Esma Esed için kırmızı bülten çıkarılması bekleniyor

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in eşi Esma Esed
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in eşi Esma Esed
TT

Esma Esed için kırmızı bülten çıkarılması bekleniyor

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in eşi Esma Esed
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in eşi Esma Esed

İngiliz polisi, Beşşar Esed’in İngiliz vatandaşı eşi Esma Esed hakkında terör eylemlerini kışkırttığı ve teşvik ettiği iddiasıyla soruşturma başlattı. Bu durumun Uluslararası Kriminal Polis Teşkilatı’nın (Interpol) Esma Esed hakkında kırmızı bülten çıkarmasına yol açabileceği belirtildi.
İngiliz Sunday Times gazetesinde dün yayımlanan bir haberde, Beşşar Esed’in eşinin kovuşturma ile karşı karşıya olduğu ve İngiliz vatandaşlığından çıkarılabileceği kaydedildi.
Ayrıca terörizme teşvik etme suçlamalarının Suriye hükümetinin kimyasal silah kullanması iddialarıyla bağlantılı olduğu vurgulandı. Suçlamalar arasında İngiliz yetkililerin terör eylemi olarak sınıflandırdıkları 2013 sonunda Şam’ın Guta bölgesine düzenlenen saldırıların da olduğu ifade edildi.
Ön soruşturma, uluslararası bir hukuk kurumunun Londra polisine bağlı Savaş Suçları Birimi’ne Esma Esed ile ilgili bir dosya sunmasının ardından geldi.
Gazete, bir polis sözcüsünün geçtiğimiz yıl 31 Temmuz’da Savaş Suçları Birimi’nin Suriye iç savaşıyla ilgili bir talep aldığını doğruladığını aktardı. Bu durumun halen araştırıldığı bildirildi.
Sunday Times, Esed’in duruşmasına katılmak için İngiltere’ye gelme olasılığının düşük yazdı. Ayrıca İngiliz yargısının duruşmaya Esed’in gıyabında devam edip etmeyeceğinin belirsizliğini koruduğunu aktardı.
Gazete, Interpol’ün Esed’in tutuklanma riskiyle karşı karşıya kalmadan Suriye’yi terk etmesini engelleyen bir kırmızı bülten çıkaracağına işaret etti.
Esma Esed bazı siyasi bağlantılar ile eşi Beşşar Esed’in yanında yer alıyor. Resmi günlerde çekilen fotoğrafları, Şam ve hükümet bölgelerindeki Suriyeli yetkililerin ofislerinde yer alıyor.
Washington geçtiğimiz haziran ayında yürürlüğe giren Sezar Yasası kapsamındaki yaptırımlar listesine Esma Esed’in Suriye asıllı İngiliz ailesinin isimlerini de dahil etti. ABD’li bir yetkili bu kararı vermede Washington’ın Londra ile koordineli bir şekilde çalıştığını aktardı. Sezar Yasası kapsamındaki yaptırım listesi, Suriye rejimine mensup yaklaşık 111 kişi ve kurumu içeriyor.
Diğer yandan Rus parlamenter Dimitri Sablin soruşturmanın arka planına ilişkin İngiltere’yi eleştirdi. Duma Meclisi üyesi Sablin dün gazetecilere verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı:
“Suriye’deki iç savaşın 11’inci yılına girmesiyle birlikte, İngilizler bir devlet başkanının eşinin nüfuz sahibi olduğunu ve Suriyelileri ülkeleri için gösterdikleri mücadelelerinde desteklediğini söylediler. Ardından son zamanlarda kanser tedavisi gören kadına karşı, tam da koronavirüs ile mücadele ettiği sırada soruşturma başlattılar.”
Dimitri Sablin, Batılı meslektaşlarında herhangi bir şekilde ahlak olduğundan bahsetmenin anlamsız olduğunu vurguladığı açıklamasına şöyle devam etti:
“Bunun, bu yıl yapılması planlanan devlet başkanlığı seçimleri öncesinde ülke liderliği üzerinde psikolojik baskı oluşturmak amacıyla yapıldığı açıkça görülmektedir.”
Geçtiğimiz hafta, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed ve eşinin yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalandığı duyurulmuştu.
Suriyeli ve Rus kaynaklar Esed çiftinin tedavi için Rusya’ya başvurdukları yönündeki haberleri ise yalanladılar.



Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
TT

Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim, Türkiye'nin İsveç'in NATO'ya üyeliğini kabul etmesi karşılığında Kürtlere yönelik operasyonlarının desteklenmesinin de aralarında bulunduğu şartlarını, Kürtlerin bekasına yönelik bir savaş ilanı olarak değerlendirdi. Müslim, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, Türkiye, tarafların tarafsızlık politikasını reddetmelerinden ötürü Kürt halkının çektiği sıkıntıları anlayan uluslararası güçlere her türlü baskıyı uyguluyor. Öyle ki Ankara, Kürtlerin bekasına karşı yürüttüğü savaşta, başta NATO olmak üzere tüm güçleri kendi tarafına çekmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

PYD ile başta İsveç olmak üzere Avrupa ülkeleri arasında herhangi bir düşmanlık olmadığını vurgulayan Müslim, Ankara'nın, Suriye'nin kuzeydoğusunda Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve PYD liderliğindeki askeri güçlerin kontrolü altındaki bölgelere yönelik operasyonlarına yeşil ışık yakılması ihtimalini dışladı.

Müslim, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye'nin Kürtlere yönelik saldırılarının karşılığında müzakerelerden bir şey kazanabileceğini düşünmüyorum. Çünkü Erdoğan, tüm dünyanın onun bombardımanlarına razı olacağına inanıyor, ama beklediğini alamayacak.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg arasında 11 Temmuz’da Litvanya'nın Vilnius kentinde gerçekleşen üçlü görüşme sırasında, Türkiye’nin İsveç'in NATO'ya katılımını onayladığını duyurdu. Müslim, bu kararın Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bölgelerine ilişkin beklenen sonuçları hakkında yaptığı değerlendirmede, Özerk Yönetim tecrübesi ve bu bölgelerin 10 yıl önce Suriye yönetiminin kontrolü dışında örgütlenmesi sayesinde Rojava'da (Suriye Kürdistanı) başarılı bir model oluşturduklarını belirterek, “Güçlerimizin disiplini sonucunda, ABD ve Uluslararası Koalisyon güçlerini bizimle askeri ortaklık yapmaya iten halkımızın kazanımlarını savunacağız” dedi.

Kürt halkını hedef alan saldırılara karşı Kürtlerin ulusal birliğinin sağlanmasını isteyen ve tüm Kürt tarafları, Kürt birliğinin önündeki en büyük engel olan partizanlık ve tek taraflı çıkarlardan uzak durmaya çağıran Müslim, “Ulusal birliği sağlamak isteyen Kürt partileri çıkarlarını bir kenara bırakmalı” şeklinde konuştu. Suriyeli siyasetçi, ulusal birliği sağlamaya ve muhalefetteki Kürt Ulusal Konseyi de dahil olmak üzere tüm Kürt taraflarla diyalog kurmaya hazır olduğunu da sözlerine ekledi.

Müslim, Özerk Yönetimin ve askeri güçlerinin kontrolü altındaki bölgeleri yönetmek için Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile birlikte çalışmak istediklerini, ancak ENKS’nin Türkiye destekli Suriyeli muhalefet koalisyonundaki varlığının buna engel olduğunu söyledi. Müslim, diyalog kapısının bir şeyler yapmak ve bu cesareti göstermek isteyen tüm siyasi güçlere açık olduğunun da altını çizdi.

Türk siyasetine ve Kürtlerle savaş politikasına karşı uyarıda bulunan PYD Eş Başkanı, “Türkiye, Türkiye'deki Kürt şehirlerini ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) topraklarındaki Kürt şehirlerini yakıp yıkıyor. Bunun DEAŞ'ın Rojava bölgelerine yaptıklarından hiçbir farkı yok. Bu politikalar, bir iç ekonomik krizin yansımasıdır” şeklinde konuştu.

PYD’nin resmi internet sitesi üzerinden pazar günü konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Suriye sorununun çözümüne yönelik arabuluculuk çalışmalarında önemli rol oynayan İsveç halkına ve kurumlarına saygı ve takdir ifade edildi. Açıklamada, “Partimiz (PYD), İsveç'in ve halkının çıkarlarına zarar verecek herhangi bir eylemde bulunmamıştır. Türkiye'nin, İsveç'in tüm dünyada demokrasiye destek veren insani duruşunu etkilemek için uyguladığı baskıyı kınıyoruz” denildi.

Türkiye’nin artan operasyonları

Türkiye, geçtiğimiz haziran ayı başlarından bu yana DEAŞ'e karşı savaşında ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri tarafından desteklenen Özerk Yönetim ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolündeki bölgeleri hedef alan hava saldırılarını artırdı.

Geçtiğimiz haziran ayının sonlarında silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile Özerk Yönetimin önde gelen isimlerinin bulunduğu bir araç hedef alındı. Araçta Kamışlı Kantonu Eş Başkanı Yusra Derviş ile yardımcısı Liman Şiveş ve aracı kullanan Fırat Tuma öldü, Kamışlı Kanton Eş Başkanı Gabi Şamun ise ağır yaralandı.