Yemen: Husi lideri birleşme çağrısında bulundu

Husi milisler, Yemen’in başkenti Sana’da toplandı (Reuters)
Husi milisler, Yemen’in başkenti Sana’da toplandı (Reuters)
TT

Yemen: Husi lideri birleşme çağrısında bulundu

Husi milisler, Yemen’in başkenti Sana’da toplandı (Reuters)
Husi milisler, Yemen’in başkenti Sana’da toplandı (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Ofisi (OCHA), Husi milislerin saldırılarının arttığı Yemen’deki insani durum hakkında korkunç bir resim çizdi. Yapılan açıklamada 5 milyon insanın açlığın eşiğinde olduğu ve yarım milyon insanın açlık koşullarında yaşadığı ifade edildi. Gıda fiyatlarında yaşanan yüzde 200 artıştan sonra 16 milyon Yemenlinin başka seçenekleri bulunmaması sebebiyle yiyecek günlük yemek bulamadığı açıklandı.
Birleşmiş Milletler (BM) uyarıları sonucunda Husiler barış önerilerini reddetmiş ve saldırılarını daha da artırmıştı. Husi lideri Muhammed Ali el-Husi, savaşı sona erdirme yönündeki çağrıları reddettiğini yineledi. Husi lideri, “Savaşı desteklemek, elde edilen başarıları korumak için gerçek ve uygulanabilir bir çalışma” diyerek saldırıları sürdürme çağrısında bulundu. Muhammed Ali el-Husi, “Söz konusu durum, kabilelerin, vatandaşların ve yetkililerin üzerinde çalıştıkları şey. Onlar mücahitleri destekleyen yardımcı kuvvetler” açıklamasını yaptı.
OCHA, Yemen’de birçok kişinin kendileri ve aileleri için yiyecek bulmakta zorlandığını, sahur ve iftarlarda yeterince yemek yiyemediklerini belirtti. Ayrıca Yemen’deki gıda fiyatlarının 2015’te meydana gelen çatışmaların ardından yüzde 200 oranında yükselerek, bu durumun sahur ve iftar öğünlerinin yanı sıra, Yemenlilerin temel gıda maddelerine ulaşmalarını engellediğine dikkat çekti.
OCHA Yemen’deki 16 milyon insanın günlük yiyecek ihtiyacını karşılayamadığı belirtti. Örgüt, 50 bin insanın açlık benzeri koşullarda yaşadığına dikkat çekti. Yaklaşık 5 milyon insanın açlık eşiğinde olduğu ifade edildi.
OCHA raporunda, döviz rezervlerinin tükenmesi sonucu enflasyonda bir artış olduğu, bunun da satın alma gücünü düşürdüğü ve gıda fiyatlarını artırdığı belirtildi. Bu durumun da gıda güvensizliği seviyelerini artırdığı bildirildi. Ülkede petrol ihracatı, yatırımlar, ikili finans akışı gibi döviz kaynakları durmuş durumda.
Tüm bunların sonucu olarak, Yemen Riyali Mart ayında 1 ABD doları başına 892 ile en düşük seviyesini gördü. Ardından 2021 Nisan ayı başlarında biraz yükselerek 830 Yemen Riyaline ulaştı. BM tarafından yapılan açıklamada, “Meydana gelen bu dalgalanma, milyonlarca insanın, geliri olanların dahi, yiyecek ve diğer ihtiyaçlarını satın alamayacağı anlamına geliyor” ifadeleri kullanıldı.
Ülkeler, yardım kuruluşlarının her ay gıda yardımı için hedeflenen 16 milyon kişinin yalnızca yarısına ulaşabildiğini söylüyor. Yardımların genişletilmesi noktasında acil olarak finansman sağlanamazsa, milyonlarca insan üst düzey açlık riski altında olacak.
BM, milyonlarca insanın açlıkla başa çıkma stratejilerini tüketmesi ve  bölgedeki gıda güvensizliğinin, acil insani yardım olmaması halinde artmaya devam edeceğinden dolayı, uluslararası topluma, Yemen’in gerçek bir açlık bölgesi olarak sınıflandırılması noktasında beklememesi için uyarıda bulundu.



İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Suriye’deki bazı silahlı grupların Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşündüğünü söyledi. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre Katz, İsrail’in Şam ile güvenlik anlaşması ya da normalleşme yolunda olmadığını belirterek, Suriye ordusu ya da ülkedeki farklı milislerin İsrail yerleşimlerine saldırma veya Suriye’deki Dürzi toplumunu yeniden tehdit etme ihtimaline karşı hazırlık yapıldığını ifade etti.

Katz, Husilerin de Golan Tepeleri’ne yönelik olası bir kara harekâtını değerlendirdiğini söyledi.

Öte yandan, İsrail güçleri Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin çöküşünün ardından Suriye’nin güneyinde dokuz noktada konuşlandı. Bu noktaların büyük bölümü, iki ülke arasındaki sınırda Birleşmiş Milletler tarafından izlenen tampon bölgede yer alırken, konuşlanma alanları arasında Cebel Hermon’un (Şeyh Dağı) Suriye tarafındaki iki nokta da bulunuyor.

İsrail, bu birliklerin İsrail yerleşimlerini korumak ve düşman unsurların eline geçtiğinde tehdit oluşturabilecek silahları güvence altına almak amacıyla Suriye topraklarında yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar faaliyet yürüttüğünü açıkladı. Bu potansiyel tehdit unsurları arasında Lübnan Hizbullahı ile İran destekli diğer milis gruplar da yer alıyor.

Suriye’nin güneybatısında bulunan Golan Tepeleri, başkent Şam’ın yaklaşık 60 kilometre batısında yer alıyor ve toplamda 1.860 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. İsrail, Haziran 1967 Savaşı sırasında bölgenin yaklaşık 1.250 kilometrekarelik kısmını işgal etmiş, 1981’de ise fiilen ilhak etmişti. Ancak bu ilhak, bölgeyi hâlen işgal altındaki Suriye toprağı olarak kabul eden Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor.


BM: İsrail–Hizbullah ateşkesi kırılgan, belirsizlik devam ediyor

İsrail askerleri, Güney Lübnan'daki Mays el-Cebel köyünde yıkılmış evler arasında hareket ediyor (EPA)
İsrail askerleri, Güney Lübnan'daki Mays el-Cebel köyünde yıkılmış evler arasında hareket ediyor (EPA)
TT

BM: İsrail–Hizbullah ateşkesi kırılgan, belirsizlik devam ediyor

İsrail askerleri, Güney Lübnan'daki Mays el-Cebel köyünde yıkılmış evler arasında hareket ediyor (EPA)
İsrail askerleri, Güney Lübnan'daki Mays el-Cebel köyünde yıkılmış evler arasında hareket ediyor (EPA)

Birleşmiş Milletler’in Lübnan Özel Koordinatörü Jeanine Hennis-Plasschaert, Perşembe günü yaptığı açıklamada, hükümetin aldığı önemli kararlar ve Lübnan Silahlı Kuvvetleri’nin güçlendirilmiş varlığına rağmen ülkenin güneyindeki belirsizlik ortamının devam ettiğini belirtti. Hennis-Plasschaert, bu iki unsurun “normalleşme yolunda temel bir zemin oluşturduğunu” söyledi.

Hennis-Plasschaert, “Birçok Lübnanlı için çatışma düşük yoğunlukla da olsa sürüyor. Mevcut durum devam ettiği sürece, düşmanlıkların yeniden tırmanma ihtimali ortadan kalkmış değil” ifadelerini kullandı.

BM yetkilisi, mevcut fırsatın değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Diyalog ve müzakereler tüm sorunları çözemeyebilir; ancak taraflar arasında karşılıklı anlayışın oluşmasına katkı sağlar ve en önemlisi, istenen güvenlik ve istikrara giden yolu açar” dedi.

İsrail ile Hizbullah arasında geçen yıl Kasım ayında, Gazze’deki savaşın yol açtığı bir yılı aşkın karşılıklı bombardımanın ardından ABD arabuluculuğunda ateşkes sağlanmıştı. Ancak İsrail, anlaşmaya rağmen Güney Lübnan’daki bazı noktalarda varlığını sürdürürken, ülkenin güneyi ve doğusuna yönelik saldırılarına devam ediyor.


Irak’ta Koordinasyon Çerçevesi güçleri, başbakanlık için dokuz aday arasından hem yurtiçi hem de yurtdışından kabul gören kişiyi seçeceklerini açıkladı

Koordinasyon Çerçevesi güçleri liderleri kendilerini ‘en büyük blok’ ilan ettiler (Facebook)
Koordinasyon Çerçevesi güçleri liderleri kendilerini ‘en büyük blok’ ilan ettiler (Facebook)
TT

Irak’ta Koordinasyon Çerçevesi güçleri, başbakanlık için dokuz aday arasından hem yurtiçi hem de yurtdışından kabul gören kişiyi seçeceklerini açıkladı

Koordinasyon Çerçevesi güçleri liderleri kendilerini ‘en büyük blok’ ilan ettiler (Facebook)
Koordinasyon Çerçevesi güçleri liderleri kendilerini ‘en büyük blok’ ilan ettiler (Facebook)

Irak parlamentosunda şu anda ‘en büyük blok’ konumundaki (Şii) Koordinasyon Çerçevesi güçleri, dokuz aday arasından yeni bir başbakan seçmeye hazırlanıyor.

Şii ittifakının genel sekreteri Abbas Radi dün yaptığı açıklamada, adayın Irak’ta kabul görmesi, uluslararası gerekliliklerle başa çıkma becerisine sahip olması ve devlet kaynaklarını partizan amaçlarla kullanmayacağına dair taahhütte bulunması gerektiğini vurguladı. Radi, güvenlik ve ekonomi alanlarında başbakanın görevlerine ilişkin ayrıntılı bir programın, gelecek hükümetin bir parçası olabilecek bir ekip tarafından hazırlanmasının ardından, en olası adayın özelliklerini belirleyecek bir toplantının yapılacağını da sözlerine ekledi.

Koordinasyon Çerçevesi, siyasi normlara uygun olarak cumhurbaşkanlığı, başbakanlık ve meclis başkanlığı makamlarına getirilecek isimlere karar vermek için Kürt ve Sünni güçlerle müzakereler yürütürken, adayları değerlendiren önde gelen siyasi şahsiyetlerden oluşan bir komisyon aracılığıyla faaliyet gösteriyor.

Radi, rekabetin tanınmış önde gelen isimler arasında yaşandığını söyledi.

Radi, Şarku’l Avsat’ın Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin yeni gündeminin bir parçası olarak milis grupların silahları sorununu ele almayı düşünüp düşünmediğine ilişkin sorusuna verdiği yanıtta, “Hükümet programı, yeni başbakan tarafından uygulanacak güvenlik reformlarını içerecek” ifadelerini kullandı.