Irak Başbakanı Kazimi, Zikar’da sükuneti yeniden sağlamak için harekete geçti

Irak Başbakanı yeni Zikar Valisi ile görüşürken (Irak Başbakanlık Ofisi)
Irak Başbakanı yeni Zikar Valisi ile görüşürken (Irak Başbakanlık Ofisi)
TT

Irak Başbakanı Kazimi, Zikar’da sükuneti yeniden sağlamak için harekete geçti

Irak Başbakanı yeni Zikar Valisi ile görüşürken (Irak Başbakanlık Ofisi)
Irak Başbakanı yeni Zikar Valisi ile görüşürken (Irak Başbakanlık Ofisi)

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazimi’nin yönetimindeki hükümet ve ülkenin güneyindeki Zikar vilayetindeki yerel yetkililerin yanı sıra vilayet sakinlerinin büyük bir kesimi, vilayete yeni vali atanmasını ve son protestolardaki olaylarla ilgili yürütülen soruşturmaların sonuçlarının ilan edilmesinin, vilayette istikrar ve sükuneti yeniden sağlamasına katkı sunmasını umuyor. Güvenlik güçleri tarafından öldürülen göstericilerin katillerinin sorumlu tutulması, yolsuzlukla mücadele ve iş fırsatlarının sağlanması talepleriyle devam eden protestoların sonucu olarak Zikar’da bir yıldan fazladır istikrarsızlık hakim.
Zikar vilayetinin kent merkezi Nasıriye, Irak’ta Ekim 2019’da başlayan ve bir yıldan fazla süren protestoların ana kalesi olarak kabul ediliyor.
Kazimi, Kalp ve Damar Cerrahisi alanında uzmanlığı bulunan Dr. Ahmed el-Hafaci’yi önceki gün Zikar’a yeni vali olarak atadı. Esedi, Şubat’ta vilayette düzenlenen ve 7 kişinin hayatını kaybettiği, 30’dan fazla kişinin yaralandığı protestolar nedeniyle Eski Vali Nazım el-Vaili’nin görevden alınmasının ardından geçici vali olarak atanmıştı.
Şarku’l Avsat’a konuşan aktivist Yahya İbrahim, “Yeni vali vilayette iyi bir üne sahip. Protestocu grupların en ufak desteğini bile almayan siyasi grup ve partilerle bağlantısı yok. Protestocu gruplar daha önce siyasi partilerin vilayetteki binalarını buldozerlerle yıkmış ve ateşe vermişti” dedi.
İbrahim, “Vilayetin yaşadığı koşullar ve insanların yetkililere karşı duyduğu derin güvensizlik göz önüne alındığında vali için yolun kolay olduğunu söylemek zor. Bizim özellikle iş fırsatları sunulması ve atamaların yapılması talepleriyle her gün gösteri düzenliyoruz. Vali’nin bu problemi nasıl çözeceği ve binlerce işsiz gence nasıl iş fırsatları yaratacağı açık değil” diye konuştu.
Zikar Valisi Ahmed el-Hafaci, dün yaptığı açıklamada, vilayetin elektrik, su ve belediye hizmetleriyle ilgili krizlerini yakın zamanda çözeceğini söyledi. Hafaci, göreve geldikten sonra düzenlediği ilk basın toplantısında, “Vilayetteki su krizi, elektrik ve belediye hizmetlerini sağlama sorunu yakında çözülecek” dedi.
Hafaci, “Diğer projelerin uygulanmasıyla birlikte yakında gün ışığı görecek olan durdurulmuş projelerin tamamlanmasına ödenek ayırmak için Zikar Vilayeti İmar Fonu oluşturuldu. Bakanlar Kurulu, vilayetin ve Vali’nin çalışmalarını izleyecek 5 kişilik bir İstişare Konseyi kurdu. Bu Konsey doğrudan Başbakan’a bağlı. Gelecek dönemdeki çalışmam ofis çalışmasından çok saha çalışmasına odaklanacak” ifadelerini kullandı.
Başbakanlık Ofisi’nden dün paylaşılan videoda, Kazimi’nin, yeni valiyi vilayete hizmet için elinden gelenin en iyisini yapmaya teşvik ettiği görülüyor. Hafaci’nin atama kararının ilanından birkaç saat önce, Ortak Operasyonlar Komutanlığı, Şubat ayındaki gösterilerde hayatını kaybeden aktivistlerle ilgili yürütülen soruşturmanın sonuçlarını duyurdu.
Komutanlık yaptığı yazılı açıklamada, “Görevlendirilen Komite, titiz ve yoğun bir soruşturmanın ardından sonuç ve tavsiyelere ulaştı. Bunlardan en öne çıkanı, göstericileri dağıtmak için gerçek mühimmat kullanılması talimatlarına aykırı olarak gerçek mühimmat kullanan kişiye ulaşılmasıdır” denildi. Açıklamada, soruşturma kapsamında gözaltına alınan Zikar Emniyet Müdürlüğü’nde görevli subay ve polislerin soruşturmalarının tamamlanması için İçişleri Bakanlığı Personel Güvenlik Müdürlüğü’nde tutulduğu ve işlemlerinin tamamlanmasının ardından yargıya sevk edilecekleri belirtildi. Açıklamaya göre olay yeri uzmanları tarafından göstericilere ateş açtıkları tespit edilen söz konusu kişilere ait kalaşnikov ve tabancalara el konuldu.
Komite raporunda, göstericilere ateş ettikleri tespit edilen polis memurlarının ve çavuşların yanı sıra kıdemli ve alt rütbedeki subayların adlarının baş harfleri yer alıyor. Rapora göre adı geçenlerin çoğu İçişleri Bakanlığı’na ya da Federal Polis Acil Durum Birliği’ne bağlı bulunuyor.



Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım bugün yaptığı açıklamada, silahlarını teslim etmesi için ABD'nin sürekli baskısı altında olduğu bir dönemde İsrail'in tehditlerinin Hizbullah’ı ‘teslim olmaya’ ya da silah bırakmaya itmeyeceğini vurgularken, İsrail'in varlığını sürdürmesini ‘gerçek bir kriz’ olarak değerlendirdi.

Aşure günü münasebetiyle televizyonda yaptığı konuşmada Kasım şunları söyledi: “Bu tehdit bize teslim olmayı kabul ettirmiyor. Bize pozisyonlarınızı yumuşatın denmiyor ama saldırganlığa son verin deniyor... Bize silahlarımızı bırakmamız söylenmiyor.”

Kasım, ‘Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacaklarını’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı'ndan (NNA) aktardığına göre Kasım, “Koşullar zor ve karmaşık olsa da direniş ateşini yakmaya devam etme inancına sahibiz. Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacağız. Bir taviz ve aşağılama olan normalleşmeyi kabul etmeyeceğiz. Biz emanetin bekçileriyiz, devam edeceğiz ve yüzleşeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi tehdit etmek için çalışıyorlar ve bizden onlara yeni adımlar atılmazsa teslim olmamız gerektiğini söylüyorlar... Bu tehdit bizi teslim olmaya zorlamayacak. İsrail-ABD saldırganlığı, cinayetleri ve suçları durmalı. Sorun İsrail, direniş değil. Direniş çözümlerden biridir ve İsrail'in hayatta kalması gerçek bir krizdir.”

asdfrgt
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (Reuters)

Kasım, “Önümüzde anlaşma ve 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının uygulanması olmak üzere iki aşama var. Bizim tutumumuz ilk aşamanın tamamlanması ve anlaşmanın uygulanmasının ardından kararı uygulamaya hazır olacağımız yönünde. Anlaşmaya varmak için esnekliğe sahibiz” dedi.

Kasım sözlerine şöyle devam etti: “ABD ve İsrail'in öldürmekle ya da teslim olmakla tehdit eden denklemiyle ilgilenmiyoruz. Biz haklarımıza bağlıyız. Şehit olmamız ya da galip gelmemiz gerekiyorsa biz varız. Bizim kabiliyetimizi, duygularımızı ve pozisyonlarımızı tartışmayın, biz sahanın adamıyız. Hizbullah adına her iki seçeneğe de hazır olduğumuzu beyan ediyorum. Barışa, ülkeyi inşa etmeye, ilerleme ve istikrar için iş birliğine hazırız. Çatışmaya ve savunmaya da hazırız; biz boyun eğmeyen, haklarımızdan ve onurumuzdan vazgeçmeyen bir halkız. Lübnan'da büyük bir hapishanede yaşamayı kabul etmiyoruz.”