Trump seçimde Pensilvanya’yı kazanmak için kampanyasını yoğunlaştırırken, Biden münazaraya hazırlanıyor

Uçağı Arizona’daki Tucson Uluslararası Havaalanı’na vardığı sırada Trump’ın destekçileri (AFP)
Uçağı Arizona’daki Tucson Uluslararası Havaalanı’na vardığı sırada Trump’ın destekçileri (AFP)
TT

Trump seçimde Pensilvanya’yı kazanmak için kampanyasını yoğunlaştırırken, Biden münazaraya hazırlanıyor

Uçağı Arizona’daki Tucson Uluslararası Havaalanı’na vardığı sırada Trump’ın destekçileri (AFP)
Uçağı Arizona’daki Tucson Uluslararası Havaalanı’na vardığı sırada Trump’ın destekçileri (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, rakibi Joe Biden ile yarın bir araya geleceği ikinci ve son münazaralara başta bir adayın diğerinin konuşmasını kesmemesi için mikrofonların kapatılması olmak üzere Başkanlık Münazaraları Komisyonu tarafından koyulan kuralları eleştirdi. Aynı zamanda Yüksek Mahkeme’nin seçim yetkililerinin postalanan oyları seçim günü olan 3 Kasım sonrasındaki üç gün boyunca saymaya devam etmesine izin verdiği karara şiddetle tepki gösterdi.
Bir önceki münazarada Trump ve rakibi Biden arasında gerçekleşen birçok söz kesme ve aşağılama dolayısıyla bir kaos patlak vermişti. O sıradaki moderator Chris Wallace, adaylardan -bilhassa Başkan Trump’tan- Biden’ın sözlerini kesmeyi durdurmasını defalarca kez talep etmek zorunda kalmıştı. Nitekim Trump, Biden’ın sözünü neredeyse 40 kez kesmişti. Bunun üzerine söz konusu komisyon ise adayları bu seferki moderator Kristen Welker’ın sorularına yanıt vermeleri için kendilerine tahsis edilen süre konusunda birbirlerine saygı duymaya zorlamak için mikrofonları susturma kararı aldı. Ancak Nashville ve Tennessee'de düzenlenecek münazaralara katılacağını söyleyen Trump, dün sabah Fox News’e yaptığı açıklamada “Bence tüm bunlar çılgınca. Fazla tertipli. İnanılmaz bir durum, biz uzun süre kazanıyoruz (…) Bunlar iyi insanlar değil. Mikrofonda komik birçok şey oluyor” ifadelerinde bulundu. Yarın gerçekleştirilecek olan münazara, Trump’ın seçimler öncesinde son kamuoyu yoklamalarında lider durumdaki Biden’ı zayıflatmak için son şansı olacak.
Cumhuriyetçi aday Trump, seçimlere iki hafta kala, 2016’da kazanmasını sağlayan çekişmeli seçim eyaletlerindeki seçmenlerin oylarını kazanmak için rakibi Biden ile yarışıyor. Kovid-19’a yakalanmasının ardından bu ayın başlarında ilk kez kamuoyu karşısına çıkan eşi Melania ile Salı günü ikinci kez ziyaret etmesi planlanan Pensilvanya da bu eyaletlerden biri.
Trump’ın seçim kampanyası, Anketlerin Biden lehine olduğu gösterdiği Pensilvanya dahil olmak üzere çekişmeli eyaletlerdeki yaşça büyük seçmenlere ulaşmak için 55 milyon dolarlık reklam kampanyası yürütüldüğünü bildirdi. Bu, Yüksek Mahkeme’nin seçim yetkililerinin postalanan oyları seçim günü sonrasındaki üç gün boyunca saymaya devam etmesine salgın ve postaların gecikmesi dolayısıyla izin verdiği kararın bir gün ardından geldi. Bu karar, salgın ışığında oylamaya erişimi genişletmek için baskı yapan Demokratlar için zafer sayılıyor.
Trump, Biden'ın ülke çapında yüzde 8 puan önde olduğunu gösteren kamuoyu anketlerindeki boşluğu daraltma çabaları kapsamında Pazartesi akşamı Arizona'yı ziyaret etti. Anketler Pensilvanya’da Biden’ın yüzde 48,8 ile önde olduğunu, Trump’ın ise yüzde 45 oy elde ederek geride kaldığını gösteriyor. Biden, Arizona, Michigan, Kuzey Carolina, Wisconsin gibi seçimin sonucunu belirleyeceği düşünülen tüm çekişmeli eyaletlerde de önde geliyor. Trump, 2016’da gerçekleştirilen seçimlerde Pensilvanya’da yalnızca 44 bin oy ile öne geçmişti.
Trump, Arizona’daki mitingde herkesin önünde ‘suçlu’ nitelemesinde bulunduğu Biden’a karşı gözdağı, uyarı ve suçlama kampanyası yürütüyor. Aynı zamanda Biden’ın oğlu Hunter’ın babasının konumundan yararlanarak yaptığı anlaşmalara değiniyor.
Trump, radikal söyleminde göreve geldiği ilk üç yıla, gerçekleştirdiği uzun ‘başarılar’ listesine odaklanıyor. Cezai adalet reformu, İsrail ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn arasında diplomatik ilişkilerin başlaması, ABD Uzay Kuvvetleri’nin kurulması, askeri harcamalardaki artış, Yüksek Mahkemeye başkan seçmesi, ticari anlaşmalar, ABD güney sınırında Meksika ile duvar inşa edilmesiyle ilgili durumlar gibi gelişmeler de bu listede yer alıyor.
Cumhuriyetçi stratejistler, Trump'ın salgın dolayısıyla işyerleri ve okulların kapatılması, insanların işsiz kalması sonrasında kendisi için bir güç alanı teşkil eden ekonomiden bahsetmeye daha fazla zaman ayırmasını umuyor.
Analistler ise Trump'ın 2016’da eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile arasında gerçekleşenden daha zorlu bir mücadele ile karşı karşıya olduğunu öngörüyor.
Diğer yandan, Pazar günü gerçekleştirdiği Kuzey Carolina ziyareti ardından herhangi bir seçim turu düzenlemeyen Demokrat aday Joe Biden ise Delaware'deki evinde münazaraya hazırlanıyor. Aynı zamanda, Biden ve Demokrat Parti'yi desteklemek için Çarşamba günü Pensilvanya ziyaretinde bulunacak olan eski Başkan Barack Obama'ya güveniyor.



Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
TT

Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)

Bir analiste göre Donald Trump, muhafazakar yorumcu Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından Demokrat Parti'yi yasaklamayı planlıyor olabilir.

CNN'den Jamal Simmons, Trump ve Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Yardımcısı Stephen Miller'ın son yorumlarının Birleşik Devletler'deki iki partili sistemin geleceği konusunda "kesinlikle endişe verici" olduğunu söyledi.

Kirk suikastının siyasi etkisini ele almak üzere Kaitlan Collins'in The Source programına katılan Simmons, şunları söyledi:

Başkan aşırılıkçı örgütlere karşı harekete geçeceğini söyledikten sonra özel kalem müdürü yardımcısı da bugün çıkıp Demokrat Parti'yi aşırılıkçı örgüt diye niteledi. Bu da şu soruyu akla getiriyor: Birleşik Devletler Başkanı, Demokrat Parti'yi yasaklayacak mı? Gidişat bu yönde mi? Birleşik Devletler Başkanı, Adalet Bakanlığı'nı Demokrat Parti'nin üzerine mi salacak?

Endişesinin bu olup olmadığı sorulduğunda Simmons, şu cevabı verdi:

Kesinlikle endişe verici. Bu başkan, siyasi düşmanlarını hedef almak için Adalet Bakanlığı'nı kullanmaya istekli olduğunu gösterdi. Bu, ülkedeki iki partili demokratik sistem hakkında çok ciddi sorular ortaya çıkarıyor.

Trump yönetimindeki üst düzey isimler pazartesi günü, kamuoyuna herhangi bir kanıt sunmadan, cinayetin organize bir sol görüşlü terör planının sonucu olduğunu iddia etti. Arkasındaki grupların peşine düşeceklerine söz verdiler.

Kirk'ün podcast'inin Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı J.D. Vance'in sunduğu özel bölümüne katılan Miller, "Bu suikasta yol açan organize kampanyaya duyduğumuz tüm öfkeyi, bu terör ağlarını kökünden söküp atmak için kullanacağız" dedi.

Vance ayrıca program sırasında, "sol görüşlü aşırılığın" Kirk'ün öldürülmesinin "nedenlerinden biri" olduğunu söyledi.

Trump geçen hafta, Demokratlardan sandıkta "intikam" almak istediğini söylemişti; bu da en azından partinin seçim rakibi olacağına hâlâ inandığını gösteriyor. Ardından şunları eklemişti:

Sorun soldaki radikaller; onlar acımasız, korkunç ve politik açıdan kurnazlar.

Ağustosta verdiği bir röportajda Miller, "Demokrat Parti siyasi bir parti değil. Yurtiçindeki bir aşırılıkçı örgüt" demişti.

Demokrat Parti, Amerikan vatandaşları için savaşmıyor, onları umursamıyor veya temsil etmiyor.  Sadece azılı suçluların, çete üyelerinin, yasadışı göçmen katillerin ve teröristlerin savunulmasına adanmış bir kuruluştur.

Independent Türkçe


Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
TT

Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)

Fizikçiler, gizemli "hayalet parçacıkların" keşfi karşısında yıllardır şaşkınlık içinde.

Elektrik yükü olmayan bu nötr atom altı parçacıkların bilimsel adı "nötrinolar". Elektrik veya manyetik kuvvetlerle yakalanamayan bu parçacıklar, fiziksel maddelerin içinden rahatça geçebiliyor.

Ancak parçacık fizikçileri Çin'in tepelerindeki fütüristik bir yeraltı gözlemevindeki yeni sıvı kubbe sayesinde bu zor yakalanan parçacıkları gözlemleyerek gizli bilimsel sırları ortaya çıkarmayı umuyor.

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir maddeyi barındırırken, nötrinolar yakındaki iki nükleer santral aracılığıyla sürekli yer altından besleniyor. İnce bir akrilik tabakayla kaplı küresel yapının tamamıysa 45 bin ton saf suyla dolu koruyucu bir silindir içinde duruyor.

Nötrinolar sintilatördeki protonlarla çarpışınca, günde yaklaşık 50 adet olmak üzere, çok küçük ama kaydedilebilir flaşlar yayıyor. Dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları, nötrinoları uzaktan izliyor, ölçüyor ve kütlelerine göre sıralıyor.

Dünya çapında 700 fizikçiyle işbirliği yapan Çin Bilimler Akademisi'nden Wang Yifang, The Times'a şöyle diyor: 

Nötrino kütlesinin hiyerarşisini öğreneceğiz ve bu sayede parçacık fiziği, nötrinolar ve kozmoloji için bir model oluşturabiliriz.

Nötrinolar, süpernova patlamalarının yıldız füzyonları tarafından üretilebildikleri için evrendeki en bol parçacıklar. Wang, atom altı parçacıklar üzerine yapılan bu araştırmanın "evreni anlamamıza" katkı sağlayabileceğini söylüyor.

Bilim insanı günde 50 adet olmak üzere 100 bin flaş üretmenin ve istatistiksel açıdan anlamlı okumalar elde etmenin sadece 6 yıl süreceğini düşünüyor.

Nötrinolar ilk kez 1930'da Avusturyalı fizikçi Wolfgang Pauli tarafından öngörülmüştü. Pauli, elektrik yükü veya kütlesi olmayan ve maddeden serbestçe geçebilen bir parçacığın var olabileceği teorisini ortaya atmıştı. Araştırmaya göre, bir saniyede yaklaşık 100 trilyon nötrino vücudumuzdan geçiyor.

Bu keşif üzerine Pauli, "Korkunç bir şey yaptım. Saptanamayan bir parçacık olduğunu varsaydım" demişti. Fizikçi, kimsenin bir nötrino yakalayamayacağına dair bir kasa şampanya üzerine bahse girmişti. Ancak çeyrek asır sonra bu bahsi kaybetti.

Artık elektron, müon ve tau isminde üç tür nötrino olduğunu ve her birinin diğerine dönüşebildiğini biliyoruz. Bilim insanları bunları analiz ederek neden "madde"nin "antimadde"den daha fazla olduğu gibi, bilimin en büyük gizemlerini çözmenin anahtarını bulabilir.

Independent Türkçe


Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
TT

Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)

Fransa, İsrail'in dün Gazze'ye yönelik başlattığı kara harekatını kınayarak, Binyamin Netanyahu hükümetine "artık askeri gerekçesi kalmayan bu yıkıcı harekata son vermesi" çağrısında bulundu.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "açlık, temel ihtiyaç maddeleri ve acil bakıma erişimin yetersizliği ile karakterize edilen son derece ciddi insani ve sağlık durumu"na dikkat çekerek, İsrail'e "Gazze'ye insani yardım girişine yönelik tüm kısıtlamaları derhal kaldırması" ve "ateşkes sağlanması ve tüm rehinelerin serbest bırakılması amacıyla müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlatılması" çağrısını yineledi.