Hamduk: Çekişmeyi körükleme ve ekonomiyi sabote etme eylemlerinin arkasında devrik rejim var

Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk (Getty)
Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk (Getty)
TT

Hamduk: Çekişmeyi körükleme ve ekonomiyi sabote etme eylemlerinin arkasında devrik rejim var

Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk (Getty)
Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk (Getty)

Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk, ismini vermediği bazı kuruluşları döviz kurunu etkileyecek şekilde, para birimi ve altın üzerine spekülasyon yaparak ülke ekonomisine karşı ‘organize ve kasıtlı’ sabotaj eylemleri yürütmekle suçladı. Geçiş hükümeti ve iktidar koalisyonunun performansında farklılıklar ve zayıflıklar olduğunu kabul eden Hamduk, ülkenin meselelerini ele alan asgari bir program üzerinde fikir birliği ve diyalog yürütüerek söz konusu farklılıkların ve zayıflıkların üstesinden gelme taahhüdünde bulundu.
Hamduk, geçiş hükümetinin birinci yıl dönümü münasebetiyle, 21 Ağustos’ta Sudan radyosu tarafından yayınlanan konuşmasında halkın iradesiyle göreve geldiğini ve kendisni bu makamda tutanın da bu irade olduğunu belirterek “Halk benden istifa etmemi isterse, iktidarı halkın seçtiği birine devredeceğim” dedi. Başbakan ayrıca Sudanlıların önünde halk devriminin getirdiği dikkate değer ulusal bir proje uygulamak üzere tarihi bir fırsat olduğunu belirtti.
Başbakan Hamduk, Sudan’ın dış ilişkilerinin, devrim rejimin politikaları sonucunda ülkeye empoze edilen yabancılaşma ve izolasyonu sonlandırma çabaları çerçevesinde tüm dünya ve bölge ülkeleriyle önemli bir gelişmeye tanık olduğunu belirtti. “Arap kardeşlerimizle iyi giden ilişkiler kurmayı başardık” diyen Abdullah Hamduk, Suudi Arabistan’ın ülkede barış sürecini geliştirmeyi ele almak için son günlerde düzenlenen Sudan Dostları Konferansı’na ev sahipliği yaptığına dikkat çekti.
Hamduk, açıklamasında hükümetin eylemlerinde ve hükümeti yöneten Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG) içerisinde zorlukların ve zayıflıkların olduğunu gizlemedi. “Karşılaştığımız farklılıklar ve zorluklar var. Bunları diyalog yoluyla ve geçiş meselesini ele almak için asgari bir program üzerinde uzlaşarak aşmaya çalışıyoruz” dedi.
Hamduk, Devrim Muhafızları olarak adlandırdığı Direniş Komiteleri’ne hükümetin kapılarının kendilerine açık olduğu yönünde gönderdiği mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Hükümetin gösteriye ihtiyacı yoktur. Kapıları halkın tüm kesimleriyle diyaloga açıktır. Direniş gençlerine de mesajım şudur; tek bir gemideyiz ve boğulursak hepimiz boğulacağız.”
Başbakan, geçiş otoritesindeki sivil ve askeri ortaklığı son derece önemli olarak nitelendirirken geçiş sürecini iyileştirmek, ülkenin bütünlüğünü korumak ve iç savaşa kaymayı önlemek gerektiğini vurguladı.
Abdullah Hamduk, barışı sağlamak için sarf edilen çabalara ilişkin şunları söyledi:
“Silahlı mücadele hareketleri, ülkenin tanık olduğu değişime katkıda bulundu. Mevcut müzakere sürecinin bir parçası olmayan hareketler de dahil olmak üzere silahlı grupların tüm liderleriyle doğrudan ve kesintisiz temas halindeyiz.”
Sudan Başbakanı, devrik rejimi son dönemde ülkenin birçok bölgesindeki kabile çatışmalarına ve güvenlik çöküşlerine neden olmakla, ayrıca kabile, etnik ve bölgesel çekişmeleri kışkırtmakla suçlayarak güvenliği ve vatandaşları koruma taahhüdünde bulundu. Vatandaşların güvenliğini ve hayatlarını korumaları ve bu çatışmaların kökenine inmeleri gerektiğini söyleyen Abdullah Hamduk, “Bu tür olayları ele almak ve onlara son vermek kuşkusuz ki barışa katkıda bulunur, istikrarı korur, geçiş adaletini sağlar ve tarihsel şikayetleri giderir” ifadelerini kullandı.
Hükümetin ‘Dünya Bankası reçetesine’ teslim olduğu iddialarını yalanlayan Hamduk “Geçiş hükümetinin ekonomik programı, ülkedeki ekonomik sorunları ele alan saf Sudanlı bir reçetedir” değerlendirmesinde bulundu. Abdullah Hamduk, Sudan lirasının döviz kurundaki düşüşünü ise dolar ve altın fiyatlarındaki spekülasyonlara, kıtlık oluşturmak için isimsiz taraflarca yürütülen sistematik ve kasıtlı sabotaj faaliyetlerine bağladı.
Hamduk “Bu taraflar, küresel fiyattan yüzde 10’dan fazla bir farkla altın satın alıyor” diyerek bu durumun ulusal paranın yabancı para birimleri karşısında değer kaybetmesine neden olduğunu ifade etti. Sudan Başbakanı ayrıca hükümetin karaborsadan dolar satın aldığı yönündeki söylentileri sert bir dille yalanladı. “Hükümetin ilk ve son endişesi, vatandaşların yüksek fiyatlar nedeniyle yaşam maliyetlerinden çektikleri acıyı sona erdirmektir” ifadesini kullandı.
Hamduk, geçiş hükümetinin Beşir rejiminin düşüşünden sonra boş bir döviz kasası ile yapısal çarpıklıkların ve dış borçların 60 milyar doları aştığı bir ekonomiyi miras aldığını belirtti. Bu durumun, hükümetin uluslararası kuruluşlarla çalışmasını gerektirdiğini söyledi.
Başbakan’a göre hükümet, un, ilaç ve elektrik de dahil olmak üzere 2 milyar sterlin değerinde 8 temel ürünü destekledi ve kademeli olarak yakıt sübvansiyonlarını artırmaya başladı. Göreve başladıktan sonra, 21 Ağustos 2019 tarihli hediye ve bağışlara dayalı olmayan bir ekonomi politikası izleme yönündeki ifadelerini hatırlattı.
Abdullah Hamduk, hükümetin kapılarının tüm Sudanlılara açık olduğunu belirterek emniyet güçlerinde yapılan değişikliklerin yanı sıra sivil bir vali atama adımına dikkat çekti. Son dönemdeki kabine değişiklikleri ile sokağın taleplerine yanıt verdiklerini vurguladı.
Başbakan Hamduk, hükümetin Askeri Geçiş Konseyi’nin kurulmasındaki gecikmeyle bağlantısı olduğu yönündeki iddiaları ise yalanladı.
Hamduk, kadınların merkezi bakanlıklar ve valilikler düzeyinde katılımını yetersiz olarak nitelendirirken devrik lider Ömer el-Beşir hükümetinin sonlanmasını sağlayan dikkate değer rolleri nedeniyle kadınların vilayet hükümetlerine daha geniş katılımı olacağı taahhüdünde bulundu.



Sisi'nin Rusya'daki gündeminin başında Gazze savaşı ve ikili iş birliğinin derinleştirilmesi var

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Sisi'nin Rusya'daki gündeminin başında Gazze savaşı ve ikili iş birliğinin derinleştirilmesi var

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin Moskova ziyaretinde Mısır ve Rusya arasındaki ikili iş birliğinin derinleştirilmesinin yanı sıra Gazze savaşındaki son gelişmeler ele alınacak. Sisi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in davetiyle Zafer Günü'nün 80’inci yıldönümü kutlamalarına katılmak üzere dün Rusya'nın başkentine geldi.

Şarku’l Avsat’ın Mısır resmi haber ajansı MENA’dan aktardığına göre Sisi bu akşam Rus mevkidaşı ile bir araya gelecek. Zafer Günü'nün 80’inci yıldönümü münasebetiyle bugün Moskova'daki Kızıl Meydan'da askeri bir geçit töreni düzenlenecek ve ardından devlet başkanları Alexander Bahçesi'ndeki Meçhul Asker Anıtı'na gidecek... Sisi ve diğer devlet başkanları anıta çiçek bırakacak, ardından toplu fotoğraf çektirecek.

Mısır'ın Rusya Büyükelçisi Nezih en-Necari, Sisi'nin Zafer Günü'ne katılma davetinin Rus mevkidaşının kendisine duyduğu yakın ilişki ve sevgiyi yansıttığını söyledi. Mısır Nil televizyon kanalına verdiği demeçte en-Necari, Sisi'nin Moskova ziyaretinin ikili ilişkiler ile uluslararası ve bölgesel arenadaki durum, özellikle de Gazze Şeridi'ndeki durum, devam eden İsrail saldırganlığı ve kendi kaderini belirlemek ve kendi devletine sahip olma hakkını elde etmek isteyen Filistin halkı üzerindeki baskılar hakkında istişarelerde bulunmak için bir fırsat olacağını belirtti.

“Mısır her zaman Filistin davasının ilk savunma hattında yer almıştır” diyen en-Necari, Cumhurbaşkanı Sisi'nin bu konuda büyük çaba sarf ettiğini söyledi. Rusya'nın uluslararası arenada önemli bir role sahip olduğunu ve Filistin davasına yönelik tarihi bir rolü olduğunu kaydeden en-Necari, İsrail'in acımasız saldırganlığını durdurmak için neler yapılabileceği konusunda iki cumhurbaşkanı arasında koordinasyon ve istişare gerektiğini vurguladı.

15 Ocak'ta Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasına varıldığı ve İsrail ile Hamas arasında Mısır, Katar ve ABD'nin arabuluculuğunda üç aşamada uygulanmak üzere esir ve mahkûm değişimi yapılacağı açıklanmış ve anlaşma 19 Ocak'ta yürürlüğe girmişti. İlk aşama, anlaşmanın başlamasından 42 gün sonra ateşkesi istikrara kavuşturacak bir anlaşmaya varılamadan sona erdi.

Mısır, ateşkesin istikrara kavuşturulması, esir ve mahkûmların serbest bırakılması ve insani yardım malzemelerinin Gazze Şeridi'ne girişi de dâhil olmak üzere anlaşmanın üç aşamasının uygulanmasını sağlamak için çabalarını sürdürüyor.

fgthyju
Yerlerinden edilmiş Gazzeli kadın ve çocuklar, eşyalarıyla birlikte bir kamyonetin arkasında seyahat ediyorlar. (AFP)

Rusya'nın Kahire Büyükelçiliği, Sisi'nin Zafer Günü kutlamalarına katılmak üzere Moskova'ya gelişini memnuniyetle karşıladıklarını açıkladı. Büyükelçilik dün yaptığı açıklamada, Rusya'nın ‘Cumhurbaşkanı Sisi'yi eski ve değerli bir dost olarak’ karşıladığını belirtti. Büyükelçilik, 9 Mayıs Zafer Günü yıldönümü kutlamalarının ve bugün yapılması planlanan zirve düzeyindeki görüşmelerin, iki halk arasındaki derin karşılıklı sempati ve iki lider arasındaki güçlü ve yakın ilişkilere dayanan Rus-Mısır ortaklığına yeni bir ivme kazandıracağına inandığını kaydetti.

Mısır'ın Rusya Büyükelçisi en-Necari, Rusya ve Mısır devlet başkanları arasındaki görüşmelerde Sudan, Libya ve Suriye'deki durumların ele alınacağını, Mısır'ın bölgenin istikrarında tarihi bir rolü olduğunu ve bölgesel ortamın mümkün olduğunca istikrarlı hale getirilmesiyle ve kardeş Arap halklarının barış ve istikrar içinde yaşamasıyla ilgilendiğini ifade etti.

Mısır Cumhurbaşkanlığı'na bağlı Devlet Enformasyon Servisi’ne göre, Mısır-Rusya ilişkileri Cumhurbaşkanı Sisi döneminde yeni ve güçlü bir ivme kazanmış ve istikrarsızlıkla karakterize edilen mevcut uluslararası koşullar ışığında daha belirgin hale gelmiştir. Ayrıca Mısır'ın Rusya ile ilişkileri, Mısır-Rusya yakınlaşmasında önemli bir rol oynayan uluslararası düzeydeki siyasi koşullarla bağlantılıdır.

sdfrgt
Mısır ile Rusya arasındaki ekonomik ilişkiler önemli büyüme kaydediyor. (Fotoğraf: Abdulfettah Ferec)

Mısır ve Rusya arasındaki mevcut projelerle ilgili olarak en-Necari, iki devlet başkanının bu projelerin gerekli hız ve doğrulukla tamamlanması için siyasi irade yoluyla büyük bir itici güç oluşturduğunu ve bunun aralarında bir istişare konusu olduğunu belirterek, “Moskova, Mısır'daki Rus sanayi bölgesine büyük önem veriyor” dedi.

En-Necari, Mısır'ın BRICS grubuna üyeliğinin ticaret ve yatırım alanındaki ekonomik rolünün bir teyidi olduğunu ve gelecekte Mısır'a çok şey kazandıracağını vurguladı. Öyle ki BRICS, Mısır devletine, küresel ekonomiye ve dolayısıyla üye ülkelerin ekonomilerine daha fazla istikrar getirmek için izlenebilecek politikalar konusunda istişarede bulunma ve ticaret, yatırım ve teknoloji alışverişi alanlarında iş birliğini geliştirme imkânı veriyor.

Mısır ve Rusya arasındaki ekonomik ilişkiler, iki ülke arasındaki ticari alışverişin yeni bir rekor seviyeye ulaşarak 2024 yılında 8 milyar dolara ulaşması nedeniyle önemli bir büyümeye tanıklık ediyor (Mısır bankalarında 1 ABD doları 50,6 cüneyh).