Irak Cumhurbaşkanı Salih, Erbil-Bağdat hattında çözüm bekleyen meseleleri görüştü

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ni (IKBY) ziyaretinin ardından Kürt liderler bir araya geldi.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, Erbil’de Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih’i karşıladı. (Rudaw)
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, Erbil’de Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih’i karşıladı. (Rudaw)
TT

Irak Cumhurbaşkanı Salih, Erbil-Bağdat hattında çözüm bekleyen meseleleri görüştü

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, Erbil’de Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih’i karşıladı. (Rudaw)
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, Erbil’de Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih’i karşıladı. (Rudaw)

Bağdat ve Erbil petrol anlaşmazlığında orta yolu bulmalarına (ki bu durum 2021 bütçesinin kabulünün gecikmesine neden olmuştu) rağmen iki taraf arasında anayasa, siyasi koalisyonlar ve Türkiye ile İran gibi komşu ülkelerin pozisyonları gibi çözüm bekleyen meseleler halen varlığını koruyor.
Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih söz konusu meseleleri görüşmek ve İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in Erbil ziyareti sonrasında Kürtler arasında ortak bir söylem belirlemek amacıyla dün Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) başkenti Erbil’i ziyaret etti.
Ziyareti takip eden kaynakların aktardığına göre Cumhurbaşkanı Salih Erbil’deki temasları kapsamında IKBY Başkanı Neçirvan Barzani, Başbakan Mesrur Barzani ve Meclis Başkanı Revaz Faik ile bir araya geldi. Görüşmelerde en son siyasi gelişmeler ve Bağdat ile Erbil arasında çözüm bekleyen meseleler ele alındı.
Ziyareti takip eden bir Kürt kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Salih’in IKBY’li yetkililerle görüşmelerinde Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) arasındaki ilişkiler başta olmak üzere Kürt siyasi partiler arasındaki gerginliğin yanı sıra Bağdat ve Erbil arasında çözüm bekleyen temel meseleleri masaya yatırdığını aktardı. Kaynak, tarafların “genel hatlarıyla Kürtlerin Iraklı siyasi partilerle olan ilişkileri, seçimlere aktif katılım ve gelecek dönemde siyasi süreçle ilgili konularda genel siyasetin resmi” gibi konuları görüştüğünü belirtti.
Cumhurbaşkanı Salih, Erbil’in Selahaddin ilçesinde KDP’nin ofisini ziyaret etti. KDP Sözcüsü Mahmud Muhammed, ziyaretin ardından düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Salih’in Erbil’de Kürt taraflarla görüştüğü sırada KDP’den bir heyetin gelecek seçimleri, diğer Iraklı taraflarla siyasi koalisyon meselesini ve Kerkük, Ninova, Sincar ve Mahmur bölgelerine geri dönüşleri görüşmek amacıyla şu anda Bağdat’ta bulunduğunu belirtti. Muhammed, “Ancak işler henüz çözülmüş değil” dedi.
Irak erken seçimlerinde partiler arasında kurulması beklenen koalisyonlara değinen Muhammed, “(Sadr Hareketi’ne bağlı) Sairun Koalisyonu ile konuştuk. Fakat şu ana kadar resmi bir anlaşma bulunmuyor” ifadesini kullandı. 54 sandalye ile Irak Meclisi’nde en büyük koalisyonu oluşturan Sadr Hareketi, 10 Ekim’de yapılması kararlaştırılan seçimlerde daha fazla sandalye kazanmak için çalışıyor. Sadr Hareketi’nin bu hedefi onu ülkedeki siyasi parti ve grupların ilgi odağı haline getirdi.
Muhammed, Peşmerge güçlerinin Kerkük’e dönüşü hakkında, “Anayasa’nın 140’ıncı maddesinin aktifleştirilmesini ve bu yolla Peşmerge’nin bu bölgelere dönüşü için mekanizma oluşturulmasını talep edeceğiz” diye konuştu. Muhammed, Peşmerge’nin bu bölgelere dönmesinin, güvenlik ihlalleri ve terör saldırılarının engellenmesi noktasında Iraklı güvenlik güçleri arasındaki koordinasyonu güçlendireceğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Salih, IKBY Başbakanı Mesrur Barzani ile görüşmesinde Erbil ve Bağdat arasında çözüm bekleyen sorunları ve bunların anayasa temelinde çözümünü ele aldı. IKBY Başbakanlık Ofisi’nden yapılan açıklamada, Başbakan Mesrur Barzani’nin Cumhurbaşkanı Berhem Salih’i karşıladığı belirtilerek, iki tarafın Irak ve IKBY’deki son durumları görüştüğü bildirildi. Açıklamaya göre merkezi hükümet ile IKBY hükümeti arasında çözüm bekleyen sorunların Anayasa’ya göre çözülmesinin gerekliliği vurgulandı.



Esed'in devrilmesinin yıldönümü kutlanıyor... ve destekçileri iki ayaklanma planlıyor

Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü dün Hama'daki el-Asi Meydanı'nda büyük bir kalabalık tarafından kutlandı
Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü dün Hama'daki el-Asi Meydanı'nda büyük bir kalabalık tarafından kutlandı
TT

Esed'in devrilmesinin yıldönümü kutlanıyor... ve destekçileri iki ayaklanma planlıyor

Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü dün Hama'daki el-Asi Meydanı'nda büyük bir kalabalık tarafından kutlandı
Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü dün Hama'daki el-Asi Meydanı'nda büyük bir kalabalık tarafından kutlandı

Suriye'de devrik Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesinin yaklaşık 1. yıl dönümünü anma etkinlikleri devam ederken, dün Suriye'nin eski istihbarat şefi ve Esed’in kuzeni tarafından, Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara yönetimine karşı Suriye kıyılarında iki ayaklanma başlatma planları hakkında bilgi sızdırıldı.

Bu bilgi, dün Hama'daki el-Asi Meydanı'nda, Esed güçlerinden kurtuluşunun birinci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen büyük bir miting sırasında geldi. Resmi SANA haber ajansının haberine göre, etkinliğe katılanlar, meydanın ortasına 500 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğinde bir Suriye bayrağı asarak "toprak ve halkın birliğini sembolik bir şekilde vurguladılar."

Bu kutlamalarla eş zamanlı olarak Reuters, Suriye'nin eski istihbarat yetkilisi Tümgeneral Kemal Hasan ile Esed'in milyarder kuzeni Rami Mahluf'un, yeni hükümete karşı iki ayaklanma başlatma umuduyla on binlerce potansiyel savaşçıya milyonlarca dolar harcadığını belirten bir araştırma yayınladı.

Aileye yakın dört kişi, Aralık 2024'te Rusya'ya kaçan Esed'in Moskova'da sürgünde yaşama fikrine büyük ölçüde alıştığını söyledi.


Kanada, Suriye'yi terörü destekleyen devletler listesinden çıkardı

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara, geçen Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda konuşuyor (Arşiv-Reuters)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara, geçen Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda konuşuyor (Arşiv-Reuters)
TT

Kanada, Suriye'yi terörü destekleyen devletler listesinden çıkardı

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara, geçen Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda konuşuyor (Arşiv-Reuters)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara, geçen Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda konuşuyor (Arşiv-Reuters)

Kanada hükümeti, dün yaptığı açıklamada, Suriye'yi terörü destekleyen yabancı devletler listesinden çıkardığını ve Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilmesine yardımcı olan muhalif ittifakın lideri olan Heyet Tahrir el-Şam'ı da terör örgütleri listesinden çıkardığını bildirdi.

Hükümet yaptığı açıklamada, "Bu önlemler, Birleşik Krallık ve ABD de dahil olmak üzere müttefiklerimiz tarafından yakın zamanda alınan kararlarla uyumlu olup, Suriye geçiş hükümetinin Suriye'de istikrarı teşvik etme ve vatandaşları için kapsayıcı ve güvenli bir gelecek inşa etme, bölgesel istikrarı teşvik etmek ve terörizmle mücadele etmek için küresel ortaklarla çalışma çabalarını takip etmektedir" ifadelerine yer verdi.


Trump’ın açıklaması ateşkesi tehlikeye mi attı? 17. Maddeyle Gazze'de fiili bölünme ihtimali masada mı?

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kaplarını suyla dolduruyor (AFP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kaplarını suyla dolduruyor (AFP)
TT

Trump’ın açıklaması ateşkesi tehlikeye mi attı? 17. Maddeyle Gazze'de fiili bölünme ihtimali masada mı?

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kaplarını suyla dolduruyor (AFP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kaplarını suyla dolduruyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, Gazze’deki ateşkes anlaşmasının “ikinci aşamasının değiştirileceği” yönündeki kısa ve belirsiz açıklaması, bu değişikliğin ne anlama geldiğine ilişkin soruları gündeme taşıdı.

Uzmanlara göre Trump’ın işaret ettiği değişiklik, anlaşmanın uygulanma biçiminde bir revizyon anlamına geliyor. Buna göre, İsrail’in hâlihazırda yüzde 55’ini kontrol ettiği Gazze’den çekilmesi ve Hamas’ın silahsızlandırılmasına geçilmesi yerine, 17. maddenin devreye alınması söz konusu olabilir. Bu madde, barış planının taraflardan biri kabul etmese bile tek taraflı olarak ilerletilmesine imkân tanıyor.

10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasındaki 17. madde, Hamas’ın öneriyi geciktirmesi veya reddetmesi halinde, “yardımların genişletilmesi dahil, planın belirtilen unsurlarının, İsrail ordusunun terörden arındırılmış olarak uluslararası istikrar gücüne devrettiği bölgelerde uygulanacağını” düzenliyor.

Geçen ekim ayında Hamas ile İsrail arasında imzalanan “barış belgesi” sadece birinci aşamayla ilgili maddeleri içeriyordu. Bu aşama; ilk ateşkes, İsrail güçlerinin geri çekilmesi, esir takası ve insani yardım girişlerinin kolaylaştırılmasını kapsıyor. Ancak savaş sonrası Gazze’nin yönetimine ilişkin “ikinci aşama” konusunda resmî bir mutabakat sağlanmış değil.

Perşembe günü yaptığı açıklamada Trump, planın ikinci aşamasının “çok yakında değiştirileceğini” söyledi. Açıklama, sürecin tıkanması ve sahadaki ilerlemenin sınırlı kalması nedeniyle endişelerin arttığı bir döneme denk geldi; ancak Trump değişikliğin içeriğine dair ayrıntı vermedi.

Görsel kaldırıldı.
Filistinli bir kadın, İsrail'in Han Yunus'ta düzenlediği bir baskın sonucu akrabalarından birinin öldürülmesine tepki gösteriyor (AFP)

Ahram Siyaset ve Strateji Merkezi İsrail Çalışmaları uzmanı Dr. Said Okaşa, (Saeed Okasha) Trump’ın sözünü ettiği değişikliğin büyük olasılıkla 17. maddeye dayanacağını belirtiyor. Okaşa’ya göre bu adım, “eski Gazze” ve “yeni Gazze” ayrımını güçlendirecek bir fiili bölünmeye kapı aralayabilir. Bu yaklaşımı geçen ay ABD’nin bölge özel temsilcisi Steve Witkoff’un da çeşitli görüşmelerde dile getirdiğini hatırlattı.

Okkaşa, anlaşmanın geçen ay Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından onaylandığını anımsatarak, Hamas’ın silahsızlanma sürecine yanıt vermemesi gibi gerekçelerle 17. maddenin yeniden devreye sokulmasının mümkün olduğunu söyledi. Uzman, böyle bir senaryonun Gazze’de “ne savaş ne barış” şeklinde sürecek bir çıkmaz yaratabileceğini ifade etti.

Görsel kaldırıldı.
Filistinliler, Cebaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında sokaklara kurulmuş çadırların yanından geçiyor (AFP)

Filistinli siyaset analisti Dr. Ayman el-Rakkab da, Trump’ın değişiklik açıklamasının içeriğinin belirsizliğine işaret ederek, “İsrail’in bölgede kalma isteğiyle birleştiğinde, Gazze’nin fiilen ikiye bölünmesi ihtimali güçleniyor” değerlendirmesinde bulundu.

Bu belirsizlik sürerken, Axios haber sitesi Trump’ın 25 Aralık’tan önce Gazze’de barış sürecinin ikinci aşamasına geçileceğini açıklamayı planladığını duyurdu. Habere göre Washington, Gazze’de oluşturulacak yeni yönetim yapısı ve uluslararası istikrar gücünün son hazırlıklarını tamamlıyor. ABD Başkanı’nın, bu adımları görüşmek üzere İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ay sonundan önce bir araya gelmesi bekleniyor.

İkinci aşamanın önünde ciddi engellerin olduğunu ifade eden Rakkab: “Barış Konseyi ile teknokrat hükümet henüz kurulmadı. Güvenliği devralacak polis gücü ve uluslararası istikrar kuvveti oluşturulmadı. Bu nedenle somut bir hareketin en erken ocak ayında mümkün olabileceğini düşünüyorum” dedi.

Okaşa, yakın vadede İsrail’in kontrolde tuttuğu bölgeyi yüzde 60 seviyesine çıkarmaya çalışabileceğini, ancak anlaşmanın genel çerçevesinde büyük bir tırmanış beklemediğini belirtti.

Geçtiğimiz günlerde Yedioth Ahronoth, İsrail’in yaklaşık iki milyon Filistinliyi sarı çizginin doğusunda İsrail kontrolündeki yeni bölgelere yeniden yerleştirmeyi, Hamas kontrolündeki bölgeleri tamamen sivillerden boşaltmayı ve Hamas unsurlarını bu bölgelerde aşamalı şekilde takip etmeyi içeren bir plan hazırladığını yazmıştı. Şarku’l Avsat’ın  Telegraph gazetesinin Batılı diplomatlara dayandırdığı haberinden aktardığı bilgilere göre ABD planının Gazze’nin kalıcı biçimde ikiye ayrılması riskini barındırdığını bildirmişti.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ise geçtiğimiz günlerde Barselona’da AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ile yaptığı görüşmede, Gazze ile Batı Şeria’nın birliğinin korunması gerektiğini vurgulayarak, ayrıntıları tartışılan hiçbir adımın “bölünmeyi pekiştirmesine” izin verilemeyeceğini söyledi. Abdulati, çarşamba günü yaptığı başka bir açıklamada da, “Gazze’nin bölünmesini konuşmak dahi mümkün değildir. Gazze, Doğu Kudüs dâhil olmak üzere, kurulacak Filistin devletinin ayrılmaz bir parçasıdır” dedi.

Uzman Okaşa’ya göre Mısır, hem Gazze’nin bölünmesini hem de anlaşmayı zayıflatacak her türlü değişikliği engellemek için diplomatik çabalarını sürdürecek. Buna karşın, Trump’ın planı etrafındaki belirsizlik nedeniyle önümüzdeki döneme ilişkin tüm senaryolar hâlâ masada.