Çin'de Nike ve H&M boykotu

Maskeli bir Çinli, Pekin'dek H&M mağazası önünde (AP)
Maskeli bir Çinli, Pekin'dek H&M mağazası önünde (AP)
TT

Çin'de Nike ve H&M boykotu

Maskeli bir Çinli, Pekin'dek H&M mağazası önünde (AP)
Maskeli bir Çinli, Pekin'dek H&M mağazası önünde (AP)

Sincan'da Müslüman Uygurlara yönelik insan hakları ihlalleri iddialarından dolayı endişeli olduklarını bildiren Nike ve H&M, Çin'de büyük tepkiyle karşılaştı. Birçok Çinli sosyal medyada iki şirketin boykot edilmesi çağrısı yaparken bazı e-ticaret siteleri de H&M'in ürünlerini platformlarından kaldırdı.
İki şirket, yaptıkları açıklamada Uygurların Sincan'da pamuk toplamaya zorlandığı yönündeki haberlerden endişe duyduklarını ve bölgeden hammadde almaya son vereceklerini duyurmuştu.
Çin Komünist Partisi'ne bağlı Komünist Gençlik Birliği, sosyal medya platformu Weibo'da iki şirkete ateş püskürerek "Sincan pamuğunu boykot etmek için söylenti yayarken bir yandan da Çin'de para kazanmak mı istiyorlar? Rüyalarında görürler" ifadelerini kullandı. Çin devletine bağlı bazı basın yayın organları da Nike ve H&M'in boykot edilmesi için kampanya başlattı. Devlet televizyonu CGTN, Sincan'da pamuk toplayan ve iyi para kazandığını belirten bir Uygur çiftçinin videosunu yayımladı.
Wang Yibo, Huang Şuan ve Victoria Song gibi Çinli ünlü isimler de, "Çin'in çıkarlarının her şeyin üzerinde" olduğunu kaydederek iki markayla olan iş anlaşmalarını iptal ettiklerini duyurdu. "Sincan pamuğunu destekliyorum" etiketi, Weibo'da yaklaşık iki milyar görüntülemeyle trend topic oldu.
Tepkiler üzerine Weibo'da dün bir açıklama yayımlayan H&M, Çinli tüketicilere saygı duyduğunu ve herhangi bir siyasi pozisyonu olmadığını belirtti.
Avrupa Birliği, pazartesi günü 30 yıl aradan sonra Çin'e yaptırım kararı almıştı. Birlik, Sincan'daki ihlallerle suçlanan 4 üst düzey Çinli yetkili hakkında yaptırım kararı alındığını duyurmuştu.

Independent Türkçe, BBC, Euronews



Münih Katliamı sonrası Mossad'a suikast verisi sağlayan gizli ağ deşifre edildi

Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
TT

Münih Katliamı sonrası Mossad'a suikast verisi sağlayan gizli ağ deşifre edildi

Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)

1972'deki Münih Katliamı'nda, Batılı ülkelerin gizli bir istihbarat ağı kurarak İsrail'le bilgi paylaştığı ortaya çıktı.

Galler'deki Aberystwyth Üniversitesi'nden tarihçi Aviva Guttmann'ın keşfettiği şifreli telgraf mesajlaşmaları, Münih Katliamı diye de bilinen olayla ilgili yeni bilgileri gün yüzüne çıkardı.

5 Eylül 1972'de Filistinli Kara Eylül örgütü, Münih Yaz Olimpiyatları'na katılan İsrailli sporcu ve antrenörleri 16 saat boyunca rehin almıştı. Militanlar milli takım kafilesinden 11 kişiyi, bir de Alman polisi öldürmüştü.

Mossad, eylemi düzenlediğini savunduğu Filistinli militanları öldürmek için yıllarca gizli operasyonlar düzenlemişti. İsrail'in olayla ilişkili olduğunu öne sürdüğü en az 4 Filistinli, Paris, Roma, Atina ve Lefkoşa'da öldürülmüştü. 10 yıl içinde 6 Filistinli daha başka yerlerde suikasta uğradı. 

Guardian'ın aktardığına göre 1971'de Birleşik Krallık, ABD, Fransa, İsviçre, İtalya ve Batı Almanya'nın da aralarında bulunduğu 18 ülkenin istihbarat servisi, Mossad'la bilgi paylaşmak için Kilowatt kod adlı bir sistem kurdu. 

Münih'te yaşanan olayların ardından Batılı istihbarat servislerinin, Kilowatt üzerinden İsrailli ajanlarla birçok bilgi paylaştığı belirtiliyor. Bunlar arasında şüpheli kişilerin kullandığı rotalar, kaldığı yerler, kullandığı araçlar ve militanların taktiklerine dair bilgiler yer alıyor. Haberde, Avrupa başkentlerinde düzenlenen Mossad operasyonlarının bu istihbarat ağı sayesinde gerçekleştirildiğine dikkat çekiliyor. 

Ayrıca bilgilerin çoğunun parlamentonun ya da siyasetçilerin haberi olmadan paylaşıldığına işaret ediliyor. 

İsviçre'deki arşivlerde şifreli yazışmaları bulan akademisyen Guttmann, şunları söylüyor: 

İsrail'in suikast operasyonlarının, Avrupalı istihbarat servislerinden gönderilen taktiksel bilgiler olmadan hayata geçirilebileceğini sanmıyorum. Bunun kritik bir rolü var. Mossad için de bu zımni desteğe sahip olduklarını bilmek çok önemliydi.

Akademisyen, Batılı ülkelerle İsrail arasındaki istihbarat paylaşımının, Gazze savaşıyla ilgili önemli soruları gündeme getirdiğini de söylüyor:

Çeşitli devletlere ait servisler arasında istihbarat paylaşımı sözkonusu olduğunda denetim çok zordur. Bugün bile hakkında hiçbir şey bilmediğimiz pek çok bilgi paylaşılıyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel