Fetih ile Hamas, ‘birlik sözlerinin’ ardından karşılıklı suçlamalarda bulundular

Dün Gazze ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı’nda geçişleri kontrol eden Hamaslı güvenlik güçleri (AFP)
Dün Gazze ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı’nda geçişleri kontrol eden Hamaslı güvenlik güçleri (AFP)
TT

Fetih ile Hamas, ‘birlik sözlerinin’ ardından karşılıklı suçlamalarda bulundular

Dün Gazze ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı’nda geçişleri kontrol eden Hamaslı güvenlik güçleri (AFP)
Dün Gazze ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı’nda geçişleri kontrol eden Hamaslı güvenlik güçleri (AFP)

Haftalardır süren ‘birlik’ sözlerinin ve Filistinlilerin beklentilerini yükselten gelişmelerin ardından Fetih ve Hamas, uzlaşı çabalarının başarısızlığa uğramasının sorumluluğunu paylaşmaya başladılar. Hamas yetkilileri, Filistin Yönetimi’nin İsrail ile müzakerelere geri dönmesinin bu çabalara bir ‘darbe’ indirdiğini söylediler.
Müzakere heyetinden olan Fetih Merkez Komitesi üyesi Ruhi Fettuh yaptığı açıklamada, Hamas Hareketi’nin daha önce varılan uzlaşılardan geri adım attığını öne sürdü.  Devlet televizyonunda yayınlanan açıklamasında Fettuh, Hamas’ın söz konusu geri adımını, müzakere heyeti Kahire'ye gitmeden önce attığını belirtti. Fettuh ayrıca Hamas’ın, seçimler kademeli olarak yapılması anlaşmasına da karşı çıktığını söyledi.
Fettuh sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yasama, başkanlık ve Ulusal Konsey seçimleri için tarih belirlemek üzere Kahire toplantısına gittik. Ancak Hamas Hareketi’nin seçimlerin eş zamanlı yapılmasını istediği bir tutumla karşılaştık. Oysa Hamas ile yasama seçimleriyle başlayıp altı ay içinde başkanlık seçimleri ve ardından Ulusal Konsey seçimleri yapılacak şekilde seçimlerin kademeli olarak yapılması konusunda anlaşma yapılmıştı. 15 Kasım’da Kahire’ye gittik. Ertesi gün tekrar bir araya geldik. Ancak ne yazık ki bir anlaşmaya varamadık.”
Hamas’ın Gazze Şeridi’ndeki lider kadrosunu uzlaşmayı engellemekle suçlayan Fettuh, ‘uzlaşı dosyasını (Hamas’ın) yurtdışındaki liderlerinin değil, Gazze’deki liderlerinin engellediğini’ belirterek “Umarım bu anlaşmazlığın üstesinden gelirler” şeklinde konuştu.
Gazze’deki Hamas yetkililerinin uzlaşmayı engellemeye çalışmakla ilgili ilk suçlaması değil ve bu suçlamalar, uzlaşma dilinin baskın olduğu dönemde iki hareketin yetkilileri tarafından daha önce reddedilmişti.
Gazze’deki Hamas liderleri ilk kez uzlaşıyı engellemekle suçlanmıyorlar. Geçmişte de aynı suçlamalar yapılmış, ancak Hamas yetkilileri tarafından bu suçlamalar reddedilmişti. Hamas ve Fetih heyetleri, yaklaşık 10 gün önce Kahire'de aralarındaki uzlaşının Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın seçim kararnamesini çıkarmasının yolunu açacağı düşüncesiyle bir araya gelmişlerdi.
Fetih Hareketi geçtiğimiz Eylül ayında İstanbul'da yapılan istişare toplantısında Hamas ile 6 ay içinde önce yasama, ardından başkanlık ve Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) bağlı Filistin Ulusal Konseyi olmak üzere kademeli olarak seçimlerin yapılmasını kararlaştırmıştı. Hamas ve Fetih daha sonra seçim kararnamesinin çıkarılması için Filistinli gruplarla daha geniş bir anlaşma yapılması ve ardından ‘seçim mekanizmalarının, yasaların ve referansların’ tartışılması için kapsamlı bir ulusal diyalog yapılması şartıyla varılan anlaşmayı onayladı.
Hem Fetih hem de Hamas, genel bir uzlaşıya varılması amacıyla Filistinli gruplarla toplantılar yaptılar ve karşılıklı suçlamalarda bulunmadan önce Filistinliler arasında beklentilerin artmasına neden oldular.
Öte yandan Hamas Siyasi Büro üyesi Husam Badran, seçimlerle ilgili bir anlaşmazlık olduğunu kabul etti. Badran, Gazze'de yerel bir radyoya verdiği röportajda, Hamas'ın yasama ve başkanlık seçimlerinin aynı zamanda yapılmasını istediğini, hem içeride hem de dışarıda yaşayan Filistinlilerin da buna katıldıklarını söyledi.
Badran röportajda şunları ekledi:
“Fetih Hareketi ile yapılan son görüşmelerde çeşitli konular üzerinde mutabakata varıldı. Ulusal Konsey ve Filistin Kurtuluş Örgütü'ne katılma meselesi görüşüldü.”
Badran, Hamas’ın, FKÖ'nün tüm Filistinli grupları ve partileri kapsayacak şekilde tüm dünya önünde temsil etmesini’ istediğini belirtti. Bilindiği üzere FKÖ ve Hamas’ın FKÖ içinde temsil edilmesi konusundaki tartışmalar eskiye dayanıyor.
Filistin Yönetimi'ni ‘uzlaşı ve güvenlik koordinasyon yaklaşımına dönerek iç birliği sağlama çabalarına büyük bir darbe indirmekle’ suçlayan Badran, “Filistin halkı, endişelerini ve özlemlerini ifade eden ve onları kurtuluşa ve yeniden kendi topraklarına geri dönemeye yönlendiren birleşik bir ulusal liderliğe sahip olmayı hak ediyor. Hamas ve Fetih arasındaki uzlaşıya varmak için yapılan müzakerelerin ve Filistin halkının uzlaşının ilerlemesinden duyduğu memnuniyetin gerçek nedeni, Filistin Yönetimi’nin, İsrail ile imzalanan Oslo Anlaşmalarını feshetmesidir” ifadelerini kullandı.
Fakat Fetih Hareketi Medya Ofisi Başkanı Munir el-Cagub, Hamas'ın suçlamalarını reddederek onu, Filistinli gruplar arasında yapılan toplantılarda alınan kararlar çerçevesinde seçimleri düzenlemeyi kabul etmek konusunda açık bir tutum sergilemekte isteksiz davranmakla suçladı.
Cagub açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Halkımız, bu isteksizliğin nedeninin Hamas'ı rahatsız eden iç anlaşmazlıklar olduğunu ve bunun da onun Filistin’in ulusal çıkarlarına cevap veren ortak bir tutum formüle etmesini engellediğini çok iyi biliyor. Şimdi de, halkımızın siyasi liderlerine şantaj yapmak ve Trump ile Netanyahu'nun Filistin meselesini tasfiye etme planına onay almak için işgalci İsrail tarafından el konulan halkımızın haklarının geri verilmesi çağırısı yapıyor.”
Hamas liderlerinin ‘seçimlerin yapılmasını onaylamak için inisiyatif alması ve güvenlik koordinasyonunu bahane etmeyi bırakması’ gerektiğini belirten Cagub, “Lod Havalimanı üzerinden kendilerine yurtdışından gelen yardımları  almaya devam etmek karşılığında uzlaşının tamamlanmasını engelleyen uydurma bahaneler silsilesini durdurmak isteyen halkımızın aklıyla utanmadan saygısızca alay ederek İsrail işgal hükümeti ile anlaşan ve onlara istediklerini verenler de ta kendileri” şeklinde konuştu.



İngiltere, Suriye ile diplomatik ilişkilerini yeniden başlattı

Şara'a, Şam'da İngiliz Dışişleri Bakanı David Lammy'yi kabul etti (SANA)
Şara'a, Şam'da İngiliz Dışişleri Bakanı David Lammy'yi kabul etti (SANA)
TT

İngiltere, Suriye ile diplomatik ilişkilerini yeniden başlattı

Şara'a, Şam'da İngiliz Dışişleri Bakanı David Lammy'yi kabul etti (SANA)
Şara'a, Şam'da İngiliz Dışişleri Bakanı David Lammy'yi kabul etti (SANA)

İngiltere, dün Suriye ile diplomatik ilişkilerini yeniden tesis ettiğini duyurdu. İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, Şam'ı ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile görüşmelerde bulundu.

Lammy, Londra'da yayınlanan bir açıklamada, “Suriye halkı için yeniden umut var. Birleşik Krallık, yeni hükümeti desteklemek ve tüm Suriyeliler için daha istikrarlı, daha güvenli ve daha müreffeh bir gelecek inşa etme taahhüdünü yerine getirmek için diplomatik ilişkileri yeniden kuruyor” dedi.

Suriye Cumhurbaşkanlığı, Şara'nın Lammy'yi Dışişleri Bakanı Esad Şeybani'nin de hazır bulunduğu bir törenle karşıladığını ve ikili ilişkilerle, iş birliğinin güçlendirilmesi ve bölgesel ve uluslararası gelişmelerin ele alındığını açıkladı.

Şeybani ayrıca Lammy ile ikili ilişkiler ve ortak ilgi alanlarında diyalog ve iş birliğinin güçlendirilmesi konusunda kapsamlı görüşmelerde bulundu.

Suriye Dışişleri Bakanlığı, Lammy'nin Şeybani'ye Londra'nın Suriye'nin tarım ve eğitim sektörlerini destekleme taahhüdünü ilettiğini belirtti. Bakanlık, Şeybani'nin İngiltere'yi ziyaret için resmi davet aldığını doğruladı. Bakanlık, Suriye'nin Londra'daki büyükelçiliğinin yeniden açılması için çalışmaların süreceğini belirtti, ancak bu konuda başka ayrıntı vermedi. Bakanlık, Suriye-İngiltere Ekonomi Konseyi'nin kurulması konusunda anlaşmaya varıldığını açıkladı.

İngiltere Dışişleri Bakanı, “X” platformunda yaptığı açıklamada, “Suriye'nin kaydettiği ilerlemeyi memnuniyetle karşılıyoruz ve Suriye'de kapsamlı bir siyasi geçişin gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguluyoruz” ifadelerini kullandı. İngiltere'nin yeni Suriye hükümetine destek vermeye hazır olduğunu belirtti.

 İngiltere'nin Suriye Özel Temsilcisi Ann Snow, Suriye İçişleri Bakanı Enes Hattab ile yaptığı görüşmede, iki ülke arasındaki ortak güvenlik önceliklerini ele aldığını açıkladı.

İngiliz elçisi, X platformu aracılığıyla, İngiltere'nin Suriye'ye "terörizmin her türüyle mücadele" konusunda desteğini teyit etti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İngiltere, Suriye'deki protestoların artmasının ardından 2012 ortalarında Suriye ile ilişkilerini kesti.

İngiltere Hazine Bakanlığı, geçen nisan ayında, Suriye'ye yönelik yaptırımların tamamen kaldırılmasına yönelik Avrupa önlemleri kapsamında, daha önce Savunma ve İçişleri Bakanlıkları ile güvenlik birimlerine uygulanan varlık dondurmalarının kaldırıldığını duyurmuştu.