oluyor. Şu ana kadar 822 bin 603 vakanın kaydedildiği ülke, vaka sayısında ABD ve Rusya’nın ardından geliyor.
Hindistan’da şu ana kadar toplam 22 bin 144 kişi koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Vakaların yüzde 60'ı başkent Yeni Delhi, finans başkentinin Mumbai olduğu Maharaştra ve güneydeki Tamil Nadu eyaletinde kaydedildi. Başbakan Narendra Modi hükümeti mart ayında 1,3 milyar nüfus üzerinde uygulanmaya başlanan izolasyon tedbirlerini salgının felç ettiği ekonomiyi yeniden harekete geçirmek ve milyonlarca kişinin işlerine geri dönmesi için haziran ayı başlarında hafifletmişti. Ancak vaka sayılarındaki yeni artış, bazı büyük sanayi şehirlerini ve eyaletleri kısıtlamaları yeniden uygulamaya zorladı.
Maharaştra’daki sanayi şehri Evrengabad’da 9 gün süreyle sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başladı. Bu durum, Bajaj Auto gibi otomobil üreticilerinin faaliyetlerini etkiledi. Bajaj Otomobil İşçileri Sendikası Başkanı Thengade Bajirao, Reuters’a verdiği demeçte “Sokağa çıkma yasağı nedeniyle çalışanlar işe gelemedi” dedi.
Uttar Pradeş’de eyaleti tarafından yapılan açıklamada, vakaların 32 bini aşması dolayısıyla cuma akşamı itibariyle iki gün boyunca genel izolasyona gidileceği kaydedildi.
Vakalardaki artışa rağmen iyileşme oranları yüzde 60’a yükseldi. Ülkede toplam 516 bin 206 kişinin iyileştiği kaydedildi.
Kovid-19 hastalığını atlatmış kişilerden alınıp hastalığı henüz atlatamamış kişilere enjekte edilen ve vücudun koronavirüs ile mücadele etmesine yardımcı olacak antikorlar içeren plazmalara yönelik talep ise arttı. Bu uygulama ile hastaların bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi amaçlanıyor.
Zuleyha, Yeni Delhi hastanesinde yatan 15 yaşındaki oğlu için çeşitli web siteleri ve sosyal medya platformlarında plazma arayışına koyulmuştu. En nihayetinde ülkenin dört bir yanındaki bağışçılarla iletişim kurmasına yardımcı olan sivil toplum kuruluşu KAB Welfare Foundation’a ulaşmayı başardı.
Kuruluşun Başkanı Vivek Jain açıklamasında “Hastaları bağış yapanlar ile irtibata geçiriyoruz. Plazma talebinin sürekli arttığını biliyoruz ancak tüm talepleri karşılamak kolay olmuyor” dedi.
Deney aşamasında olan plazma ile tedavi yönteminin etkinliği henüz onaylanmadı. Hindistan Tıbbi Araştırma Konseyi (ICMR) bu konudaki sonuçlarını değerlendirmek için ülkedeki çeşitli hastanelerde bir dizi klinik araştırma yürütüyor. Dünyanın dört bir yanındaki meslektaşları gibi Hindistan'daki doktorlar da plazma terapisinin henüz erken deney aşamalarında olduğu, yeni tip koronavirüs ile mücadelede uygun bir tedavi olmadığı konusunda uyarıyorlar.
Yeni Delhi hükümeti bünyesindeki koronavirüs salgın komitesi başkanı Dr. S.K. Sarin konuya dair şunları söyledi:
“Plazma tedavisinin koronavirüsle mücadelede kesin bir tedavi olarak kabul edilemeyeceğini bilmemiz gerekiyor. Diğer yandan hastaya herhangi bir zarar verdiği de henüz kanıtlanmadı” dedi.
Hindistan hükümeti geçen hafta başkent Yeni Delhi'deki Karaciğer Bilimler Enstitüsü’nde ilk plazma bankasını kurdu. Ardından da Assam’da benzer başka bir banka daha kuruldu.
Söz konusu bankalarda ölümcül virüse karşı verdikleri savaşı kazanan ve vücutlarında üretilen antikorları diğer hastalara bağışlamak isteyen kişilerin verdikleri plazmalar saklanıyor. Koronavirüs hastalığından kurtulduğunu duyuran Hindistan Sağlık Bakanı Satyendar Jain de bunu plazma tedavisine borçlu olduğunu bildirmişti.



Trump, 1,6 milyar dolar dolandırıcılıkta parmağı olan yöneticiyi affetti

ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
TT

Trump, 1,6 milyar dolar dolandırıcılıkta parmağı olan yöneticiyi affetti

ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, 1,6 milyar dolarlık dolandırıcılıkla binlerce yatırımcıyı aldatmaktan hüküm giyen özel sermaye yöneticisi David Gentile'ın hapis cezasını kısmen kaldırdı.

The New York Times'a göre, GPB Capital Holdings'in eski CEO'su ve kurucu ortağı, çarşamba günü hapisten çıktığında 7 yıllık cezasının iki haftasından azını çekmişti.

59 yaşındaki Gentile ve diğer sanık Jeffry Schneider, Ağustos 2024'te menkul kıymetler ve elektronik dolandırıcılık suçlarından hüküm giymiş ve bu yıl mayısta cezalarını almışlardı. Anlaşılan o ki, Trump 6 yıl hapis cezasına çarptırılan Schneider'ı affetmedi.

Trump'ın "af çarı" Alice Marie Johnson, Şükran Günü'nde sosyal medyada yaptığı paylaşımda Gentile'ın evine, çocuklarının yanına döndüğünü görmekten "çok memnun" olduğunu söyledi.

Savcılar, mahkeme dosyalarında Gentile ve Schneider'ın yatırımcı fonlarını kullanarak otomotiv ve perakende sektörlerindeki şirketlerin hisselerini satın aldığını belirtti. Bu varlıkların getirilerinden yatırımcılara düzenli yıllık ödemeler yapıldı.

Eski Başkan Joe Biden yönetiminin Adalet Bakanlığı, geçen yıl GPB'nin mevcut faaliyetlerinden elde ettiği fonları kullanmak yerine yatırımcılara ödeme yapmak için yatırımcı fonlarını kullanmasının bir saadet zinciri oluşturduğunu saptamıştı.

Ancak bir Beyaz Saray yetkilisi, savcıların işletmeyi yanlış bir şekilde saadet zinciri diye nitelendirdiğini savunarak, Reuters'a yaptığı açıklamada, iddianın "GPB'nin yatırımcılara ne olacağını açıkça söylemesi nedeniyle ciddi şekilde zayıflatıldığını" söyledi.

Adı açıklanmayan Beyaz Saray yetkilisi Reuters'a, "Duruşmada hükümet, düzmece olduğu iddia edilen beyanları Gentile'a bağlayamadı" dedi.

Kaynak, "Gentile ayrıca hükümetin sahte ifadeler aldığı ve bu ifadeleri düzeltmediği konusunda ciddi endişelerini dile getirdi" diye ekledi.

Cumartesi günü itibarıyla, Gentile'ın ceza indirimi metni henüz Adalet Bakanlığı'nın internet sitesinde yayımlanmamıştı. Ceza indiriminin herhangi bir mali cezayı etkileyip etkilemeyeceğiyse belirsizdi.

Haziranda savcılar, davadaki hakimden Gentile'ın 15,5 milyon dolardan fazla parasına el konmasını talep ederken, Schneider'ın 12 milyon dolardan fazla parasına el konmasını istemişti.

The New York Times'a göre eylülde savcılar hakime yazdıkları mektupta, mahkeme tarafından atanan bir kayyumun 700 milyon dolardan fazla paraya erişimi olduğunu ve bunun muhtemelen yatırımcılara dağıtılacağını belirtmişti.

Associated Press'ten de yararlanılmıştır

Independent Türkçe


Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

TT

Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

İsrail Cumhurbaşkanı İzak Herzog, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun pazar günü sunduğu af talebini “devletin ve İsrail toplumunun çıkarlarını esas alarak” değerlendireceğini açıkladı. Tartışma hem siyaseti hem yargıyı hem de kamuoyunu ikiye bölerken, olası şartlı af senaryoları gündemin merkezine yerleşti. Herzog’un bu ilk açıklaması, ülkede siyasi, hukuki ve toplumsal kutuplaşmanın en yüksek seviyeye ulaştığı bir döneme denk geldi.

Af talebinin kamuoyunda büyük bir kaygı ve tartışma yarattığını belirten Herzog, “Şiddet dili beni etkilemez. Saygılı söylem tartışmayı teşvik eder. İsrail halkını görüşlerini Cumhurbaşkanlığı sitesinden iletmeye davet ediyorum” dedi.

Trump’tan gelen mesaj tartışmayı büyüttü

Yediot Aharonot gazetesinin haberine göre Herzog’un açıklaması, bazı hükümet yetkililerinin yönelttiği örtülü tehditlere yanıt niteliği taşıdı. Çevre Bakanı Idit Silman, af talebinin reddedilmesi halinde ABD Başkanı Donald Trump’ın yargı sistemindeki üst düzey isimlere yaptırım uygulayabileceğini öne sürdü. Trump’ın iki hafta önce Herzog’a gönderdiği bir mektup ile Netanyahu için af istediği de doğrulandı.

Netanyahu, talebini “ulusal çıkar” ve “toplumsal bölünmenin sona ermesi” gerekçesiyle savundu ancak herhangi bir suç itirafında bulunmadı.

Birlik vaadi yeni bölünme yarattı

Netanyahu’nun af talebi, hükümet kanadında destek görse de muhalefet lideri Yair Lapid ve diğer isimler, ancak suçun kabulü ve siyasetten çekilme şartıyla af verilmesi gerektiğini savundu. İsrail basını, Herzog’un da şartlı bir af formülüne sıcak baktığını yazdı.

rtg
Geçtiğimiz Ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve Başbakan Binyamin Netanyahu ABD Başkanı Donald Trump’ı karşıladı (AP)

Kanal 12, Herzog’un “evet ama şartlı” seçeneğini değerlendirdiğini; Netanyahu’dan ya suçlamaları kabul etmesini, ya da siyasi faaliyetlerinde kısıtlama getirilmesini talep edebileceğini aktardı. KAN televizyonu ise Herzog’un, “itiraf anlaşması” seçeneğini yeniden gündeme getirmeyi planladığını bildirdi.

dcfvg
Aralık 2024'te Tel Aviv Adliyesi'nin dışında, Netanyahu'yu temsil eden bir maske takan, hapishane kıyafetleri giyen ve elleri kelepçeli bir muhalif (EPA)

Şarku’l Avsat’ın Kanal 13’ten aktardığı haberlere göre olası şartlar arasında erken seçim çağrısı yapılması, siyasetten geçici çekilme veya tartışmalı yargı reformlarının durdurulması da bulunuyor. Ancak Cumhurbaşkanlığı ve Netanyahu cephesi bu iddiaları reddetti.

Hukuki tartışma büyüyor

Netanyahu’nun dört ayrı dosyada rüşvet, dolandırıcılık ve görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla yargılandığı süreçte af talebi, ülkenin hukuk çevrelerinde geniş bir tartışma başlattı.
Baro yetkilisi Guy Şinar, bunun “devam eden bir cezai süreci af yetkisiyle sonlandırma girişimi” olduğunu savundu.

erg
Netanyahu, Yargı Atamaları Komitesi'ni seçmek için Knesset'te yapılan oylamada oyunu kullanıyor - Haziran 2023 (Reuters)

Öte yandan Netanyahu’nun eski avukatlarından Mika Feitman, “Af, suçunu kabul eden kişiye verilir. Kanun bunu söylüyor” diyerek suç itirafı olmadan af verilmesinin mümkün olmadığını ifade etti. Feitman, 1984’teki “300 Numaralı Otobüs” olayında bile affın ancak suç itirafından sonra verildiğini hatırlattı.

Uzmanlar arasında, cumhurbaşkanının af yetkisinin yargı denetimine tabi olup olmayacağı konusunda da derin görüş ayrılıkları bulunuyor.

Sokağa da yansıyan kutuplaşma

Cumhurbaşkanlığı konutu önünde toplanan göstericiler, Herzog’a af talebini reddetmesi çağrısında bulundu. i24News için yapılan ankette halkın yüzde 54’ü affı desteklerken, yüzde 45’i karşı çıktı.

Affın suç itirafı şartına bağlanmasını destekleyenler yüzde 48, karşı çıkanlar yüzde 49 oldu. Netanyahu’nun siyaseti bırakması şartı gündeme geldiğinde ise kamuoyu yine ortadan ikiye bölündü.

Mavi-Beyaz lideri Benny Gantz, “Bu sürecin iyi bir şekilde sonuçlanmasını diliyorum; iç savaşla değil” diyerek tansiyonun yüksekliğine dikkat çekti.


Trump bugün Venezuela’ya yönelik sonraki adımları görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
TT

Trump bugün Venezuela’ya yönelik sonraki adımları görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)

ABD merkezli CNN televizyonu, Başkan Donald Trump’ın bugün akşam saatlerinde Beyaz Saray’da Venezuela konusunda izlenecek yol haritasını değerlendirmek üzere bir toplantı düzenleyeceğini duyurdu. Toplantı, Washington yönetiminin Karakas üzerindeki baskıyı artırdığı bir dönemde gerçekleşiyor.

Habere göre toplantıya, Savunma Bakanı Pete Hegseth, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Dan Kane, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles ve Başkan Yardımcısı Özel Kalem Müdürü Stephen Miller gibi yönetimin kilit isimleri katılacak.

ABD son haftalarda, uyuşturucu kaçakçılığı yapan gemilere yönelik operasyonlar düzenleyerek ve Karayipler’deki askeri varlığını güçlendirerek Venezuela üzerindeki baskısını tırmandırdı.

Trump, cumartesi günü Truth Social hesabından yaptığı açıklamada, Venezuela’nın üzerindeki ve çevresindeki hava sahasının “tamamen kapalı” kabul edilmesi gerektiğini söyledi.

Öte yandan New York Times gazetesi, Trump’ın geçen hafta Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro ile telefon görüşmesi yaptığını ve tarafların olası bir buluşmayı değerlendirdiğini aktardı. Gazete, Trump’ın Maduro’ya ABD’de bir görüşme teklif ettiğini ancak şu anda böyle bir plan bulunmadığını kaydetti.