Irak’ın egemenliğinin korunmasına yönelik talepler artıyor

Fotoğraf (AFP)
Fotoğraf (AFP)
TT

Irak’ın egemenliğinin korunmasına yönelik talepler artıyor

Fotoğraf (AFP)
Fotoğraf (AFP)

Irak Savunma Bakanlığı'na bağlı Güvenlik Medya Ağı, Türkiye’nin silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nde (IKBY) bulunan Sidekan bölgesinde sınır muhafızlarına ait bir araca düzenlediği saldırıda iki komutan ve araç sürücüsünün hayatını kaybettiğini bildirdi.
Bunun yanı sıra başkent Bağdat’ta, Tahran ile yakın ilişkiler içerisinde olmakla suçlanan ‘Katyuşa hücreleri’ isimli silahlı grup ise Yeşil Bölge yakınlarındaki Asma köprü civarını füze ile hedef aldı.
Güvenlik Medya Hücresi, er-Raşid Kampı’ndan fırlatıldığı tespit edilen bu füzenin herhangi bir can kaybına neden olmadığını ve güvenlik güçlerinin aynı yerde fırlatılmak üzere hazırlanmış başka bir füze bulduğunu açıkladı.
Hem resmi, hem de halk düzeyinde büyük bir kesim, bu ihlallerden büyük bir memnuniyetsizlik hissediyor. Bu saldırıların durdurulması ve Irak’ın Ankara Büyükelçisi’nin çekilmesi için Başbakan Mustafa Kazımi hükümetine birçok talep geldi.
Resmi düzeyde, Irak hükümeti Türkiye’nin söz konusu saldırısını reddetti.
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Irak, bu eylemi ülkenin egemenliği ile kutsallığının ihlali ve ülkeler arasındaki ilişkileri düzenleyen uluslararası tüzük ve yasaları ihlal eden, iyi komşuluk ilkesi ile çelişen düşmanca bir eylem olarak görüyor” denildi.
Açıklamada ayrıca, “Bu tür eylemlerin tekrarı, Irak’ın ihlalleri durdurma ve sınırlarımıza giren Türk kuvvetlerini geri çekme taleplerine cevap verilmemesi, iki ülke arasında çeşitli düzeylerdeki işbirliği hacminin gözden geçirilmesine neden olabilir” ifadeleri kullanıldı.
Veriler, Irak ile Türkiye arasındaki ekonomik ticaret hacminin yılda yaklaşık 16 milyar dolar olduğunu gösteriyor.
Irak, aynı zamanda Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Bağdat’a bugün yapması planlanan ziyaretini iptal ederek, Türkiye’nin Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız’ı Dışişleri Bakanlığına çağırdı ve ‘sürekli şekilde yapılan ihlaller’ nedeniyle protesto notası verdi.
Irak’ın bu sert tavrına rağmen, hükümetin komşu ülkelerin ihlallerini durdurmak için uygun bir şekilde yanıt verebilme kabiliyeti olup olmadığından şüphe duyuluyor.
Bu bağlamda, Şarku’l Avsat’a görüş bildiren Irak Siyasi Düşünce Merkezi Başkanı Dr. İhsan eş-Şammari, “Irak’ın yanıtı, protestolar ve Türk Büyükelçisini çağırmak gibi diplomatik sınırları aşmıyor” dedi.

Şammari konuya ilişkin yorumlarına şu ifadelerle devam etti;
“Türkiye’nin operasyonu, Ankara ile PKK arasındaki çatışmalarının yansımalarının bir parçasıdır. Ancak bu şekilde devam etmesi, bir yandan Irak’tan uygun bir yanıt gelmemesi, diğer yandan da Türkiye’nin Irak topraklarında devam eden operasyonları için sönük bir yeşil ışığı önceki hükümetlerden almış olma olasılığı açısından birçok soru işaretini ortaya çıkarıyor. Türkiye’nin operasyonlarının, PKK davası bitene kadar bitmeyeceğini düşünüyorum. İran’da PJAK peşinde koşma bahanesiyle Kürdistan bölgesindeki Irak topraklarını hedef alarak aynı yaklaşımı izlemek üzere motive olacak. Bence, ihlal sorununu durdurmak için Bağdat’ta üç ülkeyi bir araya getiren bir konferans gerekiyor.”
Irak Meclis Başkan Yardımcısı Hasan el-Kabi ise, “Türkiye’nin Irak’ın egemenliği ve sınır güçlerine yönelik saldırıları, Irak ve Türkiye arasındaki tarihi ilişkilere bütünüyle zarar verir” diyerek, SİHA saldırısını kınadı.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, “Arap Birliği, Türkiye’nin Irak’ın egemenliğine yönelik ihlallerini kınıyor ve Irak hükümetinin uluslararası arenadaki her türlü eylemini destekliyor” şeklinde bir açıklama yaptı.
Arap Parlamentosu Başkanı Dr. Meşal bin Fehm es-Sulemi de, “Türk kuvvetlerinin Irak topraklarında gerçekleştirdiği operasyonlar ve tekrarlanan askeri ihlaller, Irak’ın egemenliğinin ciddi bir ihlali olarak kabul ediliyor. Aynı zamanda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarının açık bir ihlali ve iyi komşuluk ilişkilerine saygı eksikliği olarak görülüyor” dedi.
Arap Parlamentosu’nun, Irak topraklarında tekrarlanan Türk saldırılarını durdurmak amacıyla bölgesel ve uluslararası destek toplamak için Irak Parlamentosu ile çalışmaya hazır olduğunu belirten Dr. Sulemi, bölgede güvenlik ve barışı korumanın yanı sıra Türkiye’nin Irak’ın egemenliğine yönelik tekrarlanan saldırıları durdurması için BMGK’ya acil eylem çağrısında bulundu.



İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
TT

İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi bugün, İsrail’in Hamas tarafından Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracılığıyla teslim edilen kalıntı örneklerini teslim aldığını duyurdu. Örneklerin adli tıp laboratuvarına gönderilmesi planlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre bir Hamas lideri, hareketin bugün Gazze Şeridi'nde kalan iki cesetten birini teslim edeceğini açıklamıştı.

İsrailli rehine Ran Gvili ve Taylandlı rehine Sudthisak Rinthalak'ın cesetleri halen Gazze'de bulunuyor.

Bu gelişme, İsrail güçlerinin bugün Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda bir Filistinliyi öldürmesi ve Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde evlerin yıkılması ve bombardımanların devam etmesi ile birlikte gerçekleşti.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, ‘işgal güçlerinin kuzeydeki Cibaliye Mülteci Kampı’na yoğun hava saldırıları düzenlediğini ve kuzey Gazze’de bazı konut binalarını yıktığını’ bildirdi. Ayrıca İsrail’e ait insansız hava araçları (İHA) et-Tuffah mahallesindeki es-Senafur kavşağı yakınlarında Filistinlilerin evlerine bombalar attı ve eşzamanlı olarak yoğun ateş açıldı.


Sudan'dan Rusya'ya cazip teklif: ABD ve AB kızabilir

Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
TT

Sudan'dan Rusya'ya cazip teklif: ABD ve AB kızabilir

Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)

Orduyla paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki çatışmaların sürdüğü Sudan'daki askeri yönetim, Rusya'yla daha yakın ilişkiler kurmak istiyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) Sudanlı yetkililere dayandırdığı habere göre, Moskova'ya Afrika'daki ilk deniz üssünü kurması teklif edildi.

Ekimde iletilen teklifin, Rusya'nın 25 yıl boyunca 300 askerini ve 4 savaş gemisini barındırabileceği bir üssü içerdiği aktarıldı.

Port Sudan ya da Kızıldeniz kıyısındaki bir başka yerde yapılabileceği bildirilen üs, bölgedeki kritik ticaret yollarına yakın olacak.

Küresel ticaretin yüzde 12'si, Avrupa-Asya alışverişinde önemli bir yere sahip olan Süveyş Kanalı üzerinden gerçekleşiyor.

WSJ, bunun Çin ve Rusya'yı kıtadaki limanlardan uzak tutmaya çalışan ABD için endişe verici bir gelişme olacağını vurguladı. 

Bu iki ülkenin Afrika'daki limanların kontrolü sayesinde buralarda savaş gemilerini tamir edip yeni silahlarla donatabileceği ve kritik denizyollarını kapatabileceği belirtildi.

Çin de denizaşırı ilk deniz üssünü 2017'de Cibuti'de kurmuştu. Kızıldeniz'i Aden Körfezi'ne bağlayan Babülmendep Boğazı'ndaki üs, bir uçak gemisinin demirleyebileceği kadar büyük.

ABD'nin Afrika'daki en büyük üssü Camp Lemonnier, Çin'inkinden yalnızca 10 kilometre uzaklıkta.

ABD'nin ayrıca Somali'de birlikleri var. 

Kremlin'in, Afrika'nın en büyük üçüncü altın üretici Sudan'dan madencilik konusunda imtiyazlar alabileceği de Amerikan gazetesinin haberinde ifade edildi. 

Sudanlı yetkililer tüm bunlar karşılığında hava savunma sistemleri gibi silahları ucuza almak istiyor.

WSJ, Sudan ordusundan bir yetkilinin, bu anlaşmanın AB ve ABD'yle aralarında sorun yaratabileceğinin farkında olduklarını söylediğini aktardı.

Bu hamlenin Moskova'yı kıtada yeniden güçlendirebileceği de haberde vurgulandı.

Paralı asker şirketi Wagner'in kurucusu Yevgeni Prigojin'in 2023'teki ölümünün ardından Rusya'nın Afrika planları sekteye uğradı.

Rusya Savunma Bakanlığı'na bağlı Afrika Kolordusu, Wagner'in operasyonlarını devralsa da kıtadaki yerini doldurmakta zorlandığı bildiriliyor.

General Abdülfettah Burhan'la işbirliği yapan General Muhammed Hamdan Dagalo, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin soykırımla suçladığı Ömer el Beşir'i 2019'da devirmişti. 

Ülkeyi sivil yönetime döndürme ve 100 bin kişilik paramiliter kuvvet HDK'yi ordu bünyesine dahil etme süreci nedeniyle iki general anlaşmazlığa düşmüş, 2023'te yeniden iç savaş patlak vermişti. 

Yeniden başlayan çatışmaların başlarında Moskova, Dagalo'ya bağlı HDK'yi destekliyordu. 

Başkent Hartum'dan HDK güçlerinin atılmasındaysa Ukrayna rol oynamıştı. 

WSJ, Rusların desteğini yetersiz bulan HDK'nin Kiev'e yanaştığını ve bunun üzerine Moskova'nın da Burhan'a bağlı orduyla ittifak kurduğunu aktarıyor.

Amerikan gazetesinin haberinde İran, Mısır ve Türkiye'nin Sudan ordusuna drone sağladığı da öne sürüldü.

Tahran'dan gelen deniz üssü kurma önerisinin, ABD ve İsrail'in tepkisiyle karşılaşmaktan korkan Hartum yönetimi tarafından geçen sene reddedildiği bildirildi. 

Diğer yandan ABD ve BM, Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) HDK'yi silahlandırmakla suçluyor. BAE ise bu iddiaları reddediyor.

Independent Türkçe, WSJ, AP


Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria’da İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövdü

Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
TT

Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria’da İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövdü

Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)

Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria'daki İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövüp eşyalarını çaldı.

Guardian'ın aktardığına göre pazar sabahı yaşanan olayda radikal sağcı yerleşimciler, Eriha bölgesindeki Ayn el-Duyuk köyüne baskın düzenledi. 

Yerleşimcilerin, Filistinlileri korumak için köyde bulunan İtalyan ve Kanadalı gönüllülere de saldırdığı belirtildi.

Filistin Ulusal Yönetimi'nin resmi haber ajansı WAFA, üç İtalyan ve bir Kanadalı gönüllünün hastaneye kaldırıldığını aktardı. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla konuşan Kanadalı kadın, sabaha karşı düzenlenen saldırıda yaşadıklarını şöyle anlattı: 

10 maskeli yerleşimci gece nöbetinden sonra uyuduğumuz eve baskın yaptı. İkisinin üzerinde ordu tarafından verilen tüfeklerden vardı. Bizi yaklaşık 15 dakika boyunca dövdüler. Kafama, kaburgalarıma, kalçama ve uyluk bölgeme defalarca tekme attılar. Bize Arapça hakaretler yağdırdılar ve orada bulunmaya hakkımız olmadığını söylediler.

Gönüllü, Yahudi yerleşimcilerin bölgede artan saldırılarına dikkat çekerek, "Mesele bizimle ilgili değil. Biz 15 dakika dayak yedik ama buradaki Filistinliler bu şiddeti her gün, her saat, binlerce kez yaşıyor" dedi.

Kanada Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "aşırılıkçı yerleşimcilerin işlediği şiddet eylemlerinin kınandığı" bildirildi. Kanada yönetiminin "Filistin topraklarının ilhakına yönelik her türlü eyleme ve söyleme karşı olduğu" hatırlatıldı. 

Diğer yandan İtalyan gönüllülerden birinin ağır yaralandığı ve Ramallah'ta tedavisinin sürdüğü belirtiliyor. İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, olaya ilişkin açıklamasında "Bu saldırganlıktan bıktık. Yerleşimcilerin haklarını bu şekilde savunmaları doğru değil" ifadelerini kullandı. 

Guardian, Batı Şeria'daki İsrailli yetkililerin yorum taleplerine yanıt vermediğini yazıyor. Gazetenin irtibata geçtiği köylüler ve aktivistler, polisin yerleşimcilerin saldırılarını durdurmak veya karargahlarını dağıtmak için harekete geçmediğini söylüyor.

Batı Şeria'daki Filistin köylerini korumak için yabancı gönüllüler toplayan Faz3a örgütünden aktivist Manal Tamimi, radikal sağcı yerleşimcilerin iki ay önce köyün yakınlarına karakol inşa ettiğini ve adam devşirdiğini söylüyor. Gönüllülerin saldırılara karşı Filistinlilerin yanında durmasının çok değerli olduğunu belirtiyor.

Kanadalı gönüllü de köydeki varlıklarının halkı güçlendirdiğini söylüyor: 

Biz oradayken köylüler daha dirençli oluyordu. Çocuklar özgürce oynuyordu. İnsanlar gece boyunca uyuyabiliyorlardı. Sırf bu bile bizim orada olmamızı değerli kılıyordu.

Birleşmiş Milletler'in rakamlarına göre İsrailli yerleşimciler ve güvenlik güçleri son iki yılda Batı Şeria'da 233'ü çocuk olmak üzere binden fazla Filistinliyi öldürdü. 

Independent Türkçe, Times of Israel, Guardian