Suudi Arabistan, vatandaşlarının Mart ayından itibaren yurtdışına çıkmasına izin verdi

Kral Abdulaziz Havalimanı'nın iç hat uçuşları kademeli olarak başlatıldı. (SPA)
Kral Abdulaziz Havalimanı'nın iç hat uçuşları kademeli olarak başlatıldı. (SPA)
TT

Suudi Arabistan, vatandaşlarının Mart ayından itibaren yurtdışına çıkmasına izin verdi

Kral Abdulaziz Havalimanı'nın iç hat uçuşları kademeli olarak başlatıldı. (SPA)
Kral Abdulaziz Havalimanı'nın iç hat uçuşları kademeli olarak başlatıldı. (SPA)

Suudi Arabistan, 31 Mart'tan itibaren vatandaşların yurtdışına gidiş-dönüşlerine izin verileceğini ve uluslararası uçuşların askıya alınması kararının kaldırılacağını duyurdu. Ayrıca, ilgili komitenin Kovid-19 virüsünün ülkede yayılmasını önlemek için ilgili makamlarla işbirliği içinde gerekli tüm önlemleri almak için belirlediği prosedür ve önlemlere uygun olması koşuluyla kara, deniz ve hava limanlarının tamamen açılacağını bildirdi. 
Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı'ndan resmi bir kaynak, dün SPA haber ajansına yaptığı açıklamada, tüm limanların açılması ve vatandaşların yurtdışına seyahat etmesine izin verilmesi hakkındaki duyurunun, 1 Aralık'ta yayınlanan ve ülkeden ayrılacak vatandaşlara getirilen kısıtlamaların kaldırılması ve limanların açılışına izin verilmesi tarihini içeren açıklamanın devamı niteliğinde geldiğini söyledi. 2 Ocak'ta ilgili kurumlar tarafından yayınlanan açıklama ise Krallığa gelenlere uygulanacak ihtiyati ve önleyici tedbirleri içeriyor.
Söz konusu kaynak açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Kovid-19 virüsünün yayılmaya devam etmesi ve dünyanın pek çok ülkesinin tanık olduğu ikinci dalgada virüsün mutasyona uğramış yeni türünün yayılma oranlarının daha hızlı olmasına karşılık, İçişleri Bakanlığı Krallık'ta mevcut dönemde koronavirüs vakalarının azalması ve vatandaşların güvenliğini ve sağlığını korumak, Krallıkta vakaları düşük tutmak ve en savunmasız grupları aşılamak üzere önümüzdeki dönemde gerekli miktarlarda aşının gelişini tamamlayarak Krallık bölgelerine dağıtılması çerçevesinde yeni bir duyuru yayınladı. Buna göre 31 Mart'tan itibaren vatandaşların Krallık dışına seyahat etmelerine ve ülkeye geri dönüşlerine izin verilecek ve uluslararası uçuşların askıya alınması kararı tamamen kaldırılacak. Ayrıca kara, deniz ve hava limanları da tamamen açılacak. Tüm bunların uygulanması, koronavirüsün Krallıkta yayılmasını önlemek için gerekli tüm ihtiyati tedbirleri almak üzere ilgili yetkililerle koordineli olarak, ilgili komitenin belirlediği prosedür ve tedbirlere uygun olacak.”
Pfizer aşısının ülkeye gelmeye devam etmesi nedeniyle Suudi Arabistan'ın önümüzdeki hafta Kovid-19 aşılarını almak için ek merkezler açması bekleniyor. Suudi Arabistan Sağlık Bakanı Dr.Tevfik er-Rabia, geçen yılın sonlarında Kovid-19 aşısının 3 hafta içinde Krallık'ın tüm bölgelerinde mevcut olacağını duyurmuştu. Krallık, 18 Aralık'ta tarihinin en büyük aşılama sürecini başlatarak aşılamaları başlatan ilk Arap ülkesi oldu. Aşılamalara Riyad bölgesindeki en savunmasız bireylerden başlandı. Ardından Cidde ve Doğu bölgesinde aşılama merkezleri açıldı. Ülkede aşı olacak kayıtlı kişi sayısı bir milyonu aşarken, doz alanların sayısı önceki güne kadar 137 bini aştı. Bu sayının dün 150 bine yaklaşmış olması bekleniyor.
Sağlık yetkilileri, virüsün bazı ülkelerde gözlemlenen mutasyonunun yeni bir virüs olmadığını, bunun meydana gelmesinin beklendiğini belirterek, mutasyonun herhangi bir virüs türünde bulunduğunu ve önceki suşlardan daha öldürücü olmadığını kaydetti. Sağlık Bakanlığı, Kovid-19’a neden olan virüsün mutasyonunun aşıların etkinliğini etkilemeyeceğini doğruladı. Ayrıca Bakanlık, geliştirilen aşıların birkaç geni hedeflediğini ve bu tür hafif mutasyonların aşının etkinliğini değiştirmesinin olası olmadığını belirterek, buna rağmen bu durum üzerinde araştırma yapmanın gerekli olduğuna dikkati çekti. Bu mutasyonların risklerinin virüsün yayılmasındaki veya şiddetindeki artışta yattığını belirten Bakanlık, PCR incelemesinde hedef gende mutasyonlar varsa inceleme sonuçlarının yanlış bir şekilde negatif çıkabileceğini, ayrıca aşının geliştirilmesinde kullanılan gende mutasyonların oluşmasının bağışıklık sisteminin virüsle savaşmak için gereken antikorları takip edememesine katkı sağlayabileceğini bildirdi. 
Virüsün yeni türü ile genetik mutasyon arasındaki farkın, suşun, mevcut ve şu anda dolaşımda olan türden farklı olan yeni bir virüs nesli ile sonuçlanan büyük bir genetik mutasyonu temsil etmesinde gizli olduğunu belirten Bakanlık, İngiltere’de tespit edilen virüs üzerinde meydana gelen gen mutasyonunun, dünyanın diğer bölgelerinde yayılanlardan farklı yeni bir klon ile sonuçlandığını açıkladı. Bakanlık, raporlara göre mutasyonun kaynağının, bağışıklığı zayıf olan ve çeşitli ilaçlar alan enfekte bir kişiden kaynaklanmış olabileceğine dikkati çekti. Buna göre bu durum virüsü ilaçların baskısı altında direnmeye, uyum sağlamaya, çoğalmaya ve zayıf bir bağışıklık tepkisine zorladı.
Suudi Arabistan, koronavirüsten iyileşenlerin sayısında ciddi bir artış kaydederken, ülkedeki aktif ve kritik vakalarda da düşüş yaşandı. Sağlık Bakanlığı dün, iyileşen 171 kişiye kıyasla 97 yeni vaka kaydedildiğini, aktif vakaların 2 bin 92’ye düştüğünü, bunların 309'unun kritik vaka olduğunu bildirdi. Bakanlık, ilk vakadan bu yana ülkede kayıtlı toplam vaka sayısının 363 bin 582 vakaya ulaştığını, iyileşen kişi sayısının ise 355 bin 208’e yükseldiğini duyurdu. Ayrıca ülkede Kovid-19 kaynaklı ölümler 6 bin 282’ye ulaşırken, 4 yeni ölüm kaydedildiği bildirildi.



Katar Başbakanı, İsrail'i rehineleri ihmal etmekle suçladı

TT

Katar Başbakanı, İsrail'i rehineleri ihmal etmekle suçladı

Katar Başbakanı, İsrail'i rehineleri ihmal etmekle suçladı

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine saldırırken Gazze Şeridi'ndeki rehineleri görmezden geldiğini iddia etti, ancak yaklaşık iki yıldır süren savaşı sona erdirmek için çabalarını sürdüreceğini taahhüt etti.

Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin acil toplantısında, İsrail'in bu hafta Katar'ın başkentine hava saldırısı düzenleyerek ‘tüm sınırları aştığını’, ülkesinin egemenliğini ihlal ettiğini ve bölgesel barışı tehdit ettiğini söyledi.

Al Sani, “İsrail, bölgeyi zorla yeniden düzenlemeye çalışıyor. Ancak kan dökülmesini durdurmak için insani ve diplomatik rolümüzü tereddüt etmeden sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

frgthy
Katar’ın başkenti Doha'da Hamas liderlerine yönelik İsrail saldırısında hasar gören bina (Reuters)

Hamas liderleri Gazze'de ateşkes için ABD'nin önerisini görüşmek üzere toplanmışken, İsrail'in hava saldırısında en az altı kişi yaşamını yitirdi.

İsrail'in saldırısı, Katar, Mısır ve ABD'nin arabuluculuğunda yürütülen müzakereleri tehlikeye attı ve BM Güvenlik Konseyi'nin saldırıyı kınaması da dahil olmak üzere İsrail'in uluslararası izolasyonunu artırdı.

Katar Başbakanı, “Bugün İsrail'i yöneten aşırılıkçılar rehineleri umursamıyor, aksi takdirde bu saldırının zamanlamasını nasıl açıklayabiliriz?” dedi. Al Sani çarşamba günü geç saatlerde CNN'e verdiği demeçte, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ‘rehineler için tüm umutları yok etmekten’ doğrudan sorumlu olduğunu söyledi.

Buna yanıt olarak İsrail'in BM Daimî Temsilcisi Danny Danon şu ifadeleri kullandı: “Tarih, bu suça ortak olanlara merhametli davranmayacak. Katar ya Hamas'ı kınayacak, Hamas mensuplarını sınır dışı edecek ve onları adalete teslim edecek, ya da İsrail bunu yapacak” dedi.

Katar Başbakanı 15 üyeli konseye hitap etmeden önce, ABD dışındaki tüm ülkeler saldırı ve daha geniş bölgesel çatışmalardan İsrail'i sorumlu tuttu ve ülkenin rehinelerin geri dönüşünü sağlama konusundaki ciddiyetine ilişkin şüphelerini yineledi.

Pakistan’ın BM Daimî Temsilcisi Asım İftikhar Ahmed, “İşgalci güç olan İsrail'in barış olasılığını baltalamak ve yok etmek için her şeyi yapmaya kararlı olduğu açık. Olanlar, rehinelerin geri dönüşünün gerçekten bir öncelik olup olmadığı konusunda da ciddi soru işaretleri ortaya çıkarıyor” şeklinde konuştu.

ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea ise “Hiçbir üyenin bunu, İsrail'in rehineleri eve geri getirme taahhüdünü sorgulamak için kullanması uygun değildir” dedi.

78ı
Katar’ın başkenti Doha'da Hamas liderlerine yönelik İsrail saldırısının ardından yükselen dumanlar (Reuters)

Oturumun başında BM Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary DiCarlo, İsrail saldırısının ‘dünyayı şok ettiğini’ ve Gazze Şeridi'ndeki savaşta ‘yeni ve tehlikeli bir sayfa açabileceğini’ söyledi.

DiCarlo şöyle devam etti: “Bu endişe verici bir adım oldu… Saldırının hedefi, ABD'nin Gazze'deki ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılmasına yönelik son önerisini ele almak için bir araya geldiği söylenen kişilerdi.”

Katar Başbakanı, ülkesinin ‘arabuluculuk ve anlaşmazlıkların barışçıl çözümünü’ tam olarak desteklediğini ve Katar'ın rolünün tüm dünyada takdir edildiğini söyledi. Al Sani, bundan sonraki adımlar hakkında herhangi bir ipucu vermedi.

“İsrail'in çatışması Hamas ile, Gazze halkı veya Katar devleti ile değil” diyen Danon, İsrail'in 7 Ekim 2023 saldırılarından sorumlu olanları her yerde takip etme hakkına sahip olduğunu vurguladı.

Katar Dışişleri Bakanlığı'na göre Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, BM'yi ziyaret etmenin yanı sıra bugün Beyaz Saray'da ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile de görüşmeyi planlıyor. Katar ayrıca, saldırının ardından atılacak adımları görüşmek üzere önümüzdeki hafta Doha'da bir Arap Birliği-İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) zirvesi düzenleneceğini açıkladı.

frg78ı
ABD Başkanı Donald Trump, dün Pentagon'da düzenlenen 11 Eylül saldırılarının 24. yıldönümü töreninde konuşma yaptı. (AP)

Katar Başbakanı bugün üst düzey ABD'li yetkililerle görüşmeler yapmayı planlıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı dün geç saatlerde, Katar Başbakanı’nın Washington'daki Beyaz Saray'da ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile görüşeceğini açıkladı. Politico ve Axios, Başbakan’ın ayrıca Başkan Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance ve ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile de görüşmesinin beklendiğini bildirdi. Trump salı günü, İsrail'in Katar'a saldırı kararının Başbakan Binyamin Netanyahu tarafından alındığını doğruladı ve Katar'a yapılan saldırının ABD veya İsrail'in çıkarlarına hizmet etmediğini vurguladı. Saldırıdan duyduğu memnuniyetsizliği dile getiren Trump, ocak ayında göreve başladığında İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşını sona erdireceğine söz vermişti, ancak bu hedefe halen ulaşılamadı.


BM Güvenlik Konseyi, İsrail'den bahsetmeden Katar'a yönelik saldırıyı kınadı

İsrail'in geçtiğimiz salı günü Doha'da düzenlediği hava saldırılarının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail'in geçtiğimiz salı günü Doha'da düzenlediği hava saldırılarının ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

BM Güvenlik Konseyi, İsrail'den bahsetmeden Katar'a yönelik saldırıyı kınadı

İsrail'in geçtiğimiz salı günü Doha'da düzenlediği hava saldırılarının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail'in geçtiğimiz salı günü Doha'da düzenlediği hava saldırılarının ardından yükselen dumanlar (AP)

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi Katar'ın başkenti Doha'ya yapılan son saldırıyı kınadı, ancak İsrail'in müttefiki ABD dahil 15 üye ülkenin tamamı tarafından onaylanan açıklamada İsrail'den bahsedilmedi.

Birleşik Krallık ve Fransa tarafından hazırlanan açıklamada, “BM Güvenlik Konseyi üyeleri gerilimin azaltılmasının önemini vurguladılar, Katar ile dayanışma içinde olduklarını ifade ettiler ve Katar'ın egemenliği ve toprak bütünlüğüne desteklerini yinelediler” denildi.

Açıklamada ayrıca, “Üyeler, Hamas tarafından öldürülenler de dahil olmak üzere rehinelerin serbest bırakılması ve Gazze'deki savaş ve acıların sona erdirilmesinin en önemli öncelik olmaya devam etmesi gerektiğini vurguladılar” ifadesi yer aldı.

7 Ekim 2023'te Hamas'ın saldırısı ve ardından İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı başlatmasından bu yana BM Güvenlik Konseyi, özellikle ABD'nin tekrar tekrar veto hakkını kullanması nedeniyle, büyük ölçüde herhangi bir adım atamadı.

Ancak ABD Başkanı Donald Trump, salı günü Katar'da Hamas liderlerini hedef alan hava saldırılarının ardından İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu nadir görülen bir şekilde eleştirdi ve saldırıdan duyduğu memnuniyetsizliği dile getirdi.

İsrail, Doha'ya düzenlediği hava saldırısında Hamas'ın siyasi liderlerini öldürmeye çalıştı. ABD'li yetkililer bu saldırıyı, ABD ve İsrail'in çıkarlarına hizmet etmeyen izole bir adım olarak nitelendirdi.

Hamas, saldırıda Hamas Siyasi Büro Üyesi Halil el-Hayye'nin oğlu da dahil olmak üzere beş üyesinin öldürüldüğünü açıkladı. Saldırı, ABD'nin desteklediği ateşkes ve yaklaşık iki yıldır süren savaşı sona erdirme çabalarını tehlikeye attı.

‘Dünyayı şok eden tehlikeli bir gerilim’

BM Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary DiCarlo dün yaptığı açıklamada, bu hafta Doha'da Hamas liderlerini hedef alan İsrail saldırılarının ‘dünyayı şok eden tehlikeli bir gerilim’ olduğunu söyledi.

İsrail saldırısını tartışmak üzere düzenlenen BM Güvenlik Konseyi toplantısında DiCarlo, saldırının Katar'ın güvenliği ve emniyeti için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirterek, Doha'yı ‘istikrar ve barış için önemli bir ortak’ olarak nitelendirdi.

DiCarlo, tarafları ‘bu hassas dönemde azami itidal göstermeye ve diplomasiye bağlı kalmaya’ çağırdı ve ‘Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasına varmanın her zamankinden daha acil olduğunu’ bildirdi.

Diğer yandan Cezayir'in BM Güvenlik Konseyi Daimî Temsilcisi Ammar bin Cami saldırıları kınayarak, İsrail'in sanki kanunların üstündeymiş ve sınırlar yokmuş gibi davrandığını söyledi. Bin Cami, İsrail'in yaptıklarının bir güç gösterisi değil, ‘aşırıcı bir hükümetin pervasız eylemleri’ olduğunu ifade etti.

Bin Cami ayrıca, İsrail'in Katar'a yönelik saldırısını ‘diplomasi ve arabuluculuğa yönelik bir saldırı’ olarak nitelendirerek, bu adımın İsrail’in Gazze konusunda bir anlaşma imzalamak istemediğini açıkça ortaya koyduğunu belirtti. Bin Cami, BM Güvenlik Konseyi'nden İsrail'i caydırmak için mevcut tüm araçları kullanmasını istedi.

ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea ise konuşmasında, Trump'ın Katar Emiri'ne açtığı telefonda, böyle bir şeyin kendi topraklarında bir daha olmayacağına dair güvence verdiğini söyledi ve ‘Katar'ın içinde tek taraflı bombardıman yapmanın İsrail veya ABD'nin hedeflerine ulaşmasına katkısı olmadığını’ bildirdi.

Ancak Shea, ‘Hamas'ı ortadan kaldırmanın takdir edilmeye değer bir hedef’ olduğunu düşündüğünü belirterek, Trump'ın rehineleri serbest bırakmak ve savaşı sona erdirmek istediğini söyledi. Shea ayrıca, Netanyahu'nun Trump'a barış istediğini garanti ettiğini de kaydetti.


İsrail güvenlik birimleri, Katar'daki Hamas liderlerine yönelik saldırının başarısız olduğuna giderek daha fazla inanıyor

İsrail'in Katar'ın başkenti Doha'ya düzenlediği saldırıda hasar gören bina (AP)
İsrail'in Katar'ın başkenti Doha'ya düzenlediği saldırıda hasar gören bina (AP)
TT

İsrail güvenlik birimleri, Katar'daki Hamas liderlerine yönelik saldırının başarısız olduğuna giderek daha fazla inanıyor

İsrail'in Katar'ın başkenti Doha'ya düzenlediği saldırıda hasar gören bina (AP)
İsrail'in Katar'ın başkenti Doha'ya düzenlediği saldırıda hasar gören bina (AP)

İsrail Kanal 12 televizyonu dün, güvenlik kurumlarının değerlendirmelerinin şu anda salı günü Doha'daki Hamas liderliğini hedef alan saldırının başarısız olduğu ve hükümetin saldırıların sonuçları konusunda ‘iyimser olmadığı’ yönünde olduğunu bildirdi.

Kanal, güvenlik kurumlarının aldığı son bilgilere göre operasyonda hedef alınan kişilerin çoğunun hayatta kaldığını açıkladı.

Kanal, güvenlik kurumlarının dün bakanlara İsrail'in ‘saldırının sonuçları konusunda iyimser olmadığını’ bildirdiğini ve benzer bir mesajın Washington'a da gönderildiğini belirtti.

Ancak Kanal 12 televizyonu, ismi açıklanmayan bir İsrailli yetkilinin, yetkililerin bazı hedeflerin öldürüldüğünü umduğunu söylediğini aktardı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kanal 12 televizyonundan aktardığına göre, güvenlik yetkilileri saldırıda kullanılan patlayıcıların yetersiz olup olmadığını veya Hamas yetkililerinin bombalar düşmeden önce hedef alınan binanın başka bir bölümüne geçip geçemediklerini belirlemeye çalışıyor.

Katar dün, Emir Şeyh Temim bin Hamad Al Sani'nin katılımıyla, Doha'daki Hamas liderlerini hedef alan eşi görülmemiş İsrail bombardımanında öldürülen altı kişi (beş Hamas mensubu ve bir Katarlı güvenlik görevlisi) için cenaze töreni düzenledi.