Hafter, Sirte’deki gerginliğin artmasının ardından askeri liderlerle görüştü

UMH yandaşı güçler, Sirte savaşına takviyelerini sürdürüyor (Reuters)
UMH yandaşı güçler, Sirte savaşına takviyelerini sürdürüyor (Reuters)
TT

Hafter, Sirte’deki gerginliğin artmasının ardından askeri liderlerle görüştü

UMH yandaşı güçler, Sirte savaşına takviyelerini sürdürüyor (Reuters)
UMH yandaşı güçler, Sirte savaşına takviyelerini sürdürüyor (Reuters)

Hafter, Sirte’deki gerginliğin artmasının ardından liderlerle askeri gelişmeleri tartıştı
Mareşal Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu (LUO) ile Akdeniz’de Türkiye ve Malta’yı da içeren yeni bir üçlü cephe açan Fayiz es-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) arasında Libya’daki stratejik Sirte şehri hattına yönelik askeri gerginlik yeniden başladı.
Mareşal Hafter, 6 Ağustos’ta ülkenin doğusundaki Bingazi şehrinde operasyon odası subayları ve LUO’ya ait askeri bölgelerin komutanları ile bir toplantı düzenledi. Hafter’in ofisinden yapılan kısa bir açıklamada, toplantıda son askeri gelişmelerin ve ordu kuvvetlerinin tüm birimlerinin hazır olup olmadığının ele alındığı belirtildi.
Öte yandan UMH’nin yürüttüğü Burkan el-Gadab (Öfke Volkanı) operasyon odası, geçtiğimiz Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Wagner ajanlarının Cufra’dan (Trablus’un 450 km doğusundaki) Sirte’ye hareketlerinin takip edildiğini, 4 askeri ve 2 mühimmat yüklü aracın da dahil olduğu 21 araçlık konvoyun tespit edildiğini bildirdi.
UMH’ye bağlı Siret ve Cufra Operasyon Odası, kuvvetlerinin Ebu Kurayn ve el-Vişka’nın güneyinde bölgede güvenliği ve istikrarı bozan suç çetelerini kovuşturma görevinin bir parçası olarak güvenlik devriyelerini sürdürdüğünü açıkladı. Yerel medya organlarının Cufra bölgesindeki bir kaynaktan aktardığına göre Rus Wagner paralı askerler, ordu grupları eşliğinde Brak eş-Şati bölgesinin 65 km uzağında bulunan el-Fate kapısına doğru hareket etti. Kaynaklar, Wagner grubunun Sirte’ye doğru ilerleyerek, Çarşamba akşamı Vadan bölgesindeki pozisyonlarını boşalttığını ve bölgenin, çeşitli askeri hareketlere tanık olduğunu ifade etti. Bunların yanı sıra silahlı grupların, yakın zamanda eş-Şuvayrif’in 90 km kuzeybatısındaki Kureyyet bölgesine sızdığı belirtildi.
Öte yandan 6 Ağustos’ta Serrac ve yardımcısı Ahmed Maitik arasında anlaşmazlık yaşandığı ifade edildi. Maitik’in ofisinden yapılan açıklamaya göre Maitik, Serrac’ın 2015 yılı sonunda Fas’ta imzalanan Suheyrat Anlaşması uyarınca başbakan olmadığını, daha ziyade Başkanlık Konseyi Başkanı olduğunu vurguladı.
Maitik, Serrac’ın tek başına ‘belirli ve özel uzmanlıklara sahip olmadığını’ söylerken, iki taraf arasında da hukuki bir tartışma başladı.
Serrac ve Trablus’taki Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri ile görüşen Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun LUO kontrolündeki Sirte ve Cufra şehirlerini UMH’ye teslim etme hususundaki açıklamalarına yanıt veren LUO’dan askeri bir yetkili, ordunun söz konusu iki şehirden geri çekilmesi gibi bir planın mevcut olmadığını ifade etti. İsminin belirtilmesini istemeyen yetkili, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, kuvvetlerinin hala pozisyonlarını koruduğunu ve hiçbir şekilde söz konusu şehirleri bir başka tarafa teslim etme niyetinde olmadıklarını vurguladı. LUO yetkilisi, ‘Çavuşoğlu’nun açıklamalarını asılsız iddialar’ olarak nitelendirirken, bunun, Türkiye’nin sürekli tekrar ettiği yanlış bilgilendirme kampanyasının bir devamı olduğunu savundu.
Halid el-Mişri ise bir ay içerisinde Sirte ve Cufra’da paralı askerleri destekleyen 110’dan fazla askeri kargo uçağının takip edildiğini açıkladı.
Serrac, Türkiye ve Malta Dışişleri Bakanları ile yaptığı görüşmede, bu hassas aşamada üç ülke arasındaki koordinasyonun önemine dikkati çekti. Serrac, toplantının, Libya’daki gelişmeler, Libya’da güvenlik ve istikrar da dahil, siyasi sürece geri dönülmesi meselelerine odaklandığı söylerken, üç ülke arasındaki çeşitli önemli meselelerin yanı sıra Libya’daki koşulları normal seyrine döndürmeye yardımcı olma ve hizmet sektörünün sorunlarına acil çözümler bulma konularının da gündemde olduğunun altını çizdi.
Fayiz es-Serrac, yayınladığı bir bildiride, toplantıda üç ülke arasında tarifeli ticari uçuşlar gerçekleştirme olasılığının görüşüldüğünü, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Malta Başbakanı Robert Abela’nın kendisine selamlarını ilettiklerini ve iki ülkenin, ‘meşru hükümeti destekleme tavırlarını, Libya’nın istikrarına yönelik endişelerini ve mevcut krizin üstesinden gelmek için gerekli her şeyi sağlayacaklarını’ ifade ettiklerini söyledi. Libya’ya silah yasağı uygulamak üzere Avrupa Birliği’nin (AB) başlattığı Irini operasyonuyla ilgili olarak ise Serrac, operasyonun kara, hava ve deniz yoluyla yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Serrac, hava yoluyla paralı asker ve silah nakil faaliyetlerinin durmadığına da dikkati çekti.
Serrac’a göre Türkiye ve Malta, Libya Sahil Güvenlik ihtiyacını karşılamaya istekli olduklarını gösterdi. Aynı şekilde toplantıda, AB yasadışı göçle mücadeleye etkili bir şekilde katkıda bulunma ve yatırımları kaynak ülkelere yönlendirerek sorunun temel nedenlerini ele almaya çalışması gereği üzerinde duruldu.



İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı sektördeki faaliyetlerini sonlandırdığını duyurdu

Filistinliler, 29 Mayıs 2025'te Gazze'nin merkezinde ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımı taşıyor (Reuters)
Filistinliler, 29 Mayıs 2025'te Gazze'nin merkezinde ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımı taşıyor (Reuters)
TT

İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı sektördeki faaliyetlerini sonlandırdığını duyurdu

Filistinliler, 29 Mayıs 2025'te Gazze'nin merkezinde ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımı taşıyor (Reuters)
Filistinliler, 29 Mayıs 2025'te Gazze'nin merkezinde ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımı taşıyor (Reuters)

ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’ndeki yardım dağıtım operasyonlarını sonlandırdığını duyurdu.

Kuruluş, altı hafta önce Washington’un arabuluculuğunda yürürlüğe giren ateşkesin ardından dağıtım merkezlerini kapatmıştı. Vakıf, yayımladığı son açıklamada görevini “kalıcı olarak” durdurduğunu ve misyonunu tamamladığını belirtti.

Vakıf Direktörü John Acrey, yaptığı yazılı açıklamada, “Gazze halkına yardımların ulaştırılmasında daha iyi bir yöntem olduğunu kanıtlama görevimizi başarıyla yerine getirdik” dedi.

Kısa süre faaliyet gösteren vakfın operasyonları büyük ölçüde gizlilik içinde yürütülmüştü. ABD ve İsrail destekli alternatif bir yapı olarak BM’ye bağlı UNRWA’nın yerine kurulmuş, ancak finansman kaynakları ya da yardım noktalarını yöneten silahlı yüklenicilerin kimlikleri kamuoyuyla hiç paylaşılmamıştı. Vakıf, amacının yardımların Hamas’a aktarılmasını engellemek olduğunu savunuyordu.

Ancak Filistinliler, yardım çalışanları ve sağlık yetkilileri, bu sistemin yardım almak isteyen sivilleri, İsrail askerlerinin bulunduğu kontrol noktalarından geçmek zorunda bırakarak hayatlarını riske attığını belirtiyordu.

Kurumun görevlerini, Gazze’deki ateşkesi denetlemekle sorumlu İsrail’deki ABD merkezli Sivil-Askerî Koordinasyon Merkezine devredeceğini açıklayan Acrey, “Vakıf haftalardır Koordinasyon Merkezi ve uluslararası kuruluşlarla bir sonraki adımlar konusunda temas hâlinde. Açıkça görülüyor ki bizim uyguladığımız modeli benimseyip genişletecekler” dedi.

Gazze İnsani Yardım Vakfı Mayıs ayı sonunda, İsrail’in üç ay boyunca gıda girişini durdurmasının ardından Gazze’de kıtlık eşiğine gelinmesi üzerine faaliyete başlamıştı. İsrail, BM’nin gıda dağıtım sisteminin yerine geçmesi hedeflenen bu özel kuruluşu, Hamas’ın büyük miktarda yardıma el koyduğu iddiasıyla savunmuştu; ancak BM bu iddiaları reddetmişti.

BM, söz konusu vakfın kurulmasına karşı çıkarak sistemin İsrail’e gıda dağıtımı üzerinde tam kontrol sağlayabileceğini ve Filistinlilerin yerinden edilmesine yol açabileceğini belirtmişti. Savaş süresince BM ve insani yardım kuruluşları, yüzlerce merkez üzerinden Gazze’ye gıda, ilaç, yakıt ve diğer ihtiyaçların ulaştırılmasına öncülük etmişti.

Vakıf, açıklamasında Gazze’de 3 milyonun üzerinde gıda paketi dağıttığını, bunun 187 milyon öğüne denk geldiğini duyurdu.


Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının devam etmesi üzerine ‘etnik temizlik’ uygulamasını kınadı

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
TT

Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının devam etmesi üzerine ‘etnik temizlik’ uygulamasını kınadı

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)

Hamas Sözcüsü bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin doğu bölgelerinde ve orta kesiminde ‘etnik temizlik’ yaptığını söyledi.

Sözcü Hazım Kasım, “İşgal güçleri, sarı hattın dışındaki sivilleri hedef alıyor. Bu sabahtan itibaren dört vatandaş öldürüldü, yıkım operasyonları yoğunlaştı ve doğu bölgelerinden vatandaşlar yerlerinden edildi” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre, bu sabah İsrail'in Gazze ve Han Yunus şehirlerini hedef alan bombardımanında dört Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

dcgtrhy
Gazze şehrinde İsrail ateşiyle öldürülen Filistinli genç Ahmed el-Hevari'nin cenazesine katılan Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Bu sabah üç kişinin cenazesi hastanelere getirildi; ikisi Han Yunus’un doğusundaki Beni Suheyle kasabasında İsrail’e ait bir insansız hava aracı (İHA) tarafından, bir diğeri ise Gazze kentinin doğusundaki et-Tuffah mahallesinde İsrail tankının açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti” dedi.

Han Yunus’taki Nasır Hastanesi, iki ölü ve biri ağır olmak üzere üç yaralıyı kabul ettiğini duyurdu. Gazze kentindeki Şifa Hastanesi’nin Müdürü Dr. Muhammed Ebu Selmiye de et-Tuffah mahallesinde sivillere yönelik tank ateşi nedeniyle bir ölü ve çok sayıda yaralının hastaneye ulaştığını doğruladı.

Gazze'deki bir güvenlik kaynağı AFP'ye, ‘işgal uçaklarının bu sabah Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus ve Refah'ın güneydoğusundaki bölgelere birkaç hava saldırısı düzenlediğini’ söyledi. Kaynak, İsrail ordusunun ‘ez-Zeytun, Şucaiyye ve et-Tuffah (Gazze şehrinin doğusu) mahallelerinde ve Han Yunus ile Refah'ta savaş sırasında hasar gören onlarca binayı ve evi yıkmaya devam ettiğini’ belirtti.

İsrail güçleri, Refah şehrinin büyük bir kısmını ve Han Yunus'un doğu bölgelerini kontrol altında tutuyor. İsrail, 7 Ekim 2023'teki saldırının ardından Gazze Şeridi'ne savaş açtı. O günden bu yana, Birleşmiş Milletler'in (BM) güvenilir bulduğu Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşında en az 69 bin 756 kişi hayatını kaybetti.


Mısır Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy verme işlemi başladı

Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
TT

Mısır Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy verme işlemi başladı

Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)

Mısırlılar bugün, 2025 Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy kullanmaya başladı.

İki gün sürecek seçimler, 73 seçim bölgesi ve 5 bin 287 alt komiteden oluşan 13 vilayette gerçekleştiriliyor. Şarku’l Avsat’ın Kahire el-İhbariyye televizyonundan aktardığına göre, bu aşamada bin 316 aday bireysel sistem altında yarışıyor ve Kahire ile Kuzey, Orta ve Güney Delta ve Doğu Delta'nın iki seçim bölgesinde bir liste yer alıyor.

Mısır Ulusal Seçim Komisyonu, vatandaşlara seçimlere katılım çağrısında bulunarak, sürecin bütünlüğünü sağlama ve seçmenlerin iradesini tam şeffaflık içinde sandığa yansıtma konusundaki kararlılığını vurguladı.

Seçimlerin ikinci aşamasına dahil olan vilayetler, Ulusal Seçim Komisyonu’nun verilerine göre Kahire, Kalubiyye, Dakahliye, Garbiye, Menufiye, Kafr eş-Şeyh, Şarkiye, Dimyat, Port Said, İsmailiye, Süveyş, Güney Sina ve Kuzey Sina’dan oluşuyor.

gju
Parlamento seçimlerinin ilk turunda oy verme merkezlerinin önünde bekleyen Mısırlı kadınlar (Gençlik Partisi Koordinasyon Komitesi)

Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşaması, ilk turda 19 seçim bölgesindeki sonuçların ‘önemli ihlaller’ gerekçesiyle iptal edilmesinin ardından geliyor. Bu ihlaller arasında sandıkların önünde yapılan usulsüz propaganda ile adaylara oy sayım tutanaklarının nüshalarının verilmemesi gibi durumlar yer aldı. Gözlemciler bu adımı ‘emsalsiz’ olarak nitelendirdi.

Bu seçim bölgelerindeki sonuçların iptal edilmesi, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin ‘azami şeffaflık’ sağlanması için yaptığı doğrudan çağrının ardından gerçekleşti.