Libya’da Ulusal Petrol Şirketi ve Merkez Bankası, petrol gelirlerinin israf edilmesiyle ilgili karşılıklı suçlamalarda bulundular

Libya Ulusal Petrol Şirketi (NOC) Başkanı Mustafa Sanallah (NOC)
Libya Ulusal Petrol Şirketi (NOC) Başkanı Mustafa Sanallah (NOC)
TT

Libya’da Ulusal Petrol Şirketi ve Merkez Bankası, petrol gelirlerinin israf edilmesiyle ilgili karşılıklı suçlamalarda bulundular

Libya Ulusal Petrol Şirketi (NOC) Başkanı Mustafa Sanallah (NOC)
Libya Ulusal Petrol Şirketi (NOC) Başkanı Mustafa Sanallah (NOC)

Libya’nın başkenti Trablus’taki Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne (UMH) bağlı Ulusal Petrol Şirketi (NOC) Başkanı Mustafa Sanallah ile Libya Merkez Bankası (CBL) Başkanı Sıddık el-Kebir arasında Kasım ayı ortalarından bu yana devam eden tartışmalar,  petrol gelirlerinin israf edildiğine dair karşılıklı suçlamalarla daha da şiddetlendi.
NOC Başkanı ilk kez, adını anmadan CBL Başkanını, ülkenin petrol gelirlerini, ‘şişman kediler’ ile ‘dinozorlara ve canavarlara’ harcamakla suçladı. UMH, kendisine bağlı olan NOC ve CBL başkanları arasında süren tartışmalar karşısında sessizliğini korumaya devam ederken ekonomistler ve politikacılar, bu kavganın Libya ekonomisinin geriletecek bir etkisi olmasından korkularını dile getirdiler.
Sanallah öfkeli bir ses tonuyla yaptığı açıklamada, NOC’un, CBL’ye yoksullar için gönderdiği milyarlarca doların şimdi milyonlarla ifade edildiğini belirterek, “Geçtiğimiz yıllarda CBL’ye gönderilen 186 milyar dolarlık petrol geliri nereye gitti?” diye sordu.
NOC Başkanı, CBL’nin, ABD dolarını 1,40 dinar olan resmi döviz kuru üzerinden alıp karaborsada 8 dinardan satmak için sahte kredilerle milyon dolarlar verdiğini düşünüyor. Libya halkının malı olan petrol gelirlerinin, zorlu şartlar altında büyük güçlükle elde edildiğini vurgulayan Sanallah, “Maalesef bu fonlar, bankalarda likidite sağlayarak proje inşa etmeye veya Libyalıların hayat şartlarını iyileştirmeye yönlendirilmedi. Aksine halkın parasıyla zenginleşen insanların yararına sahte fonlara verilerek israf edildi. Halkımız para çekebilmek için bankaların önlerinde uzun kuyruklarda beklemek zorunda kaldı” ifadelerini kullandı.
CBL’nin NOC’u ‘süt veren bir inek’ gibi gördüğünü söyleyerek eleştirinin dozunu artıran Sanallah, “Kazanmak ve güç merkezleri kurmak için bu sütleri belli bir kesime veriyor. Ancak bu saçmalık artık devam etmeyecek” şeklinde konuştu. Sanallah, CBL’yi şeffaf olmaya ve geçmiş yıllarda aldığı petrol gelirleri ile ilgili bir açıklama yapmaya çağırdı.
NOC’un petrol gelirlerini Libyan Foreign Bank’taki (LFB) hesaplarında tutacağını ve CBL hesaplarına aktarmayacağını açıklayan Sanallah, “Böylece CBL, önceki yıllardaki petrol gelirlerini kullanma mekanizması ve geçtiğimiz yıllarda 186 milyar doları aşan bu gelirlerden yararlananlar konusunda Libya halkı nezdinde net bir şeffaflığa sahip olacaktır” ifadelerini kullandı.
Öte yandan CBL Başkanı, geçtiğimiz hafta sonunda NOC Başkanı'nı yürürlükteki mevzuatı ihlal etmekle ve 3,2 milyar dolarlık petrol gelirini kamu hazinesine aktarmamakla suçlamış, bu da taraflar arasındaki gerilimi daha da artırmıştı. Yapılan denetimlerde NOC’un, geçtiğimiz Ekim ayı boyunca, günlük ortalama 1,2 milyon varil üretime ulaştığını açıklamasına rağmen, Kasım ayı ortalarına kadar bankaya yalnızca 15 milyon dolarlık petrol geliri aktardığını, bu yüzden NOC’un yıllardır petrol gelirlerinin bir kısmını bankaya aktarmadığının görüldüğünü söyledi. NOC ise petrol gelirleriyle ilgili tüm verilerin ‘periyodik ve şeffaf bir şekilde açıklandığını’ vurgulayarak CBL Başkanı’nın iddialarını yalanlandı. NOC Başkanı Sanallah pazar akşamı yaptığı açıklamada, CBL’ye işaret ederek, “Şuan petrol gelirleri ile ilgili pervasızca açıklamalarda bulunanlar, geçtiğimiz aylarda petrol kapanmalarına karşı tek bir açıklama yapmadılar” dedi. Sanallah, yasa uyarınca NOC’un petrol gelirlerini, ‘CBL’den şeffaflık ve petrol gelirlerinin nerelere harcandığına dair bir açıklama yapılana kadar’ LFB’deki NOC hesaplarında tutmaya devam edeceğini bir kez daha vurguladı.
Öte yandan NOC, daha önce yaptığı bir açıklamada, 17 Ocak'ta petrol limanları ve sahalarının kapatılması nedeniyle Libya'nın 9 milyar doların üzerinde zarar ettiğini duyurmuştu.



İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
TT

İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)

İsrail yetkilileri bugün, kuzey İsrail'de bir Filistinli tarafından gerçekleştirilen bıçaklı ve araçla saldırıda iki kişinin öldüğünü açıkladı.

 İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)

İsrail acil servisleri, yaklaşık 68 yaşında bir adamın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail kamu yayın kuruluşu Kan ise yaklaşık 20 yaşında bir kadının bıçaklanarak öldürüldüğünü duyurdu.

 Ayrıca, iki kişinin de hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail polisi, şüpheli saldırganın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan bir Filistinli olduğunu açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya saldırganın memleketi olan Batı Şeria'daki Kabatiye kasabasında operasyon başlatma emri verdi.

Ofisinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Savunma Bakanı Yisrael Katz, cani teröristin geldiği Kabatiye’ye karşı İsrail ordusuna güçlü ve derhal harekete geçme talimatı verdi. Amaç, tüm teröristleri tespit edip etkisiz hale getirmek ve kasabadaki terörist altyapıyı çökertmektir."


Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan görüşmelerin henüz somut sonuç vermediğini belirterek, ülkenin kuzeydoğusundaki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesi konusundaki söylemlerin, icraat adımları atılmadan teorik ifadelerden ibaret kaldığını kaydetti.

Suriye Haber Ajansı'na (SANA) konuşan kaynak, Suriye'nin birliğine yapılan tekrarlanan vurgunun, ülkenin kuzeydoğusundaki gerçeklikle çeliştiğini, burada devlet çerçevesinin dışında ayrı ayrı yönetilen idari, güvenlik ve askeri kurumların bulunduğunu ve bunun da sorunu çözmek yerine "bölünmeyi sürdürdüğünü" söyledi.

 SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)

Sözlerine şöyle devam etti: "SDG liderliğinin Suriye devletiyle diyaloğun devam edeceğine dair sürekli işaretlerine rağmen, bu görüşmeler somut sonuçlar vermedi. Bu söylemin, gerçek bir durgunluk ve uygulamaya geçme konusunda gerçek bir irade eksikliği ışığında, medya amaçlı ve siyasi baskıları absorbe etmek için kullanıldığı görülüyor."

Sözlerine şöyle sürdürdü: “Kuzeydoğu Suriye'deki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesiyle ilgili konuşmalar, somut adımlar veya net zaman çizelgelerinden yoksun, teorik ifadeler alanında kalmıştır. Bu durum, SDG ile imzalanan 10 Mart anlaşmasına olan bağlılığın ciddiyeti konusunda şüpheler uyandırıyor.”

Petrol dosyasına gelince, Dışişleri Bakanlığı'ndaki resmi kaynak, SDG liderliğinin petrolün tüm Suriyelilere ait olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarının, “devlet kurumları içinde yönetilmediği ve gelirleri genel bütçeye dahil edilmediği sürece” güvenilirliğini kaybettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre kaynak, görüşlerin yakınlaşmasından bahsetmenin, “zaman sınırlı uygulama mekanizmalarına sahip net, resmi anlaşmalara dönüştürülmedikçe anlamsız kaldığını” vurguladı.

Ayrıca, askeri dosyadaki anlaşmalardan bahsetmenin, "Suriye ordusu çerçevesinin dışında, bağımsız liderliğe ve yabancı bağlara sahip silahlı grupların varlığının devam etmesiyle bağdaşmadığını, bunun egemenliği zayıflattığını ve istikrarı engellediğini" ifade etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı kaynağı, aynı durumun "sınır geçişlerinin tek taraflı kontrolü ve bunların pazarlık kozu olarak kullanılması için de geçerli olduğunu, bunun da ulusal egemenlik ilkelerine aykırı olduğunu" belirtti.


Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)
TT

Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)

Reuters'ın haberine göre, yerel bir yetkili, Suriye'nin Humus vilayetindeki Alevi mahallesinde bulunan bir camide bugün meydana gelen patlamada altı kişinin öldüğünü ve 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

Devlet medyası, güvenlik güçlerinin bölgeyi kordon altına aldığını ve soruşturma başlattığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre yerel yetkililer, patlamanın intihar saldırısı veya bölgeye yerleştirilen patlayıcılar nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini söyledi.