Dünyada vaka sayıları düşmeye devam ediyor… Japonya aşı uygulamalarına başladı

Japonya’da aşılama kampanyasından görüntüler. (AFP)
Japonya’da aşılama kampanyasından görüntüler. (AFP)
TT

Dünyada vaka sayıları düşmeye devam ediyor… Japonya aşı uygulamalarına başladı

Japonya’da aşılama kampanyasından görüntüler. (AFP)
Japonya’da aşılama kampanyasından görüntüler. (AFP)

Japonya dün (Çarşamba) Kovid-19’a karşı aşılama uygulamalarına başlarken, Dünya Sağlık Örgütü (WHO), dünya genelindeki enfeksiyon sayılarında yüzde 16’lık bir düşüş yaşanmasına rağmen ‘salgının henüz bitmediğini’ ifade etti.
Pfizer-BioNTech aşısını kullanma noktasında Pazar günü verilen onayın ardından Japonya’da aşılama çalışmaları başladı. Bu kapsamda yetkililer, ilk olarak sağlık çalışanlarına aşı yapıldığını ifade etti.
Japonya aşılama seferberliğinden sorumlu bakanı Taro Kono, “Aşılama çalışmaları en erken Nisan ayından sonra yaşlıları kapsayacak şekilde genişletilecek. Nüfusun kalan kesimi için herhangi bir tarih henüz belirlenmedi” dedi.

Meksika’dan aşı tepkisi
Aşı meselesi dün yapılan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantısında geniş yer buldu. Meksika, Latin Amerika ülkelerinin Kovid-19’a karşı geliştirilen aşılara erişimleri noktasında ABD gibi bu aşıları üreten ülkelere kıyasla adaletsiz bir konumda olduğunu açıkladı.
Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador, aşıların dağıtımının adil olmadığını söyledi.
İngiltere ise insanları aşılayabilmek için çatışma bölgelerinde geçici ateşkes ilan etme noktasında savaşan taraflara baskı yapılması çağrısında bulundu.
İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, “Harekete geçmek için ahlaki bir zorunluluğumuz ve virüsü yenme noktasında birleşmemiz için stratejik bir zorunluluğumuz var” dedi.

Vaka sayıları düşüyor
Dünya Sağlık Örgütü Salı günü, tüm dünyada Kovid-19 kaynaklı ölüm ve vaka sayılarındaki önemli düşüşleri gösteren rakamları açıkladı. Örgüt henüz bir zaferin elde edilmediği konusunda uyarıda bulundu. Ayrıca enfeksiyon sayılarının yüzde 16 oranında azalarak 2,7 milyona düştüğünü söyledi. Kaydedilen ölüm sayısının bir önceki haftaya göre yüzde 10 azalarak 81 bine düştüğüne işaret etti.
Vaka sayılarındaki düşüşlere ilişkin 6 bölgeden 5’i rapor edildi. Söz konusu bölgeler arasında sadece Doğu Karadeniz bölgesinin yüzde 7’lik bir artış gösterdiği belirtildi.
WHO Genel Direktörü Tedros Adhonam Ghebreyesus, vaka sayılarının art arda beşinci haftada da gerilediğini ve 4 Ocak’tan itibaren kaydedilen 5 milyon yeni hastaya sayısına kıyasla vakaların yarı yarıya düştüğünü ifade etti.
Ghebreyesus, “Bu durum, virüsün yeni varyantlarına rağmen halk sağlığı önlemlerinin sonuç verdiğini gösteriyor” dedi.
WHO Genel Direktörü sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şimdi önemli olan bu eğilime nasıl tepki vereceğimiz. Yangın sönmedi sadece onu azaltmayı başardık. Herhangi bir noktada onunla savaşmayı bırakırsak, daha güçlü bir şekilde geri dönecektir.”

Hollanda’da mahkemeden tartışma yaratan karar
Hollanda’da Lahey mahkemesi Salı günü, Kovid-19’la mücadele kapsamında uygulanan sokağa çıkma yasağını iptal eden kararın askıya alınmasına karar verdi.
Mahkeme, koronavirüs önlemleri karşıtı bir grubun yasağa ilişkin dava açmasının ardından, “sokağa çıkma yasağı, hareket özgürlüğü ve mahremiyet hakkını ciddi bir şekilde ihlal ediyor” değerlendirmesinde bulunmuş ve sokağa çıkma yasağının derhal kaldırılması gerektiği yönünde karar vermişti.
Bu kararın ardından Lahey Temyiz Mahkemesi yerel mahkemenin bu kararını askıya aldı. Akabinde Başbakan Mark Rutte, Twitter hesabı üzerinden sokağa çıkma yasağının halen yürürlükte olduğunu açıklayan bir paylaşım yaptı.

Victoria eyaleti sınırları açıldı
Avustralya dün akşam (Çarşamba) ülkenin en kalabalık ikinci eyaleti olan 6 milyonluk nüfusa sahip Victoria eyaleti sınırlarını açtı. Ancak tenis severlerin Melbourne’de devam eden Avustralya Açık Tenis Turnuvası’na katılmaları yönündeki şüpheler devam ediyor.



Anket: 10 İngiliz’den 4'ü Müslüman göçmenlerin ülkeleri üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu düşünüyor

Birleşik Krallık’ta yapılan bir araştırmaya göre, 10 Müslümandan 7'si işyerlerinde İslamofobik uygulamalara maruz kalıyor. (Sosyal medya)
Birleşik Krallık’ta yapılan bir araştırmaya göre, 10 Müslümandan 7'si işyerlerinde İslamofobik uygulamalara maruz kalıyor. (Sosyal medya)
TT

Anket: 10 İngiliz’den 4'ü Müslüman göçmenlerin ülkeleri üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu düşünüyor

Birleşik Krallık’ta yapılan bir araştırmaya göre, 10 Müslümandan 7'si işyerlerinde İslamofobik uygulamalara maruz kalıyor. (Sosyal medya)
Birleşik Krallık’ta yapılan bir araştırmaya göre, 10 Müslümandan 7'si işyerlerinde İslamofobik uygulamalara maruz kalıyor. (Sosyal medya)

Bir kamuoyu araştırması, her 10 İngiliz’den 4'ünün Müslüman göçmenlerin Birleşik Krallık üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu düşündüğünü ve yarısından fazlasının İslam'ın İngiliz değerleriyle bağdaşmadığına inandığını ortaya koydu.

Birleşik Krallık'taki bir imam, bu sonuçları ‘derinden endişe verici’ olarak nitelendirerek, Birleşik Krallık'ta ‘Müslümanlara karşı yüksek düzeyde düşmanlık duyguları’ olduğunu gösterdiğini söyledi.

Anket, bir İslamcı grup tarafından, bu hafta Hampshire'da düzenlenen ve 40 bin kişinin katılması beklenen, Birleşik Krallık'ın en büyük İslam konferansı olarak nitelendirilen toplantı öncesinde yaptırıldı.

Organizatörler, bu yılki konferansın ‘İslam'a şüpheyle yaklaşanlara ve dinle ilgili herhangi bir sorusu olanlara kapılarını açtığını’ belirterek, Birleşik Krallık'taki iki reformist İngilizin din hakkında daha fazla bilgi almak için konferansa katılmasının planlandığını belirtti.

Yougov Enstitüsü, temmuz ortasında Birleşik Krallık'ta 2 bin 130 yetişkinle bir anket yaptı ve katılımcılara, farklı dinlere mensup göçmen gruplarının genel olarak Birleşik Krallık üzerinde olumlu mu yoksa olumsuz mu bir etkisi olduğunu düşündüklerini sordu.

Ankete katılanların yüzde 41'i Müslüman göçmenlerin olumsuz bir etkisi olduğunu söylerken, diğer gruplar için bu oran çok daha düşüktü. Yaklaşık yüzde 15'i Hindu göçmenler, yüzde 14'ü Sih göçmenler, yüzde 13'ü Yahudi göçmenler ve yüzde 7'si Hıristiyan göçmenler hakkında aynı şekilde düşündüğünü belirtti.

Diğer yandan katılımcıların neredeyse dörtte biri (yüzde 24) Müslüman göçmenlerin Birleşik Krallık üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu düşünüyor ve bu oran diğer dinlere göre daha düşük.

Bu katılımcıların yaklaşık yüzde 53'ü İslam'ın İngiliz değerleriyle bağdaşmadığını düşünürken, yüzde 25'i bağdaştığını ve yüzde 22'si bilmediğini belirtmiş.