El Arabiya: İstanbul'da yayın yapan İhvan'a yakın televizyon kanallarından Mısır karşıtı yayınları durdurmaları istendi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi (Reuters-Arşiv)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi (Reuters-Arşiv)
TT

El Arabiya: İstanbul'da yayın yapan İhvan'a yakın televizyon kanallarından Mısır karşıtı yayınları durdurmaları istendi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi (Reuters-Arşiv)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi (Reuters-Arşiv)

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli El Arabiye televizyonu, Türkiye'nin İstanbul'da yayın yapan Müslüman Kardeşler bağlantılı televizyon kanallarına Mısır'a yönelik eleştirel yayınlarını durdurmaları talimatı verdiğini iddia etti.
El Arabiya'nın internet sitesinde yayımlanan ve "konuyla ilgili bilgi sahibi" kaynaklara dayandırılan haberde Türk makamlarının üç muhalif kanal; El Şark, Vatan ve Mekameleen'e Mısır'a yönelik eleştirel siyasi programları derhal durdurmaları ve sadece siyasi olmayan program ve dizilere yer vermeleri için talimat ilettiği ileri sürüldü. Talimata uymayanlara kapatma gibi cezalar verilebileceği belirtildi.
İstanbul'dan yayın yapan El Şark televizyonu Twitter hesabından yaptığı paylaşımda "Mısır Sokaklarında" dizisinin bu akşamki bölümünün yayınlanmayacağını belirterek izleyicilerinden özür diledi. Bölümün niçin yayınlanmayacağına dair bilgi ise verilmedi.

Televizyonlara içerik uyarısı
Independent Türkçe'nin ulaştığı kaynaklara göre Mısır kanallarından kültürel programların yapılmasının istendiği bu minvalde Sisi karşıtı yayınların yapılmasının istenmediği ve bazı genel yayın yönetmenlerinin de görevi bırakması gerektiği ifade edildi. Independent Türkçe'nin ulaştığı bir diğer bilgiye göre de FETÖ'ye yakın bazı kişilerin Mısırlı yetkililerden ülkede yayın yapmak için izin istediği, Mısır makamlarının bu izni vermediği belirtildi
Independent Türkçe'ye konuşan Mısırlı kaynaklar, iki ülke arasında 'diplomatik temasları yeniden başlatmak' diye bir şey olmadığını belirterek, Mısır ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkinin maslahatgüzar seviyesinde devam ettiğini belirtti
Resmi kaynak, iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmenin, egemenlik ilkesine ve Arap ulusal güvenliği gereklerine saygı temelinde olduğunu ifade ederek, ülkeler arasındaki ilişkileri düzenleyen yasal ve diplomatik çerçevelerin dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Kaynak, Kahire’nin, Mısır ile normal ilişkiler kurmak isteyen her ülkenin uluslararası hukuk kurallarına ve iyi komşuluk ilkelerine uymasını ve bölge ülkelerinin içişlerine müdahale girişimlerini durdurmasını beklediğini de sözlerine ekledi.
Kaynak ayrıca, iki ülke arasında sorunlar yaşanmış olmasına rağmen halkları arasındaki güçlü bağların önemini vurguladı.

Independent Türkçe

 


İranlı aktivist Nergis Muhammedi: İsrail’in saldırıları demokrasi mücadelesine darbe vurdu

Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
TT

İranlı aktivist Nergis Muhammedi: İsrail’in saldırıları demokrasi mücadelesine darbe vurdu

Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)

İranlı aktivist Nergis Muhammedi, İsrail’le İran arasında 12 gün süren çatışmalar hakkında "Savaş demokrasi mücadelesine büyük darbe vurdu" dedi.

Çatışmalar sırasında Tahran’a yapılan bombardımandan saklanmak için başkente bağlı bir köye sığındığını söyleyen Muhammedi, Wall Street Jorurnal’a (WSJ) konuştu.

2023’te Nobel Barış Ödülü’nü alan aktivist, Tahran’ın muhaliflere baskıyı artıracağını savunarak şunları söyledi:

Sivil toplum aktivistleri, siyasi aktivistler ve özellikle de sosyal faaliyetlere katılan gençlerin durumundan derin endişe duyuyorum. Maalesef önümüzdeki günlerde baskının daha da yoğunlaşacağını düşünüyorum.

"İran halkı için durum şu anda savaş öncesinden daha tehlikeli” diyen Muhammedi, İsrail’in saldırılarının ülkedeki demokrasi mücadelesini gerilettiğini belirtti.

Tahran rejimine karşı yıllardır mücadele vermesine rağmen İran’daki yönetimin yabancı ülkelerin müdahalesiyle belirlenemeyeceğini vurgulayan aktivist, bu konuda söz hakkının sadece halka ait olduğunu söyledi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, çatışmalar sırasında İran halkına rejime karşı ayaklanma çağrısı yapmıştı. 53 yaşındaki muhalif, hem Netanyahu hem de Hamaney rejimine direnilmesi gerektiğini ifade etti:

İran'da cennet vaat ederken bizi cehenneme götüren Ali Hamaney liderliğindeki kadın düşmanı ve dinci bir hükümet var. Netanyahu da özgürlük ve demokrasi vaat ederken bizi cehenneme götürüyor.

Aktivist, İsrail’in başlattığı çatışmaların kendisine 1980-1988’deki İran-Irak savaşında geçen çocukluğunu hatırlattığını da sözlerine ekledi. Savaşın istenen dönüşümü kazanmak için bir yol olmadığının altını çizdi:

İran halkının aradığı köklü dönüşüm savaşla elde edilemez.

Guardian’ın 1 Temmuz’daki haberinde, İsrail’in saldırılarının İran’da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği yazılmıştı. İsrail ordusunun 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 mahkum öldürülmüştü. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği belirtilmişti.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edilmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Guardian